• 27
    jokeylerin atlarına binerek yaptığı yarış.*

    bir de atlarına isim verirler bunlar. hani at yarışı spikerlerinin saniyede 3-4 tane söylediği isimler var ya... arkadaş bazıları öyle isimler veriyor ki hayvana, at konuşabilse yıllarca popüler olacak küfürler icat eder o derece. misal:

    babidibubidibu

    varmış böyle bir yarış atı adı. ulan bir kere atı geçtim, spikeri bir düşün amk. lan yarışı anlatmadan önce atların isimlerini önüme koysalar ve böyle bir isim görsem hayattan soğurum. atın son saniyeye kadar önde gittiğini düşün. adam nasıl 5-6 kere üst üste bu ismi söyleyecek lan insafsız sahip? ulan senin yarışı birinci bitirmen mi daha zor yoksa spikerin bu ismi 5-6 kere üst üste söyleyebilmesi mi? ayıp denen bir şey var.

    sen gelmez oldun

    bir at, sahibi tarafından ancak bu şekilde aşağılanabilir. ne demek sen gelmez oldun? moral mi bıraktın yarıştan önce amk. diyelim mi ki birinci geldim nolacak o zaman? gidip arkadaşlarına geldi deyip şakalar yapacaksın değil mi? in üstümden amk koşmuyorum.

    dış kulvardan

    evet yine bir spiker katiliyle baş başayız. tabi adamın en çok kullandığı tamlama dış kulvardan ya... cin çocuk seni. tabi burda altılı ganyan oynayanların da halini düşünmek gerekiyor.

    -gülbatur geliyor, gülbatur koptu geliyor. dış kulvardan çok iyi bir atak yaptı ve yarışı kazandı.

    şimdi esas soru geliyor. çok iyi atak yapan kim amk? gülbatur mu dış kulvardan mı? kendini o 2 attan birisine oynayanın yerine koysana? gülbatur'a oynamışsın seviniyorsun heyoo falan ama bir bakıyorsun yarışı dış kulvardan kazanmış. gitti 250.000 tl...

    ve niceleri...
  • 30
    efsane oyun gta vice city'nin bir bölümünde kısıtlı imkanlarla da olsa oynanabilen spordur;

    http://static2.wikia.nocookie.net/...Track-GTASA-race.jpg

    http://www.youtube.com/watch?v=trqDjiF-zb4

    oyun içinde oyun amk :(

    lisede internet kafeye gittiğimizde sırf taşağına özellikle bunu oynardık, internet kafenin sahibi olmasına rağmen bilgisayardan pek de anlamayan orta yaşlı, kır saçlı bir fatih ağabeyimiz vardı, kulakları çınlasın, göz ucuyla görünce gerçek zannedip ayağa fırlayarak yanımıza gelmiş ve kendini kaptırarak adeta huşu içerisinde monitöre "yürrü be oğlum! yürrü be oğlum!" çekmeye başlamıştı. müthiş bir andı... at tutkusunda sergen yalçın'ı da, ibrahim akın'ı da cebinden çıkarırdı :(
  • 33
    araba yarışları ilk defa m.ö. 680’de olimpiyat oyunlarında bir kategori olarak kabul edilmiştir.

    hıristiyanlığın yayılması ile birlikte ölümüne yapılan gladyatör oyunlarını yasaklanınca halkın en büyük eğlence kaynağı olmuş at yarışları. romalı yazar juvenal’e göre bedava dağıtılan ekmekten sonra halkı en çok mutlu eden şey araba yarışlarıdır.

    yavaştan o atmosfere sokayım sizleri; benhur filmindeki at yarışı sahnesi https://www.youtube.com/watch?v=JTXzIPgR_zw

    konstantinopolis halkı da at yarışlarına büyük ilgi gösterirdi. yarışların yapıldığı hipodrom, şehir halkı için en büyük eğlence kaynağıydı. yarışların yapıldığı günler tatil ilan edilir, girişler ücretsiz de olunca halkın katılımı büyük ölçüde sağlanırdı. yarış aralarında halkı eğlendirmek için dansçılar, drama oyuncuları, akrobatlar birer birer hünerlerini sergilerdi.

    gladyatör dövüşleri kadar şiddet içermese de rakibi sıkıştırmak, duvara çarpmasını sağlamak, yolunu kapatmak gibi saldırgan bir tutum kurallara aykırı olmadığı gibi takdir edilirdi. justinyen döneminde fair-play namına büyük bir adım atılarak yarışçıların birbirlerine küfür etmeleri yasaklanmış olsa da şike ve arabaların mekaniklerinde gizlice yapılan oynamaların önüne geçebilmişler midir büyük merak konusu. tabi bunlar gladyatör dövüşlerinin yanında çok masum sayılır.

    at yarışları 5. yüzyılda altın çağını yaşarken birinci gelenlere büyük ödüller veriliyor, kendilerini temsilen hipodromda heykelleri dikiliyordu.

    allianoi antik kentinde bulunan ticari bir anlaşma metninde anlatılana göre, işçi yevmiyesi 25 dinarken, bir köle 25.000 dinara satılırken, eğitimli bir yarış atının 90.000 dinar etmesi, bu dönemde at yarışı çılgınlığını gözler önüne seriyor.

    yarış günlerinin tatil edildiğini söylemiştik. roma’da marcus aurelius (161-180) döneminde olduğu gibi bir yılın içerisinde 135 günün yarışlar sebebiyle tatil edilmesi çok uç bir örnektir. yılın 66 tatil gününde, sabah ve öğleden sonra olmak üzere günde 8 yarış tertip edilirdi. toplumun sosyal hayatındaki değişiklikler tatil günlerinin de değişmesine neden oluyordu.mesela antik dönemde kutlanan lupercia bayramı, hıristiyanlık sonrası yerini paskalya bayramına bırakmış, sezonun ilk yarışları bu tarihe konulmuştu. yine de kentin kurulduğu gün olan 11 mayıs ve yeni yılın ilk günü yani 1 ocak’ta kesinlikle yarış düzenlenirdi.

    at yarışlarının kurallarına bakacak olursak yarışlar üç farklı klasmanda yapılırdı 17 yaş altı, 17-20 yaş arası ve 20 yaş üzeri.

    saat yönünün tersine yedi tur atılır, son turda kathisma önünden önde geçen sürücü birinci olurdu. kazanan şampiyonluk tacının yanında para ödülleri ve hediyelere boğulurdu. zenginler at yarışlarını karlı bulmuş olacaklar ki, en iyi sürücüleri kendi takımlarına çekebilmek için büyük transfer ücretleri ödemekten çekinmediler.

    bazen günün sonunda ise diversium denilen son bir yarış yapılır, günün galibi ile ikincisi atlarını değiştirerek mücadele eder, bu yarışta şampiyon yeniden kazanırsa galibiyetini pekiştirirdi.

    12. yüzyılda latin istilası sırasında hipodromun yağmalanması ve konstantinopolis’te kurulan latin krallığı, araba yarışları geleneğinin sonunu getirmiş ve at yarışları tüm şaşalı ve gürültülü tarihine tezat bir şekilde, sessizce tarih sahnesinden çekilmiştir.

    görsel materyaller için; http://bugraderci.blogspot.com.tr/...s-ve-at-yarslar.html
  • 35
    caniliktir, işkencedir. hiç bir örnek yada organizasyon da bu gerçeği degiştiremez.

    bu islerin icine hayvanlari katacaksan etik olup olmadigini anlamanin cok kolay bir yolu var. hayvan yerine insan koyun, mantikli geliyorsa etiktir.

    jokeylerin insanlarin uzerine binip kirbaclayarak kosturdugunu dusunun. oldu mu ? olmadi tabi.

    ben sahsen insan yarisi istiyorum, birinin uzerine binip kirbaclayarak kosturmak istiyorum ama eski bir gelenek olmadigi icin bugun abest karsilaniyor.

    atlari sikince ooo, kirbaclayip kosturunca okey.
  • 40
    ganyan bayide işin bahis kısmıyla ilgilenen kesimiyle hipodromda takım elbise - fötr şapka kombiniyle yarışı izleyen kesimi aynı seyir altında birleştiren, bu uçurumu ortaya çıkartmasıyla toplumu birleştirme görevini en uçlarda icra ettiğini düşündüğüm spor dalı.

    at yarışı deyince herkesin gözünde canlanan yan çizgili polo yaka t-shirtlü doblocu dayı prototipini yıkmak lazım. veli efendi'de oldukça şık giyimli modern insanlar lüks masalarda lezzetti yemek ve içecekler eşliğinde takip ediyor bu sporu. zaten at yetiştiriciliği oldukça masraflı bir iş olduğu için zengin kesimin işin bu kısmında yoğunlukla bulunması çok doğal. hayatımda bir kez olsun ganyan bayide bulunmadım, fakat hipodromda bulunduğum zamanlarda da sürekli oldukça keyif aldım. işe bu tarafından bakmak, at yarışını ve binicilik sporlarını böyle değerlendirmek gerek.
  • 41
    iki farklı canlının birlikte icra ettiği güzide spordur. senelerdir at yarışını tüm detayına kadar takip ederim, ne at sahibiyim ne de bayide gömleğinin ön cebinden sigara ve kalem, elinde gazete bülteni eksik olmayan sektör tabiriyle "eşekçi" bahisçiyim. atların özelliklerinden, kan hattından, geçmişte ana babalarının neler yaptığından, uzunu mu sever miller mı kısacı mı, çimci mi kumcu mu her bi şeylerini merak eder araştırırım, geçmişte koşulan yarışların hikayelerini konuşmaktan da dinlemekten de kısacası ata dair ne varsa hem konuşmaktan hem araştırmaktan büyük bir zavk alırım. veliefendiye sadece derbi günleri değil her haftasonu gitmeye çalışırım. kız arkadaşımı da kız kardeşimi de güvenle götürür, keyifle biramı içer yaptığım simitçi kuponuyla o anın heyecanını yaşar tadını çıkarırım. herkese de öneririm.

    diyeceğim şu ki at yarışından para kazanılır, kazanılır ama sektöre girerek. paranız varsa gidersin en kötü bir atın hissesine ortak olursun ata yatırım yaparsın, paran yoksa seis, nalbant olarak ücretli çalışırsın para kazanırsın. at yarışı, futbol, basketbol vb. bahis türlerinin tümünde kuponla, bahisle para kazanamak imkansızdır. para kazanmaya çalışmaksa kumardır.
  • 44
    dünya güzeli atların ciğerleri kanayana kadar koşturulduğu, ufak sakatlıkların görmezden gelinip canları yanmasına rağmen zorlandığı, büyük sakatlıklarda ise artık hayatta kalmaları "maddi zarar" doğuracağından "uyutulduğu" spor türü. yurt dışındaki atlar (türkiye'de de var mı bilmiyorum) olası bir başarısızlıktan sonra kesimhanelere gönderilip canice ete dönüştürülürler. atlara sırf koşmaları için kilolarca ilaç veren yetiştiriciler, yarış şikesi yapan jokeyler, para için her türlü hileyi kullanan eküriler yine bu sektörün oyuncularıdır.
    atlar 2 yaşında, henüz kemik gelişimleri tamamlanmadan koşturulmaya başlarlar ve binlerce attan sadece birkaçı bu süreci zarar görmeden atlatır. ayrıca başarılı atlar emekli olduktan sonra damızlık olarak kullanılmaya başlanır. bu süreç de pek çok at için acı doludur çünkü yıllarca sırf koşmanız için verilen ilaçlar bu sefer de çiftleşmeniz için verilir ve sadece hizmet etmeniz beklenir. bunun yakın zamandaki örneklerinden birisi türk at yarışı tarihinin en fantastik atlarından birisi olan kafkaslı'dır. önce sakat sakat acı içinde koşturulmuş, sonra at artık dayanamayınca emekli edilmiştir. ardından sahibinin kendisini damızlık sürecinde aşırı zorlaması üzerine kalp kriziyle ölmüştür.

    özetle; başından sonuna kadar kirli, acı dolu ve iğrenç bir sektördür. atları gerçekten seviyorsanız bu sektöre hiçbir anlamda katkıda bulunmamanızı ve karşısında durmanızı rica ediyorum.
  • 45
    4 haziran 1923 tarihinde new york'un doğusunda bulunan belmont park'ta yapılan koşu dramatik bir olaya şahitlik ediyor. asıl mesleği seyislik olan frank hayes jokeyliğe başlıyor ve onlarca yarışa çıkıyor. 4 haziran tarihinde sweet kiss* isimli atıyla çıktığı yarışın ikinci bölümünde kalp krizi nedeniyle hayatını kaybediyor. eyer üzerinde kalan jokeyin atı bu şekilde yarışa devam ediyor ve 1. oluyor. ilk birinciliğini göremeyen jokeyin ölüm nedeni ise standartlara uymak için verdiği kilolar olarak gösteriliyor.

    yarışı kazanan at ise bu olayın ardından sweet kiss of death olarak anılmaya başlanıyor.

    https://gss.gs/F3H.jpg
App Store'dan indirin Google Play'den alın