• 901
    o kadar keyfim yerinde ki anlatamam. en son ne zaman entry girdiğimi hatırlamıyorum ama analiz yapmaya geldim şimdi.

    tanım : 2022-2023 spor toto süper lig sezonu 18. hafta müsabakası.

    son 4 sezonda 3. kez galatasaray'ın galibiyetine konu olan fenerbahçe'nin kadıköy diye tabir ettiğimiz ev sahipliğinde geçen mücadeledir. galatasaray tereddüte yer bırakmadan tertemiz bir galibiyet almıştır.

    ilk yarı itibariyle seyir zevki tarafsız bir göz için bile son derece yüksek olmuştur. göze daha çok batan taraf galatasaray olsa bile, fenerbahçenin de skor olarak oyuna dahil olabileceği kırılma anları yaşanmıştır. şahsi kanaatimce galatasaray maçı 2 dakika içerisinde ofsayta takılan gollerle kazanmıştır. üst üste ofsayt gerekçesiyle iptal edilen 2 tane gol, fenerbahçe seyircisinin adeta fişini çekmiştir. ondan sonra da oyuna dahil olamamışlardır.

    öncelikli olarak kadroları yorumlamakta fayda var. tek tek isimlerin üzerinden geçmeyeceğim. asıl fark yaratan tercihlerin üzerinde yoğunlaşacağım.

    gs adına barış alper yılmaz. 3lü fb savunmasında diğerlerine nispeten yavaş kalabilecek gustavo karşısında sakatlıktan sonra hiç forma giymemiş icardi ve sezonun jokeri veteran gomis yerine, hazırlık maçlarında inatla forvet bölgesinde denediği barış'ı 11e atarak başlamayı tercih etti okan hoca. her ne kadar dünya yeteneklisi bir topçu olmasa da hızı, kuvvetli fiziği ve bazen de doğru tercihler yapabilme kabiliyeti neticesinde barış, henüz maçın başında ne kadar da isabetli bir tercih olduğunu gösterdi. arkaya atılan bir topta hızıyla dezavantajı egale etti ve rakibine sarı kartı aldırdı. zaten bu ve benzeri girdiler kesinlikle jesus'un tercihlerini manipüle ettiler. keza barış benzer bir deparla ikinci yarı da şutu buldu ancak altay'ı geçemedi. bir diğer pozisyonda -ki o pozisyon ikinci yarı yaşandı- barış önü açıkken topu sürmek yerine kerem'i beslemek istedi. ama pas tercihi için çok erken bir zamandı. tam olarak hızını kullanması gereken bir pozisyondu. fb savunmasının fake'ine cevap verdi aslında o pozisyonda. ama o pozisyonun devamında kerem de formasından çekilerek düşürüldü. barış'ın pas tercihi yanlış olsa dahi pozisyonun faul olduğu gerçeği değişmiyor ancak hakemler pozisyonu kaçırdı. genel itibariyle barış, rakip savunmayı ve hazır stratejiyi bozmak nezdinde üzerine düşen her şeyi layıkıyla yerine getirdi. okan hocayı kutlarım.

    gelelim öte tarafta fenerbahçeye. diego rossi. bu adam maçta sadece duran top attı. başka da bir varlığını göremedik. nasıl oldu da jesus bu adama 70 dakika sabretti, anlamıyorum?! valencia gibi bir silahın 11de başlatılmamasını ben bir gs taraftarı olarak anlamadım. bilmediğim bir sebebi tabiki olabilir ama yine de oradaysa kullanılması lazım. hele ki gs karşısında. son bıraktığımda dünya kupasında sakatlanıp sakatlanıp oyundan çıkıyordu, belki onunla alakalıdır, bilemiyorum. ama valencia'dan bağımsız, rossi yerine 11 başlayacak fazla oyuncu var fb formatında.

    devam edelim.

    perde oliviria'nın herry kewell vari vuruşuyla açılmıştır. zaten ilk golün de gs tarafından gelmesi kimseyi şaşırtmadığı gibi, tribünlere de hepten soğuk duş etkisi yaratmıştır. bundan sonra bütün merak, fenerin nasıl reaksiyon göstereceği yönündeydi. ama gözden kaçırmamakta fayda var. gole kadar en net poziyonlardan birisi altıpasta barış'ın uzayladığı top olmakla birlikte, fener cephesinde de iki tane pozisyon var beğenmediğim rossi nezdinde. birisinde batşu tek topla indirdi, boey kademeye girip pozisyonu bozdu. ötekinde de rossi kaleye vurmayı beceremedi. işin özeti fener kötü oynuyor gibi gözükse de öne geçebileceği pozisyonları da pekala yakaladı.

    ama bence bütün iş dönüp dolaşıp psikolojik olarak tribünü de etkisi altına alan 2 tane iptal edilen gole dayanıyor. gelen golden sonra da gs oyun olarak düştü kesinlikle. ilk pozisyon batşu'nun bireysel çabasıyla geldi. muslera gole izin vermedi. sağdan samuel getirdi, yine muslera izin vermedi. her ikisi de çok net gollük vuruşlardı.

    devrenin sonu da gs'nin tehlikeli kontrasıyla bitti. rashica kaleye vurarak bitirmeyi tercih etti. altay izin vermedi.

    ilk yarı nezdinde gs savunması ve muslera skora direk katkıda bulundu diyebiliriz. kimleri beğenmedim diye sorarsam kendime, yaptığı 2 hatadan dolayı abdülkerim'i kesin yazarım tahtaya. çıkarken kaptırdığı toplar yüzünden kerem'i. ve genel etkisizliği yüzünden de rashica'yı.

    oyun planı içerisinde abdülkerim kesinlikle hocanın kendisinden istediklerini yerine getirmekle birlikte(savunmada kesintisiz pas denemeleri yerine presi kırmak için topu alıp çıkmaları), rossi'nin auta giden topunda pozisyon hatası yaparak kalede pozisyona sebebiyet verdi ve de batşu ile ikili mücadelede ayakta kalamayarak sorumluluğu muslera'nın kucağına attı.

    ilk yarı gerçekten keyifli bir mücadele izlediğimizi düşünüyorum.

    2. yarıya beklendiği gibi jesus değişiklikle başladı. yegane sarı kartlı adamı gustavo'yu çıkarıp yerine lincoln'ü aldı. bu değişiklik ne işe yaradı derseniz?! bence bir değişiklik yaratmadı.

    tüm merak, gs acaba skoru tutabilecek mi üzerineydi açıkçası. gelen diğer gollere kadar en net pozisyonun gs kalesinde yaşandığını düşünüyorum. samuel'in muslera'da kalan şutu. daha iyi vursa başka şeyler yazıyor olabilirdim kesinlikle.

    ama maçtaki acabalar icardi'nin gelişiyle sonuçlandı. icardi'nin adının geçtiği her atakta bir mevzu vuku buldu. zaten adam 76da oyuna girdi ve 2 gole direkt katkı verdi. hem çok güzel gol attı hem de güzel gol pası verdi.

    kapanış için önce hakemlerle başlamak istiyorum. ehh işte diyorum. kırmızı kart pozisyonu. yani sarı versen az, kırmızı da çok gibi bir pozisyon benim için. ama kerem'e çalmadıkları iki tane pozisyon var. birinde formasından çekildi düştü, ötekinde de bileğine basıldı. iki pozisyonu da eslediler. bu kırmızı pozisyonunu da esleyeceklerdi aslında ama kırmızı şüphesi olunca var çağırdı. gs'nin kabahat işleyip de görmediği herhangi bir kart yok. aleyhimizde çalınmayan bir faul var, kerem'in alıp çıktığı pozisyon.

    maçta benim artılarım:
    tabiki muslera, hatasız oynadı.
    nelson ha keza, sıfır hata ile bitirdi maçı. gördüğü kart da tam olarak bir topçunun ihtiyaç durumunda görmesi gereken bir kart.
    berkan şaşırttı. hele ki 60-70 metreye attığı 2 tane top var ki biri pozisyonla bitti.
    boey'in biraz gevşek davrandığı bir iki pozisyon var, harici bildiğimiz gibi.
    genel olarak kadıköy deplasmanı bu kadar oynanabilirdi, okan hocaya kocaman bir artı yazıyorum. büyük maçları kazanıyor. özlemiştik.
    icardi zaten az zamanda çok işler yaptı. bjk'li arkadaşlarım bile mesaja boğdu beni kendisi yüzünden, bu nasıl adam aq diye.

    eksilerim:
    oyun planında iyi işler yapsa da abdülkerim iki tane kritik hata yaptı. batşuyla pozisyonunda düşünce çıldırdım açıkçası. marcao'yu bu yüzden seviyorduk. o olsa rakibi düşürürdü.
    kerem. golü attı evet. ama daha akıllı olması lazım. daha sade bir futbol oynamayı kesinlikle öğrenmesi lazım. çok büyük şeyler yapma çabası kendisinden götürüyor farkında değil bence. yapabilir evet. neyse konuyu çok detaylandırırım ama gerek yok şimdilik.
    dubois. 65. dakikada van aanholt girsin dedirtti bana. iki tane saçmasalak hatası var, birisinde kendisini yere attı bence. neticede verdiğimiz en büyük pozisyonlardan birisi yaşandı.

    fenerbahçe kanadında ise ferdi'ye kocaman bir alkış. helal kere helal çocuk sana. her pozisyonda hep diri ve hep atik. makine gibi top oynadı. hayran oldum. fizik olarak çok güzel hazırlamış kendisini. samuel beklediğimden çok çok kötüydü. ona rağmen bir asisti golle sonuçlanmadı, bir tane de muslera'ya takıldı. ve de en çok şaşırdığım şey: altay'ı niye ıslıkladınız bre vicdansızlar. naaptı çocuk?!

    irfan can'ın kart içinde sarı eksik kırmızı fazla dedim ama... iyi oldu ona. utanmadan bir de bişi yapmadım diye itiraz ediyo. lan oğlum öğrenin artık şunu. osursanız ekranda görünüyor. bu yalan söyleme çabanızdan bi vazgeçin lan artık. sizin sırtınızdan o formayı hakem alamaz, izleyici alır.

    eyyorlamam bu kadar.

    tanım : 3-0 galatasaray galibiyetiyle sonuçlanan 2022-2023 18. hafta spor toto süper lig futbol müsabakası.
  • 902
    her açıdan tarihi bir nitelik taşıyan maç.

    1. öncelikle ikinci sıradaki fenerbahçe'yi yenerek 2. sıra ile puan farkını 4'e çıkardık ve ilk devrenin bitimine 1 hafta kala, ilk devreyi lider bitirmeyi garantilemiş olduk. bu, süper lig 2012-2013 sezonu'ndan bu yana bir ilk. tam 9 sezon sonra ilk devreyi ilk defa lider tamamlamış bulunuyoruz.

    2. galatasaray, bu galibiyetle fenerbahçe'yi lig tarihi boyunca 14. kez deplasmanda yenmiş oldu. fenerbahçe'nin evinde oynanan 67. lig karşılaşmasında 14. galibiyet olmuş oldu böylece. tüm lig tarihi'ne bakarsak da, 134. fenerbahçe karşılaşmasındaki 38. galibiyetimiz olmuş oldu.

    3. galatasaray, karşılaşmanın ilk yarısını 0-1 önde tamamlayarak, 22 aralık 1999 fenerbahçe galatasaray maçı'ndan sonra ilk defa fenerbahçe deplasmanında ilk yarıyı önde tamamlamış oldu. bu karşılaşmadan önce galatasaray, en son 22 aralık 1999'da fenerbahçe deplasmanında soyunma odasına önde gitmişti. tam 23 sezon sonra, türkiye kupası karşılaşmaları da dahil edilirse tam 26 maç sonra, galatasaray kadıköy'de ilk yarıyı önde tamamlamış oldu.

    4. galatasaray, 22 aralık 1999 fenerbahçe galatasaray maçı'ndan sonra ilk defa, ligin ilk devresinde oynadığı bir fenerbahçe deplasmanını kazanmış oldu. 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı ve 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı, ligin ikinci devresinde alınmış olan galibiyetlerdi. yani, galatasaray tam 23 sezondur ligin ilk devresinde oynanan karşılaşmalarda fenerbahçe'yi deplasmanda yenemiyordu. bu 23 sezonda, 9 kez ilk maç fenerbahçe'nin sahasında oynandı. galatasaray, 9 karşılaşmayı da kazanamamıştı. bu galibiyetle beraber, bu şanssızlığına da son vermiş oldu.

    5. galatasaray, ilk defa ligde fenerbahçe'yi '3-0' skoruyla yenmeyi başardı. iki takım arasında ligde oynanan önceki 133 karşılaşmada, ne galatasaray'ın evinde ne de kadıköy'de 3-0 galatasaray galibiyeti bulunmuyordu. bu açıdan bir ilk gerçekleşti.

    6. galatasaray'ın, ligde fenerbahçe'yi 3 veya daha fazla bir farkla yendiği en son maç, yine kadıköy'de oynanan 11 nisan 1993 fenerbahçe galatasaray maçı'ydı, galatasaray 1-4 kazanmıştı. bu karşılaşmadan tam 30 sezon sonra galatasaray, üstelik yine kadıköy'de 3 farklı kazanmayı başardı, bu sefer gol yemeden 0-3'lük skor ile. eğer bütün maçlar baz alınırsa, fenerbahçe'yi 5-1 mağlup ettiği 11 mayıs 2005 galatasaray fenerbahçe maçı'ndan 18 sezon sonra fenerbahçe'yi 3 veya daha fazla bir farkla yenmeyi başardı. bu 18 sezonda oynanan, 37'si lig, 5'i türkiye kupası, 3'ü türkiye süper kupası ve 1'i de hazırlık karşılaşması olmak üzere toplam 46 karşılaşmada galatasaray hiç 3 veya daha farklı bir şekilde yenememişti fenerbahçe'yi 18 sezon ve 46 karşılaşma sonunda bu şanssızlığını da kırmış oldu.

    7. galatasaray, bu galibiyetle beraber ligdeki üst üste 4. kadıköy deplasmanından ilk defa 3. kez galibiyetle ayrıldı. fenerbahçe'nin sahasında oynanan daha önceki 66 lig karşılaşmasında böyle bir istatistik yoktu. ilk defa galatasaray, 3/4 yaptı fenerbahçe deplasmanlarında.

    8. fenerbahçe'nin galatasaray karşısında 2'den fazla gol bulamama istatistiği bu maçla da devam etmiş oldu. 25 ekim 2009 fenerbahçe galatasaray maçı'ndan itibaren geçen 14 sezonda oynanan 28'i süper lig, 3'ü türkiye süper kupası, 1'i türkiye kupası ve 1'i de hazırlık karşılaşması olmak üzere oynanan toplam 33 karşılaşmada, fenerbahçe galatasaray'a 2'den fazla gol atma başarısı gösteremedi. galatasaray ise, bu 14 sezon ve 33 karşılaşmada, 4. kez fenerbahçe'ye 3+ gol atma başarısı gösterdi. * * * *

    9. galatasaray, öncelikle 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı 'nı kazanarak 1 aralık 1990 fenerbahçe galatasaray maçı 'nı son 3 kadıköy galibiyeti hanesinden aşağıya göndermiş oldu. sonrasında da 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı'nı kazanarak 11 nisan 1993 fenerbahçe galatasaray maçı 'nı son 3 kadıköy galibiyeti hanesinden aşağıya gönderdi. en sonunda da 8 ocak 2023 fenerbahçe galatasaray maçı'nı da kazanarak son kale olan 22 aralık 1999 fenerbahçe galatasaray maçı'nı tarihin arşivine göndererek, son 3 kadıköy galibiyeti hanesinde 2000 yılından önce bir maç bırakmamış oldu. https://gss.gs/tYS.png

    10. galatasaray, bu galibiyetle fenerbahçe'ye karşı ligde aldığı en farklı 2. skoru egale etmiş oldu. 4-1 kazanmış olduğu 4 mayıs 1991 galatasaray fenerbahçe maçı'nı fenerbahçe'ye karşı aldığı en farklı maçlar hanesinden aşağıya göndererek, fenerbahçe'ye karşı ligde aldığı en farklı üç maç hanesi yalnızca kadıköy galibiyetlerine kalmış oldu. iç sahadan hiçbir karşılaşma, en farklı galibiyetler hanesinde yer almadı. https://gss.gs/hWf.png
  • 903
    sonucu kolay gibi görünse de zor bir maç oldu. öncelikle bu maçı sadece rakibe karşı değil var çizgisini çekenden, varda görüş bildiren 6 saniye lakaplı kişiye oradan sahada kartlarını en ufak neden yokken bize çıkaran, penaltımızı vermeyen hakemine karşı da oynadık. ilk başlarda rakip üstümüze biraz yüklense de onu bertaraf edip sonra bu saydıklarıma ve oyuncularımızın yanlış tercihlerine takıldık. 35-60 arası hem rakibi oyuna ortak edecek şekilde durağanlaştık hem de oyuncularımız maçı bitirecek fırsatları cömertçe harcadı. okan hocanın daha erken müdahale edip sarı problemimizi çözmesini bekledim ama o beklemeyi tercih etti. kazanan haklıdır diyerek hocayı tebrik ederim. güzel bir galibiyeti perçinleyen ise icardinin “ben forvetin tanımıyım” dercesine performansı oldu. ligde sadece bir galibiyet aldık en nihayetinde ama bize rüzgar rakibe kaos getiren tufan da bu galibiyetin cabası oldu. dilerim önümüzdeki maçlarda bu performansı arttırarak devam ettiririz. yıllarca kadıköyde galibiyeti bekledik şimdi ise son 4 maçta 3. galibiyeti hem de neredeyse 18 yıl önce oynanan 11 mayıs 2005 galatasaray fenerbahçe maçısonrası en farklı galibiyeti aldık. oyuncularımız biraz daha dikkatli olsa ve hakem de adil yönete bugün başakşehire uygulanan tarifenin bir benzeri hatta daha fazlası bile olabilirdi ama sağlık olsun. hocayı ve teknik heyetini, oyuncuları, bu kadroyu oluşturan yönetimi tebrik ederim. büyük galatasaray taraftarına bu galibiyet kutlu ve inşallah şampiyonluğun habercisi olsun.
  • 905
    youtube'daki bütün içerikleri izlememe ve bu saate kadar uyumamama sebep olmuş maçtır. maçtan önce hiç maç modum yoktu. kaybetseydik de pek üzülmeyecektim çünkü bir iki haftaya liderliği geri alırdık.

    ama dominant bir galibiyet beni inanılmaz keyiflendirdi. topçuların paylaşımlarına, resmi hesabın paylaşımlarına tekrar tekrar bakıyorum. ulan gassaray çok güzelsin be.
  • 906
    dünyanın öbür tarafındayım, sabah 8.45’te uyanıp formamı giyip maç moduna girdim. sabah uyandığım andan şu ana tam 12 saattir bir üstteki arkadaş gibi tüm günüm galatasaray ile geçti. youtube’da maça dair içerik bırakmadım. kızım 9 aylık, ilk defa evde televizyonun açıldığını gördü, o siyah geometrik cismin işlevini algıladı.
    maçın hiçbir saniyesinde stresli ve gergin hissetmedim. en son 2011-2012 de 2-0 geriye düştüğümüz maçta bu kadar rahat olduğumu hatırladım. hatta 2-0 olunca yanımdaki arkadaşıma “rahat ol, bizde” demiştim. direk araya girmişti o zaman. on sene öncesinde hissetiğim aynı şeyleri tekrar hissedince küçük bi mutlu oldum. çok keyifli bir gündü. iyi ki varsın galatasaray.
  • 908
    20 sene kah sinir krizleri geçirerek, kah diş sıkarak beklediğim maç. kaderde böyle bir maçın nihayet yaşanması olduğu kadar koroner yoğun bakımda başlayıp taziye evinde biten bir haftada, anca ekrana boş gözlerle bakabilirken yaşanması da varmış.

    yeni yılın ilk günü gelen tatsız bir telefonla başlamıştık aslında haftaya. her derbi öncesinin klasik pms(pre match stress) sancılarını bile yaşayamadan bambaşka bir gündemin içinde bulduk kendimizi. ardı ardına gelen haberler, bekleyişler, en sonunda gelen kötü haber ve sonrası bir yandan kendi içinde üzüntü yaşarken bir yandan da geride kalıp ayakta durması gerekenleri ayakta tutmaya çalışmak...

    eve gelip de ekran başına geçtiğimizde verilmeyen iki golümüz olduğundan habersizdik. sabah işyerine gelip de birileri bahsedene kadar da haberim olmayacaktı. aslında birkaç gündür ne yazmak, ne okumak içimden gelmediği için ne sözlüğe ne de sosyal medyaya çok fazla bakmadım. bu muhteşem oyuna ve skora rağmen de ne gülüp eğlenmek ne de uzun uzun yazmak çok içimden gelmiyor açıkçası. yine de sözlüğün "galatasaraylıların günlüğü" misyonundan hareketle, biraz da kafayı dağıtmak için klavyenin tuşlarına dokunmaya karar verdim.

    tertemiz bir galibiyetti. art niyetli hakem atamalarına ve de art niyetli yaklaşımlarına rağmen tertemiz bir galibiyetti. dünya kupasında arabistan'ın attığı gollerin bile bir vesileyle(!) bağlandığı jorge jesus balonunun okan buruk tarafından şişirip şişirip patlatıldığı, başından sonuna kadar insiyatifin bizde olduğu, takımın oyun disiplininden bir an olsun kopmadığı, herkesin görevini eksiksiz yaptığı, mert hakan yandaş'ın bile şebekliğini ancak iş işten geçtikten sonra iş ola yapabildiği muazzam bir maçtı.

    son bir haftadan, hele hele son 2-3 günden uzun süre aklımın bir kenarında kalacak çok olumsuz anılar var. ancak bir yandan da hayat devam ediyor. gidenler gidiyor, kalanlar acısını yaşıyor, yüzleşiyor ve yoluna bir şekilde devam ediyor. hayatımda en umursayamaz durumda olduğum 2 fener derbisinden biriydi. ironik şekilde diğeri de 4. gole kadar bir şekilde döneceğine inandığım 11 mayıs 2005 galatasaray fenerbahçe maçıydı. bu 2 skoru ömrümüzü yaşadığımız galatasaray'ın bir moral öpücüğü olarak mı almak lazım, yoksa bir yerlerden gelen "ya sen uğraşma artık bu işlerle bak olmuyor" çağrısı olarak mı; icardi'nin bu boka böyle vurulur şutu çatala vurup içeri düştüğünden beri tek düşündüğüm konu bu...

    şairin dediği gibi; büyük galatasaray sana can feda...

    huzur içinde uyu abi. kardeşimi ailenize girdiği günden son anına kadar öz evladından ayırmadığın için, mükemmel bir insan olarak yetiştirdiğin kızınla onun mutlu huzurlu bir hayat geçirmesine dolaylı yoldan olanak sağladığın için, geride bıraktığın tüm güzel anıların için sonsuz teşekkürler...
  • 910
    şimdi öncelikle geçen hafta çarşamba bizim maçtan sonra ufaktan vurdu bu maçın stresi. bir derbi için ilk defa program yapmadım. hanımla dedik evde beraber izleriz sakin sakin. pazar sabahı uyandığımda içimde öyle garip bir his vardı ki bunları kelimeler ile anlatamam. maçı kafamda deli gibi oynuyorum işin içinden çıkamıyorum derken maç saati geldi çattı. o kadar temiz kılçıksız top oynadık ki, oyunu soğutmaya yönelik. bravo benim takımıma. ilk 20-25 dakika içerisinde oynadığımız top ile dedim tamam biz bu maçı bir şekilde alacağız. öyle veya böyle koyduk geçtik. şimdi önümüzdeki 10 maça bakma zamanı. umarım ki kendi göbeğimizi kendimiz keser geçeriz. durmak yok, konsantrasyon.
  • 914
    takımın kocaman bir "helal olsun size" yi hakettiği bir maç olmuştur. okan hoca planını yapmış, takımına bunu aktarmış, takır takır da futbolunu oynatmıştır. bize de keyifle izlemek kaldı. bize bu güzel akşamı yaşattıkları için hepsine bir teşekkür borçluyuz. ilk 10 dakika ve ilk golümüzden sonraki 2 pozisyonu haricinde fenerbahçeyi sahadan sildiler.
  • 915
    tek cümlelik özeti: “iyiler sonunda mutlaka kazanır.” ne zaman türlü hinliklere, pisliklere, algılara dört bir koldan girişseler sonu buraya varıyor. 3 kere son maçta şampiyonluk verdiler, sahalarında kayarak kupa aldık hala durup “ulan acaba biz bi boklar yiyoruz da mı başımıza bunlar geliyor.” demiyorlar.

    şu anı, sevinci durdurup uzunca bir süre play’e basmamak öylece kalmak istiyorum. aslanlarım benim.
  • 918
    teknik, taktik, psikoloji, motivasyon unuttugum ne varsa, her detay mukemmel hazirlanmis, mukemmel de isledi.

    basta okan hoca olmak uzere herkesin eline ve emegine saglik. okan hoca'nin istifa basligini acanlardanim, o zamanlar yetersiz oldugunu dusunuyordum. hoca o surecten bugune ustune koya koya ilerledi ve ilerlemeye devam ediyor. kendisine tesekkuru borc bilirim.

    derbi galibiyeti safi galibiyet degil, tam anlamiyla dominasyon!
  • 919
    bu maç derbi tarihi için dönüm noktası oldu. fenerbahçe maçların bundan sonra eskisi kadar endişelendirmeyecek bizleri. hele bir de bu iyi giden süreci baltalamazlar istikrarlı gelişim süreci sevam ederse türk futbolunda kalıcı bir galatasaray dominasyonu baslar. ve galatasarayın derbi galibiyetleri haber değeri olmaktan çıkıp hayatın olağan sürecinin bir parçası olur.ömrü galatasaray galibiyeti göremeden geçen rakip takım taraftarlarımız olur. tıpkı sir alex fergusonlu manchester united gibi. okan hocada o ışık var.
App Store'dan indirin Google Play'den alın