kadıköy’de galibiyet alamayışımızı bu kadar abartmanın ne anlamı var anlamıyorum. bunun sayısız örneği var avrupa futbolunda. örneğin real madrid de deportivo de la coruna’yı deplasmanda 19 yıldır yenemiyor. şimdi deportivo real madridden büyük mü oluyor? aynı şey dünyanın en büyük kulübü barcelona için de geçerli. on yıldır real sociedad’ı yenemiyorlar deplasmanda. bunları bu kadar büyüttüklerini sanmıyorum. bence bunu fener medyası büyütüyor, heyula (zihinde tasarlanan korkunç hayal) haline getirip taraftarı psikolojik olarak sindirmek istiyorlar.
fenerbahçe’yi daha geçen hafta kadıköy’de akhisar üçledi. normal bir maç gibi çıkmalıyız. iyi hazırlanıp korkmadan, evet tekrar ediyorum “korkmadan” oynamalıyız. fener medyasının bir hafta boyunca yaptığı yayınlarının tek amacı var galatasaraylı futbolcu, taraftar ve teknik heyetini korkutmak ve maça 1-0 geride başlatmak. gerçi fatih terim’i ve teknik ekibi değil fenerbahçe uzaylılar gelse korkutamaz. fatih terim korkan futbolcuyu da sahaya çıkarmaz. fatih terim ve ekibi oradan puan istiyorsa alır çıkar ve buna da kimse engel olamaz. bu kadar net.
tek endişem ahlaksız ve allahsız hakemler. örneğin sezonun ilk maçında haksız yere belhanda’yı atan cücü ya da bir başka hakem aynı kararı kadıköy’de fenerli herhangi bir futbolcu aleyhinde verebilir mi? asla veremezler çünkü hepsi korkarlar. mafyadan korkarlar, katillerden korkarlar. bunların galatasaray’da olmadığını da bilir bu şahsiyetsizler. bilirler ki galatasaray bu ülkenin tek medeni takımıdır ve futbolun bir oyun olduğunun, bir şov olduğunun bilincindedir. aynı şeyi fenerbahçe için söyleyebilir misiniz peki? asla. onlar için farklı anlam taşır futbol. onun için açıkça derler ki “darağacına da gitsek son sözümüz fenerbahçe.” bu ne anlama gelir bir düşünün. spor kulübü yöneticileri neden darağacına gitmekten bahsederler. sahada centilmence mücadele etmekten dolayı olamaz herhalde.
şu anda beşiktaş onların anladığı dilden konuşmaya çalışıyor ama nereye kadar gidebileceklerini bilemiyorum. ahmet nur çebi bu konuda fikret orman ile birlikte gözünü karartmış vaziyette ama dediğim gibi nereye kadar gidecekler göreceğiz.
bu arada josef souza ve diğer bütün futbolcularını aşırı motive (!) edeceklerinden ona göre önlem almalıyız. maicon, serdar aziz başta olmak üzere bütün defansımıza pres yapacakları da gün gibi aşikar. yine iki ön liberomuza da aynı baskıyı yapacaklar. o nedenle selçuk inan ile değil tolga ciğerci ile başlanması gerektiği kanaatindeyim. selçuk inan belki son yirmi dakika için hamle oyuncusu olarak kullanılabilir.
(bkz:
17 mart 2018 galatasaray fenerbahçe maçı)