2014-15 Türkiye Süper Lig 30.Hafta Maçı
20:00 Türk Telekom Arena
1 - 0
  • 258
    takımın üzerinde inanılmaz bir stres olduğu belli. sahadaki futbolcuların yüzlerinden okunuyor. dünya yıldızı sneijder bile bu akşam birçok kez hata yaptı. ama her şeye rağmen selçuk'la golü bulup maçı kötü futbolla da olsa kazanmak güzel.

    bundan sonrasında arkamıza yaslanıp rakiplerimizi izleyeceğiz. çünkü bu galibiyetle biz rahatlarken onlar bu kez strese girmiş oldu.
  • 262
    defans hattı: inanılmaz iyi oynadılar, orata sahada kaptırılan toplarla kalemize hızlı gelen konya ataklarında hata yapan olmadı. hata yapmamak öyle çok kolay bir şey değildir,üstünüze hızla bir takım gelirken 3 4 kişi geride kaleyi savunmak çok zordu. tebrikler

    orta saha: hücumda en az üretken oldukları maçtı diyebiliriz. ama işte gol yememek ne kadar önemli görüyoruz. bir tane at üstüne yat. bu kadar basit. son haftalar böyle geçecek çok normal.

    hücum hattı: orta sahadan neredeyse hiç destek gelmedi bugün.burak yırtındı. kaçırdığı gol klasik burak kaçırması. ben bu çocuğa uzuun süredir laf edemiyorum. çok çalışıyor zaten.

    bruma: ayrı bir parantez açılması gereken olgu. ben hayatımda iki futbolcuya taktım. biri barış özbek'ti,diğeri hakan balta. bu çocuk da 3. olmayı başardı. bu kadar verimsiz bu kadar yetersiz bir kanat oyuncusu ben 22 senedir futbol izlerim hatırlamıyorum

    hamza hamzaoğlu: değişiklikler bu sefer çok isabetliydi.bruma aşkına şampiyonluğu yakacak farkında değil. hocam olmayacak artık fantezileri bıraksak son 4 hafta? seneye oynat istediğin kadar,ama şimdi değil.
  • 263
    yapmadığım totem kalmadı.sonunda golü bulduk şuanda golun geldiği yere oturdum yazıyorum.bence bumaç artık geride kaldı o kötü bu çok iyi demeye gerek yok.gol gelmeyince gördükki kim ne kadar iyi olursa olsun sıkıntı büyük.son 3 maç gol yemedik bu güzel haber.şahsen ben bugunkü oyundada zorlanmamızı çok fazla agresif oyuna bağlıyorum.son 4 maçta ilk 20 dk rakibi yormalı oyunu çevirmeliyiz bence.allah yüzümüzü her maç güldürsün.

    son 4...
  • 269
    hem ilk yarısında hem de ikinci yarısında oyuncu seçimine göre yanlış oyun oynamamıza rağmen bir şekilde kazandığımız maç oldu. ilk yarıda sağda sabri-bruma, solda olcan-yasin ile oldukça hücum ağırlıklı bir kadro vardı sahada. ancak çok hücumcu ile oynamak bir de yanlış oynarsanız iyi hücum etmek anlamına gelmiyor maalesef. sabri-olcan-bruma-yasin 'i aynı anda kullanacaksak oynadığımız oyunun da oyuncuların özellikleri itibari ile yüksek tempolu olması gerekir. bu oyunlarda ilk 15-20 dakikada tempo ile rakibi bunaltıp skoru almak gerekir. biz ise bu oyuncu seçimine rağmen pas oyununu tercih ettik. bruma ve yasin gibi oyuncular haliyle bu tip durağan bir oyunda kayboldu. düşük tempo ile hücum edince zaten ligin iyi savunma yapan takımlarından olan konyaspor'a karşı boş alan ve pozisyon bulmakta epey zorlandık. bu tür durağan, set oyununda dayalı bir oyun anlayışında -eğer ki plan buysa- emre çolak ile başlamak skora göre bruma ve yasin silahlarını kullanmak daha doğru bir tercih olabilirdi. ilk 15 dakikada mahlangu ve hasan kabze ile iki net gol pozisyonuna giren taraf konyaspor oldu. biz ise ilk 15 dakikalık bölümde tek net gol pozisyonunu chedjou'nun kornerden gelen topa vurduğu kafa ile bulduk. 15 ile 45 arası konya kenan özer ile iki net pozisyon daha bulurken bizim tek pozisyonumuz olcan'ın seken topuna sneijder'in vurduğu şut ile geldi. dolayısı ile ilk yarıda üretken olmayan bir futbol oynarken bol bol pozisyon verdik. ilk yarı sonu itibari ile konyaspor'un net 4 bizim ise 2 pozisyonumuz vardı.

    yukarıda yazılanlara ek olarak hücum etkinliğimizin neden artmadığına bir de buradan bakalım:

    http://gss.gs/5za

    bu gözlemi daha önce farklı maçlarda da paylaşmıştım. kapalı defanslara hücum ederken orta saha ve hücum oyuncularımız arası mesafeler çok açık. bir çok oyunumuz rakibin kucağında beklemekle meşgul. oyuncu özelliklerinin de bunda etkisi büyük. burak, bruma, yasin bunlar ayağına değil önüne isteyen oyuncular. o nedenle set oyunlarında pas opsiyonları sürekli tıkalı oluyor. oyun kurduğumuz bölgelerde (2-3. bölgeler) sürekli eksik kalıyoruz. bundan dolayı hücum edemediğimiz gibi bu bölgede kaptırdığımız toplar nedeni ile sürekli eksik yakalanıyoruz.

    ikinci yarıya takım daha tempolu başlayınca bruma ve yasin'in etkinliğinin de arttığını gördük. konyaspor bunalmaya başlayınca 49'da selim akıllıca kendini yere bıraktı ve tempomuzu kesmeyi başardı. ancak tempomuzu daha da kesen maalesef hamza hoca'nın değişiklikleri oldu. bunun değerlendirmesini hamza hoca'nın başlığında yaparız. 58'de bruma yerine emre çolak, 65'te yasin yerine umut bulut girdi ve tempo kazanmaya başlayan oyunumuz bir anda şekil değiştirdi. bu bölümde (65-75 arası) ikinci yarı başı itibari ile artmakta olan hücum etkinliğimiz inanılmaz derecede düştü. en net poziyon ise yine kornerden burak'ın kale içinden kaçırdığı goldü. son bölümde kaos futbolunun iyice baş gösterdiğini gördük. sneijder'in sol açıkta 50 meterlik topları kovalaması bunun en güzel örneği idi.
    sonuç 83'te yine bir duran toptan bulduğumuz golle galip gelmeyi başardık. tabii ki çok sevindik. ama ne olur oynanan oyunu bir kenara atmayalım. çekirge 1-2 olmasın. kazanmasını bildik demeyelim. umarım gerekli yerlerde gerekli değerlendirmeler yapılıyordur.
  • 270
    ulan nerden baksan sayfalarca eleştiri yapılabilir, bir çok oyuncunun kulağını çekip, hamza hocaya sayabiliriz. amma,

    ulan öyle bir dakikada koyduk ki, öyle keyifliyim ki hepsinin .aşşağı sağ olsun.

    bu sene şampiyon olacağız. gerçekten olacağız beyler. takım inanmış. takım hak ediyor. belki oynadığı oyunu tartışabiliriz ama;

    çalmadan,
    çırpmadan,
    kandırmadan,
    arkasında hakem fenerasyon,medya olmadan,

    namusuyla oynuyor bu takım. işte bu sayede şampiyon olacağız. çünkü bu takım hak ediyor.
  • 275
    ömrümden üç yıl gitti şu maçta. maçtan önce taraftarın çoğu rahat maç, 4-5 atarız, antreman yaparız şeklinde yorum yaptıkça huzursuzlanmaya başladım. maç başladı ilk yarı topun hakimi biziz ama pozisyona giremiyoruz neredeyse. hala rahat kazanırız, ilk yarı bitmeden gol gelir yazanlar vardı. bunları gördükçe gerilmeye başladım. 85'e kadar gelmedi gol iyice stres oldum. gol gelince de sinirlerim boşaldı ve apartmanı ayağa kaldırdım. komşular muhtemelen kavga ediyorum sandı.

    neyse maça dönelim biz. kadro zaten büyük oranda belliydi. sadece emre-bruma tercihi merak ediliyordu. emre'nin yükselen formuna rağmen kazanmamız gereken bir maça bruma'yla çıkmamız daha muhtemeldi. nitekim öyle oldu. bir de sol bekte acaba hakan oynar mı diyordum. basında yer alan bazı on birlerde de hakan vardı ama hamza hoca prensi olcan'ı oynatmayı tercih etti. bence bu tercihte olcan'a güvenmesinden ziyade hakan'ın artık bek oynayacak hıza sahip olmaması var. bir kanat oyuncusunun hızıyla mücadele edemeyebilir artık.

    maç başladığında, maç öncesi ve maç sırasında yapılan kolay maç olacağı yönündeki yorumların ne kadar haksız olduğu hemen anlaşıldı. karşımızda düşme tehlikesi olmayan ve avrupa iddiası bulunmayan rahatlamış bir konya yoktu. bu sezon karşılaştığımız en katı savunmayı yapan bir takım vardı. hücum oyuncuları bile büyük bir disiplin içerisinde topun gerisine geçti. ön bölgede sneijder ve selçuk'a müthiş bir baskı uyguladılar. daha önce birkaç kez yazmıştım; selçuk bu sezon daha az geriye gelip top çıkarıyor. sanırım bu hocanın isteği, çünkü melo ve hamit'in olduğu istisnasız her maçta ilerde başladı oyuna. muhtemelen selçuk'un oyun zekasını ilerde kullanmak istememizden kaynaklanıyor bu. zira ön tarafta sneijder dışında yaratıcı oyuncumuz yok. bu düşünce yanlış değil belki ama bazı maçlarda topu ön tarafa taşımakta çok zorlanıyoruz. melo ve oynadığı dönemde hamit çok yalnız kalıyor. haliyle chedjou'nun saçma sapan şişirdiği top sayısı da artıyor. bence selçuk maçında geride başlayıp, ilerleyen dakikalarda ön tarafa çıksa bizim açımızdan daha yararlı olur.

    son yıllarda kanatlardan ziyade ortadan hücum etmeye alışık olduğumuzdan bu katı savunma oyunumuzu etkiledi. mecburen kanatlardan hücum etmeye çalıştık. yalnız yasin'le, bruma da etkisiz kalınca ilk yarı bizim açımızdan çok kısır geçti. sağ kanadı zaten eboué'nin ikinci sezonundan beri kullanamıyoruz, bu sezon etkili kullandığımız sol kanat da bu maçta hiç işlemedi. bunu sadece yasin'in formuna bağlamak yanlış olur. bu pas trafiği sol bekte oynayan isime göre de değişiyor. istediğiniz kadar telles'in bindirmelerini beğenmeyin, sol bekte o oynadığında ordaki pas trafiği gözle görülür şekilde hızlanıyor. maalesef olcan, sneijder'in pas hızına telles kadar uyum gösteremiyor.

    ikinci yarı herkesin beklentisi bir kanat oyuncusunu çıkarıp emre çolak'ı oyuna almaktı. burada bruma'ya haksızlık yapılıyor. hücumda kötüydü ilk yarı ama yasin ondan da kötüydü. devre arası bakıyorum sözlük'e millet bruma'ya kin kusuyor. alışkanlık oldu artık, takım olarak kötü oynayınca suçlu bruma. hücum olarak ikisi de kötüydü ama defansif olarak bruma ilk yarı daha çok katkı verdi. kaç kere sabri'nin kademesine girdiğini sayamadım ben. yasin'in çıkması daha mantıklıydı emre girerken. muhtemelen hoca taraftar tepkisinden çekinip bruma'yı çıkardı. aslında takım açısından bu iki isimden hangisi çıkarsa çıksın önemli değildi. ikinci yarı hücumdan başka bir şey düşünmeyecektik çünkü. yine de bruma açısından üzüldüm bu duruma.

    iki kanat oyuncusundan birini çıkarıp emre'yi alarak yapması gereken değişikliği yaptı hoca yapmasına da hemen ardından diğerini çıkarıp umut'u alması hiç iyi olmadı. aydın yılmaz'a bile razıydım. umut girince hücum organizasyonu yapamaz olduk. organize bir gol atmak imkansız hale geldi bizim için. golü de zaten duran topta bulduk. bu sezon daha önce de kritik goller atan selçuk, melo'nun da pozisyondaki katkısıyla aldı maçı.

    maç 0-0 bitse, takımda kim iyi oynadı deseler muslera ve semih'ten başka isim sayamazdık. belli ki şampiyonluk stresi etkilemiş takımı. böyle bir ortamda ne bireysel övgüler doğru ne de eleştiriler. telles zaten sonraki maç on bire dönecek. onun dışında tek isteğim chedjou yerine hakan-semih tandemine dönmemiz. zira son haftalarda fazla saçmalamaya başladı chedjou.

    çok kritik bir haftaya sonuç olarak mükemmel bir başlangıç yaptık. her şey bizim elimizde. yoğun maç trafiğini kayıpsız geçmemiz için yıkıcı eleştiriler yapmak yerine kenetlenmemiz lazım. galibiyetin rehavetine kapılmadan, kolay maç olmadığını unutmayıp, mersin deplasmanına konsantre olalım.

    (bkz: aslolan galatasaray)
App Store'dan indirin Google Play'den alın