• 1
    senaryo hep aynıdır: genç futbolcu mahmut “hadi aslanım allah utandırmasın” sesleri arasında ilk maçında formayı giyer.

    kendince uğraşır, bir şeyler oynar, sonra mutlaka hata yapar. taraftardan “kendine gel mahmut, senden daha iyisini bekliyoruz” uyarıları gelir. sonra bir hata daha yapar, maç kaybettirir, taraftardan homurtular yükselir. bundan sonra mahmut’un yapacağı ilk hatada “allah belanı versin, bu forma sana iki beden büyük geldi, nerede o eski mahmut” tepkilerinden mahmut neye uğradığını şaşırır.

    sonraki hatasında “gönderin şu şımarık ibneyi, urfaspor’da sürünsün puşt” denerek döngü tamamlanır.

    semih kaya’ya da aynı şey söylendi, emre çolak’a da, sinan gümüş’e de. hepsi de “parayı buldu ya tabi şımardı, galatasaray forması büyük geldi”. sanki aralarında sözleşmiş, "evet iyi bir başlangıçtan sonra kesinlikle şımarıyoruz arkadaşlar" demişler, bak sen allah’ın işine... genç oyuncu hata yapıyorsa başka sebebi olamaz, %100 ihtimalle, aksi düşünülemeyecek biçimde, mutlaka ama mutlaka şımarmış ve kendini bozmuştur.

    genç forvet gol kaçıramaz, genç stoper gol yediremez, genç ortasaha top kaybı yapamaz. hata yapa yapa gelişmek falan bizim kitabımızda yazmaz asla. bütün şımarıklar da bizi mi bulur arkadaş? genç oyuncuya sabredelim diyoruz ama hep hata yapıyorlar, hata yapmasa ne güzel sabredeceğiz*. bak barcelona taraftarı messi'ye ne güzel sabretti, tottenham taraftarı kane'e keza. santos taraftarı neymar'a sabretti. ama bizim yüzümüz bir türlü gülmedi şu altyapıdan :(

    ironi bir yana, yarın recep gül, atalay gibi çocuklara da aynı şeyi diyeceksiniz. en fazla iki hatasına sabredip üçüncüsünde asacaksınız. altyapıdan çıkan çocuk arda gibi, yusuf yazıcı gibi ilk maçından harikalar yaratan dünya çapında bir yetenek değilse kariyerinin ilk yıllarında sürekli hata yapacak, birçok maçta kötü oynayacak, puanlar kaybettirecek. bunu göze alamıyorsanız "gençler oynasın abi" cümlesini lütfen sarf etmeyin. ben artık bu filmi izlemekten yoruldum çünkü.

    derdimiz altyapıysa, paf ligini hallaç pamuğu gibi atmış sinan gümüş var. 23 yaşında 70 küsür defa farklı kategorilerde milli olmuş, 20 defa a milli takıma çağırılmış ahmet çalık var. ikisi de potansiyelli ve gelecek vaad ediyor. genç oyuncu kazanmaya meraklıysak onlardan başlayabiliriz mesela. ama derdimizin bu olmadığını hepimiz biliyoruz.

    siz siz olun tutamayacağınız sözler vermeyin arkadaşlar. yalan söylemek, palavra atmak büyük bir erdemsizliktir.
  • 5
    altyapıda daha yetenekli bir adam var ise yaşına bakılmadan oynatılması gerekir. yavaş yavaş ısındırılmalıdır takıma bu adamlar.
    yetenekli adam zaten daha ilk maçından formayı alır. karakteri de sağlamsa bir daha da bırakmaz.
    okan buruk, emre belozoglu, arda turan buna iyi örnek adamlardır. *
    bazı gençler ise duygusaldır. yeteneklidir ama destek bekler. desteği bulursa yürür gider bulamazsa söner gider. buna da en iyi örnek cafercan aksu olsa gerek.
    bazı gençler ise yetenekli ama tembeldir. kendilerini geliştiremezler bir türlü. hep aynı seviyede kalırlar. emre çolak gibi.
    dolayısıyla taraftarın bu geyiği yapması anormal değildir. anormal olan o çocukları oynatmamak, oynatılanların da yeteri kadar çaba sarf ettiğini görememektir.
  • 6
    fatih hocanın olduğu yerde bile bu yapılıyorsa diğer büyük kulüp taraftarları gidip tesislerini yaksın. hocanın eleştirilecek bir sürü noktası vardır ama gençlere şans vermiyormuş gibi eleştirmek saçmalıktır.

    bu adam vedat inceefe'yi ikinci ligden getirip avrupa şampiyonasında oynatan adam, başka örnek vermeme gerek yok sanırım.

    her konuda eleştirilebilir de gençlere şans vermiyor dersek yazık. yarışmacı takımlar içinde gençlere şans tanımada sayılı adamlardan hocam, 20 yaşına gelmiş fiziği ortaokul çocuğu gibi kalmış, çalışmayan gençlere ben de olsam forma vermem, sadece fizikle olmuyor bu işler de, göstergedir bir yerde, olacak topçu kendi formayı alır, bu hep böyle olmuştur.
  • 7
    eğer sezonun kalanında herhangi bir iddianız kalmıyorsa taraftarın da böyle bir beklenti içinde olmasını normal karşılıyorum.

    takımımızın altyapısında potansiyelli olduğu iddia edilen gençler de varsa beklenti daha da artıyor.
    insanların önüne bir adet ahmet yılmaz çalık geliyor ve hata üzerine hata yaptı. emin bayram ise sezonun en kritik maçında girdi* ve temiz oynadı.

    her futbolcu için söylenmesini doğru bulmuyorum. yalnız emin bayram, süleyman luş, atalay babacan ve bartuğ elmaz gibi futbolculardan taraftar önümüzdeki sezon bir şeyler bekliyor. daha önce de yazmıştım. yine yazayım hocanın sürekli olmuş oyunculara değil biraz daha olacak oyunculara yatırım yapması lazım.

    ekonomik koşulları göz önünde bulundurarak yola devam etmemiz gerekiyor. younes belhanda' ya 4 milyon avro vermek yerine taylan antalyalı ve atalay babacan gibi hem daha makul hem de daha çok performans alabileceğimiz futbolcular var. marcelo josemir saracchi pintos' un yedeği olarak süleyman luş' u düşünmek gerekiyor. süleyman yerine gidip bir futbolcuya 1 milyon avro vermeye gerek yok.

    okan kocuk, emin bayram, süleyman luş, taylan antalyalı, ömer bayram, emre akbaba, atalay babacan, bartuğ elmaz, emre kılınç*, oğulcan çağlayan* ve yunus akgün gibi genç futbolcularımıza güvenmemiz gerekiyor. çok değil bakın 2 - 3 tanesinden katkı alıp satsak kulübümüz düzlüğe çıkar.
  • 8
    yetenekleri bulup çıkarma, onları işleme ve a takıma sunma konusunda en iyisi galatasaray altyapısı mıdır? bu tartışılır ama en azından, potansiyel ölçme konusunda en başarılılardan biri. belki gözden kaçırdığım olmuştur ama ''bundan olmaz'' denilip gönderilmiş ancak daha sonra büyük patlama yapan bi' futbolcu hatırlamıyorum fazla. gönderilmesi hata olarak yorumlanan eski altyapı oyuncularının çoğu şu an 2. hatta 3.ligde siftiniyor. o bakımdan ismi biraz ön plana çıkan genç oyunculara hemen büyük umutlar bağlamamakta büyük fayda var. ben de isterim senede 1-2 oyuncu çıksın a takım seviyesinde ancak bu oran sanıldığından epeyce daha düşük.
  • 9
    fatih terim'in gençlere şans verme kriterini biraz da dönemsel olarak incelemek lazım. hocamız gençleri hep sevmiştir ve önlerini açmıştır ancak onu da 20 yıl önceki gibi değerlendiremeyiz. bir kere futbol artık para demek. yerel ligde bir galibiyete 2.7 milyon tl veriliyorken, şampiyonlar ligi'ne ayak bastı parası olarak en az 15 milyon euro veriliyor. eğer sabır gösterilecek zamanınız yoksa kaybedecek çok şeyiniz var demektir. dahası başında olduğunuz kulübün hem kendisi hem de ülkesi ekonomik dar boğazdaysa risk almanız çok zorlaşıyor. hoca da biliyor emin bayram'ın ahmet çalık'tan daha iyi olduğunu ve gelecek vadettiğini ama risk alamıyor işte. alacağı bir mağlubiyette tüm sezonun emeği boşa gidebilir diye her ne kadar iyi olmasa da daha önce yüzlerce kez bu tip maçları oynamış adamı, onlarca kez oynayana tercih ediyor. mesele emin ya da atalay'ın diğerlerinden iyi olması değil maalesef. futbol endüstriyelleştikçe bekaretini de kaybetti. tüm futbolcular her maça, her yönden hazır olmalı. sadece yetenek, güç ya da fizik yeterli olmuyor. fatih hoca bir futbolcunun mental olarak bir maçı kaldıracağına inanmıyorsa geri durmak zorunda kalıyor.

    sonuç itibariyle alınamayan risk bir şeyi değiştirmedi ve emin bayram, atalay ya da başka bir genç oynamadığı için müthiş maçlar çıkarıp galibiyetler elde etmedik. madem kaybettik emin ile atalay ile kaybedelim demek gerçekten çok güzel bir söylem ama fatih hoca tercihlerini finansal olgular çerçevesinde değerlendirmek zorunda kalınca gençleri ateşe atmak istemem demesini de bir baba şefkati olarak görüyorum.
  • 11
    geyik olarak nitelendirmek bir bakıma yanlış, bir bakıma doğru. örneğin 2019-2020 sezonunda şener özbayraklı yerine emirhan civelek'e şans vermemenin yanlış olduğunu düşünüyorum. emirhan kayserispor'da pek şans bulamadı ama şener de bizde çok şans bulamadı. şener yerine emirhan takımda olsaydı en azından paramız cebimizde kalırdı. kaldı ki şener oynadığı maçlarda da hiç iyi performans göstermedi, emirhan da en fazla bu kadar kötü olurdu herhalde.
  • 12
    ilkin, geyik olarak adlandirmak cirkin.
    ikincisi, hocaya genclere sans vermiyor diyen yok, neden emin oynamiyor, suleyman lus, sener'den cok mu kotu? diyen var.
    ahmet calik oynayacagina emin oynasin diyen var. bundan hocanin gencleri oynatmadigina dair bir yorumda bulunuldugunu cikarmak ve ve geyik olarak nitelemek ilginc.
    hoca her zaman genclere sans vermistir, ben ligin kalaninda da devam etmesini isterim, ki bu sene pek nadir gorduk.
  • 13
    bunun bir geyik olduguna katilmakla beraber, soylenmek istenen seye de odaklanilmasi gerektigini dusunuyorum. turk futbolunda cok buyuk kliseler var ve ileriye dogru adim atmamizi baltaliyor. sadece bizde degil cogu rakip taraftarda da kotu giden sezon esnasinda "x yabanci oyuncusuyla oynayacagimiza, y altyapi oyuncumuzla kaybetmeye raziyim" lafi var. degilsin guzel kardesim, kaybetmeye hic razi degilsin, olmayacaksin, cocugu aglatana kadar elestireceksin o maglubiyet gecesinde. altyapidan cikan oyunculardan ne beklendigini once camialar ve taraftarlar belirleyecek, sonra ona gore davranacaksin.

    simdi isin altyapi ve oyuncularla ilgili kismina gelirsek, muthis bir basarisizlik goruyorum kulubumuzde. buna ragmen ulkeden en fazla ust seviye denebilecek oyuncu cikaran takimlardan biriyiz. bir cirpida son 10-15 yila bakarsak arda, emre colak, semih kaya, ozan kabak gibi as takimimizda ve milli takimda, hatta yurtdisinda oynayan adamlar cikardik. lakin bunlar yeterli sayilar degil. zaten gercekci olan kimse yildiz cikaralim, avrupaya 20-30 milyonlara satalim iddiasinda degil. ama yedek kaleci, yedek sag/sol bek,ne bileyim yedek forvet bari altyapidan cikaralim be arkadas. bu bana anormal geliyor, mugdatlarin, ademlerin, senerlerin (katkilari yok asla demiyorum) transfer edilmemesi lazim, hele ki ulkenin ve kulubumuzun maddi durumlarinda. evet, altyapidan yillarca ismi heyecanla anilip, sonra 1 mac bile as takimda izlemeden yolladigimiz adamlardan, pisman eden bir ornek bile yok, dogru. lakin bu da normal degil, hep mi oyuncular suclu? oyleyse bile, o zaman senin secicilerinde veya yetistiricilerinde de sikinti var iste. ulkenin en donanimli agina sahip olmamiz gerekiyor, koca koklu galatasaray kulubu. tum sehirlere amator kuluplere bile eli kolu uzanir, tesisse tesis, imkansa imkan. buraya ulkenin en yetenekli cocuklari elemelerden gecip gelmiyor mu arkadas? yahu solugu super lig seviyesinde bile alamiyor bu cocuklar 20 yasini gecince, 1. lig, 2. lige adam yetistiriyoruz, utanc tablosu bu. bari sivasta, kayseride oynayacak seviyede olsalardi?

    ben bu olayi anlamiyorum, kabullenemiyorum. sakatliklar formsuzluklarla ugrastigimiz sezonda dahi koyacak yedegin yedegi sol bek, sag bek, forvet bulamiyoruz altyapidan. o zaman bu kadar emek, bu kadar masraf neden yapiliyor, o kadar hoca ve genc futbolcu tesislerde neden yer isgal ediyor, sorguluyorum.
  • 16
    geyik degildir. dogru onermelerle desteklendiginde bunu geyik olarak gorenler gercekler yuzune carpildiginda ya muhabbeti keser cevap yazmaz, ya engeller. ya gider nick alti entry girer.

    35 yasindaki bitmiş selçuk inan süre alabiliyorsa, o gençler de alacak. sen bu genclere yıllık 200bin - 400bin lira arasi para vereceksin bu adamlar yatacak oyle mi? soygundur arkadasim bu! yararlanmayacagin adama ya o paralari vermeyeceksin ya da o paralari veriyorsan oy-na-ta-cak-sin. nokta! siyasi bir parti haybeye para savurunca aooouuww cok kiymetli takimi paralari carcur edince ama o oyle degil bilmem ne.

    edit: cumlede anlam. ve baglaci cikartildi.
  • 17
    fatih hocanın olduğu yerde bunu söylemek saçma değil bana göre. fatih hoca bile mecbur kalmadıkça yapmadı bunu çünkü. mecburiyet olduğunda değil, kadro planlamasının içinde altyapı oyuncularına yer verilmesi gerektiğini düşünüyorum. somut örneklerle gidecek olursak, senin yedeğini jimmy durmaz olsa ne olur yunus akgün olsa ne olur? veya emre taşdemir olsa ne olur, süleyman luş olsa ne olur? 28 kişilik kadroda herkes dünya yıldızı olmayacağına göre tüm yedek oyuncuları transfer etmeye gerek yok.

    yedeğinin de yedeği sakatlanınca, ceza alınca vs. korka korka zorla formayı verirsen oyuncu yetiştirmen imkansız olur. ya da 10 yılda bir kaliteli bir futbolcu çıkar onunla övünür durursun; arda turan, ozan kabak gibi. sistematik olarak her sene bazı mevkilerin direkt olarak birinci yedeğini alt yapı oyuncusu yaparsan hem alt yapıda oynayan gençler a takımda bir gün oynayacağının farkında olur hem de bunu düzen haline getirirsin sürekli ihracat yaparsın.
  • 18
    altyapıdan çocuklar oynasın daha iyi geyiği diye başlık olduğunu öğrendiğim başlık.

    valla söz konusu ahmet çalık'sa, bırak altyapıyı bizim mahallede halı sahadaki göbekli elemanlar oynasın daha iyi. geyik dediğiniz şeyle, dünyanın birçok kulübü para basıyor, bütün bütçesini ayarlıyor, hamlelerini ona göre yapıyor.

    senin vatandaşın fransa'dan çıkıyor, almanya'dan çıkıyor, belçika'dan çıkıyor, hollanda'dan çıkıyor ama türkiye'den çıkmıyor, yetişmiyor. o zaman kapatacaksın altyapını 35'lik adamlara 5 milyon, 5 milyon basacaksın, para bitince de "nerede zengin başkan?" diye bağırıp çağıracaksın. zengin başkan olmazsa da "yaevvvv abi zaten bence galatasaray satılmalı" saçmalığına herkesi inandırmaya çalışacaksın.

    şu ülkeden ne kıymetli insanlar çıkıyor, burada barınamıyor, bilimsel çalışma için abd'ye ingiltere'ye, almanya'ya gidiyor. aynı mantıkla "ne gerek var abi yaeeev zaten teknolojiyi satın alıyoruz" deriz.

    apple dediğin şirketin değeri 1.38 trilyon dolar. senin ülkenin bütçesi ne kadar biliyor musun? 142 milyar dolar. hah işte, bu mantıkla, o kafayla apple kadar büyük değilsin işte.

    elbette altyapıdan her çıkan futbolcu uçacak, kaçacak diye bir kaide yok ama hiç mi adam çıkmaz buradan, hepsi mi çöp kardeşim!

    kendi kendini çevirecek gücün var, ama onu kullanmaktan imtina ediyorsun. niye peki ? hazıra konmayı seviyoruz da ondan. istesen bu ülkeden 20 tane saracchi, 50 tane andone çıkartırsın çıkartmasına da, her sene şampiyon olmaya koşullandırdığın taraftar iki maç sonra seni tefe koyacağını biliyorsun.

    bu ülkenin insanından ümidinizi asla kesmeyin, hem de hiçbir konuda kesmeyin. sorun, yanlış yapılanmış kulüpler ve onun taraftarlarından başka bir şey değil.
  • 19
    galatasaray sözlüğün genç futbolcu fetişizminden kaynak alan en büyük geyiği. herhangi bir olası transfer öznesinin başlığında bunu görmek mümkün. "robben mi geliyo? yok artık. bu paraları vereceğimize kendi çocuğumuz recep gül oynasın."

    özkaynakla büyümek ve dışarıya bağımlı olmamak tabiki son derece doğru ve güzel bir hayal. ama hayal çünkü türkiye'de bunun gerçeklik payı yok. daha 15 yaşında sivrilen oyuncuların menajer kucağına düşmesi, genç oyuncuların bizim ülkemizde hızlı fiziksel gelişim kaydedememesi ve ligimizin tamamen sertliğe dayalı olması, altyapını eğitiminin kötü olması vs. bir dünya sebep sayabilirim bu duruma.

    ısrarla her transfer dönemi görürüz bunu. mesela belhanda,lemina ve seri ile oynayacağımıza bartuğ ve atalay ile 6. olalım çok mu şey kaybederiz deniyor. evet çok şey kaybederiz. ya da şöyle diyeyim: kaybedeceğimiz şey kazanacağımız şeyden net fazla olur maalesef. kariyerinde şampiyon olmadığı 1 tam sezon olan kulübün en büyük efsanesi şampiyon olmayınca yerin dibine sokuluyor, kötü gittiğimiz sezonlarda mayıs ayı arenaya 4 bin kişi gidiyor, yarısı sinan gümüş'ün almanya'dan akrabaları. şimdi hava hoş, sezon başı. bu çocuklar kötü oynarsa o zaman işin rengi değişiyor işte. bizde o bekleyecek kültür yok. ve işin doğrusu o diye hemen bu kültür değişemiyor. önce ülkenin genel anlayış ve yaşayış kültürünün değişmesi gerekiyor. norveç liginden gençlerle dolu 3 maç izleyip, bir sene de ajax cl yapınca herkes " aga doğrusu bu işte, biz hala şuna şu kadar veriyoruz" diye giriyor internete. bunun doğrusunun bu olduğunu bilmeyen mi var? ama kazın ayağı öyle değil. ne gençler duydum bunca zamanlık taraftarlıkta. geliyor takımı kurtaracak diye. cafercan aksu'lar, özgürcan özcan'lar, mülayim erdem, yaser yıldız, oğuz sabankay, aydın yılmaz ,emre çolak... yakın geçmişe gidelim. ogün çalışkan başlığına bakın. recep gül'e, celil'e. biri geçen hafta inegöl'e gitti, diğeri belçika'da kayıp. bunlar olur zaten olmaz demiyorum bu normal. ama hepsi için dönem dönem "ahmet çalık'a şans vereceğimize ogün oynasın", "belhanda'yı kadro dışı bırakalım celil oynasın, onun kadar oynayamıyor mu" yazıldı. evet oynayamıyorum agacım maalesef. yarın bartuğ da oynayamyacak. bu çocuklar doğru yerde doğru zamanda sorumluluk alacak. ama ozan kabak maicon sakatlandı diye oynadı diyen bir dünya insan varken oynayacak olan da heba olacak maalesef. çünkü bir koz olarak ellerinde bazı taraftarların...
  • 20
    geyik degildir. mevcut ekonomik durumlarda en makul olanidir. en buyuk gelir kaynagin kombine satisi olmayacak.sampiyonlar ligi de yok. hal oyle olunca eskisi gibi yildizlara 3-5 sayamayacaksin.

    onun yerine takima dort tane genc cikar bir tanesi ozan gibi ciksin 10-15’e avrupaya sat, digeri de fena degil gelecek vaadediyor de ugur ucar gibi kullan (allah sakatlik vermesin tabi cok yazik oldu ugur’a.) kalan ikisini de ya takimda tut ya da anadolu’ya kirala.

    gencler yerine 33luk ayagina iki senedir dogru duzgun top degmemis eski yildizlarimizi alinca, yada gidip sakatlik sorunu yasayan dunya yildizlarini (falcao’yu cok severim ama bir gercek var gozlerimiz de goruyor) veyahut sistemimize uymayan adamlari kiralayinca su yapilandan ne kadar daha az zarar goruruz ki?
  • 22
    altyapıdan çocuklar oynasın tabii.

    ahmet oynayacağına emin, ışık oynasın.
    emre* oynayacağına süleyman oynasın.
    selçuk oynayacağına atalay, bartuğ oynasın.
    semih oynayacağına emin, ışık oynasın.

    hak etmeyenlerin yerine altyapıdan çocuklar oynasın. zaten hangi bilinçli galatasaray taraftarı şu modele karşı çıkar ki. neticede "luyindama'nın yerine emin, marcao'nun yerine ışık'la başlayalım" denmiyor.

    belli bir mantık çerçevesinde son derece doğru olan bir önerme.
  • 23
    altyapıdan çıkan her sol beki roberto carlos, her stoperi maldini, her forveti crespo sanmazsak güzel hadise.

    bırakalım hepsi star olmasın. atıyorum her çıkan oyuncuya "yeni emre", "yeni arda" demeyelim. 2005-2006 sezonunda epey forma giyen ferhat, mehmet güven, uğur ya da aydın'da olduğu gibi bazı isimler takımın tamamlayıcısı da olabilir. böylelikle kulübeyi doldurmak için yetersiz adamlara da para vermemiş olursun. tutarsa tutar, tutmazsa faydalanabildiğin kadar faydalanırsın, faydalanılamayacak gibiyse yollarsın. arda gibi bir star çıkarsa onu da ona göre konumlandırırsın.

    ama bu gözler, burada ozan için "acemi çocuk, çok penaltı yaptırıyor. oynamasın." diyenleri, "fatih hoca sırf altyapıdan birini oynatıyormuş gibi görünmek için kadroya koydu" diyenleri de gördü.
  • 24
    şimdi bu konuda yanlış bilinen bir durum var, bunu açıklığa kavuşturmak lazım.

    bir futbolcu altyapıda - örneğin 2005 arda turan gibi - çok sivrilmediği sürece kimse sizin futbolcunuzu kiralayıp oynatmaz. sen şampiyon olur muyum diye bakıyorsun adam küme düşmemeye oynuyor, sen et peşindesin o canının derdinde. dolayısıyla senin bu ligin seviyesinde değil deyip güvenmediğin 18'lik tıfıla o canı burnundayken hiç güvenmez.

    o yüzden altyapı geleneği olmasını isteyen kulüplerin hazır olmasalar da altyapı ürünü futbolcularını oynatıp vitrine çıkarmaları gerekiyor. a takımla 5-10 maç oynamış, ismi duyulmuş, kötü oynasa da 1-2 akılda kalıcı hareket yapmış adamı sonra gelişmesi için kiralık pazarlarsın. öbürü de gelir ha bu galatasaray'da oynuyordu ya diye alır ilk 11 etrafına yazar. ama önce çocuğun ismini duyurman lazım.

    o yüzden evet altyapıdan çocuklar oynasın daha iyi. 18 yaşındaki çocuktan 29 yaşında adam fiziğine gelip formayı kapmasını bekleme yani. sen o ittirmeyi ver ona önceden, olmazsa yine olmasın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın