• 1727
    burada benim gördüğüm kadarıyla 3 tip troll var. daha da çok tip vardır ancak benim gözüme çarpanlar olarak:

    1) aşırı uç troller
    2) orta yolcu ya da senden görünenler
    3) izini silenler

    bunlardan 1 numara olan aşırı uç troll grubu sadece öfke çekiyor. o yüzden sol frame'de başlıkları yukarı taşımada işe yarıyorlar en fazla. ancak asıl etkili olanlar 2. ve 3. gruptakiler. bunlardan özellikle 3. gruptakiler profiline girip derin inceleme yapmayınca anlaşılmıyor pek.

    sporla ilgili bir örnekle anlatmak gerekirse, mesela biz bir pozisyonda penaltı kazandık diyelim. kurala göre penaltı ancak rakip oyuncu bizim oyuncuya o kadar da sert bir müdahalede bulunmamış. 1. grup direkt buna penaltı diyen bir daha futbol konuşmasın diye dalan kişiler. onlar zaten dalga konusu olur. ancak 2. ve 3. grup "galatasaraylıyım ama" diye başlayan entryleri girenler. galatasaraylıyım ama ben vermezdim, galatasaraylıyım ama bunlara bizim ligde penaltı çalınmıyor zaten, galatasaraylıyım ama bu penaltı ağır rakip takımın hakkı yendi gibi entryleri yazıyorlar. birkaç saf taraftardan da destek bulurlarsa ya da yönlendirebilirlerse iyice coşuyorlar. eski kazandığımız penaltıların da aslında bu penaltı gibi hafif müdahale sonrası verildiğini, zaten galatasaraylı olmalarına rağmen(!) bizim kollandığımızı bildiklerini falan yazmaya başlıyorlar. işte burada bu 2. ve 3. gruptakileri ayırt edebilmek için profillerine bakmak lazım. 2. gruptakiler mesela fenerliler* ve bu başlığa yazmadan önce eski entrylerinden bazıları duruyor, o yüzden profile bakıp bunu görünce anlıyorsun. zaten bu gruptan olup sözlük içinde mimlenmiş olanlar da var. onlar direkt patlıyor. 3. grup ise en tehlikelisi, çünkü bunların profiline detaylı bakmazsan seni kandırırlar. bu 3. grup olan izini silen hesapların profiline baktığında bu tuttuğu takımın maçını izleyip penaltı pozisyonuna bile entry giren kişinin önceden hiç galatasaray ya da maçlar ile ilgili entry girmediğini hatta spor ile ilgili entry girmediğini görüyorsun. hep suya sabuna dokunmayan başlıklara entry girmiş; kırmızı ojeli kız güzelliği, uzun boylu erkek, gün batımı, yeşilçam gibi. düşünün, penaltı pozisyonu yorumlayacak kadar ilgili ama önceden galatasaray, hatta spor ile ilgili entry bile girmemiş. bunlar ya yazıp belli süre sonra siliyorlar(olay soğuyup gündemden düşünce) ya da bu konulara hiç bulaşmamış ancak gerektiğinde kullanılacak hesaplar. bu tip hesapların da sayısı hiç az değil.

    spor üzerinden anlattım ama bunların asıl oyun sahası siyaset. siyasetten de örnek vermek gerekirse genellikle şu oluyor; bu 1 numaralı grup muhalefetten birinin ya da toplumda muhalif olduğu bilinen bir kişinin yaptığı konuşmadan bir bölümü ya da bir cümleyi cımbızlayıp başlık açıyor. daha sonra aynı gruptakiler başlığı sol frame'de yukarı taşımak için art arda entry giriyor. daha sonra 2 ve 3 numaradakiler gelip "muhalifim ama" ile başlayan cümlelerle insanları manipüle etmeye çalışıyorlar. muhalifim ama bu dediği kabul edilemez, muhalifim ama bu kişiden kurtulmadığı sürece x partisine oy moy yok, muhalifim ama sırf bu kişi yüzünden bu sefer şuna oy atacağım vs. bu da tutarsa artık o kişiyi ya da bağlı olduğu kurum veya kuruluşu yıpratma çabası başlıyor. bunların itibarını zedelemek, etkisizleştirmek istedikleri kişi ve kurumlarla ilgili günü gelince kullanmak üzere depoladıkları dökümanlar var. o depodakileri kullanarak her gün hakkında başlık açmaya başlıyorlar. özellikle bu kişi bunların kuyruğuna basan başarılı biriyse düzenli yapıyorlar. bu konuda sürekli hedef olan kişiler muhalefette öne çıkanlar; kılıçdaroğlu, imamoğlu, mansur yavaş, kaftancıoğlu(kadın ve başarılı olmasına ayrı gıcık oluyorlar) tv'de bunu kılıçdaroğlu'na yıllarca yaparak muhalifleri bile manipüle ettiler. muhalifim diyen insanlar adamı yeni tanıdı resmen. "kılıçdaroğlunda liderlik vasfı yok" muhabbeti sırf bu yüzden patladı. yahu adam her kesimden insanı topladı aynı hedef doğrultusunda, bundan büyük liderlik mi olur?

    mesela medyascope'un adının foncuya çıkması da yukarda anlattığım gibi oldu. sığınmacılarla ilgili bir cümleyi büyütüp bütün kuruma yapıştırdılar. medyascope tam öne çıkmaya, daha çok kişiye ulaşmaya başlamıştı ki hemen bir açık yakaladılar, zaten muhalif diye geçinen kitlenin bir kısmı da araştırmadan linç etmeye hazırdı. depoladıklarını da salınca oldu sana "foncu medyascope". yakın zamandan örnek verisek, bu kuruluş seçim zamanı mitingleri izledi hep, içinde bir sürü çalışan var, zaten muhalif diye millet reklam vermeye çekiniyorken sadece yapılan bağışlarla devam edebilirler mi? kaldı ki sitelerinde hangi fonları aldıkları şeffaf bir biçimde yazıyor. yahu sadece yandaş olduğu için para alan tipler bile medyascope'a foncu diyor. komik olmayan bir şaka bu.

    bir oluşum daha var yakın zamanda "foncu" diye etiketlemeye çalıştıkları; oy ve ötesi. neden? çünkü tekerlerine çomak sokuyor. zaten karalamak istedikleri, işini düzgün yaptığı için bunların tekerine çomak sokan oluşumlara hemen "foncu" diye yapıştırıyorlar. çamur at izi kalsın. düzgün iş yapan medya olsa medyascope'a düzgün işleyen sistem olsa oy ve ötesi'ne ihtiyaç olmaz.

    biraz uzun oldu, ki daha benim farketmediğim ya da yazmadığım neler vardır. ama buraya kadar okuyanlar için faydalı olabilir.
  • 1729
    mauro icardi başlığında “aşkın olayım şarkısı ilk weghorst için edit yapıldı, hırsızlar ühühü” diye ağlayan tinercilere tarihi bir ayar veren renktaşlarımızın olduğu platformdur. ben bu ayarı yesem 6 ay insan içine çıkamam şahsen. işte o çok merak edilen ayar;

    --- spoiler ---
    kitle histerisine dönüştü diye övülerek anlatılan "aşkın olayım" editleri beşiktaş forması terlettiği vakit wout weghorst için yapılmaya başlanmıştı. tabi malum takımın hırsız taraftarı her besteyi çaldığı gibi editleri bile çalmaya başladığından olay icardi'ye kaldı. yoksa malum takımın beste anlayışı tam olarak şu şekildedir
    --- spoiler ---

