• 20
    totem yapma işi kaçınılmaz ve her taraftarın neredeyse bir totemi var uğurlu gelen. benim de yıllar yılı hiç sekmeyen, galatasaray'ıma daima başarıyı getiren bir totemim var. eğer sezon içerisinde bir futbolcumuzun çocuğu olduysa o sene galatasaray kesinlikle şampiyon oluyor. bu sene de rakiplere gün yüzü yok. haydi geçmiş olsun.

    (bkz: tiziana muslera)
  • 162
    ihtimali çok çok azalmıştır. ama yine de bir umut diyerekten matematiksel hesaplara devam ediyoruz. 52 puandayız 29. haftada ve ulaşabileceğimiz maksimum puan 67. 3. sıradaki sivasspor'un çok iyi fikstürü ama kafalar gidik, bayağı dağılmışlar. ilk 18 hafta 40 puan toplayarak çok iyi bir performans sergileyen takım sonraki 11 hafta 13 puan alabildi. kalan 5 maçta 5 puanı bile göremeyebilirler. geçiyorum onları.

    gelelim trabzon'a ve başakşehir'e. trabzon ile 6 puan fark var şu an, aramızdaki maçı yenersek 3 oluyor ve ikili averaj bizde. yani trabzon 1 maç daha kaybedecek demek bu, ederler mi? neden olmasın. son 8 maçta 5 kez puan kaybetmişler. aralıktan beri mağlubiyetleri yok ama ince bir tel üzerinde yürüyor gibiler, bir takılsalar dağılacaklar, bu dağılma süreci de yavaştan başladı çok belli. lig sonuncusu takımı domine edemediler bir türlü. oyuncularda da yorgunluk, motivasyon düşüklüğü var çok belli. tabi haziranda temmuzda maç oynanıyor, normal bence.

    başakşehir'i yenmemiz lazımdı, iyi de oynadık, yenemedik ama oyun umut verdi. bu şanssızlığı kalan maçlarda kırabilir miyiz göreceğiz ama linnes ve lemina da tekrar sakatlandı. sakatlıklar bitmiyor bir türlü şaka gibi. biz 67 puan yaparsak başakşehir maksimum 66 yapmalı çünkü ikili averaj da onlarda. bu da şu demek maksimum 2g 3m ya da 1g 3b 1m gibi bir performans sergileyecekler. 5b de olur ama 1g 4b olmaz mesela. yani mağlubiyet şart oğlu şart. zaten bu senaryolar içinde en mantıklısı 1g 3b 1m gibi görünüyor. antalya'ya eksiklerle gidiyorlar, ligin zirvesi dışında kasımpaşa ile en formda olan takım antalyaspor. 4 gün arayla hem başakşehir ile hem de trabzon ile oynayacaklar.

    kısacası trabzon-başakşehir ikilisinin ortak maçları; antalya-denizli-konya-kayseri, bu 4 takımın 3'ü alt tarafta can çekişiyor, özellikle antalya ve kayseri daha umut veren bir futbol oynuyorlar, konya son kurşunlarını atıyor, denizli ise sezonun başından beri sağı solu belli olmayan bir takım.

    arkadan gelen bir beşiktaş tehdidi var ama bir problem olacağını sanmıyorum, ancak kazanmamız lazım artık, kazanamıyoruz nasıl iş bu?* umuyorum mutlu sona varırız, varamazsak da en iyi sıralamayla bitiririz ama kazanamadıktan sonra dediğimizin bir önemi yok. ben de umudumu kesmiştim ama bir süre sonra gene umutlanıyor insan. cidden umut en ağır işkence insanın kendisine.*
  • 126
    dünkü maci(bkz: 14 haziran 2020 çaykur rizespor galatasaray maçı) kaybedecegimizi biliyordum ama muslera ' yi kaybedecegimizi düşünmemiştim. maçları 90 dakika izleyemediğim için sözlükte teknik ve taktik konularında yazmıyorum. ama en iyi bildiğim bu işin psikolojik yönü. dönüşümüzün ıyi olmayacağını biliyordum bir ihtimal belki dedim. ben bile odaklanamaďım.biz pandemi sürecinde en çok etkilenen takım olduk. üstüne başkanımızın hastalığı. belki ilk maçımızı evimizde oynasaydık daha farklı bir oyun izleyebilirdik. yolculuk yapmak bile etkilemiştir oyuncuları. evet 3 puan kaybettik, oyuncularımızı kaybettik ama matematiksel olarak kaybetmedik. önümüzdeki 7 haftada kime ne olacağı belli değil. biz yeter ki isteyelim ve oynayalım. sonucu bekleyelim. başkanın dediği gibi mücadele varlıktır ve biz bu yarışta var olacağız.
  • 81
    gecen seneki puan durumuna bakarsak cimbom’un kredisini neredeyse tukettigini ve artik puan kaybetme luksunun olmadigini rahatlikla görebiliriz. 2-3 beraberlik ve maksimum 1 yenilgi limiti var gibi duruyor. galatasaray’in bulldozer gibi gecmesi lazim ligin ikinci yarisini, yoksa sampiyonluk suban mumkun görunmuyor. tek umut sivas haric diger adaylarla farkin cok buyuk olmamasi.
  • 117
    sonunda olacakları bilmesem benim de umutla destekleyeceğim bir slogan olabilirdi.

    as kalecisi, as stoperleri, yedek santraforu sezonu kapatmış, en pahalı yıldızlarının ayağına top değmeden maç bitirdiği, seyircisiz maç oynamak zorunda olan bir takımdan 7 maçta 6 puan fark kapatıp iki takımın üstüne çıkarak şampiyon olmasını beklemenin makul bir yanı da yok, bize faydası da yok.

    galatasaray haftaya rize'den daha iyi bir takımla maça çıkacak. maç seyircisiz. kalede yedek kaleci, 4. stoperinin yanında ya 16 yaşında bir çocuk oynayacak, ya da bir orta saha oyuncusu. 34 yaşındaki tek forvet oyuncusu maçta yorulsa ya da ufak bir sakatlık geçirse yerine alacak forvet oyuncusu yok. diğer as oyuncularından üçü sarı kart sınırında, mümkünse onlar da kart görmeyecek. böyle bir mayın tarlasından sağ çıkarsa 6 maçı daha olacak benzer şartlarda oynayacağı. berabere kalsa mantıksal olarak şampiyonluk şansı bitecek.

    bize faydası da şu yüzden yok: makul olmayan beklentilere girmek, sezon sonunda paydaşlarımıza (hoca/yönetim/oyuncular) gerekenden fazla, hatta bazılarına hak etmedikleri bir tepki gösterilmesine yol açar anca.

    mesela okan kalan 7 haftada, bir yedek kaleciden bekleyeceğimiz düzeyde, ortalama bir kalecilik yapsa ve bu şampiyon olmamıza yetmese eyvallah denip geçilecek mi? geçilmeyeceğini biliyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın