6118
2 ekim 2012 galatasaray sporting braga maçı ile gerçek dünyaya döndüğümüze göre, takım hakkında bir iki değerlendirme yapmak iyi olacaktır.
bu gün galatasaray futbol takımda iki tane önemli ama devre arasında bile kapatılabilecek eksik vardır: sol bek ve kesin golcü.
kısaca bunları değerlendirmek gerekirse, sol bek'te hakan balta lig için bile yeterliliği tartışılabilecek bir isim. riera ise 2 ekim 2012 galatasaray sporting braga maçında gördüğümüz üzere yararlı olabiliyor ancak hem mevkii olarak daha ziyade defansif bir kanat gibi oynuyor, hem de birebirlerde sıkıntı çekiyor haliyle. buraya güçlü, hücuma da katkı verebilen, eboue kalitesinde bir oyuncunun alınması elzem.
öte yandan, burak yılmaz'i falcao'yla falan karşılaştıranlar da umarım bulutlardan inmişlerdir. burak çok iyi bir forvet ancak alındığında da söylediğimiz üzere kapalı savunmalara karşı etkisiz oluyor görüldüğü üzere. hızlı top çevirip rakip savunmanın dengesini bozabilsek çok yararı olur elbet, lig maçlarında da rakipler kapansa da onları aşabiliyoruz ve burak da o savunmanın arasında erimiyor zaten. ancak avrupa'da işler değişiyor. sırf 2 ekim 2012 galatasaray sporting braga maçında üç net kafa vuruşunu kaçırdı burak. jardel ya da hakan şükür olsa, biri goldü, biri direkte patlamıştı, öbürü de kaleciden sekmiş arif tamamlamıştı.
dediğim gibi, bu iki mevkiye transfer şart. ancak bu ikisinden, hatta takımın bütün problemlerinden daha önemli bir eksiğimiz daha var ve nasıl kapanır bilmiyorum. o eksiğimiz: gheroghe hagi
1996-2001 arasında hagi'nin takıma kattıkları istatistiklerle açıklanamaz diye boşuna demiyoruz. bugün, son dakikaya mağlup girilince topu alıp mutlaka sonuca gidecek, topu almasa bile alanı hırslandıracak, yani "sahadaki imparator", yani "commandante", var mı galatasaray'ımızda? amrabat'tan mı bekleniyor bu? emre çolak'tan mı, selçuk inan'dan mı? hiç biri yapamaz. ancak büyük takımların bu tarz bir oyuncuya mutlaka ihtiyaçları vardır.
şu an kadromuza bakarsak, ortalama bir şampiyonlar ligi ekibi seviyesindeyiz. belki o kadar bile değil. çok becerikli futbolcularımız var ama yetmez. topu aldığında bizi ayağa kaldıran isim nordin amrabat olacaksa, süper lig'e dönelim direkt.
bu takıma commandante şart. nasıl bulunur, ya da mevcut bir isme böyle bir özellik mi kazandırılır bilmem. ama bir gheroghe hagi'niz yoksa, ikinci tur'dan sonrasını göremezsiniz. bunu bilirim.
bu gün galatasaray futbol takımda iki tane önemli ama devre arasında bile kapatılabilecek eksik vardır: sol bek ve kesin golcü.
kısaca bunları değerlendirmek gerekirse, sol bek'te hakan balta lig için bile yeterliliği tartışılabilecek bir isim. riera ise 2 ekim 2012 galatasaray sporting braga maçında gördüğümüz üzere yararlı olabiliyor ancak hem mevkii olarak daha ziyade defansif bir kanat gibi oynuyor, hem de birebirlerde sıkıntı çekiyor haliyle. buraya güçlü, hücuma da katkı verebilen, eboue kalitesinde bir oyuncunun alınması elzem.
öte yandan, burak yılmaz'i falcao'yla falan karşılaştıranlar da umarım bulutlardan inmişlerdir. burak çok iyi bir forvet ancak alındığında da söylediğimiz üzere kapalı savunmalara karşı etkisiz oluyor görüldüğü üzere. hızlı top çevirip rakip savunmanın dengesini bozabilsek çok yararı olur elbet, lig maçlarında da rakipler kapansa da onları aşabiliyoruz ve burak da o savunmanın arasında erimiyor zaten. ancak avrupa'da işler değişiyor. sırf 2 ekim 2012 galatasaray sporting braga maçında üç net kafa vuruşunu kaçırdı burak. jardel ya da hakan şükür olsa, biri goldü, biri direkte patlamıştı, öbürü de kaleciden sekmiş arif tamamlamıştı.
dediğim gibi, bu iki mevkiye transfer şart. ancak bu ikisinden, hatta takımın bütün problemlerinden daha önemli bir eksiğimiz daha var ve nasıl kapanır bilmiyorum. o eksiğimiz: gheroghe hagi
1996-2001 arasında hagi'nin takıma kattıkları istatistiklerle açıklanamaz diye boşuna demiyoruz. bugün, son dakikaya mağlup girilince topu alıp mutlaka sonuca gidecek, topu almasa bile alanı hırslandıracak, yani "sahadaki imparator", yani "commandante", var mı galatasaray'ımızda? amrabat'tan mı bekleniyor bu? emre çolak'tan mı, selçuk inan'dan mı? hiç biri yapamaz. ancak büyük takımların bu tarz bir oyuncuya mutlaka ihtiyaçları vardır.
şu an kadromuza bakarsak, ortalama bir şampiyonlar ligi ekibi seviyesindeyiz. belki o kadar bile değil. çok becerikli futbolcularımız var ama yetmez. topu aldığında bizi ayağa kaldıran isim nordin amrabat olacaksa, süper lig'e dönelim direkt.
bu takıma commandante şart. nasıl bulunur, ya da mevcut bir isme böyle bir özellik mi kazandırılır bilmem. ama bir gheroghe hagi'niz yoksa, ikinci tur'dan sonrasını göremezsiniz. bunu bilirim.