galatasaray ve türk futbolundaki en büyük sorun, futbolcuların fizik olarak hantal, ağır olması. bu yanlışı bozan az sayıdaki futbolculardan biri yasin. bu yüzden
4 şubat 2015 galatasaray balçova yaşamspor maçı'nda sürekli pozisyonların içindeydi. kendini gösterdi. oyun içinde devamlı aktifti. türk futbolunda sadece hız ve çabukluk bile büyük fark yaratıyor. bjk ve fener bu yüzden daha rahat maç kazanıyor, rakiplerine daha az pozisyon veriyorlar. futbolun temelinde koşmak var. a noktasından b noktasına en kısa sürede varan, her zaman bir adım öne çıkıyor, kendine avantaj sağlıyor. galatasaray'daki en temel sorun işte bu yanlış kadro mühendisliği ile ağır, temposuz, çabuk olmayan futbolculardan kurulu bir takım oluşturulmuş olması. koray, hakan balta, chedjou, semih, selçuk, yekta, melo, kısmen sneijder, olcan, pandev hiçbiri hızlı oyuncular değiller. bu futbolculardan sadece sneijder çabuk ama o da koşu anlamında hızlı değil. bu yüzden fizik olarak hızlı ve çabuk rakiplerle başa çıkmakta zorlanıyoruz. yasin de, gökhan töre de, olcay şahan da, benzer oyuncular. aman aman bir teknikleri yok, sürekli tercih hataları yapıyorlar, olgun futbolcular değiller. çoğu zaman heyecanlarına yenik düşüyorlar ama türk futbolu için sadece hız özelliği bile ciddi fark yaratıyor.
bu tür futbolcular niye avrupa'da barınamayıp türkiye'de iş yapar hale geliyorlar? çünkü türkiye ligi aynı katar ligi gibi inanılmaz vasat bir lig. çoğu futbolcu hantal, çoğunda teknik yok, akılla değil iç güdüyle futbol oynuyorlar. 2013-2014 sezonunun lig ikincisi avrupa'da 19 gol yiyor, milli takımın hali ortada. kazakistan'ı yenince ciddi ciddi sevinen bir futbol ülkesi haline geldi türkiye. yerli türk futbolcusu ederinin 5-6 katı para kazanıyor burda. altyapılardaki gençler umutsuz. hüseyin altuğ taş gibi oyuncular büyük takımda şans bulacaklarına inanmıyorlar. nasıl inansınlar ki? sağolsun hamza hamzaoğlu gibi isimler genç oyuncuların böyle düşünmelerini sağlıyorlar. 3.lig takımyla oynarken bile 81.dakikada oyuna giren genç futbolcunun ruh halini düşünün. geleceğe nasıl umutla baksın bu futbolcular? nasıl kendilerini motive etsinler? türk futbolunda, taç çizigisi kenarında rakipleriyle güreşip topu kaybeden hamit gibi isim yapmış yerliler, sinan gümüş gibi pırıl pırıl gençlerin her zaman tercih olarak önlerindeler. bu bozuk sistemden doğru futbol, doğru futbolcu çıkmaz. yasin dedim nerelere geldim arkadaş. kısaca türk futbolundaki her şey çarpık. devamlılık, süreklilik sağlanamıyor. çünkü komple futbolcu, komple yönetici yok. hızı olanın tekniği yok, tekniği olanın gücü ve hızı yok. yöneticide para var vizyon yok. teknik adamlarda cesaret yok. sonuç türkiye'de futbol yok.