4445
kendisine siktir çekenler artık çok komik olmaya başladı. adam katar'a, çin'e gitmek istemiyor. sen olsan gider misin o ülkelere? kendisine para veren başka kulüp yok.
şimdi fanboyluğu falan geçelim de az biraz kafanızı çalıştırın dürzüler.
sen bir işyeriyle 3 yıllık sözleşme imzalıyorsun. bu işyerinde çalışmaya başladığında sana bir sürü iş teklifleri var çünkü parlak bir işçisin. bu işyerinde çalışırken ilk zamanlarında işyerine çok faydan dokunuyor. bu işyerinde çalışırken başına bir "iş kazası" geliyor. iyileştikten sonra işyerin senden eski verimi alamıyor, ama sen sana iş verildikçe elinden geleni yapmaya çalışıyorsun. bazen elinden geleni yapmaya çalışırken karşına kötü niyetli insanlar(hakemler,servet çetin) çıkıp seni kışkırtıyor ve iş hırsın yüzünden disiplin problemleri de yaşıyorsun. kendini toparladığını anlayınca işyerin ve başka şirketler sana yeni bir sözleşme öneriyor. sen orada mutlu olduğun için eski işyerinle sözleşmeni uzatıyorsun. sonra eski sakatlığın tekrar ortaya çıkıyor ve yine verimsiz bir süreç geçiriyorsun.
sözleşmenin son yılına geldiğinde işyeri sana bir sandalye veriyor ve boş bir oadada oturtuyor. git istifa et diyor resmen. senin de emekliliğine az kalmış iş hayatının son yıllarını yaşıyorsun. sana yemenden, katardan iş teklifleri var ama o boktan yerlere gitmek istemiyorsun. bir yandan iş bakınıyorsun ama kimse istediğin paraları vermiyor sana. aldığın maaşın yarısından bile daha az maaş teklif ediliyor. içinden diyorsun ki amk madem kovacaktınız niye sözleşmemi uzatıyorsunuz. şimdi ben bu yaştan sonra nasıl gidip kendime aynı maaşla yeni bir iş bulayım. bari bekleyin de sözleşmem bitsin, ben elimden geleni yine yapmaya çalışırım.
gerisini yazmaya bile gerek yok.
tabi bizim anti-baros'çu fm nesli bu hikayeden bir bok anlamayacaktır. onların anladığı hikaye;
fm:"baros is sad"
fm nesli: vay pezevenk kovun gitsin!
not: baros tabi ki senin gibi doğuştan galatasaray'lı değil. galatasaray'da çalışan ve her zaman elinden geleni yapmaya çalışan bir futbol işçisi. babasının hayrına da oynamıyor. sen gidip adamın kariyerinin son yıllarında adamı böyle siktir etmeye çalışırsan o da kusura bakmayın bu yaştan sonra katar'a veya çin'e gitmek istemiyorum der.
şimdi fanboyluğu falan geçelim de az biraz kafanızı çalıştırın dürzüler.
sen bir işyeriyle 3 yıllık sözleşme imzalıyorsun. bu işyerinde çalışmaya başladığında sana bir sürü iş teklifleri var çünkü parlak bir işçisin. bu işyerinde çalışırken ilk zamanlarında işyerine çok faydan dokunuyor. bu işyerinde çalışırken başına bir "iş kazası" geliyor. iyileştikten sonra işyerin senden eski verimi alamıyor, ama sen sana iş verildikçe elinden geleni yapmaya çalışıyorsun. bazen elinden geleni yapmaya çalışırken karşına kötü niyetli insanlar(hakemler,servet çetin) çıkıp seni kışkırtıyor ve iş hırsın yüzünden disiplin problemleri de yaşıyorsun. kendini toparladığını anlayınca işyerin ve başka şirketler sana yeni bir sözleşme öneriyor. sen orada mutlu olduğun için eski işyerinle sözleşmeni uzatıyorsun. sonra eski sakatlığın tekrar ortaya çıkıyor ve yine verimsiz bir süreç geçiriyorsun.
sözleşmenin son yılına geldiğinde işyeri sana bir sandalye veriyor ve boş bir oadada oturtuyor. git istifa et diyor resmen. senin de emekliliğine az kalmış iş hayatının son yıllarını yaşıyorsun. sana yemenden, katardan iş teklifleri var ama o boktan yerlere gitmek istemiyorsun. bir yandan iş bakınıyorsun ama kimse istediğin paraları vermiyor sana. aldığın maaşın yarısından bile daha az maaş teklif ediliyor. içinden diyorsun ki amk madem kovacaktınız niye sözleşmemi uzatıyorsunuz. şimdi ben bu yaştan sonra nasıl gidip kendime aynı maaşla yeni bir iş bulayım. bari bekleyin de sözleşmem bitsin, ben elimden geleni yine yapmaya çalışırım.
gerisini yazmaya bile gerek yok.
tabi bizim anti-baros'çu fm nesli bu hikayeden bir bok anlamayacaktır. onların anladığı hikaye;
fm:"baros is sad"
fm nesli: vay pezevenk kovun gitsin!
not: baros tabi ki senin gibi doğuştan galatasaray'lı değil. galatasaray'da çalışan ve her zaman elinden geleni yapmaya çalışan bir futbol işçisi. babasının hayrına da oynamıyor. sen gidip adamın kariyerinin son yıllarında adamı böyle siktir etmeye çalışırsan o da kusura bakmayın bu yaştan sonra katar'a veya çin'e gitmek istemiyorum der.