resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 5732
    galatasaray, kendisi için bile tek başına yönetilemeyecek kadar büyük.
    kendisinin de egosu, yanında az-biraz güçlü birisine yer veremeyecek kadar büyük.
    içeriğine baktım konuşmalarındaki, eğer doğruysa, ne olursa olsun "galatasaray'a para verdim" diye bir ifade kullanılması kabul edilebilir değil bunu itiraf edelim.
    lan ortaklara borçlar da var, ortaklardan alacaklar da var.
    halka açık bir şirketten bahsediyoruz.
    borsada işlem gören bir şirketin hiçbir yöneticisi, "ben şirketime para verdim" diye hava yapamaz. bu çocuk kandırmaktır. ancak cahiller "ay ne cici" diye değerlendirebilir bunu.
    çünkü şirketine faizsiz borç veremezsin; çünkü ceza yersin.
    hele galatasaray gibi, devletin tokatlamak için fırsat kolladığı bir camiaysan, anında yersin cezayı.

    gelelim teminat meselesine.
    bahsettiği şey şahsi kefaletse, onu zaten vermek zorundasın bir şirketin yöneticisiyken. teamülen söylüyorum bunu. bir tüzel kişiliğe kredi verirken, borçlandırmaya yetkilendirilmiş kişinin kefaleti almamak olağanüstü bir durumdur. başkanlık bitince de genelde yeni başkan kimse onun kefaleti alınır, bir öncekinin kefaleti terkedilir. prosedür gereği alınan bir imzadır. bugün allah korusun galatasaray batsa, hiçbir banka adnan polat'a gitmez yani. o yüzden, bahsedilmeye değer bir şey değil.
    yok başka türlü bir teminat verdiyse, ne bileyim kendi evini, taşınmazını, senetlerini, kendi şirketlerinin kefaletini falan, bunun da lafını etme be güzel başkanım.
    ayıp.
    edecektiysen de verme o teminatları.
    asla kabul edebileceğim bir şey değil yapılan iyiliğin lafını etmek de, hadi ettin, malesef nedir güzel abicim?

    bunları konuştuğu yer de divan kurulu.
    bu bahsettiğim şeyler, işlerin abecesi. divan kurulu üyeleri bunların kitabını yazmış adamlarla dolu.
    konuştuğu yer divan kurulu da, hedef kitlesi cahil çoğunluk.
    ne diyecekler?
    başkanımız para vermiş, teminat vermiş, helal olsun başkanımıza! büyük başkan! diyecekler.

    oraya oturduysan fedakârlık yapacaksın zaten.
    nasıl ki taraftar rızkından kesip ürün alıyor, maça gidiyor, digiturk'e katlanıyor, passolig'e katlanıyor, bir türlü bitmeyen metro yüzünden yollara katlanıyor, senin katlandıkların da çapın oranında büyüyecek elbet. bunun böyle olacağı belliydi. bu fedakârlıklarla karşılacağın belliydi. o zaman olmasaydın başkan. ve tek kalmak için bu kadar uğraşmasaydın. onca kaliteli adam vardı, bu sıkıntıları beraber üstlenirlerdi seninle. sen dedin ki "ben tek kalmak istiyorum". saygı duyarım. tam bir kontrol istemişsindir. tamamen kendi görüşünden isimlerle çalışmak istemişsindir ki daha rahat çalışabilesin. tamam. ama o zaman da şikayet etmeyeceksin arkadaş.

    para ve teminat verdim bir galatasaraylının söyleyeceği laf değildir.
    demek ki sen bu işi profesyonel bir yöneticilik olarak görüyorsun sadece; bir görev olarak değil.

    çok açık söylüyorum, bu kafayla yükselmektense batmayı tercih ederim.

    ve biraz güçlü bir adam olsam, hemen başkanlığa aday olur, seçim propagandamın temelini de aysal'ın parasını derhal ödeyeceğim tümcesi oluştururdu.
    paran kalmaz güzel amcam bizde sıkma canını.
    "derdi para değil" demeye kalkanlar olursa da peşinen yanıtlayayım; derdi para olmayan adamın dilinde de para olmaz efendiler.

    yapabileceği iki şey var;
    1. özür dilemek
    2. kulübün menfaati için, kendi egosunu bir kenara bırakıp kulübe faydası olacak ama temiz isimleri yeniden toplayacak ve yetkilendirecek.

    yoksa geçmiş olsun.
    çoluk-çocuğu kandırabilir artık sadece.
  • 5733
    ne kadar hataları olsa da istifa etmesi her anlamda bizim için daha çok sıkıntı olacaktır.

    ilk önce düşünmemiz gereken şey ünal aysal'ın alternatifini bu kulüp dinamikleri çıkarabilir mi?
    ben işte bu noktada tıkanıyorum. dün divan kurulunu gördünüz en genci 90 yaşında,yeniliklere kapalı bir grup .

    buradan alternatif genç ve dinamik bir başkan nasıl çıkar sıkıntılı bir durum. kendimizi kandırmayalım lise dışından başkan zaten oldukça zor seçiliyor.

    burada tartışılan son günlerde en büyük konu vefa değil mi? tribünden selçuk ve diğerlerine vefasızlık yapıldığını sözlükte konuşup duruyoruz.
    başkanlığa seçildiğinden bu yana hem amatör branşlarda hemde futbolda inanılmaz başarılar elde ettik.

    bence bu sene gelen bu çalkantılı dönemde kendisini hemen istifaya davet etmek esas tam bir vefasızlıktır.
  • 5735
    hataları var istifa etsin diyenler kesinlikle yaşadıkları ülkenin farkında değiller.
    şu devirde olabilecek en mükemmel başkandır. en başarılı başkandır.
    galatasaray taraftarı da en vefasız en unutkan en manipule edilebilen taraftardır.
    futboldaki rezalet şartlara rağmen real'i, juventus'u, united'ı yenebilen, çeyrek finaller oynayabilen, gruplardan çıkan, evindeki bir maçtan beraberlikle ayrılınca avrupa basını tarafından eleştirilen bir takım yaratmıştır. bu takım geçtiğimiz üç yılın iki yılında fenerbahçe'yi hem sahada hem psikolojik hem idari sayabileceğiniz her alanda yerle bir etmiştir.
    benim gibi galatasaray'ın basket takımı hakkında hiçbir fikri olmayan bir taraftarı bu 3 yıl içerisinde defalarca salona çekmiş, başarılarından gurur duydurtmuş, eurolig'i sevdirten takımı yaratmıştır.
    kadın basketbol takımıyla kazanılabilecek en büyük kupayı kazanmış, yine ezeli rakibini madara etmiştir.
    96-2000 futbol takımının altın yıllarıydı belki, ancak 2011-2013 bu kulübün yakın tarihinin en kusursuz iki senesidir.
    bütün bunları şike yapan takımlara ceza vermeyen bir tff yönetimi ve bu yönetimi göreve getiren bir siyasi parti döneminde yapmıştır.
    yukarıdaki başarıların yetmediği arkadaşlar için en son cümleyi 5 kere daha yazmak isterdim.

    galatasaray'dan ayrılıp yerine kendi istediği birini seçtirmediği sürece bıraktığı gün geriye gidişimizin başlayacağı gündür. ünal aysal kalıp, ülkedeki futbol normale yakın bir hale gelirse bu kulüp belki kaderini yıkar, büyük takımları yenerek sevinen takım olma rolünden büyük takımlarla bir olma seviyesine ulaşır.
    gerisi tamamen bataklık.
  • 5736
    ünal aysal olmasa galatasaray olmazdı diyen halen çıkmadı çok enteresan. mevzu fatih terim, arda turan olunca kimse galatasaray'dan üstün değil ünal aysal olunca baskan bırakırsa kulübü karanlık gunler bekliyor, zaten 2016 yılında gorevi bırakınca belçikadan maçları bile izlemez, kişileri galatasaray'ın önüne koymayalım biri gider daha iyisi gelir.
  • 5737
    kendisi basariyi bireysel degil de takim olarak kazannak isterse galatasaray icin iyi, aksi halde kotudur.

    geldigi donemde herkes etrafinda birlesmisti. ali durust abdurrahim albayrak gibi yoneticiligi bilen tecrubeli adamlarla birarada cikti yola. bunlara sert ve muhalif tavirlariyla adnan ozturk eklenmisti. yonetim o donemde istedigi zaman ali durustle uyum politikasini istedigi dönemde de ozturkle sert bir politika tarzini izleyebildi. albayrak takim teknik adam ve yonetim üçgeninde bizim dusundugumuzden daha önemliydi. bikere tulun gibi aristokrat takilmiyordu gerekirse ay lav yu hocam tsortu giyip geziyordu. takima yakin yonetici iyidir. oyuncuyu rahatlatir.

    ayni aysal isbirligi konusunda teknik adamliga da terimi getirerek super bir hamle yapmisti. sonra teker teker basarilar geldi. kazanilan kupalar bahsedildigi gibi aysalin bize tek basina hediyeleri degildi. onun altinda tecrubeli ve guclu bir ekip yatiyordu. sonrasinda ise aysal bizim elestirilerimizin temeli olan tek adamlik devrini baslatmak istedi. yaninda tulunla purolarini yakarak camiayi yonetince de yonetimsel çöküşün baslangici gelmis oldu.

    yonetimde bir tane muhalif isim yok. aysal kendi yarattigi kukla yonetimle yola devam ediyor. ve bu yuzden dusman kazaniyor. icimizde kimse basarisiz olsun istemeyiz galatasarayin. ancak galatasaray baskani aziz yildirim gibi yonetimdeki muhalif sesleri susturursa, mac onu motivasyon konusmalari yapacak kadar aziz yildirimvari hareketlerde bulunursa elestirilir. burasi fenerbahce degil. padisahim cok yasa denerek pohpohlanmaz burda kimse.

    aysal ruzgarini kaybetti. yuksek maasli kontratlar, mancini donemindeki gereksiz transfer yuku, futbol takiminin surekli geriye giden oyunu onu bicak sirtinda yurumeye zorluyor. kendisi ya tekrar cok sesli ve guclu bir yonetim kuracak ve kalici olacak yada prandellinin şampiyonlugunu bekleyip zaman kazanacak. hele bu sezon da sampiyon olamazsa kendisi silinip gidecektir. isin kotusu buyume amacli cok açıldık gecen uc yilda. ve yerine gelen kisi bu buyume borclanmasini yonetebilecek mi temel sorunlardan biri de bu.

    yine herzamanki gibi kritik bir donemden gecicez. umalim ki aysal egosunu torpulesin ve yanlisindan donsun. ilk sezonundaki haliyle cok iyi bir baskan profili cizen aysal suanki haliyle kotunun iyisi konumunda. herkes 2011/2012 sezonunu düşlüyor. o zamanki aysali istiyor.

    yoksa isimiz cok zor.
  • 5738
    valla bu yönetim kadrosuyla daha bunlar güzel günleri olan başkanımız.
    kişisel olarak kendisini severim kendisinden daha düzgün bir başkan adayım yok açıkcası.
    fakat o vasıfsız yönetim kurulu ve bülent tulun takıntısı devam edecekse bu günler iyi günleri daha diyebilirim.
    sadece takım içi değil camia içinde de bölünmüşlük yaşıyoruz klüp adeta sahipsiz gibi herkes kendi çıkarlarının peşinde.
    melo 3lü olayının iç yüzü de tam emin olmamakla beraber bir yöneticinin meloyu koridordan cevirip taraftara göndermesiyle gelişmiş. kısacası birileri sabote ediyor da olabilir.
    ben eminimki yönetim ile ilgili sorunlar çözülsün camiada birlik beraberlik sağlanabilsin selçuk da coşacaktır, bilmem kim de daha iyi oynayacaktır.
    beyler sorun ne taktikte ne teknikte sorun yönetimde galatasaray şu an motorları iflas etmiş irtifa kaybeden bir uçak gibi düşüyor.
  • 5739
    ilk geldiğinde arabayı çok güzel sürüyordu. gerek yolcular gerek muavin fevkalade uyumluydular ama sonra yolda önlerine ufak bir taş çıktı ve direksiyon hakimiyetini kaybetti. bu noktadan sonra da arabayı toplayamadık. bariyerlere çarpa çarpa, yanlaya yanlaya yola devam ediyor. arabanın şimdilik kaportada sorunları var ama böyle giderse motorda da sorunlar çıkacak. işte o zaman yolun kalan kısmını tamamlamk epey zor olacak.

    bundan sonra ne mi yapmalı? eski dostların olduğu tamirciye gidip kaportayı düzelttirmek ve motora baktırmak. kaportada sorun varsa eline çekici alıp kendi tamir etmeyecek. kaporta ustası kimse ona gidecek. lastik patlarsa kendisi değiştirmeyecek. lastik ustasına gidecek. ondan sonra ise eskisi gibi arabayı sürmeye devam etmeli. tabii bunu kabul ederse. yani keyfi keder sollama yapmayacak, keyfine el freni çekip gösteriş yapmayacak, gerekli gereksiz teybin sesini açıp hava atmayacak...
  • 5743
    aziz yıldırım'a benzemeye çalıştığına katılmadığım başkan. benzemeye çalışsa dahi galatasaray camiasının içerisinde bu mümkün değildir. en fazla kendi yönetimindeki yöneticileri susturursun. aziz yıldırım'ın fenerbahçe camiasına yaptığı gibi galatasaray camiasını bastırmak mümkün değildir. bir genel kurula bakar. adamı ne olduğunu anlamadan koltuktan indirirler.
  • 5750
    (bkz: #1564807)

    daha bu sabah aynını düşünmüştüm, başkan da demek ki bu fikirdeymiş;

    http://www.galatasaray.org/kulup/haber/21094.php

    bu çağrıya en düzgün şekilde yanıt vermek taraftarlık görevimizdir. yetsin artık bu olumsuz hava, hep birlikte ayağa kalkalım. beğenilir ya da beğenilmez, başkanımız bizim liderimizdir ve böylesine olumlu, kutsal bir çağrısında bize ancak itaat etmek düşer.
App Store'dan indirin Google Play'den alın