resim
Adnan Polat
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 2101
    yaptığı onca hataya,alınan başarısızlıklara ve hepsinden önemlisi stad açılışında stadı terk etmesi üstüne de taraftara karşı olan tutumu ve erdoğan bayraktar ile rte'ye yaptığı yalakalıklar nedeniyle saygıyı filan hak etmeyen adamdır.istifa ya da seçimi düşünüyor olsa gene belki saygıyı hak ederdi ama yok illa kalacak o koltukta,taraftarı sinir hastası yapacak,galatasaray'a daha büyük rezillikler yaşatacak ondan sonra gidecek.yemişim saygısını defolsun gitsin istiyorum sadece
  • 2102
    sezon başı kendileri kurduğu takımın başarılı olamaması sonrası faturayı rijkaard'a kesen, devre arası hagi'nin kurduğu takımın başarılı olamaması sonrası halen hagi'yi yollayamayan çelişkiler içindeki galatasaray başkanı.

    tamam teknik direktör değiştirme heveslisi değilim ancak hagi ile olmayacağı zaten belli.kaldığı her hafta zararı olacakken gönderememesi çok ilginç.devre arası takımı kurması için tüm yetkiyi hagi'ye verdik demesi de çok daha ilginçti.(u: rijkaard'ın suçu ne? ) *
  • 2103
    başarıszlık neyse de tt arena açılışındaki basiretsizlik, taraftarın, halkın arkasında duramayış, başbakana ve hükümranlığa yapılan yalakalık içimizi acıttı resmen...

    -"halkın verdiği tepkiden galatasaray camiası bağımsızdır. bu tepki halkın tepkisidir, benim bu konuda bir tasarrufum olamaz..." demesi bile yeterdi...

    ama o kadar ezildi büzüldü, eğildi, büküldü ki?
    küfür edicem ben yakıştıramıyorum galatasaraylılığıma...
  • 2108
    adnan polat'ın, koluna girerek zorlukla sete çıkardığı selahaddin beyazıt, ali sami yen'in selasını verirken, biz çocukluk günlerimize dönmüştük bile.

    selahaddin beyazıt galatasaray başkanıydı, mahalleler fenerbahçe'li çocuklarla doluydu, galatasaray her sene şampiyon oluyordu, deniz gezmiş en uzun koşunun ilk 100 metresindeydi ve ben, demiryolcu çocuğu gariban, hayatımın ilk kavşağından inönü stadına sapıp, yeni açık tribünlerinde, kapalıya yakın tarafta sarı kırmızılı bayrakları sallamaya, amigo orhan'ın ''bir baba hindi'' siyle çöküp kalkmaya, re re re diye kükremeye başlamıştım.

    o tarihlerde, benden 5 yaş büyük, aşkale'li kapıcı ibrahim'in oğluyla yollarımız kesişmemişti. o zamanın fakir türkiye'sinde bir kapıcı, milyonlarca kapıcının servetini tek başına edindiğinden olsa gerek, oğluna tribünlerden bir aşinalığımız yoktu. stadlarda şimdiki gibi sınıf farkı olmadığından, eğer bizim gibi bir galatasaraylı olsaydı mutlaka tanırdık. kader ağlarını örüyordu işte ne de olsa kendi mecrasında.

    bizim kendimizi galatasaraylı sandığımız yılları geçirirken, yeri geldi babamızın kolundaki serumun musluğunu açtık, maça yetiştik. gazete kağıtlarından, kese kağıdı yapıp sattık maç parası için. üşüdük, hasta olduk, bademciklerimiz şişti, annemizi ağlattık. babamızdan kaçak maçlara gittik. biz büyüdükçe, sevdamız da büyüyordu, her şeyi terk edip bir tek onu terketmediğimiz sevdamız, galatasarayımız.

    o yıllarda, henüz yollarımızın kesişmediği bir diğer galatasaraylının ne yaptığı bizi pek ilgilendirmiyordu. tribün kardeşliği içerisinde biz maçı yönetici, futbolcu, taraftar hep birlikte yaşardık. oynardık demiyorum, maçı yaşardık biz, tabela umurumuzda değildi, keşke her gün maç olsa, keşke her maç galatasaray yenilseydi de biz daha çok birlikte olabilseydik.

    aynı tarihlerde ülkede de bir şeyler oluyordu sanki. gençliğin bir kısmı inönü stadı yollarına düşerken, ülke gençliğinin tamamı başka sevdalar peşindeydi. her biri özelde ülkesinin, genelde dünyanın daha bir güzel olması için kavgalar veriyordu. elbette o kavgaya da tarafsız kalamadık, taraftık, taraftardık ve bizim bir sevdamız daha oldu. biz de karıştık o haklı ve büyük kavgaya. ne var ki bazen aynı anda iki sevdamızın iki ayrı alanda kavgası çıkıyordu. mitingten kaçıp, maça gittik, seminere gidiyoruz diye deplasman trenine bindik, ülkenin geleceğini riske atıp, tercihimizi galatasaraydan yana kullandık, galatasaraylıydık.

    her tülü sevdadan vazgeçebilirdik, her şeye katlanabilirdik, ama galatasaraysızlığa dayanamazdık. anlatmaya kalksam en az 100 sayfa yazarım, konu bu değil, 3 gün öncesine kadar galatasaraylıydık işte.

    3 gün önce kapıcı ibrahim'in, aşkale doğumlu oğlu bizi attı galatasaraylılıktan. biz başbakanı kovalarken o da bizi kovaladı arena'dan. uyandırdı 42 senedir gördüğümüz tatlı rüyadan. konu bu da değil, katlanırız. o galatasaraylı biz değiliz, maça da gitmeyiz bundan sonra, isim lazımsa kurban için kendi ismimizi de en öne yazarız. ama ne koyuyor biliyor musunuz çocuklar?

    keşke biz sevdalardan sevda beğenirken, galatasaray'ın başında selahattin beyazıt yerine, kapıcı ibrahim'in oğlu olsaydı da bizi stada sokmasaydı. keşke biz o zamanlar diğer sevdamızın peşinde daha bir takılabilseydik. inanın çocuklar belki bir çoğumuz daha telef olup giderdik, ama yemin ederim ki, kalanlarımız size, 3 gün önce, yuhlayacağınız bir başbakan ve nefret edeceğiniz bir galatasaray başkanı göstermezdi.

    biri hariç bütün kapıcılara ve kapıcı çocuklarına sevgilerimle,
  • 2114
    şu an seçim olursa muhtemelen galibiyetle ayrılacaktır. geçtiğimiz günlerdeki olağan genel kuruldan galibiyetle çıkmıştır. inan kıraç'ın ali dürüst ile ilgili söylemlerinden onun açık bir şekilde düşünülmediği ortadadır. cemal özgörkey dışında ben adayım deme cesaretine sahip kimse de çıkmamıştır ortaya. adnan polat'ın olağanüstü seçime gitmeyeceğim demesi de buna paralel olarak akıllıca bir seçim taktiğiyle seçime gitmeyeceğini söylüyor. muhtemelen mali kongreden sonra şok bir seçim kararıyla, rakipleri hazırlanmamışken seçime gidecek ve seçimi kazanacaktır.

    maalesef.
  • 2115
    başbakanlık özel kalemi’ne başvuran polat “başbakan’dan hangi sebeple randevu istiyorsunuz?” sorusu üzerine ise şu yanıtı verdi:

    “çok yakında seçim yapmayı planlıyorum. başbakan’a da yeni
    yönetime girmesini istediği isimler olup olmadığını soracaktım..”

    ve buna rağmen randevu alamadı.. ama en azından şu ortaya çıktı: adnan polat, 10 gün içinde seçime gideceğini açıklayacak.

    yönetime adam istedi, cevap bile vermedi!

    başbakan tayyip erdoğan, randevu talep eden g.saray başkanı polat’a 15 gündür geri dönmüyor!

    başbakanlık özel kalemi’ne başvuran polat “başbakan’dan hangi sebeple randevu istiyorsunuz?” sorusu üzerine ise şu yanıtı verdi: “çok yakında seçim yapmayı planlıyorum. başbakan’a da yeni yönetime girmesini istediği isimler olup olmadığını soracaktım..” ve buna rağmen randevu alamadı.. ama en azından şu ortaya çıktı: adnan polat, 10 gün içinde seçime gideceğini açıklayacak.

    türk telekom arena’nın 15 ocak’ta gerçekleşen açılışında yaşanan protestodan sonra başbakan recep tayyip erdoğan ile g.saray başkanı adnan polat arasındaki iplerin koptuğu herkesin malumu.. gerilen ilişkileri düzeltmek amacıyla erzurum’daki universiad açılışına bile günü birliğine giden ve sadece başbakan’ın elini sıktıktan sonra açılışı izlemeden istanbul’a dönen polat, o gün bugün beklediği sıcaklığı bulamamıştı.. ancak g.saray başkanı, girişimlerini sürdürmeye devam ediyor.. hele başbakanlık özel kalemi’ne yaptığı son başvuru ile hem seçim konusundaki stratejisini belli etti hem de başbakan’dan yeni yönetim için isim istedi.

    baskin seçim karari g.saray yönetiminden teyit edilen bilgiye göre, 15 gün önce özel kalemi aratan polat, tayyip erdoğan’la görüşmek için randevu talebinde bulundu.. özel kalem geri dönüş yaparak “hangi sebeple sayın başbakan’la görüşmek istediğinizi öğrenebilir miyiz?” sorusunu sordu.. polat, bunun üzerine “çok yakında seçim yapmayı planlıyorum.. sayın başbakanımız’ın yönetime girmesini istediği herhangi biri var mı, başka istekleri var mı? bu konuda kendisiyle fikir teatisinde bulunmak istiyorum” yanıtını verdi. kendi camiasına istifa etmeyi ve seçim yapmayı hiç düşünmediğini her fırsatta deklare eden polat’ın böylece “baskın” seçim için düğmeye basma hazırlığında olduğu ortaya çıktı.

    *
  • 2123
    galatasaray tarihi onu altın ahududu olarak hiçbir zaman unutmayacak ve affetmeyecek .
    milyonlarca galatasaray taraftarı kendisi hakkında söylenebilecek en ağır sözleri söylerken , hangi yüzle başkan olarak karşımıza çıkacak , takıma nasıl bir hedef koyacak , hangi vizyondan bahsedecek .
    takımı küme düşürmeden koltuktan vazgeçmeyek başkandır tanım olarak .
App Store'dan indirin Google Play'den alın