diye diye olduk sonunda. vizyon olarak, eğitim kurumu olarak hep bu ülkenin önündeydik, batıya açılan yüzüydük.
21/22 sezonuna doğru hamlelerle, scout transferleri, az maaşlarla, gençleşerek başladık. oyun gelişmese de, güçlü bir oyun olmasa da, oyun yanlış, yol doğruydu.
fatih terim'in yollanmasında taraftar ikiye bölünebilir, bu çok normal, ben kararsız taraftayım, belki de yaşım gereği en büyük sevinçleri bize yaşattığı içindir, bu başka bir konu.
asıl mevzu; galatasaray gibi bir takıma düne kadar adını bilmediğimiz, 60 yaşında ama toplam 40 maç bile birinci adamlık yapmamış birini teknik direktör olarak getirmek.
almanlar 30 yaşındaki adamı da birinci adam yapıyor ama hep takipteler, oynattığı oyunu, adamı biliyorlar, futbol akılları var üstüne üstlük.
bizim bu torrent ismini duyduğumuz andan itibaren twitter'ı falan yıkmamız gerekiyordu, tesislerin önünde protesto etmemiz gerekiyordu. türkiye olduk biz de, sadece belli yerlerden ayrık ayrık sesler. başımıza dikecekler bu adamı, eski kötü düzene döneceğiz yine, yap boz, yap boz.
okan buruk en azından %75'in kabulu, bana çağdaş atan deseler bu torrent yerine yine tercih ederim, desteklerim de, en azından bugüne kadar yaptıkları, vaat ettikleri belli. birileri birini buluyor ve sadece izliyoruz, mutsuz yine biz oluruz.