    işte tam bu noktada kulübünün küçüklüğünü, galatasaray'ın da büyüklüğünü idrak etmen gerekiyor. amk sanki ilk editleyen şarkıyı kapar diye bir kural var amk* senin wout weghorst'un da ligi sallasaydı şarkıyı da kendisi kapsaydı. icardi ligi salladı, şarkıyı seslendiren fanatik beşiktaşlı şarkıcıyı da şampiyonluk kutlamalarına getirdi. sen daha ortaya hikaye çıkaramamışsın, weghorst manu'dan teklif alır almaz senin kulübünde verem salgını varmış edasıyla veda bile etmeden tüymüş. nolcaktı şarkının tapusunu manu'ya giden adamın üstüne mi yapcaktık sırf birkaç ergen önceden editlerde kullandı diye* ayranı yok içmeye atla gider sıçmaya. sen önce hikayeni yaz sonra şarkı peşinde koşarsın.

    diğer bir yazar da şöyle demiş mesela;

    --- spoiler ---
    dün debeye girmiş olan entry ile ilgili olarak şunu söylemek gerekiyor: malum şarkıyı fona koyup yapılan bir milyon edit vardı belki icardi'den önce. zaten defalarca yapılan bir şeydi, cimbomlular üstüne yattı.
    --- spoiler ---

    bu üzerine yatmak değil, şarkıyı sahiplenebilmek. aynı şarkı milyonlarca kez edit yapılıp hem başka futbolcular için çalıp hem de siyaset videolarında kullanılırken bugün sadece ve sadece icardi ile özdeşleşiyorsa, bu şarkının söz yazarı futbolla ilgisi olmayan onur özdemir ve şarkıyı seslendiren fanatik beşiktaşlı şarkıcı simge işini gücünü turnesini bırakıp kulübün şampiyonluk kutlamalarına gelerek bu şarkıyı söylüyorlarsa geçmiş olsun beyler. bu galatasaray'ın bu şarkıyı söke söke sahiplendiği anlamına gelir. icardi'yi durdurabilseydiniz bugün bu şarkı icardi ile özdeşleşmiş olmayacaktı. aslında bütün mesele bu.

    bak mesela fenerbahçe de gollerinden sonra stadyumda freed from desire şarkısını çalarak kutluyordu gollerini. ama bu şarkı daha fenerbahçe ile tam olarak özdeşleşemeden galatasaray bu şarkıyı da kapmak üzere. şampiyonluk kutlamalarında bolca çalındı, şimdi bestesinden marş yapılacak falan... altını dolduramadan böyle şeyleri sahiplenemezsin. sizde başarı yok, hikaye yok ama şarkı peşinde koşuyorsunuz. hikayeyi yazan gelip şarkıyı kapınca da bok atmak için sıraya giriyorsunuz.

    aslında bu bir meydan okuma. sizler de kulüp olarak bu meydan okumaları kaybedip kaybedip buralarda ağlıyorsunuz bütün olay bu.
    ——-

    arkadaşı tanımıyorum ama fena saplamış tinerciye, hiç acımamış. belki burda da yazardır bu arkadaş, değilse bile haber uçurun gelsin buraya ):
  • 1730
    şike ile ilgili adam konuya direkt bodoslama dalmış.

    --- alıntı ---

    çok uzun yazmaya gerek yok. 17-25 aralık sürecinde ortaya koyulan kasetler ve belgelere inanıp(ki hepsi gerçekti); 3 temmuz 2011'deki tüm tarafların doğruluğunu kabul ettiği kasetlere inanmayan muhalif fenerbahçeliler orospu çocuğudur.

    fetö-akp kavgası olmasa ligden düşürülecekken fetö ile akp'nin arasının açıldığı için temize çıkarılanlar "kumpas" diye götünü yırtıyor.

    sizin gibi muhalifin ben ta amk.

    --- alıntı ---

    biraz küfür içeriyor ama küfürsüzlük çok zor. bazı şeyleri şahsen ben küfürsüz ifade edemiyorum. fenerbahçe yüzsüzlüğü çok başka seviyede. kulübe zamanında kimleri üye yaptıklarını ali koç bizzat kendi açıklamıştı. utanma duygusu diye bir şey yok cidden bu camiada.

    hapishane çıkışında aziz yıldırım ilk kimin adını anmış ve ona teşekkür etmiştir kayıtlarıyla ordadır. ilgili örgütle bir sıkıntısı olmadığını da açıklamıştır zamanında. fakat ülkedeki her sıkıntıyı fetöye atma işinin sonucunda bugün fenerbahçe mağduru oynamaya başlamıştır.
  • 1732
    zaha çubuklu giydiğinde göbek atarak hava alanına gidecek kitle tarafından organize bir şekilde "biz zaten masadan kalkmıştık, zaha'nın istekleri bitmiyordu, galatasaray'ın elinde patlayacak, yıllık 8 milyon euro verecekler, ali koç en iyisini yaptı" algısı yapılan sosyal mecra.

    whatsapp grubu üyesi malum gazetecilerin yaptığı algıya kaptırmışlar kendilerini ya da belli bir troll ordusu var.

    oğlum biraz da gerçekleri kabul edin be ! bak biz burak elmas sayesinde transfer çalımı yiyerek gedson'u kaptırdığımızda kahrolduk burada matem havası esti sözlükte biz yaşadıklarımızı kabul ettik. sizde artık duygularınızı inkar etmek yerine kabul etmeyi, onlarla yaşamayı öğrenin bir zahmet.
  • 1733
    şu an erden timur ve wilfried zaha başlıklarında ne kadar aptalca entry varsa hepsi en beğenilenlerde olan sözlük.

    tamamı olumsuz ve galatasaraylıları birbirine düşürmek için yazılan yazılar. birçoğu eskiden de denk geldiğim fenerbahçeli troller ve kripto fenerliler tarafından yazılmış. muhtemelen koordineli ve planlı.

    erden timur'u, okan buruk'u, zaha'yı yememizi niye bu kadar istiyor fenerliler bir sorgulayın bence.
  • 1734
    bjk isimli kulübün rashica transferi tanıtım videosunda paylaştığı görüntüler ve sonrasında sosyal medyada yaratılan aşağılık algı ortamı ile ilgili nasıl tepkiler var diye girdiğim sözlük. inanın twitter yanında sönük kalır. neredeyse galatasaraylı olmayan hesapların tamamına yakını kulübümüze fetö iftirası atıyor. ettikleri küfürler falan zaten ağıza alınmayacak türden.

    kulübün hukukçuları burayı da görüyordur diye umuyorum. düşünce özgürlüğü adı altında herkese ve kuruma iftira atmak nedir hesabı sorulsun lütfen. iş tehlikeli yerlere gidiyor. adli soruşturma açılmalı ve en ince detayına kadar araştırılmalı. kimsenin yaptığı yanına kalmasın artık.
  • 1735
    insanlarin elini kolunu sallayarak suç işlediği mecra. iftira, hakaret, fikri mülkiyet hakları ihlali, kişisel veri ihlalleri vs. say say bitmez. türkiye cumhuriyeti kanunlari geçmiyor. çok spesifik şeyler için bizzat mücadele edeceksiniz. ama genel bir suç isleniyorsa ve erişime kapatılırsa özgürlüğün kısıtlanması olarak görülüyor. özgürlüğü ekşi sozluk gibi mecradan ibaret zannedenler var.

    savcılar ve hakimler oturup milyonlarca entryi tek tek inceleyemez. bu lağım cukurunun kendi iç denetimi de yok.

    hukuk devletinde boyle suç işlemeye elverişli, denetimsiz bir oluşum olamaz. kapatılmalıdır. ama kapatılmalı denince ya da kapatıldığında sanki tüm basın yayın organları susturulmuş, tüm matbaalar kilitlenmiş gibi tepki gösteriliyor.

    bakın gündelik hayatınızda yaşayacağınız basit bir şeyden bile güvenlik kamerası görüntüleriniz kullanılarak bu mecradan ulkece linç edilebilirsiniz, hayatınız kayabilir. bunun empatisini yaptığınızda ne kadar tehlikeli olduğunu anlayabilirsiniz. internet, erişim, özgürlük gibi kavramlar suç işlenmesi ve buna göz yumulmasi için geçerli sebepler değildir. kapatılır, sivillerce daha düzgün denetimi olan, galatasaray sözlük gibi, mecralar kurulur amenna. ama bu lağım çukuruna yapılması gereken tek şey rögar kapağını kapatmaktir.
  • 1741
    sağlam yazarları tenzih ederek söylüyorum genel itibariyle günlük hayattaki ezikliklerini anonim hesap altında nefret kusarak örtmeye çalışan tipleri barındıran site.

    borsada işlem gören, tüzel kişiliği olan, türkiye'de aydınlanmanın mihenk taşlarından galatasaray lisesinden çıkmış, milyonlarca taraftarı olan bir camiaya “fetöcü” ''pkk'' gibi iftiraların atılıyor. bakın ima falan değil adamlar doğrudan “fetöcüler yine böyle kazandı şöyle gol attı” falan diyor. aslında bizim gibi taraftarlara da deniyor bu laf.

    peki burada ne yapılabilir? kulüp, hukukçular derneği vs. artık net şekilde şikayetçi ve takipçi olmalı. çok çok geç kalındı zaten. bakın burada mevzu taraftar arası küfürleşme, atışma, kavga vs. değil. adamlar terör örgütü olmakla itham ediyor kulübümüzü ve her birimizi. suratımıza söyledikleri anda kafalarının üstüne dikileceklerini bildikleri için ancak böyle anonimde kusabiliyorlar. bu kadar basit olmamalı bu işler. gelsin mahkemeye anlatsın bakalım elinde ne bilgi belge varmış bu ettiği laflara dair.

    bir de tck'da bu ekşi sözlük ile alakalı özel bir madde falan mı var bunlar rahatça küfürlü entryler yazabiliyorlar? dokunulmazlık verildi de haberimiz mi yok? hayatta en nefret ettiğim şey yasaklardır; ama en özgürlükçü demokrasilerde bile böyle bir siteye izin verilmez. reddit falan hikaye hepsinden beterler. dolayısıyla kulüp erişime engelleme davası dahi açabilir muhtemelen. ya modlar, adminler vs işlerini düzgün yapsın ya da yargı yolları denensin bu kadar basit.
  • 1742
    ekşide galatasaray düşmanlığı had safhada. hem de kalleşçe bir düşmanlık. atılan iftiraların, söylenen yalanların haddi hesabı yok. tiner sk ve civciv fan club yıllardır mesnetsiz iddiaları köklendirmeye çalışıyordu bu sene artık hayali iddialarını temel alıp onun üzerinden saldırıya geçmiş durumdalar. en temel hayali argümanları galatasaray’ın sözde fetö ilişkileri. bir tane, bakın bir tane mesnetli delilleri yok. tutundukları dal aynı dönemde milli takımda da oynamış eski futbolcularımız. başka da bir dayanakları yok. adam milli takımın en golcü oyuncusu ama terör örgütü destekçisi. galatasaray’a çamur atarken bu aynı zamanda türk milli takımına da iftira atmak anlamına gelmiyor mu? onların hayali dünyasında gelmiyor.

    galatasaray’ı fetö ile ilişkilendirmek aklın hayalin almayacağı bir saçmalık. galatasaray’ın genel kurulundan daha seküler bir yapı olsa olsa fransız parlementosudur ki artan magrip nüfusu göz önüne alındığında bizim genel kurul daha seküler olabilir. böyle bir yapının içerisinde sümüklü bir imama biat edenler barınabilir mi? kendisine mevki kazanabilir mi? bunu en iyi onlar biliyor ama amaçları zaten doğruyu söylemek değil. mert değiller. burada en büyük hata geçmiş ve şimdiki yönetimlerimizde. ses çıkarmadık, bolca prim verdik ve sonuç alenen “şafak operasyonu” adı altında sözde terör destekçisi olarak nitelendirilmek oldu.

    şimdi yönetimden beklentim bunun hesabının sorulmasıdır. galatasaray’a yapılan bu saldırı tüm taraftarlara da yapışmıştır. tarihin en büyük hukuk mücadelesini başlatmak ve galatasaray’a iftira atan her bir kişi, kurum ve kuruluşu hukuk önünde suçlu çıkarmak ve toplumun vicdanına mahkum ettirmek yönetimin en büyük görevidir. transfermiş, kupaymış hikaye. mesele onur meselesi!
  • 1743
    ben kulübün yerinde olsam ekşi sözlükte galatasaray'a küfür eden iftira atan herkesi, ama istisnasız herkesi mahkemeye veririm. maddi manevi davalarla spk'ya kayıtlı bir şirkete zarar vermekten tazminat alırım. totalde öyle bir para olur ki aklınız şaşar. o paralarla da gider bomba bir transfer yapar, açıklamasında da hepsine verdikleri katkıdan dolayı teşekkür ederdim.
  • 1745
    medya mensubu olur, yönetici olur, profesyonel futbolcu olsalar anlarım da kulübün rakip takımların ergen taraftarının peşine mahkeme kağıdı göndermesini türkiye'nin batıya açılan penceresi olan galatasaray'a yakıştıramam.

    ekşi sözlük diğer internet plaftformları gibi kısmen anonimliğin ardına sığınıp haddinden büyük laflar eden ergen lümpen yuvasıdır doğru ancak yine de birkaç taraftarın internette gönlü hoş olsun diye devletin baskıcı ve sansürcü politikalarıyla el ele kol kola yürüyen bir galatasaray yönetimini fikri hür vicdanı hür galatasaray taraftarı olarak kabul edemiyorum.

    it ürür kervan yürür. ciddiye alınca karşı tarafı tatmin etmiş oluyorsunuz.
  • 1746
    tam da kendilerini "ergen lümpenler, uğraşmaya değmezler" diye tanımlayanlar tarafından güç alan; esasında ergen lümpen olmayıp, gayet de etkili bir şekilde karalama ve manipülasyon yapabilen cenahı barındıran site. iftira atmak hukuki bir suçtur. organize olarak yapıyorsa daha büyük suçtur!

    iki üç çürük elma çıktı diye kimse galatasaray'ı terör örgütüyle yan yana zikredemez! hukuk çalışanları galatasaray'ın üzerinden yıllardır bu algıyı sürdürenlere gerekli işlemleri başlatmalı.
  • 1750
    suçla mücadele ve suçlunun hesap vermesini sansürcülük, baskı sananlar var. ne ala düzen.

    binlerce sayfa kanun, doktrin, ders kitapları, içtihatlar, mahkeme kararları okudum. hiç birinde ''lümpenlik, cahillik, ergenlik'' gibi terimleri kişisel cezasızlık halleri veya cezayı hafifletici nedenler başlığı altında görmedim. 1-2 tane münferit olay yüzünden kapatılsa sansürcülüktür. eyvallah. ama suç işlemeyi bu denli kolaylaştıran ve yaygınlaştıran yeri bir zahmet özgürlük olarak nitelemeyin.

    yarın bir gün saçma sapan bir başlıkta aslından bambaşka bir izahla kişisel verileriniz yahut görüntüleriniz paylaşılır, linç edilirsiniz, psikolojiniz ve hatta hayatınız kayar. o zaman da özgürlük olarak görür müsünüz bilmem. bu lağım çukuru sözlükse galatasaray sözlük ne?

    edit: ayrıca bazılarının gözünde bu lağım çukuru kurtuluş mücadelesi esnasında ulusun sesini dünyaya duyurmaya çalışan anadolu ajansı gibi bir şey. bugün sorsanız anadolu ajansı kapatılsın derler.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın