fatih terim basın toplantısında 'ahımız var diyenlerin başımın üstünde yeri var' demesi neye benziyor biliyor musunuz?
vereceğim örnekte fatih terim erkek kişisi, galatasaray kadın kişisi olacak...
lisede kimseye bakmayan, güzel, dünya tatlısı, hanımefendi bir kızın okulun dikkat çeken ama serseri oluşundan ötürü biraz uzak durduğu popüler çocuğunun birbirine aşık olması ve bu güzel birliktelikle birlikte herkesi kıskandırıp mutlu olmaları, çevrelerinin en gözde çifti olmaları, bu beraberlikten sonra çocuğa her kızın yavşaması ama çocuğun kimseye yüz vermemesi, benim için sadece o var, aslolan o'dur demesi, arada sudan sebeplerle birkaç kez ayrılıp barışması, kıza bu sürede bir sürü kez yakışıklı-eğitimli-kibar, diğer kızlar tarafından ideal eş diye tabir edilen iyi talipler gelmesine rağmen kızın aklının hep o çocukta olması ve ben onu seviyorum, başkası olmaz demesi. kızın ve çocuğun aynı şehirdeki üniversiteyi kazanıp başka bir şehirde beraber yaşamaları, çok mutlu olmaları ve okulu bitirip evlenip yuva kurma hayalleri kurarken, okullar bittiğinde her ikisinin de işi hazırken, tüm planlar yapılmış, okul biter bitmez söz kesilecek ve askerden dönünce evlenilecekken, hayata dair önlerindeki tek engel okulun bitmesi iken, çocuğun, komşusu ve ona aşık olan, her ayrılmalarında çocuğun kafasını karıştırmaya çalışan, yıllardır da kıza kötü davranan ama çocuğun anlamak istemediği eski komşu kızının ailesinin yurt dışındaki şirketinden aldığı 6 aylık staj teklifiyle kafasının karışması, üstelik de komşu kızının da orada olacak olmasına rağmen kızın kariyeri için buna bile izin vermesi, kızın babasının durumu anlayıp damadı kurtarmak için bu sırada damat adayına şirketinde iyi bir pozisyonda iş teklif etmesi, çocuğun artizlik yapıp, "birileri mutlu olacak diye imza atacak değiliz" demesi :(
*bunu bahane ederek diğer şirketteki stajdan sonra aynı işyerindeki iş teklifini de kabul ederek, kızdan ayrılması, diğer kızla yakınlaşması...
kızın bunalıma girmesi, tüm ailesine ve arkadaşlarıyla görüşmeyi kesmesi, hayattan soğuması, okulunun uzaması, hasta olması... ah etmesi...
aradan geçen 1 yıldan sonra önce kızın son bir gayretle okulunu bitirmesi
*, okul bitince de bir süre sonra babasının şirketinde staja başlayan bir çocuğu beğenmesi, stajyer çocuğun çok yetenekli ve gelişime açık olması, kibar ve iyi aile terbiyesi alması, babasının çocuğu fark etmesi ve staj daha devam ederken işe alması, önemli görevleri teslim etmesi, sağ kolu yapması ile daha da sık görüşen kız ve çocuğun birbirine yavaş yavaş aşık olmaları...
tam bunlar olurken yurt dışındaki esas erkeğin bunları öğrenince kıskançlık krizine girmesi,
egosunun zedelenmesi, ortak arkadaşlarıyla görüştüklerinde, "hala onu unutmadım, o benim ilk ve son aşkım" demeleri, her türlü olumsuz duruma karşı cepte gördüğü ilişkiyi kaybetmek istememesi, macera, ün ve para peşinde koşarken şirketteki görevindeki başarısızlıkları ve komşu kızının eski ilgisinin olmaması, iş yerindeki düşmanları, eski sevgiliyi kaybetmeme arzusu...
kızın görgüsüz annesinin
* kendisini sevdiğini bilerek ona yaklaşma çabaları...
tüm bunlara rağmen kızımızın yapılanları unutmaması, yeni adaya saygısından ötürü "aramızda bir şey yok ve ben artık onu unuttum" demesi, kalbindeki en derinlerdeki o son parçayı da yok etme çabası, güzel günler yaşadığı ilkler aklına geldiğinde, ayrıldıkları zaman
* yaşadıklarını hatırlaması...
ve ahını unutmaması...
-----------------------------------------------------------
kısaca o aşk bitti,
ahımız var hocam...