• 20
    https://twitter.com/.../1421946967266054149

    ab'nin yardım teklifinin günler sonrasında nihayet kabul edilmesinin ardından, ab tarafından gönderilen 3 uçak bizim 2 sene önce canavar gibi çalışmasına rağmen, hangarda "ya bunlar çöp amk çöp" diye çürüttüğümüz, ihaleye almadığımız 9 uçak ile aynı model. ya harbiden kafayı kırmamak, deli olmamak elde değil. çekildik kenara yansın diye bekledik resmen.

    edit: çürümeye terkedilen yangın söndürme uçakları
    https://twitter.com/...208441041539076?s=08
  • 1
    28 temmuz 2021 tarihinde önce antalya’nın manavgat ilçesinde başlayan ve daha sonra başta akdeniz ve ege olmak üzere ülkenin birçok noktasında devam eden ülke geneli orman yangınlarıdır. başta ormanlık alanlarda başlayan yangınlar günlerdir kontrol altına alınamamakta ve yerleşim yerlerine de sıçramaktadır. aşırı sıcak, insan kaynaklı sebepler ve muhtemelen sabotajlara da bağlı başlayan orman yangınlarına karşı devlet imkânları ne yazık ki son derece yetersiz kalmaktadır.

    devlet tarafından (31 temmuz akşamı itibarıyla), 26 ilde çıkan 98 yangının 81'inin kontrol altına alındığını ve 10 yangının ise devam ettiğini açıklamıştır. ancak bu açıklamadan sonra samandağ ve bodrum gibi yerlerde yeni yangınlar çıkmıştır.

    sosyal medyaya düşen görüntülere göre şu anda ülkenin birçok yeri kendi kaderine terk edilmiş durumdadır. daha önceki birçok afette olduğu gibi ne yazık ki türk halkı kendi kaderini yine tek başına tayin etmeye çalışmaktadır. cennet vatan!’dan geriye kalan son birkaç şeyden biri olan doğal güzelliklerimiz günlerdir cayır cayır yanmaktadır. yangınlar kontrol altına alınamadığı için şu an facianın boyutlarını bilemiyoruz fakat binlerce metrekare ormanla birlikte birçok yerleşim yeri kül olduğu gibi içerisindeki binlerce canlı da can vermiştir. şu ana kadar 4 vatandaşımızın öldüğü ve 2 vatandaşımızın da kayıp olduğu bilgisi var.
  • 52
    --- alıntı ---

    denizli valiliğinin talebi üzerine bölgede çıkan yangına müdahale etmek üzere 11’inci komando tugay komutanlığımızdan iş makinaları ve personel görevlendirilmiştir.

    ısparta valiliğinin talebi üzerine bölgedeki yangın söndürme faaliyetlerine destek için dağ komando okulu ve eğitim merkezi komutanlığımızdan itfaiye, arazöz, dozer, su tankeri ve arazi araçları ile personel görevlendirilmiştir.

    --- alıntı ---

    gerçekten sinirden kendimi ortadan ikiye yırtmak üzereyim. 80 milyon insan oturduk ilk günden beri bozuk televizyonun sırtına vura vura görüntü getirmeye çalışanlar gibi devletin sırtına vura vura çalışmaya zorluyoruz. biz vurmasak tenezzül edecek, oturup kendi başına karar alacak, sakin kafayla düşünecek " ya aslında şöyle de bir imkanımız var" diye fikir belirtecek adam yok.

    vatandaş kendi uçaklarımızın bile isteye çürütüldüğünü görüp, acısını içine gömdü, dışarıdan yardım istedi milyonlarca tweetle yardım istedi, hain damgası yedi, manavgat, mersin tamamen yandıktan sonra dışarıdan yardım istendi ve yardım eden ülkelere tek tek teşekkür yayınlandı, bunun ne kadar normal bir durum olduğundan bahsedildi. yardım isteyenlerin alnındaki hain damgası duruyor hala bu arada.

    daldaki armutun dahi aklına geleni fatih altaylı köşe yazısında yazdı "nerede ya bu tomalar" diye isyan etti. önce küfür yedi, 2 gün sonra tomalar yola çıktı şimdi destan yazıyor diye sosyal medya paylaşımları yapılıyor.

    ve son olarak tsk. ilk gün ilk saniyeden beri ekşisözlük'te burada bağırıyorum. vatandaş eliyle toprak atıyor, eliyle ot yoluyor nerede bu tsk diye ve nihayet her yer yandıktan sonra 8. günün şafağında valiler tsk'dan yardım istemeyi akıl etti. tsk'dan yardım istenen 2 ilimiz ısparta ve denizli belediyelerinin hükümette, istenmeyen mersin, adana, antalya, muğla belediyelerinin muhalefette olduğu gerçeğinin de tesadüf ve işbilmezlikten yaşandığına inanmak istiyorum.

    velhasıl her yer yansın istesen "çok dikkat çekiyorum" diyerek bu kadar kötü yönetmezsin. ibrahim çelikkol diye bir adam dün gece vakti elinde itfaiye hortumu yangının içine giriyor. şahan gökbakar denilen bir adam gece gündüz uyumuyor, yangın topu sipariş edip, kargoyla getirtip, vatandaşa dağıtıyor hep beraber yangın söndürüyor. ibrahim kardeşim, şahan kardeşim belli ki güzel insanlarsınız, allah sizden razı olsun ama normal şartlarda bu olayda sıra size hiç gelmemesi lazımdı. sizin 5km uzaktan story atıp üzgün surat koymanız lazımdı. sizin ne işiniz var itfaiye hortumuyla, yangın topuyla. bu memleketin hortum tutacak askeri, itfaiyecisi, görevlisi de senin aldığın yangın topunu kulağına damlatacak imkanı da var ama kullanmadı ya da kullanılmadı, koordine olunamadı, yönetilmedi, yönetilemedi tüm süreç. ittire kaktıra 8 gün sonunda memleketin ormanı, köylünün evi yandıktan sonra ancak buraya kadar getirebildik elbirliğiyle. ha bizler ittirmesek hala rusya'dan kiralanan 3 uçak usulen su atacak, tomalar emniyette bekleyecek, tsk da yerinde oturacaktı ona da adım gibi eminim.
  • 18
    öncelikle yangınla mücadele sırasında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza allahtan rahmet diliyorum.
    evi barkı yanan insanlara üzülmemek elde değil mal canın yongası. umarım zararları telafi edilir.

    yangınların kasten çıkarılması ya da doğal nedenlerle çıkması tartışmalarınıda geçiyorum. o nedenle bundan sonra yazacaklarımı bu olaylardan bağımsız değerlendirin.

    bu ağaçlar binlerce yıldır yanıyor ilk değil son olmayacak. çok uzatmayacağım bilim insanlarıda anlatıyor doğa senden benden akıllı, ders alıyor bunca yıllık tecrübe sonrası tekrar doğabilmek ve bu yangınlardan sonra da türünü sürdürebilmek için tohumlarını kozalakların içine gizliyor vs. o nedenle kendi haline bırakırsanız yanna sahalar 5 sene içerisinde kendine gelecektir. (2016 yılında yanan ve en ufak dikim yapılmayan ormanlık bölgelerde şuan 1- 1.5 metreyi aşan genç ağaç/fidan görebilirsiniz, ki ben görüyorum) 20-30 yıl insan hayatı için önemli doğa için... nokta bile değil yeter ki kendi haline bırakın.

    burada hepimizin merak ettiği o alanlar o haliyle bırakılacak mı ? yoksa beton ormanına mı ya da tesise mi evrilecek.
    (yanan yerlere ceviz, badem ekelim diyenleri görüyorum sağda solda... ülkemizin su sorunu çektiğini ya bilmiyorlar ya da cevizin ne kadar su istediğini bilmiyorlar.sadece dikim sonrası 10 litre fidan başına can suyu isteyen bitkiler bunlar ayrıca oraları ceviz, badem, zeytin olursa kimyasal gübre atmadan durulacağını sanan varsa çok iyimser görüyorum kendilerini...) orman demek sadece ağaç demek değil bunun ot'u var, börtüsü var böceği var vs. insanı uzak tutmak lazım. neyse geçelim.

    yıllardır derim bu ülkede en düzgün çalışan devlet kurumu orman müdürlükleridir diye (tarım kısmı değil) çünkü çok büyük bir rant yok, ormanların bakım, genişleme, koruma, kesim gibi işlemleri 50 yıllık master planlar üzerinden gittiği için adamlar işlerini sessiz sedasız mis gibi yapıyordu ta ki malum zihniyet oradan da bir rant oluşturana kadar.

    herkesin çılgın gibi bağış yaptığı fidan dikme işine gelecek olursak bu işi bile ihaleye açıp özel sektöre vermiş bir zihniyetten bahsediyoruz. google'a fidan dikim ihalesi yazın bakın neler çıkıyor ve ihaleyi veren bakanlığa dikkat edin, tıpkı yangın söndürme uçakları gibi bu hizmetleri bile kiralık almayı marifet biliyor bu adamlar oysa bu kar ve rant getirmesi gereken bir "sektör" değil devlet poltikasının uygulanması gereken gelecek nesillere aktırlması için korunması gereken "milli servet" ama adamlar mümkün olsa yangına sıkılacak suyu bile ihaleyle alacaklar.

    son olarak geçen gün antalya'da bir ziraat mühendisi arkadaş ile konuşurken kendisi anlatı fidan dikim işini devletin kadrolu personeli yaparken ekilen 10 ağaçtan 7 tanesi tutuyorken bu iş özel sektöre verildikten sonra bu oran 1.7'ye düşmüş... sözün bittiği yer de burası.
  • 2
    ana akım medyada yokmuş gibi davranılan yangınlardır. sosyal medyada göründüğünden ise çok çok daha büyük, çok çok daha fazla ormanlık alanın ve milyonlarca canlının kaybına yol açmış yangınlardır.

    devleti yönetenlerin bu zamana kadar ki en büyük afet skandalıdır. kanı bozuk terör örgütünün kundaklamasıyla ortaya çıktığı belli bu durum çok büyük bir saldırıya ve afete dönüştü. hem istihbarat, hem milli güvenlik, hem de afet yönetimi anlamında çok büyük bir acziyet var. mesela depremi engelleyemezsiniz ama yangının büyümesini engelleyebilirsiniz. onlarca özel jet, yüzlerce lüks araçlı konvoylar ve saraylar varken bu ülkenin yangın söndürme uçakları da olabilirdi. sabah akşam şov yapılan, yerli ve milli dedikleri ihalar ile ormanlar denetlenebilirdi, helikopterler belirli ormanlar üzerinde uçabilirdi. mevzu “kamu güvenliği” (kendi güvenlikleri) olduğu zaman inanılmaz bir polis veya jandarma organizasyonu ile bütün sesleri anında bastırıyorlar ama terörist elini kolunu sallaya sallaya ege ve akdeniz ormanlarını yakabiliyor.

    süreçte duyduğumuz açıklamalar, devlet yönetenlerin en hafif tabiri ile çelişkili ifadeleri ve gördüklerimiz acıyı daha da büyütüyor.

    dün (yangının 3.günü) hisarönü, içmeler, marmaris arası yangın noktalarından geçtim, marmaris’e kadar hisarönü’nde çok büyük olmak üzere 4-5 farklı noktada yangınlar varken sadece tek helikopter vardı dağların iç kısımlarında. (hisarönü’nde köyün çok zor durumda olduğu paylaşımlar var sosyal medyada). marmaris deniz tarafında da bir uçak vardı (tüm marmaris kül olduktan sonra). datça marmaris yolunun yeşilbelde kısmı kapalıydı kimbilir ne halde. oradan turunç ve içmelere indiren yarım saatlik bir orman yolu boyunca da sağlı sollu her yer bembeyaz küle dönmüş, ağaçlar yanmış simsiyah. yarım saat boyunca… çok büyük bir alan, öyle fotoğraflarda videolarda göründüğü gibi değil, gözün gördüğü çok farklı. ve daha bunun manavgatı, bodrumu, adanası, mersini, kayserisi var… hayat zehir oldu günlerdir içim yanıyor.

    kahraman itfaiye erleri, halkın organizasyonu, polis ve jandarma erlerinin bireysel mücadele ve kahramanlıkları dışında güçlü ve kurtarıcı bir müdahale hala yok hala…

    memleketimiz yanıyor, vatanın cennet köşeleri yanıyor, yakılıyor, hayvanlar ölüyor, insanların köyleri, evleri yanıyor ve birçok yerde hiçbir şey olmuyor gibi davranılıyor, kafayı yiyorum, acı çekiyorum…
  • 31
    https://twitter.com/.../1421733696168660992
    https://twitter.com/.../1422221924407595008

    mit: "almanlar berlin'e rus tankları girene dek sovyetleri işgal ettiklerini sanıyordu çünkü gazeteler böyle yazıyordu."

    --- alıntı ---

    almanlar aslında neyin ne olduğunu savaşın sonuna dek bildiler ama konuşamadılar. herhangi bir şekilde nazi partisi harici bir örgütlenme kesinlikle mümkün olmadığından savaşın gidişatı konusunda kimsenin yapacak fazla bir şeyi de yoktu. almanlar cephelerin bir bir çöktüğünü ve ulusça korkunç bir felakete sürüklendiklerini farkediyordu ama nazi iktidarının korkunç uygulamaları bu duruma karşı herhangi bir girişim yapılmasını engelledi.

    --- alıntı ---

    https://seyler.eksisozluk.com/...klerini-mi-saniyordu

    arap aşığı olanı, bağnazı, cihatçısı, doğa sevmeyeni, hayvan sevmeyeni, yobazı; tecavüz edip öldürdüğü gencecik kızı 5 parçaya bölüp gömeni... ne tür bir amına konulası ortamda yaşıyoruz biz aman tanrı'm...
  • 24
    yangın küresel ısınma ve dikkatsiz/umursamaz insanlardan dolayı her yaz olacak bir şey artık. yangın olur her ülkede oluyor. ancak bizim kadar bu afeti rezil yöneten başka bir ülke yoktur herhalde. devlet itibardan tasarruf etmez diyip yazlık/kışlık saray yaptıranlar, her olayda/afette olduğu gibi bu sıkıntılı süreçte de iban atarak halktan para dileniyor. e bu halk her ay yüzlerce vergi ödemiyor mu kardeşim size? yardım isteyenlere de siz işgalcileri çağırıyorsunuz diyorlar. işgalci mi kalmış? ülkenin dört bir tarafı kontrolsüz mülteciler ile doldurulmuş, en güzel yerleri katar tayfaya peşkeş çekilmiş. itibar iki beton dikip saray yapmak ile afet bölgesine yüzlerce koruma ve araçlarla gitmekle olmuyor. ama suç onlarda değil. yarın seçim olsa yine en az yüzde 35 oy alırlar. her millet hakettiği gibi yönetilir. bir gün bunlar bitecek ve elimizden yitirdiklerimiz için çok dizimizi döveceğiz. ancak ne biten zamanımızı ne de yitirdiklerimizi geri getirebileceğiz. asıl üzücü olan da bu. umarım tez zamanda kontrol altına alınıp söndürülür bu yangınlar. oradaki insanların acılarını görüp elden bir şey gelmemesi çok üzücü.
  • 7
    çok büyük bir afet olmanın yanında bizim 660bin etkin askeri personelimizin nerede olduğunu sorgulatan yangınlar.

    dün mersin'de vatandaş elleriyle toprak kazıyordu yangının önü kesilsin diye. tamam asker bir itfaiye değil de afet sırasında 10 tane köylüyle 20bin askerin vereceği desteği de kıyaslamak anlamsız. marmaris'te amcanın biri kafasına silah dayıyor evim yanıyor yardım edin diye. aga 2km yanda aksaz'da 5000 asker yatıyor. 10 tane asker gelmiş azerbaycan'dan akşama kadar onların fotoğraflarına bakıyoruz. yanlış anlaşılmasın askerin elinde yangın söndürme uçağı, helikopteri, kamyonu yok biliyorum ama bu kadar büyük bir kaosta asker nasıl olay yerinde olmaz? afet müdahale planına tsk nasıl sokulmaz? fransa'da 3 dükkan yanınca ordu soluğu zafer takında alıyor. ben ilk defa askerin müdahale etmediği bu denli büyük bir afet görüyorum.
  • 56
    not: kişisel deneyim içermektedir.

    ülkemizin yaşamış olduğu en büyük felaketlerden birisidir. ancak bu felaketin diğerlerinden farkı; en basit tabirle, ülkeyi yönetmekle halkı tarafından görevlendirilen, parası halk tarafından karşılanan ve ülke insanı tarafından maaşları bile verilen yürütme erkinin sorumluluklarının farkında olmaması, ülke yönetecek bir duruş sergilememesidir. ormanlarımızın yanması acı ama bir o kadar da istatistik haline dönüşmüş bir gerçektir. misalen 12 gün sonra 22. yıldönümünü yaşayacağımız 17 ağustos felaketinde yürütmenin başında bulunan dsp-mhp-anap koalisyonu ülke gerçeklerinin farkında olup, acilen dış yardım talebinde bulunmuşlardır. günümüzde ise havadan yangına müdahale imkanını siyasi gerekçelerle 2 yıl önce yok eden yürütme erki ise, durumu sadece tespit eden halkı suçlamakta onları bölücü örgüt pkk'ya yardım ve yataklıkla suçlamaktadır. ayrıca bu yürütme erki yurtdışından gelen yardımları önce geri çevirmiş ancak ülkenin büyük bir çoğunluğundan gelen tepki karşısında sinmiş ancak bu yardımları istemem yan cebime koy diyerek kabul edebilmiştir.

    şu ana kadar herhangi bir politik görüşü kendi üzerine alamayan ben bile kendi ailemin, eş, dost, akrabanın geleceği için bu yürütme erkinin yenilenmesi gerektiği kararını almış durumdayım. sizin karşınızda seçimlerde en güçlü kim varsa "evet" mührünü büyük bir zevkle vuracağımı bildiririm. tüm galatasaray camiasının bilgilerine.
  • 29
    akdeniz ülkesi olduğumuz için aslında yaz mevsimlerin de olan yangınların, türk hava kurumunun içi ideolojik sebeplerle boşaltıldığı için kontrolden çıkarak felakete dönüştüğü olaydır. yıllar boyunca çoğu yangından haberimiz olmadı veya haber olarak gördük, duyduk. çünkü zamanında müdahale ediliyordu. sivil savunma planları vardı. tsk'nin müdahale ekibi vardı. orduyu da bitidikleri için bırakın doğal afetlere müdahaleyi, sınırdan elini kolunu sallayarak geçen binlerce ne idüğü belirsiz afgan'a bile bir şey yapamıyorlar. böyle zamanlarda "politika yapmayın" diyor malum destekçileri. ama tam olarak politika ile ilgili. cumhuriyet ile düşman ideolojinin politik iflası. vatandaşlara ve ekiplere geçmiş olsun.
  • 46
    cumhurbaşkanına hakaretten dolayı 2 defa emniyete götürülüp ifade verdim. babam emekli subay olduğu için ya sende asker çocuğusun bak niye böyle yapıyorsun vs. diyip emniyetten mahkemeye sevk işlemi yapılmadan ifademi alıp bıraktılar şimdiye kadar. üçüncü ve mahkemeye sevk edileceğim olayların sebebi bu yangınlar olacak yüksek ihtimalle. bu ülkede normal bir insanın akıl sağlığını koruyarak sağlıklı bir şekilde yaşayabilmesi artık imkansız bir hale geldi. tüm yaşananlara rağmen bu zamana kadar yapmaları gereken hiç bir şeyi yapmayan, ülkenin bu durumda olmasının sebebi olan kişiler susup işlerini yapmaktansa hala kendilerine toz kondurmama, eleştirenlere laf yetiştirme peşinde koşuyor. adamlar işi gücü bırakmış google maps'ten thk uçaklarının olduğu alanı sansürlemekle, rtük eliyle medyayı tehdit etmekle uğraşıyor. yanan ormanlara,hayvanlara tüm canlılara dayanamayıp çaresizlikle dünyadan sosyal medyada yardım istemeye çalışanları hainlikle suçlayıp saçma sapan hashtag'ler oluşturup cevap vermekle uğraşıyor. adamların derdi yangın fln değil tek düşündükleri hiç bir şekilde hatalı görünmemek,siyasi iktidarlarının zarar görmemesi. aldığım her nefesi bu ve benzeri olayların yaşanmasında parmağı olan kişilerin yüce divanda yargılanacakları günü görmek için alıyorum. başka türlü bu yaşananlara sabretmek gerçekten çok zor.
  • 40
    28 temmuzda yururluge giren yeni yasaya gore orman alanlari kamu yarari kapsaminda turizm yatirimcilarina acilabilecek. yanginlar sona erdikten sonra muhtemelen suna benzer bir surec gorecegiz;

    i) hemen birileri sahaya iner, su kadar agac dikiyoruz bu kadar agac dikiyoruz diye sovunu yapar, belki bir iki paket cayini atip gider.

    ii) yanan bolgelere fidan dikiliyormus gibi yapilir hatta belki bir kismina dikilir bile.

    iii) fidanlarin cogu tutmaz (burada ya da baska bir yerde okudum, agac dikme isi ozellestirildikten sonra agaclarin tutma orani 10'da 1.7'ye dusmus).

    iv) bu sefer baska biri cikar, ilgili bolgelerdeki agaclandirma calismalari maalesef sonuc vermemistir, buralarda orman vasfi tamamen kayboldugu icin turizme aciyoruz der.

    v) sonra gelsin toki, gitsin yandan muteahhitler, oralari yavas yavas otel ve yazlik sitelerle dolmaya baslar. simdi aglayanlarin bir kismi da abi biz almazsak baskasi illa ki gelip alacak diyerek o yazliklari satin alir.

    bu ahval ve seraitte bize dusen gorevse once oralarin imara acilmamasi icin mucadele vermek ki yanginlar esnasinda ortalarda gozukmeyen devlet tepemizde biter, olmazsa da ne olursa olsun o sitelerde oturmamak o otellerde kalmamak olmali.
  • 26
    adı medyada pek sık geçmese de manavgat gibi orman yangınlarından çok kötü etkilenen antalya'nın en küçük ilçelerinden birisi de yörük yurdu gündoğmuş. maalesef arasında benim de köyüm olan senir dahil birçok köyü hali hazırda ya boşaltılmış ya da boşaltılmaktadır. gündoğmuş ilçe merkezi de bildiğim kadarıyla boşaltılıyor :(

    babaocağı yanıyor, kimsenin elinden bir şey gelmiyor. 85 yaşında babaannem 65 senelik evinden oldu. bir daha dönülür mü, dönsek tüten torosların acısı diner mi acaba :(
  • 4
    ülke kaç gündür yanıyor. müdahale inanılmaz yetersiz. hiç geçiştirilebilecek, zamanla unutulacak bir vaka değildir.

    vatandaş elinde hortum mücadele etmeye çalışıyor. daha ne yapabilir ki? uçakla, helikopterle müdahale yetersiz çünkü envanter yetersiz. en azından böyle önemli bir konuda yandaşa iyi fiyattan ihale vermek yerine doğruya verilemez miydi? şimdi paralar toplanacak, belli başlı kişiler tvlerde x meblağ bağışlayıp kendi showunu yapacak. maddiyat yerine gelir de ya giden canlar? harap olan ekosistem? evi yananların ardında bıraktıklarının eşyaları, son hatıraları? bunların telafisi yok. istihbarat teşkilatı dahil ülkenin hangi kurumu nizama uygun çalışıyor acaba? bizim bilmediğimiz hangi devlet kurumlarının envanteri böyle eksik? daha ne kadar insan aklıyla dalga geçilecek? bu devir artık acı değil işkence olmaya başladı.
  • 9
    diyanet'e rekor bütçeler vermek yerine her yıl 1-2 adet yangın söndürme uçağı eklenseydi filoya bir şekilde önüne geçilebilirdi. ya da afgan'a, suriyeli olana uçuk paralar döküleceğine...

    sebep olan insan değildir, haindir, kalleştir ayrı; ancak 19 sene boyunca gücü elinde bulundurup da bu gibi durumları öngörememek de apayrı bi' trajikomedya, yazık.
  • 48
    bakı gerçekçi olalım, kimsenin ahi kimseden çıkmayacak, kimse bir bedel ödemeyecek, ölen insan ve hayvanlar öldükleri ile kalacaklar.

    sürekli adaleti başkasından beklediğimiz için böyle olacak bu. birlik olamadağımiz için, ortak insani değerlere sahip olmadığımız için, adaleti allah gibi kimilerine göre varlığı bile tartışmalı bir olguya bıraktığımız için böyle olacak.
  • 55
    şimdi de kemerköy termik santraline sıçrayarak kombo yapmış yangınlardır.

    günlerdir gelişmeleri takip ediyorum, hidrojen tankları çok önceden boşaltılmıştı. ama tesiste yaklaşık 40 bin ton kömür mevcutmuş. bu kömürün yandığını hayal bile edemiyorum. felaket! ve bu gerçekleşecek gibi duruyor. 40 bin ton kömür nasıl söner? insanın inanası gelmiyor. o kömürün yanması demek atmosfere yüklü miktarda karbonmonoksit salınımı demek. hava kirliliği demek. kanserojen demek! bari o kömürü santralden çıkarsaydınız. o kadarını akıl edebilseydiniz değerli devlet büyüklerimiz.

    bu benzeri enrtylerin sözlük kurallarına aykırı olduğunun farkındayım. transfer konuşayım, yarınki maçın heyecanını iliklerime kadar yaşayım çok isterdim ama son bir haftadır bu konudan başka bir şey düşünemez oldum. işe gidiyoruz tadım yok, eve geliyoruz acı haberlerle karşılaşıyoruz devamlı. gece uykudan kalkınca bile gelişmelere bakma gereği hissediyorum. bezmiş bıkmış hissediyorum. nefreti, ümidi, siniri her saniye hissediyorum. çok karışık. amaaa günlerdir milas belediye başkanı yardım çığlıklarıyla kendini yırtarken sorumluluk sende diyerek aldığı oyların sorumluluğundan bile kaçan sözde liderlerin içini senin benim kadar yakmadı bu yangınlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın