• 126
    bu hareketle ilgili yanlis algilamalar mevcut.

    bu yanlis anlasilmanin musebbibi burasi bok gibiydi biz gelip temizleyecegiz anlayisi ne yazik ki. bu yaklasim, burasi icin yillardir emek veren ya da yeni gelmesine ragmen caba gosteren yazarlari irite ediyor. yani eskiden superdi siz geldiniz bombok oldu biz simdi yeniden duzeltecegiz seklinde genellemeler olursa bu iyi niyetle baslayan hareket ters tepki yaratip bolunmeye yol acar. tamam, biz de sozlukte ortam mukemmel otesi, her sey galatasaray`a yakisir durumda demiyoruz. evet yeni gelenler icerisinde troller de var ki temizlenmeye calisiliyor. fakat bu durum asla haksiz genellemeleri beraberinde getirmemeli.

    eski yazar diyoruz misal ama imparator asdshfdhfds yazan adam 1. nesildi ve ucuruldu. ya da bu baslik altinda erken bosaldi diye trolleme yapan da sozde bu devrimle geri donen yazarlardan biri? nasil olacak bu is?

    yanlis anlasilma olmasin, bu hareketle geri donen yazarlarin hepsi benim gozumde ideal galatasaraylilardir. kendileri sozlukten uzak diye onlarla iletisimde kalmak, haberdar olmak adina ben twitter hesabi actim. o kadar seviyorum yani. burada kendilerini yargiladigim anlasilmasin ama neden boyle onyargi ile yaklasildigi sorusuna bir cevap olabilir anlaminda yaziyorum bunlari. cunku yapmak istedikleri seyler burada eski-yeni butun herkesin istedikleri hareketler ama haksiz genellemeler yaparak incitici olmamak gerekir. o zaman insanlar savunma psikolojisi icine girebiliyorlar cunku.
  • 127
    yapılış amacından ziyade yapılış şekli irdelenen devrim.

    verilen tepkileri eski yazar adı altındaki arkadaşlar ya anlamıyor yada anlamak istemiyor. kimse size neden geldiniz demiyor arkadaşlar. biz neden bağıra bağıra gelme ihtiyacı hissettiniz, neden siz bok ettiniz biz düzelteceğiz havalarında sözlüğe daldığınızı soruyoruz... imparator asdasdasdasd diyen yazarla belki en çok uğraşan benim. hatta belki değil ya o benim kesinlikle. sen olmasanda ben elimden gelenin fazlasını yapıp moderasyona durumu izah ediyorum adam atılana kadar peşinden koşuyorum zaten için rahat olsun, sözlüğe gözüm gibi bakıyorum zaten.

    çünkü burası benim sözlüğüm. neden benim biliyor musun ? sözlüğün sizin tabirinizle içine sıçıldığı zamanlarda bu adamlarla ben mücadele ettim sen twitterda geyik yaptın. tabi bunu bütün dönen yazarlar için söylemiyorum özel mesajlarla diyalog halinde olduğum abilerim ve kardeşlerim üstüne alınmasın ama açılın sahibi geldi ne lan diyerek espiri yaptın tamam ama hoş oldu mu ? biz döndük sizin beceremediğinizi yapacağız dediğinde bizi kutuplara ayırmadın mı ? sözlükte sayenizde yeni trend eski yazarlar vs. yeni yazarlar oldu çoğumuz için. ben kendimi dışlanmış hissediyorum senin yüzünden ve benim gibi düşünen yazarların sayısının da azımsanmayacak kadar çok olduğunun hepimiz farkındayız.

    şimdi biz ne yapalım ? siz geldiniz madem mission completed biz artık pilot olalım yada başka bir sözlük kuralım. sonucta siz yokken sözlüğe göz kulak olma işini başarıyla olmasa da tamamladık. artık bize burada ihtiyaç yok mu ? sahipleri gelmişken biz halt etmek mi düşer ? ne yaptığınızın umarım farkındasınızdır artık... bize karşınızdakiler küçük çocuk değil falan dediniz ama büyük insanlar söylediklerinin sonuçlarının neler olabileceğini düşünür ve ona göre yazar çizer. biz bu yaşa kadar böyle gördük böyle öğrendik. kimse kusura bakmasın.

    son olarak neverfall'a ve diğer birkaç yazara teşekkür ediyorum. neden tepki gösterildiğinin farkında oldukları ve sözlüğe geri dönüşlerini samimi bir şekilde bizlerin gözüne sokarak değil hep bizimleymiş gibi gerçekleştirdikleri için.
  • 128
    ben de eski yazarlardan sayılırım. yani mayıs 2009 tarihinde kayıt olduğum düşünülürse sözlüğe, 4 yılı devirmiş olacağım birkaç ay sonra. bu süre zarfında sözlüğe ne kattığımı inanın ben de merak ediyorum. bu başlıkta kendi tabirleriyle "geri dönen" yazarların bir kısmını bizzat tanıyorum ve kendileriyle halen görüşüyorum, büyük çoğunluğunu da sözlüğe katılmamın ya da katılmalarının ilk günlerinden beri takip ediyorum.

    sözlüğün eski havası bir başkaydı, burası net. kaliteli yazan insan çoktu. oylanmayı hakeden giriler çok daha fazlaydı, gerek olumlu gerekse olumsuz yönden. çünkü içleri dopdolu girilerdi bunlar. sözlüğün son dönemlerinde geldiği durumu düşünürsek, eskiden var olan ama çeşitli sebeplerden dolayı uzaklaşmış bazı yazarları tekrar klavyelerini kullanırken görmek gerçekten cazip bir seçenekti sözlük için.

    lafı klişe ve günlerdir yazılıp çizilen "kalite" ve "gerçek galatasaraylılık" gibi kalıplarla fazla uzatmak istemiyorum. 12.12.12 eski yazarların sözlük devrimi başlığının açıldığı saatlerdeki coşkusu ve eskiden okumaya alışkın olduğumuz isimleri sözlük semalarında görmek güzeldi. fakat o şaşaalı ve büyük ses getiren girişten sonraki 10 günde, "eski yazarlar"ın en azından giri açısından beklediğimiz aktivitesini görememek bizleri şaşırttı. biz bu devrimin ne yapılış amacını sorguladık ne de yapılmasına köstek olduk. sadece yapılış şekli ve sonrasındaki sessizlik üzerine kendimizce yorum getirdik. herhangi bir art niyet içermeyen ve tamamen spontan olarak gelişmiş bu latif girişimin bu kadar ciddiye alınarak yorumlanması ilginç. komik olmayı değil kendi arasında eğlenmeyi istemiş bir takım yazarın kimsenin ne kişiliğine ne de karakterine saldırmadan yazdığı birkaç giridir söz konusu olan.

    ne kimsenin günlük hayatındaki yoğunluğu hakkında bilgim vardır ne de internette takılmaya ayırdığı vakti hakkında. hepimizin bir takım sorumlulukları ve meşguliyetleri var. 7/24 sözlükte başlık doldurulmasını beklemenin de absürdlüğü hepinizin malumu. ama eleştirirken karşı tarafı belli bir yaş grubuna alay edercesine sokmak ve "ilkokul seviyesi" gibi hoş olmayan tabirlerle itham etmek; belli olgunluğa sahip büyüklerimize yakışmıyor. akıl yaşta değil baştadır. bugün burada "erken boşaldı" ya da "deviremedi" şeklinde yazılan girileri ilkokul seviyesi ya da seviyesizlik olarak nitelendiren insanlar; sabahtan akşama kadar atomu parçalıyor, sigmund freud'un psikanalitik kuramını tartışıyor ya da van gogh'un yıldızlı geceler eserindeki 11 yıldızın anlamını sorguluyor ise önlerinde saygıyla eğilmeyi borç olarak bilirim. kaldı ki tüm bunlar olmasa bile, arkadaş ortamınızda hiçbiriniz mi "seviyesiz"leşmiyorsunuz abi? amacım tartışma çıkarmak ya da kimseye laf sokmak değil, direkt olarak rahatsız olduğum bir konuda fikrimi belirtmektir. umarım bunun için de ayrı bir tepki gelmez.

    son olarak, bunca gürültü ve şamatadan sonra sözlüğümüzün gerek eski gerekse yeni yazarlarından bir isteğim var. okumaya başlayınca akıp giden, kimi zaman gözlerimizi dolduran kimi zaman da güldürüp eğlendiren, gerçek galatasaraylılık bilinciyle dolu yazılarından bizleri mahrum etmesinler. okuyalım oylayalım, çevremizdekilere okutalım, anlatalım, hepimiz kazanalım. sözlük kazansın. çabamızın adı galatasaray, nifaka gerek yok. sabah 8 akşam 5 ders görüp, hastanede hasta başında 4 saat ayakta dikilip, acilden nöbete, amfiden kütüphaneye koşan 22 yaşındaki bir üniversite talebesi olarak; bulduğum bu kısıtlı boş vaktimi sözlükte geçirmekten haz alıyorum. maksadım kimseye saygısızlık etmek değildi, değil de.

    saygılar.
  • 130
    ayrımın eski-yeni değil, iyi-kötü olmasını destekliyorum. ben de eski denilebilecek bir zamandan beri burdayım ama bu süreçte destek vermedim, çoğu zaman geyik yaptım. 4 seneye yakın zamanda 280 entry girmişim. yeni bir arkadaş vardır benden çok çok daha fazla destek vermiştir kısa sürede. işte bu devrim gelirken sadece ''kötü''ye eleştiri olarak geldi fakat diğer olumlu işler yapan yazarlara da yanlış anlaşılacak ortam yarattı. alınganlık için ortam var malesef, çünkü yazılardan niyet anlaşılmaz insanları tanıyarak niyet anlaşılır. çoğu kişiyi tanıyorum ve ne demek istediklerini %100 anlıyorum ama tanımayan kesiminin benim anladığım gibi anlamasını beklemek biraz zor.
  • 131
    geri dönen yazarların sözlüğü kullanımı yeteri kadar anlaşılmadığı için "devrim yapamadılar ki, keh keh" şeklinde garip bir algı oluşmasına anlam veremediğim durum. kendi adıma konuşacak olursam, sözlük yaklaşık 1 aylıkken burada yazar olan biriyim. yazar olmamla askere gittiğim arasındaki yaklaşık 2 yıllık bu sürede oldukça da aktiftim. buradaki aktiflik her aklıma geleni yazmaktan ziyade, konu ile ilgili fikirlerin ne olduğunu öğrenmek adına girişlerin ne olduğuna bakmaktı. yani sözlüğün varlık amacı yazılmasından önce okunabilir olmasıydı benim için. o sebeple bu yoğun olarak aktif olduğum süreçteki aşağı yukarı tüm önemli olayları hatırlayabilmekteyim, çünkü başlık başlık okuyordum.

    sonra bilindiği gibi o eski tadın alınmaması sebebiyle uzaklaşıldı buradan. kendi adıma tamamen terketmedim ama aykırılık gördüğüm yerde de müdahil olmadım, içimden gelmedi çünkü. fakat işler iyice sarpa sarmaya başlayınca artık müdahil olma ihtiyacı oluştu. çünkü her şeyden öte bu platform sayesinde pek çok kişi ile tanışma fırsatımız oldu. arkadaşların da defalarca belirttiği gibi, bir gönül borcumuzun olduğu da aşikar.

    şimdi 12 aralık 2012'den beri her günümün belli süresini tekrar buraya ayırmaya çalışıyorum, ama yine de önceden yaptığım gibi, öncelikle okuyarak. üzülerek de görüyorum ki insanlar sadece entry girişini içindekileri kusmak için yapan sayısı oldukça fazla. fakat bu işlemin öncelikli olduğu yer burası değil, sorun bu. daha geçen gün, aynı başlıkta aralarında 8 entry var iki girişin. neredeyse aynı şeyi yazdıklarını gördüm ve açıkçası sinirimi bozdu bu durum. toplasanız 3-4 kelime fark var yazdıklarında. şahsen de tanımıyorum yazarların ikisini de ama eminim ki sonra yazan yazar, o entriyi okuma zahmetinde bulunsa farklı bir şekilde derdini anlatırdı. olayın iyi kısmından bakmaya çalışıyorum, çünkü okuduğu halde aynısını yazmaya çalışıyorsa daha hastalıklı bir durum var ortada. gerçi şu da var bu aynı entriler için yaptığım ihbar "haklı olduğum" cevap mesajında belirtilmesine rağmen hatalı ihbar olarak değerlendirdi, o da ayrı bir saçmalık zira, neyse şu an konumuz o değil.

    bu sözlüğe kendi imkanları dahilinde vakit ayırmaya çalışan bir kardeşiniz/abiniz olarak, yeni & eski, genç & yaşlı ayırt etmeksizin şunu belirtmekten usanmayacağım; ne olur öncelikle okuyun. kim nelerden bahsetmiş görün, daha sonra kendi fikrinizi sunun. ayrıca yeni başlıklar türetmeye çalışın, ukde doldurun. bunlar sözlüğe yapılabilecek en güzel katkılar. hazır geçmişe gitmişken benim ya da başkasının o zaman için hunharca eleştirdiğimiz ama şimdi el üstünde tuttuğumuz kimseleri ya da o zaman dilenirken öldüğümüz, şimdi yolda görsek yönümüzü çevirecek olduğumuz kişileri keşfedin, sonra bunlardan bana ofsayt verin mesela*, makara yapın. emin olun bu formatta kullandığınızda sözlük çok daha benimseniyor.

    edit: imlâ
  • 135
    günün belli bir saatinde toplu olarak "biz döndük ha, devrim yapıyoruz şimdi, herkes akıllı uslu olsun" mesajları verilerek sözlüğe "yazmayı" bırakmış sözlük yazarları tarafından yapıldığı varsayılan devrim. ben de dahil olmak üzere yazarlarca pek bir umut ve mutlulukla karşılanmıştır ama neyi değiştirdiği veya neye yaradığı tartışılabilir. bir de asıl devrimin yenisiyle, eskisiyle galatasaray sözlük yazarları tarafından örgütlenilip tribünlerde gerçekleştirilmesi gerektiği gerçeği vardır ki bu konu ayrıca değerlendirilmesi gereken bir konudur.

    (bkz: türk telekom arena güney tribün)
  • 137
    bence abartılmış ve sönmüştür. sözlükte iki troll var diye tüm herkesi yahut büyük çoğunluğu 'yetersiz' ilan etmek, yeni nesilleri sanki hepsinin yaşı küçükmüş de sözlüğü bozmuş olarak değerlendirmek saçmalıktır. açık açık söylenmedi ama biz geldik her şey düzelecek demek ne demektir? demek ki siz mükemmelsiniz bir tek sözlükte sürekli yazanlar yetersiz. her nesilden vardır galatasaray'ın kutsalına dil uzatan. biz mükemmeliz gittiğimiz yer mükemmel olur sözlük sizin gibilere mi kaldı gibisinden tavır ve davranışlar hoş değil.

    ha bir de neyi devirdiniz be abi? sözlük lan burası vallahi komik geliyor. evet değişen hiçbir şey yok. aynı tas aynı hamam. sözlük de şu an sizin yokluğunuzdan ölmüyor kanımca, gayet hoş bir ortam var.
  • 141
    hayatı boş olmayan adamların yaptığı devrimdir. bu adamlar hayatlarında kendilerine ayırabildikleri zamanları da galatasaray için kullananlardır. her gün iletişim halindedirler neler yapabiliriz diye. çürük elmalarla kaybedecek vakitleri yoktur. zira kendileri çocuk bakıcısı değildir.

    amaçları sadece "galatasaray" dır. galatasaray'a zarar verecek olan her şeyin karşısındadırlar.

    galatasaraylılığı bir ayrıcalık olarak benimsemekle birlikte, bu ayrıcalığı da ona köstek olarak değil destek olarak değerlendirmektedirler.

    dipnot: devrim kelimesi aslında pek uymadı, çok iddialı oldu. sadece galatasaray için emek harcayanların olduğunun bilinmesi ve ona her türlü saldırıda bulunanların karşısında birilerinin olduğunu hatırlatmaktı amacımız.
  • 142
    galatasarayda veya onun için oluşturulan bir oluşumda hiç bir zaman devrimi gerektirecek durumlar ortaya çıkmamıştır. olsa dahi galatasaray adının geçtiği hiç bir yer, kimsenin tekelinde değildir.

    seni aramıza almayız, seni dışladık, sen çürük elmasın*, altını alıp biberonunu veremeyiz gibi yaklaşımlar çok nahoş yaklaşımlardır. galatasaraya zarar verecek durumların karşısında olmaları için, karşıdakinin görüşünü dinleyip saygı göstermesi gerekmektedir.

    eğer bir gün galatasaray birilerinin tekelinde olursa (u: örnek olarak, ateş ünal erzeni seçmeyerek, cem uzanın tekelinde olmadığını, bazı değerlerin parayla satın alınamayacağını göstermiştir genel kurul) orada galatasaraylılık değil menfaat ilişkileri başlar. menfaatin olduğu yerde arma sevadası olmaz, ama kulüp başkanı olarak, ama sözlükte birinci nesil yazar olarak olarak...
  • 143
    devrim kelimesini ele ayağa düşürmekten öte hiçbir şey ifade etmeyen geri dönüş, yorum veya başlıktır. bu arkadaşların gelmesi sözlük yapısında kökten bir değişikliği bırakalım işleyiş ve mantığında en ufak bir değişime yol açmamışken bu olguyu devrim diye adlandırmak lafı güzahtan başka bir şey değildir. sonuçta burası galatasaray sözlük ve burada eski yeni ayrımı gözetmeksizin tüm galatasaraylı sözlük yazarlarının ortak platformu olduğu düşünülürse oldukça abartılı yorumlara konu olmuş bir olay diyebiliriz ayrıca bu duruma rahatlıkla.
  • 146
    (bkz: geldikleri gibi gittiler)

    oysa ki biz kendilerinden galatasaray sözlük'ün temellerini atan, bize çoğu başlık için yazacak şey bırakmayan o adamlardan feyz aldık buraya gelirken. hala dönüp ilk günlerde yazılan o entryleri okurum. çok sağlam kalemler var, çoğu kapalıdan, eski açıktan, ali sami yen'den... hepsi arma sevdalısı...

    ne oldu nasıl oldu da gittiler bilmiyorum ama kalanlar, sonradan gelen bizler ve bizden sonra gelecek olanlar burayı kendilerinden daha çok sahiplendi galiba. galatasaray'ı demiyorum bak o ayrı, o hepimizin fakat galatasaray sözlük benim için şu anda yazanlardır. ne zaman gelir kaldıkları yerden devrimi devam ettirirler o zaman bizde safları sıklaştırırız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın