daha maça çıkmadan önce maçı kaybetmişiz de haberimiz yokmuş. oysa ki derbilerden önce nasıl davranılması gerektiğini en iyi bilenlerin galatasaraylılar olması gerekiyor. şöyle ki;
çok uzağa gitmeye gerek yok. geçen sene
* 0-0 biten fenerbahçe-galatasaray fortis türkiye kupası maçını ve öncesini hatırlayalım. çok sayıda sakat nedeniyle derbiye yabancı futbolcusuz çıkacaktık ve bu durum fenerbahçelilerin iştahını kabartmış, hadlerini aşan dalga geçici, küçümseyici ve küçük düşürücü davranışlarda bulunmuşlardı. yok lokum gibi kurra, 3 ihtimalli maç 4-0, 5-0, 6-0 vs. bu durum galatasaraylı futbolcuları ekstra motive etmiş ve hakettiği galibiyeti alamamış olsa dahi onurlarıyla mücadele etmişlerdi.
genel bir eleştiri olacak ancak bir nevi de özeleştiri, biz galatasaraylılar olarak maalesef aynı gaflete düştük ve fenerbahçeye artı motivasyon sağladık. derbilerin skoru belli olmaz favoriler de genelde kaybeder bu da bir gerçektir. galatasaraylılar ve spor medyası tamamiyle galatasaray'ın fark atacağı bir atmosfer yarattılar ve evet maalesef fark oldu.
bu mağlubiyette herkes suçludur ancak en büyük suçlu baştan beri muhalif olduğum sayın
skibbe'dir.
bir önceki sezonu en az gol yiyerek şampiyon tamamlayan bir takım ligde son 3 deplasmanında 10 gol yiyemez. galatasaray gibi türkiye'nin en büyük takımı 10 haftası geride kalan ligde 13 puan kaybedemez. yeni takımız falan filan hikaye. asıl geçen seneki takım yeni takımdı. rakip ceza sahasına dahi girmeden ikisi duran toptan 4 gol buluyorsa bunun sorumluları şapkalarını önlerine koyup düşünmek zorundadırlar. büyük başarılar büyük hocalarla gelirler. ingiltere milli takımı niye capello'yu getiriyor zaten kadrosu enfes. bir inter niye şampiyon olmasına rağmen morinho'yu takımın başına geçiriyor. bu şartlar altında 2. kadıköy seferi rüyadan ibarettir umalım da devre arasına kadar şampiyonluktan kopmayalım.
peşinen edit: benfica maçından sonra skibbe'yi tebrik etmiştim ancak hala muhalifim onu da belirtmiştim.