• 225
    sorunumuz formasyonla ilgili değil bence. bitik mertens, sürekli top ezen barış ve ahmet olduğu müddetçe 4’lü veya 3’lü oynamak farketmez.
    biz ön tarafta topun kıymetini bilmiyoruz.
    mesela yunus şu an bize çok lazım.
    3-4-2-1 sisteminde ön hattı sara yunus osimhen yapabiliriz mesela.
    fenerbahçe ile bizim aramızdaki en büyük fark bu aslında.
    sezon başında mertens diri, yunus ve sara iyi durumdayken topun kıymetini biliyorduk. üstüne icardi de sakatlanmamıştı.
    sonra hepsi düşünce oyunumuz da düştü.
    şimdi takıma morata, lemina ve frankowski gibi 3 tane topun kıymetini bilen adam geldi.
    sara ve yunus da vites yükseltirse ön tarafta barış’ı taşıma şansımız olur.
    yoksa yerine muhtemelen sallai oynar.
    velhasıl 4’lü de oynasak 3’lü de oynasak önde top kaybı yaptığımız müddetçe sıkıntı yaşarız.
  • 236
    sorunumuz 3’lü veya 4’lü oynamakla ilgili değil. mertens, yunus ve sara gibi topun kıymetini bilen adamlar son 2 aydır neredeyse yoklar, icardi zaten kasım ayında gitti.
    biz önde topu tutamıyoruz, pas yapamıyoruz.
    bu isimler varken kanatta barış sırıtmıyordu ama şimdi sallai ile beraber olmuyor.
    21 eylül 2024 fenerbahçe galatasaray maçını 4’lü oynayarak kazandık.
    7 kasım 2024 galatasaray tottenham maçını 3’lü oynayarak.
    ik maçta da rakibimize aynı oranda pozisyon verdik.
    bizi 2 maçta perişan eden az alkmaar’a 28 kasım 2024 az alkmaar galatasaray maçında topa sahip olarak üstün oynadık.
    şimdi artık ayağı top yapan morata ve yunus iyileşti.
    sara da biraz daha toparlandı.
    üstüne frankowski de geldi.
    yani ön tarafta topun bizde kalmasını sağlayacak oyuncu sayısı arttı.
    mertens’i de biraz daha dinlendirebilirsek en azından maçların son 15-20 dakikasında bize faydası dokunur, sezonun son bölümlerinde.
    illa 3’lü oynayalım demiyorum ama sorunun temeli 3’lü oynamak değil.
    kötü kadro planlaması, doğru düzgün faydalanamadığımız jakobs, jelert, yusuf ve ziyech gibi yabancılar.
    avrupa için de sallai tabii.
    bir kadro bu kadar hor kullanılmaz, hor kullanırsan ocak şubat gibi cartayı çeker.
    burada hoca hataları da çok oldu.
    şimdi artık yeterli dinlenmeyle beraber sakatlıklar da düzeldi.
    oyun gücü artacaktır, bunu hocadan bağımsız söylüyorum.
  • 190
    çok pozisyon bulup çok pozisyon veriyorduk.
    4’lü savunmaya döndüğümüz 4 ocak 2025 galatasaray göztepe maçı ve 12 ocak 2025 başakşehir galatasaray maçı nda rakiplere sadece birer net pozisyon verdik.
    rakipler sadece 7’şer şut atıp, 2’şer isabet sağlamışlar.
    2-1’i bulduktan sonra bu sezon özelinde yaşadığımız skoru tutamama hastalığımız son bulmuş.
    velhasıl 3’lü savunma hem güzel hem sıkıntılı:)
  • 148
    galatasaray futbol takımına mükemmel şekilde uyan diziliş. nelsson hariç savunmadaki oyuncularımızın ayak kalitesi dolayısıyla geriden oyun kurma becerileri çok iyi seviyede. üstelik davinson gibi canavar bir stoperi çok daha fazla özgürleştirebiliyoruz. ayrıca bire bir baskı için de şahane bir konfor sağlıyor. icardi'nin yokluğunda mertens'i öne çekip, mertens'in yerine de merkeze yunus'u attığımızda savunmada da çok daha iyi bir takım ortaya çıkacak. çünkü yunus yerine de jacobs gibi fiziksel ve atletik özellikleri iyi bir oyuncu girecek.

    dolayısıyla bu sistemin üzerinde durmakta fayda var. denemeye devam etmeliyiz.
  • 132
    galatasaray futbol takımının bu sezon mecbur olduğu diziliştir.
    birinci sebebi mauro icardi victor osimhen ikilisinin birlikte oynama zorunluluğudur.
    açıkcası çok endişe etmiştim ama victor osimhen çok sağlam bir karakter olduğu için şüphesiz beraber oynamaları gerektiğini düşünüyorum.
    bir diğer konu yunus akgün işin hücum kısmında çok iyi ama defansif olarak henüz iyi değil.
    yunus akgün 3’lünün kanat bekini oynarsa sol stoperde ismail jakobs oynar ve oradaki açığı kapatırız.
    sağ kanat beki olarak barış alper yılmaz oynayacaktır, arkasında da davinson sanchez mina.
    3’lü oynadığımız zaman orta sahamız kaan ayhan, lucas torreira ve gabriel sara olur
    bu sayede sara iyice ileri doğru gider ve mauro icardi victor osimhen ikilisini besler.
    önde victor osimhen ve geride davinson sanchez mina takım boyunu iyice kısaltır.
    kaan ayhan da orta sahada oynadığında takım boyu iyice kısalır.
    geçen sene oynadığımız şampiyonlar ligi maçlarında aslında fark orta sahamızınkaan ayhan, lucas torreira ve kerem aktürkoğlu’dan oluşmasıydı.
    orada herkes kerem’in kaçırdığı gollere takıldı ama pozisyonlara girmek daha önemliydi.
    aslında daha da uzun uzadıya yazılabilirdi ama 3’lü artık bizim için zaruret olmuştur.
    elimizde 3+1 iyi stoper, sadece 1 hazır bek ve kanat bek oynayabilecek 3 kanat adamı varken, üstüne üstlük 2 dünyaca ünlü santraforla başka bir şey oynayamayız.
  • 63
    kağıt üstünde elde bulunan malzemeye bakılıp her sene niye oynamıyoruz diye goy goyu yapılan ama sahada uygulamanın kağıt üstünde görüldüğünün aksine çok zor olduğu diziliş.

    özellikle marcao' nun rakibini sırtı dönük merkezde değilde kanada yakın bire bir ve yüz yüze karşılamak zorunda kaldığında ne kadar vasat bir savunmacıya dönüştüğünü izlemek isteyenlere her maçta 2 dakikalık video çıkarması garanti bence bu sistemin.
  • 1
    bir futbol takımının 11 planı içinde öncelikli olmasa da 10 kişi kaldıktan sonra mutlaka kullanması gerektiğine inandığım savunma tercihi. 10 kişi kalınan maçlarda bekler orta sahaya yaklaştırıp 4'lü bir kurguyla gerideki 3'lü savunmanın önüne çekildiği zaman savunma seviyeniz 11 kişiyken kadar iyi olur kanaatindeyim. geri kalan 2 kişinin kanat özellikli forvet oyuncularından oluşması halinde hücumda da çok sıkıntı yaşanacağını sanmıyorum.

    _________x_____x______x_________
    x________________________________x
    ____________x_____x_______________
    _____x____________________x_______

    gibi bir dizilimde 1 kişi eksik oynamanın dezavantajları bence olabilecek en az noktaya indirilir.

    son 5 şubat 2017 beşiktaş fenerbahçe maçında bjk 10 kişi kalınca bu dizilime dönseydi kesinlikle kazanırdı diye düşünüyorum. talisca ve q7'yi ileri atıp geri 3'lüde marcelo-mitrovic-necip 3'lüsü, önlerinde de gökhan-oğuzhan-atiba-adriano 4'lüsü ile devam etselerdi tosic'in gördüğü kırmızı karttan o maçta olduğundan en az % 75 daha az etkilenirlerdi. 10 kişi oynamanın getirdiği en önemli mecburiyetin topu yerden oynayıp savunmanın arasına adam kaçırmak suretiyle gol aramak olduğunu düşünüyorum.

    yüksek top atayım da biri vursun veya indirsin etrafındakilerden biri tamamlasın deme şansınız yok. ya da gerçekçi değil. bu yüzden yerden oynayıp hem çevik hem de topla arası iyi futbolcularla rakibi tehdit etmek daha realist bir yaklaşım.

    durup dururken aklıma nerden geldi bilmiyorum ama 10 kişi kalma ve 3'lü savunma arasında kurduğum bir bağlantıyı paylaşmak istedim.
  • 24
    ligimizdeki takımlar* karbon kopya 4-2-3-1 batağında olduğu için üçlü savunmayı iyi malzemeyle doğru kurgulayan takım çok net öne çıkar, diğerleri panzehiri bulana kadar da şampiyon olur. conte bile premier lig'i üçlü oynayıp büktü, şampiyon olana kadar çözemediler chelsea'yi.

    bizde buna uygun stoperler, bekler, forvetler, forvet arkası kullanılabilecek kenar oyuncuları mevcutken mutlaka ana planlar içine dahil edilmeli. tabi önce en az iki orta saha lazım. zaten orta saha her şeyde lazım, yemek yapacağız ocağı yaktık ama salça ve soğan olmaması gibi bir durumdayız.
  • 3
    juventus'un yıllardır uyguladığı, italya'da çok başarılı avrupa'da başarısız olduğu üçlü defans sistemi, conte ile chelsee'ye taşınınca bir anda eski popüleritesine kavuştu. igor tudor'un da aynı sistemi oynattığı sır değil.

    üçlü defans ile dörtlü defans arasında ne fark var önce bunu ortaya koyalım. -üçlü defans stoper özellikli üç futbolcu ile oynanırken dörtlü defans iki stoperle oynanır.
    -üçlü defansta hücum özellikli iki kenar oyuncusu orta sahanın kenarlarına adapte edilirken dörtlü defansta savunma ağırlıklı iki bek oyuncu kullanılır.
    -üçlü defansta genellikle çift forvet tercih edilirken dörtlü defansta 4-2-3-1 sistemi ve tek forvet tercih edilir.

    bütün bunları dikkate aldığınızda iki sistem arasındaki farkların aslında çok derin olmadığını anlarsınız. çünkü;
    üçlü defans oynarken rakip hücumlarında orta sahanın kenarları bek oyuncusuna evrilerek beşli defansa dönüşebilir. dörtlü defansta ise rakip hücumlarda bir ön liberoyu defansın arasına sokup yine beşliye dönebilirsiniz.

    hücum anında ise kenar oyuncuları kanat oyuncusuna evrilebilir ve bir anda 3-5-2'ye ya da 3–1-4-1'e dönebilirsiniz.

    dörtlü savunmada hücum pozisyonunu, bekleri ileri çıkararak altılı hücum bloku oluşturabilirsiniz. sonuç olarak toplu ve topsuz oyunda hangi modeli uygulayacağınız her iki sistemde de bellidir.

    peki bu iki sistem arasında bu kadar ateşli tarfışmaların çıkış nedeni ne olabilir? bence sebep futbol takımlarının futbolcu yapısı ve uygulanacak sistemin futbolcu ve td. karekterine göre büyük farklılıklar göstermesi. şöyle ifade edeyim;

    üçlü defans oynamak için en az iki stoper'in seri, tecrübeli, hava toplarına hakim ve ayağa iyi top yapabilen oyuncular olması gerekir. ayrıca bunların bire-birde etkin olmaları gerekir. orta sahanın kenarlarındaki adamların da hücum ağırlıklı ve çok hızlı ve çalım kabiliyeti yüksek olmalı. ancak böyle bir durumda rakip hücumlarda beşli defansa, kendi hücumlarınızda 6'lı hücum setine dönebilirsiniz. aksi halde hem defansta hem hücumda aksarsınız.

    galatasaray'ı bu açıdan etüt edersek bir artısı bir eksisi var kadronun. artısı kenar oyuncuları buna uygun. bruma-rodriguez-yasin ve hatta sinan gümüş bu sistemi kaldırabilir. hatta linnes de tam bu sisteme uygun bir futbolcu. eksisi ise üçlü defans için yeterli kaliteye sahip olmaması.

    şu anda eldeki en iyi adamlar chedjou-ahmet-carole. ancak bu üçlünün ligde hele avrupada iş yapması imkansız. en azından bir dünya çapında stoperimiz olmalı ki bu sistem gelecek için bize ümit versin. hemen ifade edeyim ki hakan balta yaşı ve ağırlığı nedeniyle artık sadece rotasyon oyuncusu olabilir. semih de üçlünün sağı için rotasyon oyuncusu olabilir. serdar aziz döndüğünde chedjou ile oynar diye düşünüyorum.
    chedjou sezon sonu ayrılacağına göre onun yerine gerçek bir stoper al-ma-lı-yız.

    henüz söyleyeceklerim bitmedi ama uzun yazılardan hoşlanmadığım için burada kesiyor ve okuma zahmetine katlanacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ediyorum.
  • 113
    sağ bek kaan ayhan ile çıktığımız maçlarda bir nevi 3lü oynamış oluyoruz. sadece önünde sağ kanat oynayan oyuncudan beklentine göre daha çok bek gibi mi yoksa stoper gibi mi oynamasını istediğinizi belirliyorsunuz. barış alper'i koyar temposuyla daha çok defansif aksiyonlara katılmasını isterseniz başka ziyech koyarsanız başka.. sol bekine de hücum özgürlüğü verip açıklarını da berkan gibi sola kayan dinamik bir ortasaha ile kapattırıyorsun. modern futbolda artık kağıt üzerindeki dizilişlerin bir önemi kalmadı. ancak yapay zekanın insan aklı gibi esnek çözümler üretemediği oyunlarda ancak bu dizilişler oyunu etkiliyor.

    defans dizilişinin görünümü, sahanın belli bölgelerinde oyunun gidişatı içerisinde ön alan presi veya savunma aksiyonlarında sayısal üstünlüğün sağlanması veya eksikliğin giderilmesi için oynayan oyuncuların profiline göre yeri geldiğinde tek stoper veya 5li savunma gibi bir görünümde olabilir. yeri gelir 3 stoperin ortasındaki oyuncu libero profiline sahip olup ortasahada oyuna katılır. yeri geldiğinde oyuncu profiline göre, pozisyon alan ağır ve cüsseli bir çakılı stoper olur ve diğer 2 stoperin biri atak yönüne göre bek profilinde görünür.
  • 117
    (bkz: 2 temmuz 2024 avusturya türkiye maçı)

    dün maalesef maçı izleyemedim. ama ferdi’nin savunma yönünün aksamadığını, ofansta ise çok iyi olduğunu anlıyorum yazılanlardan. ki benim ferdi’ye haklı olarak en büyük eleştirim defansıydı.

    bizim savunma yönü kuvvetli bekimiz yok. iki taraf da öyle. ama ofansta iyiyiz, iki bekimiz de öyle. böyle beklere sahipken üçlü oynamamak hata olur zaten. kaldı ki stoper tiplerimiz de üçlü için çok uygun. beklerin defansif zaafını kapatıp iyi olan ofansif yönlerini daha da öne çıkarıyoruz.

    normalde pek sevmiyorum ama bu kadro için biçilmiş kaftan üçlü savunma.
  • 143
    23 ekim 2024 galatasaray elfsborg maçında yediğimiz gollerin sebebi değildir. bu gollerin sebebi rfs ve kasımpaşa maçlarında yediğimiz gollerin sebebiyle aynıdır: "maç bitti" kafasına girmek, oyunu bırakmak. zira söz konusu maçlarda üçlü oynamadık ama yine rakip bizi yakaladı.

    elfsborg maçında üçlü savunma gayet işe yaradı. rahat pozisyona girdik, rakibe de doğru düzgün pozisyon vermedik, hem de bunu yaparken icardi-osimhen-mertens üçlüsü de oynadı. sadece stoperlerimiz laubalilik yaptığı için yakalandık, umarım hoca da bunun farkındadır.
  • 227
    sorun aslında lemina'nın olmayışı, mertens'in oluşu. açmak gerekirse galatasaray'ın lemina'yla birlikte sahaya daha iyi yayılması, daha az top kaybetmesi, takım boyunu kısaltması, topa sahip bir şekilde set oyunu oynayabilmesi, rakip geçişine izin vermemesi.

    yoksa bizim klasik 4-2-3-1. aynı tas aynı hamam. razı mısınız?
    galatasaray 3-5-2 de oynasa 4-2-3-1 de oynasa fark etmez. mesele sadece şu: orta sahasını sağlam tutacak. topu az kaybedecek, topu sürecek veya saklayacak oyuncuları olacak. üstelik torreira bu kadar savrulmayacak. sara da daha fazla hücuma konsantre olacak. bunlar lemina'da var diye keramet onda. yoksa kusura bakmayın yemişim üçlüsünü dörtlüsünü.

    22-23 sezonu. okan buruk sezona sallantılı girmiş. meşhur bir alanyaspor maçı oynuyoruz. maç 2-2 bitiyor ama galatasaray o gün oyununu bulmuştu. çünkü doğru ve formda oyuncuları bulmuştu. aynısı geçerli. kaan'dan nihayet vazgeçtik, sıra mertens'te. hoca bu gerçeği ne kadar çabuk kavrarsa o kadar iyi.
  • 120
    özellikle karşı takım da üçlü oynuyorsa okan buruk'un 24-25 sezonunda envanterine alması gereken savunma ve oyun kurulum şekli. biliyorum orta sahadan bir kişi eksiliyorsun ama mesele rakibi doğru karşılamaksa üçlü savunmanın da iş yapacağı maçlar olur. ben özellikle sparta prag ve molde'nin bize çok ters geldiğini gördüm. iki maçta da rakip takımın üçlü savunmasının ve kanat beklerinin yarattığı genişliği savunamadık. hatta birinci molde maçında baktık ki olmuyor, o sezonki tek üçlü savunma denememizi de yapmıştık, sonuç da almıştık.

    oyuncu profili çok uygun. elimizde kaan ayhan gibi joker bir oyuncu var. abdülkerim gibi pasör ve topla çıkabilen oyuncu var. davinson yine üçlünün sağ stoperi olabilir. nelsson üçlünün ortasındaki çapa stoper olabilir. berkan sol stoper oynayabilir. köhn de aslında üçlü savunma kanat beki. barış alper bile üçlü savunmanın kanat beklerinden biri olur. türkiye'de bu olmaz diyen gericilere inat bunu çalışabiliriz, gayet de olabilir.
  • 151
    istatistiklere yanlış bakarsanız bu dizilişe yanlış dersiniz. şu xg oranlarını 10'ar dakikalık verilerle verseler muhtemelen 70 öncesi ve sonrası verilerdeki değişikliği daha rahat göreceğiz. istatistik bilimi aslında bu kadar karışık bir dal değil lakin arkadaşlar kendilerini iş yapıyor göstermek için düzgün veri seti sağlamıyor. ortalama istatistik bilgisi sahibi birinin bakınca şıp diye anlayacağı veri sunmak zor değil lakin bunu sunmamak için her şeyi yapıyorlar.
  • 155
    --- alıntı ---

    bir hayalim var. ali koç’un üçlü savunma alerjisi malum. okan hocamın, müsait bir sezonda bizi üçlü savunmayla şampiyon yapmasını çok isterim. yaz haberlerini görür gibiyim. fenerbahçe’de catenaccio sesleri:(

    --- alıntı ---

    hayalim adım adım gerçekleşiyor. ben de güncelledim. sezon sonunda rekor ücretle gelen conte sonrası görmek istediğim bir haber başlığı var.

    “osimhen’i kovan hocayı getirdik”
  • 6
    http://spielverlagerung.com/...ntonio-contes-3-4-3/

    3lü savunma ile kullanılan taktiklerden 3-4-3'ü mükemmele yakın icra eden conte'nin chelsea'si için çok güzel bir analiz yazısı. genel olarak top sizdeyken zamanlamanın ve saha içinde oyuncuların baklava şeklinde birbirine yaklaşmalarının oyunu kolaylaştırdığını belirtmiş. zamanlamaya bağlı olarak ve dizilişin de faydası ile boş alandaki oyuncuyu bulmanın önemi de vurgulanmış. savunmada ise orta dörtlünün kenarlarının geriye gelerek beşlemesi ve formasyonun 5-4-1'e dönerek alan kapatmanın kolaylaştığından bahsedilmiş. tabi sahip oldukları oyuncuların kendilerine has özellikleri ile taktiğe bazı eklentiler de mevcut. hazard'ın serbestliği, pedro'nun defans arkası koşuları, anlatılmasına gerek olmayan kante, azpilicueta'nın back özelliği sayesinde hücumu genişletmesi gibi.

    konuyu galatasaray'a getirecek olursak; tudor'un oynatmak istediği futbol diziliş olarak birebirken, oyun anlayışı daha farklı geliyor bana. tudor daha topa sahip olan, topu kaybettiğinde en kısa sürede geri kazanmak isteyen bir oyun oynatmak istiyor. conte ise daha dikine giden, ani çıkışlarla sonuç arayan bir takım görüntüsünde. bundan kontra atak oynuyorlar demek istemiyorum tabi ki de. ama bana tudor'un anlayışı klopp gibi şok pressler uygulatan bir yapıda gibi geliyor. liverpool'a çok büyük sempatisi olan biri olarak bu sezon tüm maçlarını izledim sayılır. o yüzden rahatca benzer yanlar olduğunu söylemem mümkün. liverpool gibi keskin oynamıyoruz henüz ama gidişat o yönde gibi. tabi liverpool 2017 başından beri baya tökezledi.

    analizi okuduğumuzda kendi oyuncularımızla chelsea'nin oyuncularını eşleştirdiğimizde ve klopp tarzı bir oyun oynak istediğimizi düşünecek olursak kendimce bir kaç sonuç çıkarıyorum.

    1-geri üçlüden biri mutlaka back özellikli olmalı. carole olur ya da yerine aklıma gelmeyen biri olur fark etmez. hücumda oyunu genişletmek ve savunmada kaymaları yaparken üçlüden birinin back gibi rol alacağını düşünürsek zaten gerekliliği açığa çıkıyor. 3lü defans yapan tüm takımlara bakarsak bu tarz bir savunmacı yer aldığını görebiliriz.

    2-orta alanın göbeğinde oynayan iki oyuncu da hem savunmada hem de hücumda katkı vermeli. herkes kante'nin top çalmalarından bahsediyordu ama artık hücuma katkıları da ortada. matic ise fabregas ile değişerek oynuyor. maç ve form durumuna göre conte tercih yapıyor sanırım. biz de bunu selçuk hücum yönünde pas ile verebilir. ama fiziği 90 dakika hem hücumda hem de savunmada aktif olmaya yetecek mi belirsiz. tolga ise savunma için gereken katkıyı zaten veriyor. istatistiklerde maç başına rakipten top çalma 3,3. bu oran selçuk için 1,3 ve de jong için ise 1,2. evet selçuk'dan bile az de jong. ama ne tolga'dan ne de de jong'dan yeterli ofansif katkıyı alamadık şimdiye kadar. tolga'dan ümidim hala var ama.

    3-orta dörtlü kenarları çalışmaktan bıkmayan adamlar olmalı. ağır işçi olmak külfet değil, zevk olmalı onlar için. şimdiye kadar bu göreve yasin'i iyi adapte ettik. eldeki oyunculardan sabri, linnes, rodrigues bu işleri yapabilir gibi duruyor. tabi linnes pek gözüne giremedi henüz tudor'un.

    4-ileri üçlüde ise yine pres gücü yüksek oyuncular olmalı ki hücuma katılan orta dörtlü kenarları yerini alabilmesi için zaman kazandırılsın ve kısa sürede top geri kazanılabilsin. bunu podolski ve sneijder yapmaya çalışıyor. ne kadar etkili tartışılır. bu ikiliye bruma ekleniyor ve bruma artık bu konuda daha bilinçli gibi. ancak mevcut sistemde sneijder ve podolski yerine eren ve rodrigues daha verimli. bruma içe kat ederek hücum ederken, rodrigues çizgiye yapışarak geniş alan yaratılmasına katkı da sağlıyor. ayrıca bu ikilinin press gücü daha da yüksek.

    eldeki kadro ile şu an oynadığımızdan daha iyi oynamamız bence mümkün. ama sezon sonu podolski'nin gideceği, defansa ve orta alana birer katkı yapılacağı düşünülürse tudor bence yukarıdaki konulara dikkat ederek oyuncu seçecektir. yönetim oyuncuları kendisinin seçmesine izin verirse tabi. scout ekibi ile hummalı bir çalışma yapmasını ve takıma en uygun yerli yabancı fark etmez oyuncuları kazandırır umarım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın