• 27
    maç başına yedirdiği gol sayısı 1'in altında olamayan semih kaya'nın 1'e düşürülmesini istediği yabancı sınırı yüzünden nonda'ya, elmander'e gösteremediğimiz fazilet. yerler hocaları kendisini "anlayamadığı" için rakibinin peşinden koşmayan, maç içinde hocayla tartışmaktan önündeki topu almayan, formayı çıkarmaya kalkan selçuk'u. yerler en büyük başarısı kendini taraftarın bir kesimine sevimli gibi göstermek olan, kendisini yolda görsek titreyerek imza isteyeceğimizi iddia eden tipi.

    nonda, elmander gitmiş. culio'nun yerine yekta'yı takımda tutmuşuz. milyonluk evlatlar için duygu sömürüsünü a spor'daki eski futbolcu ağabeyleri yapar, aklı olan kimse de bir yerine takmaz.
  • 30
    vefa mı? istisnai olaylar dışında galatasaray fazlasıyla vefakar takımdır. örnek olarak boşta kalınca neredeyse kulüp bulamayacak topçular sırf camianın çocuğudur vs denilerek çok iyi sözleşmelere imza atmışlardır ve bu sürede takıma katkıları neredeyse yoktur, ayrıldıktan sonra da kulüp bulamazlar hızlı düşüşe geçerler. örnek mi? pek fazlalar.. mustafa sarplar, aydın yılmazlar, sabriler, hamitler, volkan arslanlar... bu liste uzar gider. kimi alt yapıdan kimisi sağdan soldan geldi ama sonuç aynıydı. özetle çoğu kişi fazlasıyla karşılığını aldı. işe yaramayanlar birazda galatasaray'a vefa göstersinler de gitmesi gerektiğinde gitsinler.
  • 33
    yaşım yetmiyorken kulübümüzü vefasız sanardım. nasıl olur da hasan şaş'a, arif'e yol verilir gibisinden düşüncelerim vardı. yaş olgunlaşınca anlıyorum ki bizim yaptığımız vefasızlık değil aklını kullanmakmış. şu gün yapılanlarsa vefadan da öte resmen enayilik. sabri'nin düne kadar, selçuk'unsa hala bu kulüpte olmasının başka açıklaması olamaz.
  • 34
    galatasaray taraftari sadece galatasaray'a vefa gosterir. ayni galatasaray futbolcusunun, galatasaray yonetiminin, galatasaray'daki herhangi bir kisinin yapmasi gerektigi gibi.

    gel bu takıma, hayatinda baska hicbir sekilde hayalini bile kuramayacagin paralari kazan, san, sohret, her gittigin yerde sanki buyuk adammis gibi karsilanmasi da cabasi olsun; sic, batir sonra da "vefa" diye masal anlat. oldu olacak birer turda sırtımıza (!) bindirelim.
  • 35
    galatasaray 'da olmayandır. son dönem galatasaray futbolcuları, ekmek yedikleri, zengin oldukları, sırf formasını giydikleri için günlük yaşamlarında kral muamelesi gördükleri takımları, onları bağırlarına basan, aldığı maaşın ciddi bir oranını onları desteklemek için düşünmeden harcayan, kendilerine laf gelmesin diye rakip takım taraftarıyla savaşan, yağmur kar demeden tribüne gelen taraftarları hakkında, başka klüplere gittikten veya futbolu bıraktıktan sonra ileri geri konuşarak, her fırsatta hiç çekinmeden ağzına geleni söyleyerek büyük bir vefasızlık göstermişlerdir. bir de hiç utanmadan, iki kelimeyi bir araya getiremedikleri halde kendilerini adam eden galatasaray taraftarına "vefasız" demeye cürret etmişlerdir.

    burası galatasaray arkadaş. olduğun sürece yüreğinle oynayacaksın. burdan ayrıldıktan sonra da bu camiaya saygı göstereceksin. işine gelmiyorsa yallah beyaz tv 'ye.
  • 38
    futbolda veya genel olarak profesyonel hayatta vefa diye bir sey yoktur. sadece bugun ve yarin vardir. bugun ne verebilirsin, yarin icin ne verme potansiyeli tasiyorsun? muzeler disinda kimse sizi gecmisiniz iyi diye tutmaz. hayatta her gun kendinizi yeniden ispatlamaniz gerekir, hele turkiye gibi bir ulkede bu kadar goz onunde bir is yapip, maci izlemeye gelen 50 bin taraftarin vip olmayan kisminin toplam gelirinden daha fazla para kazaniyorsaniz...
  • 40
    galatasaray, bugün galatasaray ise eğer, vefasız olduğundandır. bülent korkmaz’ı, hakan şükür’ü kadro dışı bırakabildiği için, mancini chelsea’ye elenince istifa diyebildiği için, üç kupalı hamza’yı, lider tudor’u gönderebildiği için galatasaray bugün galatasaray’dır.

    futbolcusu en kötü 2 milyon € alıyor zaten. hocamız alıyor 3 milyon €. ne vefası arkadaşlar?

    burası galatasaray. en büyük galatasaray. başarısızlığa tahammül yok burada. başarısıza vefa hiç yok.
  • 43
    bu gece ki tek gireceğim entry'i bu başlığa girmeye karar verdim. maç içinde ve sonunda çoğu yazarın çoğu görüşünü okudum. bir kaç troll harici hepsi haklı. benim de çok eleştirim var ama bu gece yazmayacağım. bu gece üzgün, kızgın ve minnet içinde giriyorum yatağıma.

    ne kadar yanlış açıklama yaparsan yap, ne kadar hata yaparsan yap, iyi ki varsın. iyi ki bu takımın başındasın. evelallah bu sıkıntıdan çekip çıkaracaksın bizi. çünkü yaptın, biliriz. sana bir vefa borcumuz var, ödeyeceğiz.

    seni çok seviyorum canım hocam!
  • 44
    he, galatasaray vefasız ondan böyleyiz biz. he.

    gönder bakalım kötü başladığı sezonda fenerbahçe'ye 4luk olan terim'i. yakın tarihin ne kadar değişiyor.

    gönder bakalım 90larda gol orucuna girmiş hakan şükür'ü, kötü geçen avrupa macerasından sonra alma, başarısıza tahammülün yok ya, neler değişiyor.

    13 yaşın instagram masturbasyon sözleriyle gelmeyin abi ya buraya. galatasaray'ın vefasızlığı yönetimler kaynaklıdır ve büyük bir çoğunluğu ayıptır, günahtır. nice efsane oyuncumuz jübile maçı bile yapamamış, nice efsanemiz zor günde elini taşın altına soktu diye o taşın altında bırakılmıştır. tamamı ayıptır. bununla övünen, değer yargıları olmayan bomboş bir insandır.

    başarıya yönelik olmak, hep daha yükseği hedeflemek iyi ve gerekli bir şeydir.
    ama bu yolda geçmişte başarıyı sana getirmiş insanlara nefret kusacaksan sıçayım öyle başarıya.

    istifasını isteyin, eleştirin. ama vefasızlık yapmayın. dozajı kaçırmayın.
  • 45
    geçtiğimiz 2 sezonu lig şampiyonu olarak tamamlayan, son sezonu 3 kupayla bitiren, bu sezon da 10. hafta itibariyle liderden yalnızca 3 puan geride olan bir efsane için istenmemesi gerekendir.

    ne vefası? terim'le en son 12-13 sezonunda şampiyon olduk falan mı zannediyorsunuz? 5 ay önce lig şampiyonu olan adamı ''vefa'' kavramı altında savunmak, hocanın istifasını istemek kadar saçma. hoca daha kredisinden yemeye başlamadı bile.

    son 2 sezonda 4 kupa kaldıran, bu sezon da en önemli rakipleriyle arasında yalnızca 1 puan bulunan bir adam zaten olağan durumda bu takımın başında kalmalıdır. bunu istemenin de vefa ile ilgisi yoktur.
  • 47
    fatih terim’e karşı olan borcumuzdur belki de. adı geçen her oyuncu hocanın önderliğinde galatasaray’a katkı vermiştir. öyle yazılar var ki sanki hayatlarında her şeyi doğru yapanlar hocayı asıyor kesiyor. hocanın da insan olduğu gerçeğini, yanlışlar yapabileceğini tolere etmemiz gerekiyor. başarısız olursa bile kime duvar olacağız ki hocadan başka. zaman çabuk geçiyor ve unutuluyor geçmiş. hoca dışında son şampiyon yapan onun öğrencisi, ondan önce de kendi öğrencileri ile cevat güler yaptı bu takımı şampiyon. hocayı asınca nefreti mi atıcaz vücuttan?

    galatasaray futbol takımı çok kötü oynuyor, beklenti-performans olarak dip noktadayız, öyle böyle bir hayal kırıklığı yok. ancak ayağa da bizi ondan başka kaldıracak yok.

    hocama başarılar diliyorum, bir günde kral olmadı o. hep destek tam destek.
  • 48
    galatasaray takımının mevcut kadrosunda vefa göstereceği tek oyuncu fernando muslera'dır.

    fatih terim'e sonuna kadar destek olunmasını ve hocaya saygısızlık edilmemesini isteyen birisi olarak da şunu söylemek isterim. bu taraftarın fatih terim'e artık vefa borcu yoktur. sebeplerime gelince.

    1- 2000 yılında tüm "kal bu sene kal bu sene" tezahüratlarına rağmen takımdan ayrılmıştır. taraftar ise kendisinin yeniden takımın başına dönmesi için baskı yapmış ve belki de galatasaray takımının geleceğine mal olacak şekilde lucescu'yu göndertip terim'i getirtmiştir.

    2- 2010 yılındaki rezil sezonun hemen ardından terim sesleri yükselmiş ve terim bir kez daha başkan istememesine rağmen takımın başına taraftar zoruyla getirilmiştir.

    3- terim aysal ile sorunlar yaşadığında ve takımdan gönderildiğinde evinin önünde başka hocaya nasip olmayacak bir kalabalık ile gözyaşları ile uğurlanmıştır.

    4- milli takım, demirören mevzularına rağmen 2017 yılında terim ismini yine taraftar haykırmış ve terim 4. kez galatasaray'a dönmüştür. takımın başı öne eğildiği her anda terim faktörü ile taraftar gitmiş ve takımı kucaklamış ayağa kaldırmıştır. herkese karşı terim'e destek olmuştur.

    bu taraftar hep hocaya inanmış, arkasında durmuş ve sabretmiştir. bu taraftar daha ne yapsın? daha nasıl vefa göstersin?

    artık taraftarın da sabır taşı çatladı. artık gerçekten terim'in terim gibi davranmasını ve verdiği sözü tutmasını bekliyor. sahaya savaşan, mücadele eden topçuları çıkarmasını bekliyor. o ısıran, gururlandıran terim futbolunu görmek istiyor.
  • 49
    “fatih terimi eleştirilenler kendisini galatasaraylı zannediyor” algısının ortaya atılmasına sebep olan hadise. hocanın gözünde eleştirenlerin taraftar değil de seyirci olduğu varsayımından hareket edersek, her şeyi çok bilen bazı sabit fikirlilerin gözünde de eleştiren kişilerin vefasızlık yaptığı sonucuna ulaşmak gayet olası görünüyor.

    öncelikle şunu belirtmek gerek; eleştirilen şey aslında salt fatih terim değil. uzaktan mantıklı ve tarafsız bir şekilde bakıldığında dahi yadsınamayacak başarılara imza atmış ve kimsenin yanına yaklaşamayacağı şeref madalyalarına sahip fatih terim figürü bırakın eleştiriyi, kuru bir “acaba”yı dahi hak etmiyor. zaten kimsenin haddi de değil. kimilerinin 1 şampiyonluk kazanan adamı kahraman ve efsane ilan ettiğini, kendi takımlarından kovulduktan sonra kanlı bıçaklı oldukları başka bir takımın başına 2 kere geçip tekrar döndüğünde efsane diye karşıladıklarını gördükten sonra fatih terim gibi bir yaşayan efsane genel hatlarıyla zaten eleştirilmemeli.

    gelgelelim an itibarıyla eleştirilen şey fatih terim değil, bu seneki fatih terim. bu seneki fatih terimin diğer senelerdeki fatih terim olmaması. bu seneki fatih terim kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin diyen fatih terim değil, hak edene hak ettiğini veren fatih terim değil.

    bu seneki fatih terim;

    -ruhsuzluğa koşulsuz tahammül gösteren,
    -yapacağım dediği hiçbir şeyi maalesef yapmayan, gençlere şans vermeyen, sahadaki lakayt tavırları bizimle beraber izleyip gereğini yapmayan,
    -banega takıntısı nedeniyle fernandonun gidişine göz yuman,
    -falcao beklentisi yüzünden farklı alternatiflere yönelmeyip ofansif yetersizliğe davetiye çıkaran,
    -babel bedelsiz alınıyor diye onyekuru gibi bir adamın tekrar kiralanmamasına sessiz kalan,
    -mariano/nagatomo maç sonuçlarına direkt etki edecek fahiş hatalar yaparken linnes gibi bir profesyonelin tribünden maç izlemesine sebep olan,
    -başta belhanda olmak üzere takımdaki birçok futbolcu sahada silüet gibi gezerken, her maç sonu açıklamasında ocak ayını işaret ederek bu futbolculara mecburum mesajı veren,
    -kadro tercihleri konusunda ben de hata yapmış olabilirim dedikten sonra enteresan bir şekilde aynı hataları yapmaya devam eden,

    bir fatih terim.

    ben böyle bir fatih terim tanımıyorum. benim tanıdığım fatih terim hakikatin arkasında bedeli ne olursa olsun dimdik duran, hak sahibine hakkını sonuna kadar teslim eden, gözünün yaşına bakmadan gerekirse tüm takımı kadro dışı bırakabilecek kadar irade sahibi bir adamdı. işte ben bunu eleştiriyorum. yoksa ne iyi gün taraftarlığı ne de klavye delikanlılığı. bu takım ilk kez maç kaybetmiyor. maç kaybedildi diye böyle bir özgeçmişe sahip hocaya zaten kızılmaz.

    ancak, fatih terim değişti diye onu eleştirmek de vefasızlık olmaz.
  • 50
    kadro'yu kuran terim. kadroyu suçlayacaksanız asıl hedefiniz yine terim. gönül bağıdır anlayabilirim ama bana vefa demeyin. 3.5 milyon euro (artık kaç emin değilim) maaş alan adamlara vefa gösterilmez. senin asgari ücret alan adamına "bunlar seyirci" deyip vefasızlık ederken iyi. terim kendine gelmeli. yazdan beri nasıl saçmaladığını kendi de farketti. hatayı o yapacak, vefasızlığı o yapacak bir de üstüne 3.5 milyon euro para kazanacak ama suçlu galatasaray taraftarı olacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın