resim
Claudio Cesare Prandelli
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:67
Uyruk:İtalya
  • 1802
    bu kadar kotu sonuca ragmen arkasinda durulduguna gore cikip da yarin kimse turkiyede hocalara sure verilmiyor demesin. galatasaray tarihinin gol yeme rekorlarini kirdigimiz dort maclik bir surece ragmen adam basimizda. ve burdan anliyoruz ki eger dort mac ustuste kaybetmezse de seneyi basimizda bitirecek.

    abi hocanin arkasinda dursak cok iyi takim olcaz mantiginin da dogruluk yanlislik acisindan ciddi bir deneyi yapiliyor. iyi miymis yoksa kotu mu hep beraber gorecegiz.
  • 1803
    teknik direktörlere süre tanınması gerekir tabii ki ama geleceğe dair hiçbir umut ışığı vermemişse beklemek zaman kaybından başka birşey değil.

    -gol atma konusunda sıkıntı çekiyoruz. pozisyona girme ve hücum organizasyonu yok denecek kadar az.

    - defans evlere şenlik. ilerde baskı yapmadığımız halde çok rahat pozisyon verip gol yiyoruz.

    - baskı yok, oyuncular arasında iletişim yok. sanki bütün futbolcular birbirine küsmüş.

    - kondisyon yerlerde. herkes bir tarafından nefes alıyor. oyuncuların mevkilerini sürekli değiştiriyor.

    - formsuz oyuncularda ısrar ediyor. formayı adil dağıtmıyor.

    - oyuncu değişikliklerinde geç kalıyor. mancini'de de böyle bir sorun vardı.

    küçücük bir umudum olsa hocayla ilgili sonuna kadar savunurum ama yok yani. olana da saygı duyarım. benim görmediğimi görmüş olabilir.
  • 1805
    sırf beklemiş olmak için beklenmez. azıcık çabalama bir umut ışığı görürsün anlarım beklenir. beklenmesi de gerekir. ama takımın anasını ağlatıp her maç daha da kötüye götürüyorsa üstelik açıklamaları da pişkin pişkin çok ta takımın umrunda olmadığını içeriyorsa arkasına teneke bağlanarak yollanması gerekir. beyler prandelli ile sadece 1 yıl kaybetmeyiz birkaç yıl kaybederiz. bu adam vizyonsuz galatasaray'dan bihaber...
  • 1807
    son 15 yılı baz alırsak galatasaray'ın en kötü hocası herhalde bülent korkmaz'dır. onu dışarıda tutarsak bu süre içinde galatasaray'da ne oynatmaya çalıştığı en anlaşılamayan, en az ümit veren teknik adam olabilir. hakkında yapılabilecek tek yorum pragmatik bir futbol oynattığı belki de. adam şampiyonluk şartıyla getirildiğinden ve bizi şampiyon yap da ne yaparsan yap dendiğinden; futbolun pozitifliğine falan hiç kafa yormayıp, sadece ligde sonuç almaya çalışmaktadır. yani şuan medya ve taraftardaki genel algıya bakarsak galatasaray'ın ligde küme düşme hattı civarında olması gerekirken aslında averajla ikinci sırada olup, son 5 yılın en iyi lig başlangıcını yapmış olmasını bu açıklar sadece.

    şuan bana göre ve belli ki yönetime göre kovulmamasının tek nedeni piyasada gözünü kapatarak görevi teslim edebilecekleri ve uzun soluklu çalışabilecekleri bir hocanın olmaması. bir süredir çok yaygın olan "daha kötüsü olamaz" mantığı ile hikmet karaman'ı bile galatasaray'a hoca olarak düşünebilenler var ancak öyle bir aksiyona girişmeyeceğiz gibi görünüyor. bakalım nereye kadar gidecek bu hikaye.
  • 1808
    balıkesirspor macının ilk yarısını 2-0 geride kapatmışız ikinci yarıya oyuncu degiştimeden çıkmış ve o maçı pozisyona girmeden bitirmiştik. ha unutmadan 8 maç sonunda balıkesirsporın 1gailbiyeti var ve lig sonuncusu. sabredelim dediğiniz adam böyle bir adam. balıkesir maçından sonra istanbula dönmeden kovulsaydı bugün ligde lider ş.liginde en az 3.durumdaydık
  • 1809
    olay sadece sabretmek değil. doğru adama sabretmek. burada yanılgıya düşen çok bence... örneğin veysel'e 10 yıl sabretsen de çok bir şey değişmez. prandelli şu an hiç ama hiç umut vermiyor. her konuda kötü bizim başımıza geçtiğinden beri. mesela gerets'e sabredilmedi sabredilmeliydi. çünkü net bir umut veriyordu. çok kısıtlı durumlarda önemli başarılar elde etti ve umut vaat ediyordu.

    sanılıyor ki sistemli büyük takımlar herkese sabrediyor... ferguson falan istisnai örnek arkadaşlar. öncelikle bunu görmeniz lazım. aynı manu umut görmeyince 6 yıllık anlaştığı moyes'u anında yolladı. sabır taşı örneği barcelona bile anında değişikliğe gitti.

    bazı arkadaşlar istiyor ki herkese sabredilsin. önemli olan doğru kişiye sabretmek. mesela domenech'e fransa 100 yıl da sabretse iyi olmayacağı belliydi. yerine doğru adam deschamps'ı getirince düzeliyorlar. domenech'in fransa'ya yaptığıyla prandelli'nin bize yaptığı arasında çok fark yok. abi yapılan hatalar çok çok bariz ve basit.

    tamam özeniyorsunuz özenmeyin demiyorum ama doğrusuna özenin en azından araştırın. vereceğiniz en uç örnek takımlar bile anında müdahale etmesi sayesinde de buralara geldi.
  • 1810
    kesinlikle galatasaray misyonuna, vizyonuna, prensiplerine vs.. uygun bir adam değil. anlayın kardeşim artık tutmadı bu adamın takımla kimyası. galatasaray önde basar, ne zaman başarılı olmuşsak önde basarak, etkin presle şampiyon olduk biz. maşallah bu abi içerdeki sivas, kasımpaşa maçlarında bile 11 adam topun arkasında, herkes yarı sahada. oyuncu değişikliklerine girmiyorum çünkü adam yapmıyor, oyuncu değişikliği yapmıyor amk. git kendine çok sövdürmeden be git.
  • 1812
    kendisi konusunda sabretmemiz gerektiğini düşünen arkadaşlara tek bir sorum var. neye sabredelim?

    takıma belli bir oyun düzeni oturtmaya çalışıyor da oturtamıyor mu? taktiğin oturması için mi sabredelim? zira benim maçlarda gördüğüm izlediğim kadarıyla 3 pas üstüste yapamayan, hiç bir futbolcunun ne oynadığına dair en ufak bir fikrinin olmadığı bir şeyler görüyorum sahada ve buna taktik demeye yüreğim elvermiyor.

    gençleri kazanmaya çalışıyor da takımın yaş ortalaması 21-22 filan mı? galatasaray'ın geleceğine yaptığı yatırım için mi sabredelim? zira sahadaki en genç oyuncumuz 3 sene önce alt yapıdan çıkmış semih kaya.

    ya da ne bileyim, kulübün finansal olarak önünü açacak bir hoca mı? az maaş alıp, az maaş alan futbolcularla mı oynuyor? bunun için mi sabredelim?

    neye sabredelim abi? bilen biri çıksın söylesin. ben bu adamın oynattığı futbolda ışık görüyorum desin, kulübün geleceğine yatırım yapıyor desin. formayı adaletli(!) dağıtıyor desin, hak edene veriyor desin.

    bölgesel amatör lig takımlarının bile bir oyun anlayışı, taktiksel düzeni varken bizim düzenimiz 4 gol yemek üzerine lan. eğer ışık gördüğünüz adam buysa, galatasaray'a yakıştırdığınız adam buysa benim söyleyecek sözüm yok.
  • 1813
    --- büyük komplo ---

    ramazan bayramı'ndan kurban bayramı'na türkçe'si anlaşılmaz bir şekilde baya bozulmuş olan teknik direktör.

    ilk başta "iyi bayramlar" diyebilirken nedense 1 ayda "iybayram lâr" demeye başlamış. bence gerçek prandelli ramazan bayramı'nda öldü ve yerine kendisine benzeyen birini buldular, ondan bu kadar kötüyüz :(

    https://www.youtube.com/watch?v=o2TL4FLbQcs

    http://www.mynet.com/...yram-mesaji-2038682/

    --- büyük komplo ---
  • 1814
    oynatmaya çalıştığı oyun düzenini kısaca şöyle özetleyebileceğim teknik direktör ;

    1.önde savunma çizgisi
    2.forvet ile savunma arasında kısa mesafe tutmak
    3.kaleciden itibaren kısa paslarla çıkmaya çalışmak
    4.rakip yarısahaya yerleşip pas yapıp set hücumu oynamak takibinde kanattan gelen (late runs) koşularla bekleri topla buluşturmak.
    5.topun kaybedildiği yere doğru daralan takım halinde bir pres

    bunları oynatmaya çalışırken başarılı olamamasının sebepleri;

