bülent korkmaz

	Bülent Korkmaz
	Görev	:	Teknik Direktör
	Takım	:	-
	Yaş	:	55
	Uyruk	:	Türkiye

• 251

  takımı çalıştırdığı bu 25 gün içerisinde bir teknik direktörün bir takıma katabileceği şeylerden daha fazlasını kattığını düşündüğüm hocamızdır aynı zamanda. takımın başına arsene wenger gelseydi halbuki nonda henry gibi, sabri puyol gibi, lincoln cristiano ronaldo gibi, barış da gerard gibi oynardı diye de iç geçirmekteyim.
• 252

  skor olarak öndeyken ne yapması gerektiğini bilmeyen büyük kaptan, teknik direktör. ama kızmıyorum, aklıma sakat kolun geliyor, kızamıyorum sana.
• 253

  25 günde hem uefa kupasinda hem de ligde havlu atmistir. hele bi soluklanin, daha neler görecegiz bakalim.
• 254

  aklıma gelen her türlü kötü şeyi sargılı kolunu hatırlayıp unuttuğum büyük kaptan.ama nolur artık hırslı büyük kaptan imajından sıyrılıp aklı başında büyük hocamız ol.galatasaray ülkemizde 'takım' olan tek takımdır. ve burada kişilerin menfaatleri ve egoları değil milyonlarca kişinin umudu sevinci sevdası olan galatasarayın menfaatleri önemlidir. *
• 255

  camianın ünlü isimlerini kullanıp başa gelen, seçim yatırımı yapan galatasaray yönetiminin son kurbanı olacağa benziyor. bu yine de onun yeterli olup olmayacağını tartışamayacağımız anlamına gelmiyor. serkan kurtuluş ve diğer gençleri hazırlamayıp; gıdısı, göbeği çıkmış, 2002'den sonra ne yaptığı belli olmayan hasan şaş'ı toparlayıcı, kurtarıcı olarak görmekte, isteksiz ümit karan'dan medet ummaktadır. bir maç değil geldiği zamandan beri tercihleri bu şekilde oldu.
• 256

  sezon ortasında teknik direktör kovup, yerine istedikleri adamı* getiremeyen yönetimin can simidi olan; oyunculuk döneminin ve galatasaraylılığının, yönetimin yanlışlarını kamufle etmesi düşünülen; galatasaray taraftarının kendisine olan sevgisinin yönetim tarafından sömürüldüğü efsane kaptan; çaylak hoca...
  
  ayrıca şu anki hocalığı için; (bkz: cacık olmaz)
• 257

  cassio için gösterdiğim iki senelik centilmenliği, bülent hocam için bir ömür boyu gösteririm.
• 258

  en başta dediğimiz gibi "sonuna kadar arkandayız".
• 259

  ağzıyla kuş tutamamıştır, bu yüzden kötü hocadır..!
  kewell defansta oynuyor be adam, hala hocada suç arıyorsun.
• 260

  ilk maçını kaybetti, hayırlı uğurlu olsun. atış serbest, buyrun.
• 261

  alaturka kelimesi fransizca kökenlidir ve alaturca diya yazilir.. anlami sudur : türk usulü.
  
  dün geceye uyarlayıp şöyle açıklayabiliriz:
  
  biz türkler çok severiz bilimi, tahsili, tecübeyi bir kenara itip te, dolduruşa-kuru gürültüye prim vermeyi.
  
  hele insanlığın 1980 lerden başlayan ve özal ile ivme kazanan yozlaşma sürecinde, bu alaturkalik daha çok girmistir hayatımıza.
  
  iki dolduruş yapan, biraz güc gösterisi yapan, ucuz edebiyat yapan in olmustur bizde. mektepli, bilgili, çaylak ta olsa, dağarcığında malzemesi olan ise out olmuştur.
  
  skibbe yi gönderip, yerine bülent'i bu göreve getiren anlayış ta tam budur. gerçek idareci olan mekteplileri, bu işi bunlardan çok daha iyi yapabilecek konumdakileri ve spor kulübünü yönetmesi gereken spor adamlarını out yapan da bu anlayıştır ve geldiğimiz nokta bunların kapasitelerinin en fazla ne olabileceğini , anlayana kolayca göstermektedir.
  
  çanakkale edebiyatı yaparak, çaylağı bir kalemde silerek, bu iş ancak dün akşamki kadar olur.
  ruh olmadan hiç bir şey olmaz ama sadece ruh ta bir seni bütün bir sezon taşımaz. başkalarının da ruhu var.
  
  bülent'i sabri'nin 92 deki mucize golü biraz şişirmistir. bilime ve tecrübeye sırt çevirenler sadece biraz vakit kazanmışlardır o kadar.
  
  amatör bir takımın malzemecisi bile hasan şaş'i bu göt-göbek haliyle bu sahaya sürmezdi. hasan revire böyle mi teslim edilmişti. eski arkadaşını alkışlatmak yerine 25000 kişiye yuhalatma aptallığını ancak bülent korkmaz yapabilirdi.
  
  hem image-maker güdümünde façanı değiştireceksin, hem de ıslıkla takım yöneteceksin.
  
  üzgünüm ama ben galatasaray tv' den bülent korkmaz'in ilk antrenmanını canlı olarak izledigimde anlamıştım onun kalıbının bile uygun olmadığın. elinde düdük, kollarını arkasında kavuşturmuştu ve 15 saniye aralıklar ile bütün taraftarın gözü önünde ön üst dişlerinin arasından tazyikli tükürük atmaktaki ustalığını gösteriyordu. biz yıllarca kaptan'ı futbolcu olarak severken yakından görmemiştik. takkesi düştü, bıraksaydı bari anılar güzel kalsaydı.
  
  galatasaray elendi gitti. umarım yeni yaratılan boş insan tipini bilime ve eğitime tercih edenlerin kafasında bir soru isareti belirmiştir.
  
  
• 262

  öne geçtiği maçlarda skoru koruyamama hastalığına acil çözüm bumasını beklediğim kaptan.
• 263

  25 gündür takımın başında. umarım erkenden ipi çekilmez. bir şans verilirse çok şey başaracağına eminim.
• 264

  asmak için ilk yenilgisini bekleyenlerin eline koz vermiş teknik adamdır. bravo! asın, kesin, 5 maçta bir teknik adam değiştirin. sonra da neden bizden alex ferguson, arsene wenger çıkmıyor diye dövünelim.
• 265

  orta sahada top tutmayı başarıp, takımdaki bağlantıları sağlamlaştırdığında ancak yorum yapılması gereken adam. takımı can çekişirken aldığı, kadro içindeki olumsuzluklar, yorgunluklar, üzerindeki baskı unutulmamalıdır. altından kalkamazsa "kendi kendine" çekip gideceğine adım kadar emin olduğum adamdır. galatasaray'ı en az bizim kadar sevdiğinden zerre kadar şüphem yok çünkü.
• 266

  (bkz: #21287)
• 267

  19 mart 2009 galatasaray hamburger sv macinda son dakikalarda maç 2-2 iken kewell'ın geride durmasını söylerken hakan balta'yı ileriye yollaması düşündürücü olan büyük kaptan. ama eleştirmek için takımın tam tekmil hazırkenki performansını görmemiz gerekendir.
• 268

  birilerinin şapkadan tavşan çıkarmasını beklediği teknik direktördür.
  
  az sabır.
  
• 269

  camiamız için sıradan bir kişi olmadığından sıradan bir teknik direktörmüş gibi eleştirilmemelidir. başarılar sabrederek gelir bülent hocada bu sabrı herkesden çok hakedendir. ona köstek değil destek olduğumuz sürece hatalarından ders alacaktır, eminim.
• 270

  galatasaray, galatasaraylılık, takım olmak gibi konularda söylediklerinin altına imzayı atmayacak galatasaraylı var mıdır? zannetmiyorum. yalnız maç bitiminde kendisinden sahada oynayan futbolculardan biri gibi değil, oynanan maçın, alınan galibiyet ya da mağlubiyetin teknik ve taktik sorumlusu olduğunu hissettiren yorumlar yapmasını bekliyorum. bir de orta saha, orta saha, orta saha.
• 271

  lincoln'nün oyundan alınışına gösterdiği tepkiyi gurur yapan, kişisel sorun haline getirip takımın önemli maçlar arifesinde olayı çözmek yerine ceza kesme yolunu seçmiş hocadır. aşılabilecek bir olayı karanlığa sürüklemiştir. lincoln'e hocasıyla arasında ne olursa olsun hamburg maçında mücadele etmeliydi diye * kızılırken; oyuncusuyla arasında ne olursa olsun önemli maçlar arifesinde ona ihtiyacı varken göz göre göre onu kaybedişine kızılmayandır. çünkü kimse galatasaray'dan büyük değildir; ama bazen bu geçerli olmayabilir işte.
• 272

  ana okulu veya kreş değil galatasaray futbol takımının hocasıdır. galatasaray futbol takımı diyorum bak. galatasaray futbol takımı. galatasaray küçük yavrular kreş/anaokulu değil burası. gelene pışpış gidene dışdış. bu ismin ağırlığını taşıyan hoca/futbolcu/taraftar olmak lazım. sonuna kadar destekliyeceğim gönlümün yıldızıdır.
• 273

  kendisi kreş hocası olmadığına göre ferguson manchester united'da 23 yıldır yıldızlarıyla iyi geçinerek kreş hocalığı yapıyor o zaman.
• 274

  ingilizleri tanımayanların ferguson ile kıyasladığı teknik direktördür. ingiltere de kimsenin işini iyi yapmamak gibi bir lüksü yoktur. kimseyi pışpışlamazlar orada. çıkar işini doğru yaparsın, işin bittikten sonra istersen teknik direktör ve eşi ile grup sex yaparsın. orası farklı bir yer burası farklı bir yer. elmalar ile armutları birbirine karıştırmayalım lütfen. yoksa iki meyva birbirini çürütür hiç birinin tadı anlaşılmaz.
• 275

  ingilizleri takip ettiği kadarıyla tanıyanların karşılaştırmadığı örnek verdiğidir. evet ingilizler işlerini iyi yaparlar ama soyunma odasında hocalarıyla kavga edip bir sonraki maçta oynarlar. ki bu durumun lincoln ile kıyaslanacak tarafı yoktur. hocasıyla kavga etmemiş sadece ''hey koç why me?'' demiştir.