her şeyden önce, bırakalım semih'in maşallah dedirten performansını, şöyle bi' kenara koyalım bir kaç dakikalığına muslera'yı, melo'nun adamlığını, eboue'yi, diğer aslanları.. her şeyden evvel gelen bir şey var, ne mi? yönetim, futbolcu, taraftar olarak gerçek bir takım olmayı başardık. en büyük eksikliğimizdi takım ruhu, en büyük dezavantajı, en büyük avantaja çeviriyoruz git gide. fatih terim, en başta dediğini yapıyor ve florya'yı eski haline döndürüyor. en son ne zaman takım florya'dan bugünkü gibi uğurlanmıştı ki mesela?
beraberliğe falan sakın ha aldanmayın, üzülmeyin, galatasaray'da çok güzel bir ortam var, güzel günler yakın..
maçla ilgili söyleyecek fazla bir şeyim yok. kısa kısa; semih, maçın başlarında kart görmüş olmasına rağmen inanılmaz bir maç çıkarttı. servet devre arasında - çok şükür - gider başka takıma.melo'nun duran top sırasında topu, melo'nun topu kullanmasına izin vermeyen beşiktaşlıya çarptırtmasından sonra oyun nasıl devam eder? benim bildiğim sarı kart bu pozisyonun cezası. balta genel olarak fena değildi ama o gol pozisyonunda çıldırttı. sabri'nin sakatlığı çok kötü oldu. zaten şu milli takım arası bi' yarasa galatasaray'a. riera, balına bir kaç pozisyona girdi sadece o kadar. hala emre çolak kadar faydalı olamıyor. engin, ayhan'ın çıkmasıyla orta sahada daha etkili oldu ikinci yarı. beşiktaş'ın bir çok atağı, bizim kaptırdığımız toplardan oldu resmen. son olarak, maçın hakkı beraberlikti. öyle de bitti.
muslera için ise sadece; "kedi canını senin!" diyorum.. elmander ile girdiği iddiayı da kazanmış oldu böylelikle. kalende kaleci olması ne güzel bir şeymiş böyle yahu..
he bir de, ujfa, sakal bırak tez zamanda, olmamış böyle ben sana diyeyim.
şimdi, önce lig tv'ye gelelim. yahu maç mı anlatıyorsunuz, mesaj mı attırmaya çalışıyorsunuz millete? atv'nin yaptığı dizi reklamını geçtiniz. nedir bu 'kim girecek kim çıkacak' saçmalığı? saçma sapan bir şey yazıp gönderecektim de vazgeçtim. eminim vardır yazan da. o değil de, ciddi ciddi mesaj atanlar var mıdır ki? bana oyundan kim çıkarsa çıksın 'zaten taraftar da bunu istemişti yea' diyerek de sallıyorlar gibi geldi. maçın da tüm zevkini alt üst ettiler zaten, tam pozisyon oluyor, gidip tuhaf tuhaf yerleri gösteriyorlar falan..
gelelim tribündekilere..
aslanlar yalnız kaldı bugün orada. - beleştepe'de baskın falan olmuş sanırım meşalelerle diyorlar, o "saldır beleştepe oley" tezahüratları da onaymış -. yalan yok, çarşı'nın tezahüratlarını falan hep beğenmişimdir, hala daha beğenirim, iyi iş çıkartıyorlar çoğu zaman. fakat bu, senelerdir süregelen reklam kokan hareketleri gerçeğini değiştirmiyor. van için soyunulmuş, eee, yani? hilal cebeci de soyunuyor, doğuş da, esra ceyda kardeşler de. marifet mi oldu şimdi soyunmak? yardım yapıyoruz diye atkı atılır sahaya, milletin gözüne soka soka.. ayrıca, kendisiyle bu kadar çelişen bir başka taraftar grubu da görmedim. bi "yıldırım demirören yeter", sonra "büyük başkan demirören" olur o. şimdi bir yandan van'a yardım diyorlar, bir yandan sahaya yağdırıp, basıyorlar küfürü. iyiymiş tabi.
yalnız anlamadığım bir şey, biz arena'da küfürlü tezahürat yapmamak için boşuna kasıyormuşuz. meğer küfürlü tezahürat serbest olmuş ya la!
bakalım güzide federasyonumuz ne ceza verecek.. ben size söyleyeyim, bir kınama mesajı yayınlarlar, bir de 15-20 bin lira ceza. çok bile yahu!!
bakalım güzide basınımız yarın neler yazacak.. "büyük olay! van için soyundulaaaaar!" tarzı manşetler bekliyorum kendilerinden. evet, van için soyundular ve tüm dertler bitti van'da..
melo'nun maçtan sonra, herkes kafasını gözünü korurken tribünlere karşı yaptığı, "gelin buradayım, atın hadi" hareketi.. adamsın be melo.
he bi' de rıdvan var. rıdvan, yok be onunla ilgili bir şey yazmaya değmez. takılsın kendi halinde. he rıdvan'cığım he deyip geçin.
kalecisinden forvetine, yönetiminden teknik heyetine, taraftarına, yürüyedur şanlı galatasaray!
http://jaimelesport.blogspot.com/...me-galatasarayl.html