• 26
    başka bir şehrin takımı olsa ve adı o şehre özgü başka bir dilde, lehçede vs. değişseydi; şu an hissettiklerimizin hiç birini hissetmezdik. kimse kimsenin diline, dinine vs. karışmaya çalışmıyor. milletin derdi din-dil kisvesi altında saman altından okyanus yürütmeye çalışılmasında.

    sen kötü niyetli olmadıktan sonra, laz spor olsan ne, amedspor olsan ne? takımına istersen rumca, istersen ermenice isim koy kime ne?

    ama kötü niyetli olmadıktan sonra.

    bu şerhi yerine getirmiyorsan o değişikliğin tek harfinde bile kötü niyet ararım maalesef ben.
  • 29
    yeni türkiye'nin federasyonunun ikiletmeden yeni ismini onayladığı kulüp. ha bana göre çok da tınn. ister roma'dan kalma amid ismini kullansın ister yenisiyle değiştirip memed yapsınlar. amaç belli, kışkırtmak. kışkırmayın siz de, detaylara çok takılmayın derim. amedinden memedinden önce neler var takılacak, sinirlenecek soktuğumun coğrafyasında.
  • 32
    olsa olsa bircok kurt vatandaşına evsahipliği yapmis olabilecek sehirin takimi ayni türk,ermeni,yunanlılara yani anadolu halklarinin hepsine evsahipligi yapmis oldugu gibi...çünkü bilinen kurt devleti ne hikmetse sadece kürtlerin bildigi kurt devletleridir. zorla fasistcilik yaptirmayin insanlara... ha benim kurt devletinden kastim pers hanedanlıkları, beylikleri diyorsaniz o başka tabi, güzel devletmis der gecerim...
  • 33
    geleneğine, tarihine, diline ; bayrak yakarak, yolda yürüyen sivil askerleri ve polisleri öldürerek, kamu malına zarar vererek, deplasmana giden futbolcuları döverek sahip çıkanların takımıdır. yüzyıllar boyunca bir devlet olamamış; bağlı olduğu devleti sömürerek yaşamını sürdüren insanların takımıdır. ayrıca bir çok kürt devletine yurt değil mezar olmuştur.
    not: stadyumlarında kaçak elektrikten şüpheleniyorum. faşik tc onu da öder.
  • 34
    "foşik türkler mungolistan'a gitsin burası bizimdir" mantığıyla olayı milli bir hale çevirmeyi amaçlayan spor kulübüdür.

    --- alıntı ---

    amed kürtçe değildir. bizansın diyarbakır şehrine verdiği isim olan amida'dan gelmektedir. diyarbakır ise diyar-ı bekr'den türemiştir. buraya yerleşen arap kabilesi bekrler sebebiyle doğu halkları bu şehre diyarbekir derler.

    bazı lümpenlerin farklılıklarını belirtmek için ne yapacaklarını şaşırdıklarından dolayı, tıpkı pekaka-pekeke, nevruz-newroz gibi kendilerine sahte sembol üretmek isteyen andavallılar, cumhuriyet zamanı, ismi diyarbakır olarak değişen şehre önce diyarbekir demek için diretmişler, bu ismin tarihçesi de kürt milliyetçilerini rahatsız ettiği için (öyle arap marap ters işler bunlar) bizansın kullandığı ismi tarihin tozlu yapraklarından çıkartıp kendilerine sembol olarak seçmişlerdir.

    kürt halkı da dahil olmak üzere bölgenin yerel halkı hiçbir zaman şehri amida olarak bilmemiştir. kaldı ki, diyarbakırı hint-aryan kavmi olan kürtler değil sami kökenli kavimler kurmuştur. kürtlerin iran üstünden buraya göçmeleri çok sonraya denk gelir. eee, peki neden o zaman ?

    küçük bir tüyo amida'nın kökeni neyse pkk'nın kökeni de orasıdır. işte o yüzden !

    --- alıntı ---
  • 36
    şimdi bugün gümüşhanespor adını değiştirebilir. kendi tüzüğüne göre, genel tüzüğe göre artık hangi yollar izleniyorsa bu yolları takip ederek ismini değiştirebilir. bu tüm takımlar için geçerli. taraftarı kabul ediyorsa, camia uygun görmüşse ve yasal olarak sorun yoksa istenilen ve onay verilen her isimle kulüp hayatına devam edebilir. burada bir sorun görmüyorum. bu başlığa gireceğim üçüncü entry olacak, tekrara düşmeden bir şeyler yazmam güç. ama gün itibariyle yeniden bir tartışma hortlamış, yazar arkadaşlar birbirlerini iğnelemeye başlamışken bir kaç şey daha eklemek isterim. öncelikle, lütfen birbirimizin zekasıyla dalga geçercesine entryler girmeyelim. bunu hiçbir başlıkta yapmayalım. gerçekten yakışmıyor. öfke dediğimiz haltın enerjisi büyüktür. yıkıcıdır, zarar vericidir. öfkeyi bireye yönlendirmek en kolayıdır. mantıklı veya mantıksız bir sürü sebebi olabilir, öfkelenmekte haklı ya da haksız olabilirsiniz ama bireye yönlendirdiğinizde artık bunları sorgulamak için iş işten geçmiş olur. misal; kardeşimiz ali ismail korkmaz'ı öldürenleri harekete geçiren şey öfke idi. yine örnek; diyarbakır'da sokakta 2 polisin öldürülmesinin sebebi de öfke idi. milyon tane böyle örnek sunabiliriz. öfke yanlış yönlendirildiğinde yıkıcı olur. fazla uzatmadan, bu kulübün ismine ve armasına duyduğunuz bir öfke varsa, bunu buradaki yazar arkadaşlara yönlendirmeyin. entryler havada uçuşur, en fazla mesajla kavga edilir ama belki de günlük hayatta tanışsan kardeşin gibi seveceğin bir insanın entrylerine öfkeyle ofsayt basarsın. tabii çok zararsız bir durum ama nihayetinde birisini sevememek yorucu. daha sonra ona benzettiğin insanları da sevmeyerek yoluna devam edersen sevmeye enerjin kalmayabilir. o yüzden sizin gibi düşünmeyenlere öfkelenmeyin, bu çatışma ortamını yaratanlara öfkelenin derim. bu çatışma ortamı üzerinden oy hesapları yapanlar, silah satıp para kazanma hevesiyle gözüne uyku girmeyenler var; onlara öfkelenin derim.

    bu kadar alakasız laftan sonra; diyarbakır diye bir şehir yoktur aslında. o şehrin adı amed'dir. tunceli de yoktur, oranın adı da dersim'dir. bu iki şehrin ismi politik gerekçelerle değiştirilmiş ama halkı bu isimlerden vazgeçmemiştir. sen yine oraya dersim veya amed değil de, diyarbakır ve tunceli diyebilirsin. kimsenin dilinden, kaleminden dökülenleri, aklından geçenleri filtreleyecek halimiz yok; olmamalı da. ha tutup amed'e mahmut da diyebilirsin ne bileyim eşref de diyebilirsin. söylediklerin sadece seni bağlar. zaten bu kelimelerin hepsi birbirimizle konuşabilmemiz için kullandığımız şeyler. insanlarla iletişiminde yaşayabileceğin sorunları kelime seçimlerinle düzeltebilirsin ya da başka metodlar bulabilirsin. o yüzden sen amed'e diyarbakır diyebilirsin, ben kastettiğin şeyi anlayabilirim.
    fakat amed halkı bu isimle anılmak istemeyebilir. sen bir halkın kendi şehrine, kendi kulübüne dair kararlarını yok sayarsan en hafif tabirle ayıp etmiş olursun. yine buna dair öfken varsa, bu öfken o halka veya kulübe değil, bu isim-dil çatışmasını yaratanlara yöneltilmeli. burada elektrik faturası üzerinden bir halkla alay edebilecek kadar nefretle bürünmüşsen veya bir halkı asalak olarak nitelendirecek kadar ötekileştirdiysen eline silah falan geçmez umarım. yoksa sokakta polis-asker-memur öldürenlerde de muhtemelen benzer bir nefret vardı. ya da asit kuyularında, gözaltılarda, işkencelerde sırf kendisiyle aynı dili konuşamıyor diye insanları öldürenlerde de. acıyı kronolojik olarak sıralayıp bir haklı veya haksız bulma çabasını kenara bırakıp farklılıklara saygı duymayı bir arada yaşamayı denemenin zamanı geldi de geçiyor bile. ayrı düşmek için götümüzden element uydurmada üstümüze yok. adeta bir dünya markasıyız. bana kalırsa yeryüzü bir bütündür bölünemez. benim de öfkem yeryüzünü bölük pörçük edenlere.
  • 38
    isminde ve renklerinde sorun olmayan takım. smýrni isimli, mavi beyaz renklere sahip izmir'deki rumların kurduğu bir futbol kulübü düşünün, kim tepki verecek? herkes renk katıyor der. sarı-kırmızı-yeşil renkli, amedspor isimli bir diyarbakır takımında da sorun yoktur. tribünlerinden türkiye aleyhinde, terörist oluşumlar lehinde sloganlar çıkmadıkça kimsenin eleştirmeye hakkı yoktur. kendi kültürlerini yansıtarak liglere renk katmalarını dilesem de geçmiş tecrübeler maalesef bunun pek mümkün olmadığını gösteriyor.
  • 42
    nacizane bir tespitte bulunmak istiyorum sözlük. şimdi bu adamlar bu cesareti veya gücü nerden alıyor. son seçimlerde aldıkları oy oranına, barajı geçmelerine. doğru mu. %90 doğru. diyarbakırsapor'un adını ve renklerini değiştirmesi bugün sözlük yazarlarının birçoğunu sinirlendirdi. ideolojik düşünceden tamamen bağımsız olarak söylemeden edemeyeceğim. şimdi bu terör örgütün siyasi kanadının, barajı geçmesi sayesinde ak parti iktidardan düştü. peki bu doğru mu. evet bu da doğru. hah işte bugün sinirlenenlerin çoğu seçim gecesi sevinme duvarını panayıra çevirenler. hakikaten enteresan bir durum. inanın amacım kimseye laf çarpıtmak veya "gördünüz mü ne yaptığınızı" diye sormak değil. inanın değil. garip bir ülkeyiz vesselam. hem de çok garip. bunu belirtmek istedim sadece.
  • 43
    şoven irkçı yorumlar yapilmaya baslamis gene sozlugumde.
    bi dilinizden dusmedi su bölücü, terorist laflari surekli salatalikla mi besleniyorsunuz arkadaslar. yeni bi yorumunuz yokmu gercektende. 60 yasindaki ihtiyarlar gibi dusunmekten bikmadiniz mi?

    bu bi spor kulubudur. istedikleri ismi koyarlar. istedikleri renkleri secerler burasi hukuk devleti adamlari sectigi renklerle yargilamak icin bi yasa mi var?
    kaldi ki oranin adi amed dir. amed olarak kalacaktir. sen istedigin kadar bagir yirtin, hic bi bokda olmayacak,turkiye de bolunmeyecek kardesim rahat ol.
    allahtan bu ulkede mantikli dusunen insanlarin orani fazla da ulke bolunmekten kurtuldu. senin ictiklerini icenler cok olsaydi ve ayni kodlanmis laflarla yasasalardi o zaman bolunurdu evet.

    son olarak: olkoyu bolmoya colosoyorlar tororostlor yaoo!
    sesin burdan boyle duyuluyor kusura bakma...
  • 45
    bir ülke 3 renk, 1 spor arması, 1 kulüp ismi tarafından bölünüyorsa ülke kavramını bir daha irdelemek gerekiyor. renkleri ve taraftarıyla umarım bir gün süper ligde bulunurlar ve tribünlere biraz olsun renk ve coşku gelmiş olur.

    tahammül edemeyen, kafa tasçı, bölücü diye zırvalayan güruh illa ki olacaktır. tez zamanda insan olabilmeleri dileğimle.
  • 47
    etimoloji için:

    --- alıntı ---

    diyarbakır şehri farklı dönemlerde farklı isimlerle anılmıştır. m.ö 200'de amidi asur hükümdarı adad-nirari'ye ait bir kılıç kabzasında şehrin adı "amid" ya da "amidi" olarak geçmektedir. roma ve bizans kaynaklarında şehrin adı "amid, o'mid, emit, amide" şeklinde adlandırıldığı görülmektedir.[2] 11. yüzyılda yöreye gelen türkmenler şehirdeki yapılarda kullanılan siyah renkli taşlardan dolayı şehre "kara amid" demişlerdir. arap egemenliği sırasında "diyār" (ديار) ve "bekr" (بکر) isimleri ile diyâr-i bekr olarak kayıtlara geçmiştir.[3] "diyar-ı bekr" daha sonraları "diyarbekir"; osmanlı'nın son yıllarına kadar daha çok bir bölge adı olarak kullanılmıştır. ancak merkez için kullanılan amid isminin kullanımının özellikle diyar-ı bekr'in (diyarbekir) 1867 yılında vilayet oluşu sonrası yavaş yavaş terkedildiği, bütün bölgeyi nitelemesinin yanında merkez sancak için de (diyar-ı bekr) diyarbekir adının kullanıldığı görülmektedir.

    --- alıntı ---

    adamların kendi memleketi, kendi takımları. isimlerini ister amed, isterlerse memed koyarlar. bunun hiç kimseyi rahatsız etmemesi gerekir.

    ama isimleri sadece "amed" olsaymış bence daha karizmatik olurlarmış. "-spor" geldiği her şehri bi ezik gösteriyor. akhisar büyükşehir belediyespor yerine akhisar, karabükspor yerine karabük, sivasspor yerine sivas * olsaymış daha iyi olur.
  • 48
    bir futbol takımı isimdir. ancak yanlış zamanda, yanlış yerde, yanlış kişiler tarafından kullanılmaktadır.

    burada dünyadan bi haber, ülkenin gerçeklerinden uzak şekilde, masallar ülkesinde yaşıyor gibi "istedikleri isimi, rengi koyarlar canım ne olacak" desem de, gerçek öyle değil.

    sözlüğümüzün sevgili pollyanna yazarları, kardeşlerim, romalılar!!
    yeri geldiğinde "futbol sadece futbol değildir" aforizmaları kasan dostlarım. sporun -daha doğrusu futbolun- bu ülke için ne derece önem arz ettiğini bildiğinize eminim. bu ülkede takım tutulmaz, o takımlı olunur. burada "galatasaray takımını tutuyorum" diyemezsiniz, "galatasaraylıyım" dersiniz. ait olursunuz, tabi olursunuz o kulübe. gençliğinizi harcarsınız, takımınız kaybedince ağlarsınız, babanızdan mirasdır bu duygular. öyle kutsal öyle gerçektir sizin için. ve bunu söylemekten utanmaz, gururlanırsınız.

    işte bu kadar aitlik ve duygusal bir ortamda, ülkenin konjonktürünü umursamadan, içinde bulunduğu toplumun değer yargılarını ve algılarını umursamadan, "özgürlük yeaa" diyerek, düşüncesizce adım atamazsınız. komşunda cenaze varken, düğün yapılmaz. her kural yazılı olmaz.

    sarı kırmızı ve yeşilin birleştiğinde kimi ya da neyi simgelediğini umursamıyor olmanız, bölgede yıllardan beri bölücü terör örgütünün bunu kullandığını ve bununla özdeşleştiği gerçeğini değiştirmiyor. "amed" söylemini halk söylüyor dediğiniz, malum siyasi partinin "diyarbekir"i bırakıp "amed"i telaffuz etmesiyle başlayan bir süreç. bunu hepimiz biliyoruz.

    daha bu sezon göztepenin cizrede ne şartlarda futbol "oynayamadığını" gördük. "biji ... serok" diye tempo tutulan, istiklal marşı ıslıklanan bir bölgeden bahsediyoruz.

    yara daha kabuk bağlamadan, tuz döker gibi bu adımların atılması, o spor yöneticilerinin en hafif tabiriyle hadsizliği, terbiyesizliğidir. insanların sinirleriyle, ortamın kızıştırılmasıyla ne elde edeceksiniz. farkındayım apaçık bir şekilde "ülke değişiyor, biz güçleniyoruz, bunu kabul edeceksiniz" diye kafa tutmaya çalıştıklarını. farkındayım bile isteye sınırları zorladıklarını. burada dahi buna alkış tutan insanlar var.

    yapmayın. saçmalamayın. ülkenin dinamikleriyle böyle oynamayın. biriken öfke, kutuplaşan topluluklar yine en çok o bölgeye zarar verecek. burada pollyannacılık oynarken, ülke gerçeklerini göz ardı ederken, çanak tuttuğunuz tehlikenin farkına varın. yarın konyada işidsporu siyah beyaz renkleriyle görmek size ne kadar saçma ve tehlikeli geliyorsa, bu adımında bu kadar saçma olduğunun farkına varın.

    bir ülkede, doğu kadar batı da ayrılmayı istemedikçe bölünmez. ayrılıklar hep batının isteğiyle, batının usanmasıyla olur.

    insanlar bölünmedikçe ülkeler bölünmez. insanları bölmeye çalışmayın.
  • 49
    adını son derece masum duygularla amedspor olarak değiştiriyorsa stadında oynanan maçlarda asker selamı verenlere, andımızı okuyanlara da saygı duyması gereken taraftara sahip kulüp.

    ama doğru ya, hep ezilen onlar amk.
    istanbul'da kürdüm demek sıradan bir şeyken diyarbakır'da git sıkıyosa türk'üm de. stadlarına da yansımış bu tavırları. sonra ırkçı biz, mazlum onlar.

    bu ülkede kimin ırkçılık yaptığını herkes biliyor da oy uğruna itiraf edemiyorlar.
  • 50
    tatava yapmaya gerek yok düpedüz art niyetli bir faaliyetdir. spor kulübü olması bunu şirin göstermez. özgürlük bir başkasının alanına müdahale edene kadardır. ki bu malum zihniyet binlerce insanımın kanını akıtmıştır. ister futbol takımı olsun ister evlendirme programı bu zihniyeti temsil eden herşeyin karşısındayım. bunun adı faşistlik değil vatanperverliktir. ayrıca;

    (bkz: ötüken yolu yokuştur)
App Store'dan indirin Google Play'den alın