    1. ikili stoperin bu kadar önde oynamaya alışkın olmamalarından dolayı yaptıkları inanılmaz pozisyon hataları
    ve bu kadar önde savunma varken rakip yarı alanında rakip oyuncuya duzgun pres gelmediğinden ötürü önde yakalanıp savunma arkasına pas yemek
    2. forvetin ucsuz bucaksız arkasına bakmadan dengesizce rakip oyuncuya basması alan parselleyememesi.
    3. kaleciden savunmaya verilen pastan sonra ortasaha oyuncularının topu kendi yarı alanımızda alıp ileriye paslaşarak veya dribbling ile taşıyamaması ve tekrar geri dönmesi akabinde savunmanın uzun topa yönelmesi.
    4. bunu bir nebze yapıyoruz fakat çok yavaş ve tahmin edilebilir oynadıgımızdan dolayı kaptırıp çok tehlikeli kontralar yiyoruz.
    5. en yapamadığımız olay bu şu an. herkes bireysel olarak rakibine basmaya çalışıyor fakat alan şeklinde pres yapamadığımızdan dolayı saga sola koşturan ortasaha oyuncuları görüyoruz. rakip topu bir türlü çeviriyor. futbolcular pres yaparken aralarında iletişimde güçlük çekiyor olabilirler.

    yani adamın oynatmaya çalıştığı bir oyun stili var. fakat başarılı olamıyor. ikisi farklı konu.

    not: bu entry kesinlikle cevap niteliğinde değil bilgi niteliğindedir herkesin görüşüne saygım sonsuzdur.
  • 1815
    sabredilmesi gerekendir.
    çok merak edenler var. nedenlerini dilim döndüğünce, yazma yeteneğim kadar anlatmaya çalışayım hemen;

    - devre arası ya da sezon ortasında teknik direktör değiştirip verim alınma çabasının artık zihinlerden kalkması gerekiyor. zira hem maddi anlamda bir şey kazandırmıyor hem de hazırlık süreci gelene kadar sezon bitiyor. ayrıca yeni yönetimin zaten sezon sonu değişeceği düşünülürse gelen başkan kendi hocasını getirecek. basit hesapla bir sene içerisinde 3 teknik direktör değiştirmiş olacağız. ne kadar mantıklı değilmi ?!
    -takımdaki taktik ve yönetimsel yanlışlar kadar futbolcuların laubali ve isteksiz tavırları da göze çarpıyor. bu anlamda hoca yollamak bu adamların elini güçlendirmek demektir. ''bizim için siz önemlisiniz kötü oynasanız bile hesabı teknik direktöre çıkartırız'' demek olur. bundan sonra yapılacak bütün sistemler futbolcu odaklı olur. yanlış olur.
    -prandelli gidene kadar geçen süre çöpe atılmış olur. bazen ''zararın neresinden dönersen kardır'' anlayışı hata yaptırabilir. zararın neresinden dönersen dön zarardasındır. burada amaç yeniden düzlüğe çıkmak olacaktır.
    -bu dönemde yeni teknik direktör kim olacak sorusu sorulmalıdır. basında çıkan yılmaz vural, daum vs. haberlerini ibret ve dehşetle izliyorum. bu kişiler gelecekse prandelli ile 10 sene devam ederim şahsım adına.
    -sorulması gereken en önemli soru ise şudur;
    tarihinde 14 sene şampiyon olamamış bir dönem bulunan galatasaray'ın taraftarı ne zamandır bu kadar sonuç odaklı düşünmeye başladı. bazı dönemler takımlar duraklama dönemine girerler. o dönemde yapılması gereken şey ise takımın arkasında durmaktır. çok beğendiğimiz dortmund'un ikinci lig deneyimi yaşadığını unutmayalım. bir uefa kupası zaferi sonrası yıllardır kupa delisi olduk. biraz da kendimizi eleştirelim artık. yeniden takım, taraftar, yönetim güç birliği yapma zamanı geldi de geçiyor bile. adnan polat zamanı ligi kaçıncı bitirdiğimizi bile hatırlamak istemiyorum. ama ne oldu bir sene sonra her şey düzeldi. önemli olan bu kulübün tarihine bakıp destek olmaya devam etmek. bir şey yıkılırken yerine konması gereken şeyler düşünülür. prandelli istifa ettikten sonra çoğunluk ortak bir fikirde buluşamıyor. bu da ikinci bir etkili plan olmadığı anlamına geliyor. tamamen başı boş bir takım olmamak adına sabredilmesi gerekir.
    tabi en çok da yönetimin samimi bir şekilde teknik direktöre yardımcı olması gerekir. çözümler üretmesi gerekir.
    saygılar
  • 1816
    hoca ne kadar suçluysa oyuncu kadrosu hocadan daha suçludur. çünkü bunu çıkıp oyuncularda söylüyor. çok çalısıyoruz ama hocanın dediklerini yapamıyoruz diye. hoca niye gidiyo bu durumda. oyuncu gitsin. hoca'yı değil kadroyu büyük bir ölçüde değiştirmek lazım vadesi dolan yaşları 30a dayanmış oyunculara artık güle güle demek lazım. o zaman o şansı prandelliye verelim.

    şu an bu durumda kim gelirse gelsin prandelliden en fazla bir tık yukarıda olur. ya da daha beteri.
  • 1818
    hala ideal bir 11 oluşturmayı becerememiş sinyor. son 10 yıla bakıldığında şampiyon olan takımların ilk 11'i neredeyse bellidir ama bizim geçen hafta ilk 11'de olan oyuncularımız haftaya kadroya bile alınmıyor. burada herhangi bir futbol eğitimi almamış kişiler bile bunu çözmüşken koskoca italya milli takımı teknik direktörü oyuncak gibi kadroyla oynuyor.
  • 1819
    8 kasım 2014 karabükspor galatasaray maçı başlamadan yazayım maça selçuk-dzemaili-hamit-melo-sneijder orta sahasıyla çıkacakmış dortmund maçında olduğu gibi o maçtan farklı olarak burak, sabri ve koray oynuyor semih, tarık ve umut yerine. dortmund maçının ilk yarısında sezon ortalamasının üstünde bir futbol oynamış olabiliriz ancak takımın işlemeyen parçalarını ne zaman değiştireceksin hoca?

    dzemaili-selçuk olmuyor işte zorlamanın ne anlamı var? dortmund maçında da olmadı ondan önceki maçlarda da. dene furkan'ı, emre'yi ne kaybedeceksin allah aşkına bu ikisinden daha kötü nasıl oynayabilirler? pas hatası mı yapar e bunlarda yapıyor, kolay mı çalım yer e bunlar da yiyor, top mu sürmez e bunlarda süremiyor? dene işte hoca ya bunların hepsini yaparlarsa? kaybedecek bir şeyimiz yok.

    dzemaili ısrarı ne için? koy bruma'yı veya olcan'ı illa 5'li orta sahayla çıkacaksan. veyahut at ileri umut-burak ikilisini tek forvet oynayamadığımızı göremedin mi hala?. yahu karabük ya bu karabük. neyden korkuyorsun 4 defansif orta sahayla çıkacak kadar. dortmund değil ki bunlar 4 defansif orta sahayla oynadığın taktiği karabük karşısında da deniyorsun.

    sinan gümüş kadroya girmek için daha ne yapacak hoca? yine attı golünü sen bu adama gözünü kaparsan bu adam nası geliştirsin kendini? bir şans ver yahu ilk 18'e al en azından yekta'dan bu saatten sonra ne hayır gelecek bize?
  • 1821
    8 kasım 2014 kardemir karabükspor galatasaray maçında sahaya sürdüğü en hızlı oyuncu sabri. takım hız ortalaması 5.16 km/h.

    burayı sesi böyle incelterek, dudakları büzerek söylüyoruz;

    ''igrisif ılmılıyıs. hıslı ılmılıyıs. çıbık çıkıp, çıbık giri dinmiliyis.''

    aga biri de sormuyor; yaş ortalaması 30 olan orta saha ile nasıl agresif olunuyor, nasıl hızlı geri dönülüyor acaba ? vallahi daşak geçeni gördüm de bu kadarını görmedim.
  • 1823
    galibiyetle, yenilgiyle, hücum ya da defans futbolu oynamakla alakası yok.

    ben maçın anca 60. dakikasına yetişeceğim halde izlemek için fenerli bir kafeye 8 lira veriyorsam maçı izlerken geri pas yapan selçuk ve oyundan çıkan sneijder istemiyorum.

    hoca, göz göre göre oyuncu yiyenlere haddini bildirecek kadar karakterli olsan skibbe kadar saygı duyularak ayrılacaksın başarısız olsan bile.

    düzeltme: 30 dakika için değil 10 dakika için de 8 lira veririm. mister prandelli paramı değil galatasarayımı geri versin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın