• 51
    bazı yazar dostlarımız 99 depremini ya bilmiyor ya da hatırlamıyor belli ki. asker o gün daha çabuk sahaya inmiş ve daha organize idi. ona rağmen insanlıktan utandıran yağmalar yaşandı.

    bugün çok çok daha büyük bir alanda daha büyük bir deprem oldu. asker sahaya çok geç intikal ettirildi ve birçok bölgede ne yazık ki hâlâ yoklar. anlatabiliyor muyum bazı endişelerimi? endişe de değil aslında müneccim olmaya gerek yok bunlar için.

    bu nedenle "savaş hukuku"nun geçerli olması gereken bu tür durumlarda kendisinin istediği "vur emri" bir vahşilik, ilkellik değil bölge insanını korumak için oldukça elzem bir durum. sırf bugün bir ton video izledim tırları durduran, taşıdıklarını vermezsen öldürürüz diye tehdit eden garip aksanlı tipler vardı.

    siz burada pembe götlülük oynayacaksınız, duyarlı gözükeceksiniz diye acı gerçekler oradaki insanların kursağından geçecek lokmaları engelliyor. yapmayın!
  • 52
    fenerbahçeli olması ve galatasaray seçimli genel kurulu üzerinden yapmış olduğu bir analoji sebebiyle sözlükte bir dönem linçlenmişti. kendisi oldukça sivri dilli sert üsluba sahip olmasına rağmen özellikle milli güvenlik konusundaki tespitleri ve çalışmalarıyla kesinlikle gözardı edilmemesi gereken bir siyaset bilimci ve siyasi parti lideri. ırkçılıkla suçlanmış olsa da sığınmacılar konusunda kesinlikle haklı çıkmıştır. bu sığınmacılar meselesinin suçlusu da onlar üzerinden çıkar sağlayanlar da bellidir.
  • 53
    hastayım bu muhalefete yükleniyor oradan oy devşiriyor tü kaka laflarına. muhalefet dediğin türklüğü anayasadan çıkaracak ali, pkklı avukatı başdanışmanı yapan ve kazanacak adayı ön plana çıkarmayan kemal, 2 saatte şama girecek ahmet ve diğerleri. bıktım bu liberal, özgürlükçü görünüp ülkenin anasını belleyenlerden.

    ekonomi düzelir, kurumlar toparlanır ama bugün 15 milyon yarın bu doğurganlıkla 30 milyon olacak mülteciden kurtulamazsan elinde bir vatanın kalmayacak. o çok değerli ve asla zarar verilmemesi gereken ana muhalefet ne diyor bu konuda; entegrasyon bakanlığı kuracakmış. peki o zaman hiç laf söylemeyelim o zaman onlara.

    kime oy verecekseniz verin. ister cumhura ister millete, ister zafere. önceliğiniz vatan olsun. azıcık duruşunuz olsun.

    he ümit özdağ mı. kendisi fenerli ve aşırı fevridir.
  • 58
    gözünüzü seveyim şu adama prim vermeyin. şu ülkede herkes sığınmacılardan şikayetçi. özdağ da bunun üzerinden güzel pr kastı. deprem olmuş, insanlarımız ölüyor ama adamın derdi hala onlar üzerinden siyaset yapmak. bana göre de burası onların ülkesi değil ve artık siktir edilmeleri gerekiyor ama böyle bir felakette de ağzından sürekli bu çıkmasın yani.

    beyefendinin bir de galatasaray takıntısı var. her olumsuzluğa galatasaray'ı örnek gösteriyor. adımızı cümle içerisinde bile "şike" ile geçiriyor. iki gün sonra devlette belirleyici bir konuma gelse hafazanallah bize de suriyeli muamelesi yapar bu. net söylüyorum yapar.

    edit: kendisine ırkçı denilmesine karşıyım. suriyelileri istememek ırkçılık değil vatan bekasıdır. mülteci karşıtlığı ve ırkçılık farklı şeyler bence.
  • 62
    dedektörle suriyeli tespiti yapan iç savaş akbabası. yağmacılar var, türk'ü de kürd'ü de suriyelisi de... bu adamın derdi muhtemelen yüz bin insanımızın ölümünde sorumluluğu hükümetten suriyelilere çekmek. alın bugün twitter'da karşıma çıkan türk yağmacı. askeri sahaya indirmezsen her milletin içindeki en aşağılık tiplere gün doğar. başımıza gelenlerin tek bir sorumlusu var, size başka şeyler söyleyenler yüzünden bu haldeyiz. https://twitter.com/...KXbQUmHBd8w&s=19
  • 64
    maalesef yine yanılmış siyasetçidir. suriyeli hırsız dediği kişi hem türk çıktı hem de kendi telefonunu ön cebinden alıp arka cebine koyduğunu ifade etti.

    böyle kişilere prim verilmemeli, sığınmacılar konusunda aynı fikri paylaşsak da geri kalan konularda ülkeye ciddi sıkıntılar yaşatabilecek ve kutuplaştırıcı bir politikacıdır. bozuk saat misali sadece sığınmacılar konusunda haklıdır. azılı bir galatasaray düşmanıdır aynı zamanda.

    bu tip adamlar gücü ele geçirdiğinde çok sıkıntılar oluyor, son yıllarda ne yaşadıysak, aynısını yaşarız. uç adamlardan uzak durmak gerekiyor. ülkede çok bağıran haklı görülüyor hep nedense.
  • 65
    yazık bugün siyaset zamanı değildir. özellikle suriyeli, kürt, türk, laz zamanı hiç değildir. bugün sosyal medyada yağmalayanlar içinde belki o uyruktan insanlar vardır fakat çoğu maalesef türk vatandaşlarıydı, ne yapalım şimdi de kendi ırkımıza mı sayalım. maalesef her yerde it kopuk insanlar var. lütfen bugün bari şu iğrenç siyasetinizi geri plana atıp insanları kurtarmaya, cenazelerimizi gömmeye, açıkta ve açlıkta kalanlar için çözüm bulalım ve bunun için çabalayalım.
  • 67
    fenerbahçe tırı haberini kendisi yaymamıştır. link diye verilen medya adamı gibi hesaplar milyarlarca lira yani eski parayla katrilyonlar dökülen başta gelen aktroll hesaplarıdır. siyaset yapmayın, ırkçılık yapmayın deyip sonra da ahbap gibi oluşumların topladığı paralara göz diken trollerin linkini güvenilir hesaplarmış gibi koymayın.
  • 68
    kendisini 21yyte websitesinden tanırım ve o zamandan beri de saygım azalmaktadır. bu deprem bize "türk'ün türkten başka dostu yoktur" tezinin ne kadar kaprisli, üstten bakan bir tavır olduğunu anlatırken hala bütün siyasetini kimlik kartı ile pasaport ile açıklayan siyasetçilere saygı duyamıyorum.

    ben bir öğretmenim. ümraniye'de çalışıyorum ve okulumuza durumu kötü olmasına rağmen çok sayıda suriyeli aileden değerli yardımlar geldi. okulda yine suriye kökenli, öğrencim olmasından çok gurur duyduğum çocuklar var. ülkemize politikasız ve kontrolsüz mülteci alınmasına karşıyım ama dünya'da yaşanan sorunlardan mültecilerin sorumlu tutulmasını, her şeyde onların hedef gösterilmesini desteklemiyorum. yağmacı ile mücadele etmek isteyen yağmacı ile mücadele eder. yağmacı = suriyeli gibi bir mantık safsatasına, basitliğe gidersen argümanını desteklememizi beklememelisin.
  • 69
    fenerli siyasetçi.
    20 sene önce ne söylüyorsa şimdi de aynı şeyi söylemektedir. doğrudan ziyade algı peşindedir çünkü memleket yıllardır algı operasyonları yönetilmektedir.* havuz medyasından tutun kendine muhalif diyen kanallar bile sığınmacı konusuna gelince sus oluyor. düzensin göç konusunda arap baharı başladığı günden bu yana bütün söyledikleri doğrudur. sesini duyurmak için doğru yanlış demeden bütün olumsuz sığınmacı haberlerini paylaşıyor. çünkü memlekette reklamın iyisi kötüsü olmaz kafası var. çünkü bu reklam iyi de olsa kötü de olsa insanların kafasında ilk aktarıldığı gibi kalıyor.

    bugün ümit hocaya laf eden yarın anayasanın ilk 4 maddesinin değiştirilmesi oylamasını mecliste gördüğünde şaşırmasın. bugün anayasanın ilk 4 maddesini tartışmaya açan yarın istiklal marşı'nın da değişmesini ister bu böyle uzar gider. kimse burda nişantaşı solculuğu oynamasın kimse burada ihvan zihniyetiyle ümmetçilik oynamasın. çok üzülüyorsanız eğer gidin suriye ve afganistan'ın kalkınması için çalışın.
  • 72
    söylediği çoğu şeyde haklı olan siyasetçi. atatürk ilkelerini ve cumhuriyet'in kuruluş esaslarını 6'lı masadan daha iyi savunan kişidir aynı zamanda. sığınmacı ve kaçaklar konusunda da kesinlikle haklıdır. kendisine tek eleştirim bazen fazla öfkelinip abartabiliyor. bunu dizginlesin yeter.
    not: suriyelilere de üzülüyorum. ama bütün suriyen'in yükünü biz çekemeyiz. tüm ülkeler üstüne düşen görevi yapsın. çoğu suriyelinin türkiye'de olması ve vatandaşlık almaya başlamaları sizce de manidar değil mi? şimdi ümit özdağ sert tepki göstermekte haklı mı, değil mi? bir daha düşünün isterseniz.
  • 73
    ırkçı değildir. sadece aşırı noktalarda gezen bir uç siyasetçidir. hiç bir zaman türk ırkının başka ırklardan üstün olduğunu söylediğini duymadım. amacı, kendi ülkesinin başka milletler tarafından düzensiz bir şekilde işgal edilmesini kendi halkının farkına varmasını sağlanmaktır. iktidar siyasal islam yüzünden, muhalefet ise sosyal demokrat zırvalıkları, hdp ise detürkifikasyon yüzünden ülkenin en büyük bir kaç sorunundan birisi için kulağının üstüne yatınca ümit özdağ’a alan açmıştır. çok da güzel olmuştur. insanlarda farkındalık yaratmıştır.
  • 74
    ülkemizde kaç tane siyasetçinin kendisine yaklaşabilecek donanımı var? iki yabancı dil konuşabiliyor. aldığı eğitim, yazdığı tezler zaten birebir siyaset ve uluslararası ilişkiler odaklı. uluslararası ilişkiler ve stratejik araştırmalar üzerine enstitü ve düşünce kuruluşu yöneten, araştırma yayınları çıkaran birinden bahsediyoruz.

    hatasız, kusursuz demiyoruz ki. çok fevri olması, sosyal medyada anlayıp dinlemeden anlık paylaşımlar yapması, parti oluşum sürecindeki yetkili kişilerin istifası gibi soru işareti yaratan noktalar var. devlet adamlığını istiyorsan duyguların mantığının önüne geçmemeli. mesela ekonomi alanında nasıl bir ekiple çalışacağını bilmiyor olmamız, hanesine bir eksidir. ülkücülük tanımının dışına çıkabilmesi gerekirdi. ülkedeki vatanseverler, yalnızca kendilerini ülkücü olarak tanımlayan değildir.

    diğer yandan fonlanmadığını görebiliyoruz. seneler önce fonlananlar, basın ve medya yoluyla pohpohlananlar neticesinde geldiğimiz nokta ortada. ancak kısıtlı imkanlarla oluşumunu ayakta tutmaya çalışan birisi olduğunu görüyoruz. fonlananların arkasındaki kuruluşları, oluşumları, ulaşılmak istenen noktaları, stratejileri tek tek saymaya gerek yok. seçim yardımı almadan çatır çatır il / ilçe başkanlıkları açıp cıvıl cıvıl açılışlar yapanları da görüyoruz.

    altılı masa sürecinde anayasanın ilk 4 maddesinin değiştirilmesine kadar kurucu değerlerle hesabı bitmeyenlerin dahil olduğu bir oluşumla karşı karşıya iken söylemleri çok daha net olan birine karşı insanların güven duyması abes değil. biz herkese yaranmaya çalışan siyasetten de siyasetçiden de yorulduk. çünkü omurgası olmayan bir anlayışın bizi götüreceği yer daha da karanlık bir dehliz. batıda başka, doğuda başka konuşmuyor en azından. herkesin oyuna talibim demiyor en azından. seversin sevmezsin; ama en azından savunduğu görüşü, rotasını öngörebiliyorsun.

    ırkçılık noktasına gelelim. ırkçılık dediğimiz şey, kendini diğer milletlerden üstün görmeyi kapsar. türkiye'de genel olarak böyle bir anlayıştan söz edemeyiz. türkiye'de türk halkının daha iyi şartlarda, çağdaş medeniyetler düzeyinde yaşaması hayalini kurmaktır işin özü. bunun için de tüm dünya ülkeleri gibi düzensiz göçü istememek olağandır. gelişmiş ülkelerden geride olduğumuzu zaten kabulleniyoruz. onların seviyesine yaklaşma hayali kuruyoruz sadece. eğitim, adalet, sosyal haklar, iş güvencesi, planlı kentleşme gibi yüzlerce maddeyi buna ekleyebiliriz. geride olduğunu kabul edip bir an önce gelişmiş ülke standartlarını yakalamak adına doğru adımları atmayı istemek ırkçılık mıdır? bu süreçte ülkesine gelip hiçbir şekilde adapte olamayacak olan, ülkesinde ihtiyaç bulunmadığı halde kaçak yolla girip her yönden külfet oluşturan insanların girişlerini istememek ırkçılık mıdır? yalnızca suriyeli tanımıyla bakmayalım; güney / güneydoğu asya'dan afrika'ya kadar birçok ülkeden akış var. tüm bunların ışığında japonya ve almanya altyapısı olan birinin de kendi vatanında o seviyeye erişebilme hayali kurmasından olağan bir durum yok.

    sağlıklı bir toplum düzeninde nitelikli personel ihtiyacı olması halinde eğitimli, kalifiye suriyeli, afgan, pakistanlı'nın ülkeye gelişine karşı bir reaksiyon zaten olmazdı. bugün baktığınızda gelişmiş batı ülkeleri zaten seçmece olarak bu kişilerin yerleşimine izin verdi. niteliksiz, külfet oluşturacak insanları da geri dönüş antlaşmasıyla sana yığıyor. ördüğü duvarları her geçen gün daha da genişletiyor. ege denizinde konuşlandırdığı gemilerle kaçak geçişleri minimize ediyor. ne yapalım tüm bu süreçte? iktidar kadroları din kardeşimiz der, fonlanan sözde muhalif kadrolar hümanizm ayağına bu konularda gözlerini, kulaklarını kapatır. hdp zaten mozaiğin büyümesiyle yugoslavya benzeri bir dağılımla yoluma bakarım kafasında, mevcut süreçte keyfi yerinde.

    geriye kalan bir avuç azınlık ise kendi vatanında huzurlu, güven içinde, refah içinde yaşamak istiyor. gidip gördüğü o ülkelerdeki seviyeye bu ülke insanı da erişsin istiyor. kendi insanı meksika'dan abd'ye kaçak geçenlerde rekor kıranlardan olmasın istiyor. ülke pasaportu güçlü olsun istiyor. dünya tarafından saygı duyulan bir ülke ve toplum olmak istiyor. hukuki, mali, sosyal yönlerden dünyanın gerisinde kalmasın istiyor. asırlardır uygulanan böl ve yönet politikalarına insanlar artık alet olmasın istiyor. tarikatların, aşiretlerin, ülkücü mafyaların hükümranlığı sona ersin istiyor. ülkenin kurucu partisi bile tehlikeli oluşumların elinde oyuncak olmuşken ülkenin kurucu değerlerine sadık bir oluşum görmek istiyor. ne yazık ki tüm bunları vaat edebilen bir oluşum söz konusu değil; ancak mevcut seçenekler içinde bu maddelerden en kritik olanlarına göre insanlar kendilerince bir çıkarım yapıp tercihlerini ona göre belirleyecektir.
  • 75
    müteahitten önce tweet atan genç tutuklayan iktidarın. müteahhitten önce mülteci karalayan muhalefeti.

    kendisi mülteci sorununu sulandırmaktan başka bi şey yapmayan, somut bir çözüm sunamayan mülteci sorunu adı altında ırkçılık yapan kontrollü muhaleffettir. kendisinin muhalefet anlayışında ne ekonomi vardır, ne hak ne hürriyet.

    kendisi partisini kurmadan önce de muhalefet partilerince mülteci sorunu daha doğrusu kaçak göçmen sorunu diğer tüm sorunlarla konuşulan bir sorunken, kendisi muhalefet partisini kurduktan sonra herhangi bir şekilde ekonomik sorunlar doğru düzgün konuşulmaz olmuştur.

    kaçak göçmenlerin, kontrolsüz göçün bir sorun olduğunun kendisin partisinden önce de farkında olan bir kimse olarak kendisinin bu konular üzerinde sadece bağırarak haklı durumdaki argümanları da haksız kılan faaliyetlerinden başka bir şey yapmışlığı yoktur.

    bir suç iddiasında bulunurken ve bu suç iddiasını bütün bir etnik azınlığı hedef göstererek yaparken -ki bu tam olarak ırkçılık yapmak oluyor- kaynağını teyit etmeyecek kadar da amatör, araştırmak konusunda tembel bir siyasetçidir.

    deprem mağduru bir bölgede depremin yarattığı can kayıplarının asıl sorumlularına karşı olan tepki ve öfkeye alternatif hedefler sunarak adeta sorumlular üzerindeki baskı için düdüklü tencere görevini ifa etmekle meşguldür.
App Store'dan indirin Google Play'den alın