---
alıntı ---
önde baskıya katılacak, pota altını karartacak, rakip oyuncuların elini ayağını birbirine dolayacak bir taraftar lazım o gün.
taraftar 6. hatta 7. adam olmazsa kazanma şansımız yok. bütün sezondur öyle ya da böyle takip ediyorum bu takımı. sıradan bir sosyal medya ulemalığı falan değil bu; kadromuz, oyun tarzımız, yapabileceklerimiz ortada. belki de uzuun uzun yazmaya gerek bıraktırmayacak kadar ortada... bu takımın yüreği, mücadelesi ve ruhundan başka sermayesi yok...
şubeye "gönül vermiş" taraftarlar.
arada bir kendince "büyük" maçlara gelenler.
derbilerde, finallere ortaya çıkan "büyük" taraftarlar..
iş, güç, hayat koşturmacası derken seçici olmak zorunda olanlar...
en çok da "galatasaray ruhu yok hiçbirinde" diye 2 sezondur karalar bağlayan futbol taraftarı...
sezon başında "ilk 8 göremez" denen bu takım şu an maç fazlasıyla da olsa 2. sırada, eksik maçlar en zararlı şekilde tamamlansa dahi 4. sırada.
avrupa kupasında yarı finalist...
bu kızlara hepimizin bir borcu var...
galibiyeti, skoru, taktiği, tekniği, ikili averajı falan boşverin.
gidin mesela irem'in 2 beden büyük gelen formasını dolduran galatasaray ruhu olun...
son dakikaya 12 sayı farkla girilen maçta pas arası yapmak için sakatlanma pahasına atlayan moriah'ın önüne topu düşürün...
pas arasına uzanan el olun...
neredeyse hiç çıkmadan oynayıp maçın son atağını driplingle bitiren basketbolcuyu potaya ittiren güç olun...
salı 19:30 biliyorum çok da kolay bir saat değil ama, emin olun pişman olmayacaksınız...
---
alıntı ---