• 2052
    artık geçmişten bir geleneğe bağlı olarak galatasaray ne zaman başarılı olsa '' gs başarılı ama yönetimde büyük sorunlar var '' açıklamalarını görüyoruz gerek televizyon programlarında gerek bakkallarda.

    dün top bizde programına baglanan refik arkan, adnan öztürkle kesinlikle bir sorunun yasanmadığını bu sorunun tamamen basın uydurmasından ibaret oldugunu söyledi. hatta böyle şeyleri nasıl düsünürsünüz tarzından bişeler dedi.

    galatasaray yönetiminin diğer yönetimlerden farkı koyun şeklinde güdülmemeleridir. yani bugün aziz yıldırım çıkıp evet şike yaptıysamda fenerbahçe için yaptım diyebiliyor çünkü fenerbahçe camiasında buna bi aksi görüş bildirecek yada karşı cıkacak adam yok olsa bile korkudan çıkaramıyor ses. sizce bugün o kadar sevdiğimiz ünal aysal çıkıp '' evet şike yaptıysam da galatasaray için yaptım '' dese o salon alkışlarmı ünal aysal'ı ? yada taraftar sesini çıkarmaz mı ? yıkılır lan buralar ünal aysal öyle bir açıklama yapsa.

    ama galatasaray da bu işler tam tersi. en ufak bir şeyde herkes görüşünü bildiriyor yani çok seslilik var öyle diyim. ama bu çok sesliliğinde aşırısı zarar verir bu bazen sorun olabilir ama adı üstünde yönetim kurulu oldugu için herkesin görüşünü bildirmesi, gerekirse başkanlada '' hayır başkanım ben katılmıyorum bu görüşünüze '' diyebilmeli ki eminim diyenler vardırda.

    ama bunu medya her zaman galatasaray'ı içten yıkma projesine çeviriyor. mesela geçen yıl mehmet helvacı istifa etmişti, o an ki yönetimde olan görüşlere, düşüncelere karşı oldugu için ama bu fenerbahçe'de olmaz. yada baska takımda. adam ben paramı alim başkanada yağ çekim bundan sonraki yönetimde de olim gerekirse başarısız olsun takım banane benmi oynuyorum sanki görüşünde, emin olun hepsi bu görüşte.

    mesela bence şu an yönetimde ki tek sorun bülent tulun'du. mesela fatih terim'in bugün konuştugumuz adam yarın gazetelerde çıkıyor işte içerden bilgi veriliyor dediği adam bülent tulun. şimdi o zaman bülent tulun yollansın diyeceksinizde işte o işler özellikle galatasaray'da kolay değil, hemde bülent tulun gibi gerçekten camiada lobisi olan ve galatasaray lisesi mezunu olan bi adam işin içinde oldumu bu neredeyse imkansız.

    zaten bu yüzden bülent tulun, fatih terim göreve ilk geldiğinde florya'da bulunurken şu an '' görevi pasifleştirildi '' ve türk telekom arenada ünal aysal'ın danışmanı olarak bulunuyor.

    toparlamak gerekirse, ben öyle anlatıldığı gibi galatasaray yönetiminde öyle kaosun falan olduğunu düşünmüyorum. bunlar tamamen medyanın galatasaray'ı saha içinden vuramicağını anladığı için artık yönetimden vurmaya çalışması. dediğim gibi galatasarayda diğer kulüplerde oldugu gibi koyun/çoban ilişkisi yoktur yani başkan ne derse o olacak diye bişey olamaz. herkes görüşünü belirtir, gerekirse yüksek sesle tartışılır ama o orda kalır önemli olan galatasarayın başarısı olur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın