• 2426
    2002'den beri insanlarını dünya kupalarını favori bir takım belirleyip toksiklik yaparak geçirmeye zorlayan takım. benim gibi azzuro sempatizanları ise hepten çaresiz kalıyor*, arjantin italya sayılır mı diyelim ne diyelim artık bilemedim. şu ortamda başarı ne kadar hak ediliyor o ayrı konu zaten. federasyon ve galatasaray arasındaki anlamsız çifte standart hattı son bulur ve kulüpçe istikrarı yakalarsak türkiye'dir galatasaray yazdıracağız elbet.
    (bkz: 18 aralık 2022 arjantin fransa maçı)
  • 2428
    2002 den önce en son katıldığı dünya kupası 1954 yılındaki turnuva.

    48 sene de bir katıldığını var sayarsak önümüzde bir müddet daha beklememiz gerekecek. *

    zaten ülkede böyle leş bir futbol ortamı ve daha da leş siyasi ortam varken bir zahmet de katılamasın. katılsa federasyon ve siyasiler biz yaptık oldu zihniyetiyle başarıyı sahiplenmeye kalkıyor.
  • 2430
    euro 2008 turnuvasından beri maalesef ülkenin değil hükümetin milli takımı olmuştur. her turnuva öncesi saçma sapan adına yazılan şarkılardan tutun da, içerideki futbolculara ve yerli milli teknik direktörlere kadar paçalarından ruhsuzluk akıyor. çünkü baştakiler her şey gibi milli takımımızında kanını emdiler. zaten federasyonda enteresan bir şekilde galatasaray düşmanlığı, sosyal medyada sürekli fatih terim düşmanlığı kıyaslaması almış başını gidiyor ayrı mesele. yani sözün özü " bir oluruz yolunda " zamanından bin bölünürüz moduna geçtik geçeli tadımız tuzumuz da kalmadı. devir değişene kadar maçlar benim için pek bir önem arz etmiyor, milli takımla alakalı bizden giden futbolcularımızın sakatsız belasız dönmesini isterim sadece, önemsediğim tek konu bu.
  • 2433
    2002 ve 2008 de milli takımı doya doya izleyebildiğim için çok şanslıymışım.

    hele 2008 de gerçekten büyük iş yaptık.
    her an maçı çevirebilecek oyun oynuyorduk. rakip son düdük çalınana kadar diken üstündeydi.

    almanlar yarı final maçında eksik olmamıza rağmen (bayağı sakat ve cezalı vardı) bizden bayağı korkmuşlardı.

    aradan 14 sene geçmiş biz de çok geriye gitmişiz ya.
  • 2435
    bir dandik spiker sözüne göre, bu vatanın çok şey borçlu olduğu, 2020 avrupa şampiyonası için bir dandik sanatçı tarafından “vatan-millet-sakarya” temalı şarkı yazılıp ithaf edilen, türk futbol felsefesinin filozofu olduğu iddia edilen bir kişi tarafından sabote edilip dünya aleme rezil eden; ancak ne vatancılıkla, ne milliyetçilikle, ne de şehit şühedayla bir alaka kuramadığım ve kurmak isteyemediğim bir futbol “şey”i.
  • 2436
    eşek değillerse bundan sonra turnuva kaçırmazlar. avrupa futbol şampiyonasında da dünya kupasında da katılımcı sayısı arttı. artık bir zahmet faroe adalarını falan geçip kupada yer alsınlar. bu arada mevcut teknik direktörüyle çok bir geleceği olmadığı çok barizken hala bir aksiyon alınmaması yine bir avrupa futbol şampiyonası hezimetiyle her şey için geç olunca harekete geçip 2 senemizi daha heba edeceğimiz anlamına geliyor. hakkımızda hayırlısı olsun ne diyelim.
  • 2438
    ülkedeki zihniyet değişmedikçe turnuvalara katılamayacak; katılsa da kimsenin başarılı olmasını istemeyeceği takım olacaktır.

    üst mevkilerin baskı yaptığı hiçbir takım başarılı olamaz. futbola yıllarını vermiş ve başarıdan başarıya koşmuş kloop gibi bir teknik direktörün bile işine karışacak insanlar var. bu insanlar futbol nedir bilmezler, hatta bazıları okuma yazma bile bilmiyorlar. sadece olmayan liyakatın keyfini sürüyor ve bilen insanların işine karışarak egosunu tatmin edip güç gösterisi yapıyorlar. yani kısacası aziz yıldırım gibi yöneticilerimiz var ve onlar olduğu sürece de bir arpa boyu yol alamayız.

    çöldeki bir vaha misali fatih terim veya x bir teknik direktörle başarılı olduk diyelim;

    bu durumda başta fenerbahçe taraftarı olmak üzere birçok taraftar sırf fatih terim için milli takımımızın başarılı olmasını istemeyecek. bunu sadece fenerbahçe taraftarı özelinde söylemiyorum çünkü ne yalan söyleyeyim aynı şeyi birçok taraftar gibi bende şenol güneş için istiyordum. tabi burada şenol güneş çöldeki bir vaha değil, olan suyu da kurutan kavurucu bir güneş'ti!

    her neyse, teknik direktör herkesin destekleyebileceği bir teknik direktör olsun diyelim. bu durumda kadroya alınan oyuncularla ilgili türlü türlü spekülasyonlar yapılacak. bu spekülasyonları maalesef ki en çok koç güdümündeki medya yapıyor. x alındı ama emre mor neden alınmadı? y alındı ama arda güler neden alınmadı? şeklinde birçok haber yapılıyor ve taraftarlar bir güzel gaza gelip kendisini milli takımdan soyutlayabiliyor. son zamanlarda beşiktaş takımı da bunu yapıp taraftarlarını isyana sevk edebiliyor.

    ya hadi diyelim her şey güllük gülistanlık olsun...

    bu durumda gol atan futbolcuların bile holiganlığı yapılıyor. kerem aktürkoğlu gol attı diye üzülen nice fenerbahçeliler olduğu gibi, irfancan kahveci gol attığında da üzülen nice galatasaraylılar var. ve evet, irfancan kahveci gibi itici bir futbolcunun gol atmasına ben çok üzülüyorum. golü mutlaka galatasaray, fenerbahçe veya beşiktaş gibi takımlarda forma giymiş oyuncuların atmaması gerekiyor. aksi takdirde sevinen milyonlarca vatandaşımız olacak ama o vatandaşlarımızdan çok çok daha fazlası üzülüp beddua edecek.

    ha ama şunu da söylemeliyim ki, suç kesinlikle bizde değildir. asıl suç, taraflar arasında nefret söylemlerini arşa çıkaran yetersiz yöneticilerdir. başarısızlıklarını örtmek için satılık kalemlere ısmarlama haber yaptıran şahıslardır. ısmarlama haberleri yayan bazı satılık medya kuruluşlarıdır.

    hal böyleyken ben ümidimi çoktan kesmiş durumdayım. aslında ben kesmedim, onlar aldılar!
  • 2439
    arjantin milli takımını örnek alırsa euro 2024’te en azından çeyrek final yapmasını mümkün gördüğüm takım.

    şöyle ki; biz almanya, fransa, ingiltere, ispanya, brezilya ve portekiz gibi geniş kadrolara ve 100 milyonluk oyunculara sahip değiliz. arjantin ne yaptı peki ? temastan kaçmayan ve fizik kondisyona dayalı bir oyunla kupaya uzandı. molina, romero, otamendi ve tagliafico (acuna) rakipleriyle sürekli boğuştu. orta sahalarındaysa de paul, enzo fernandez ve mac allister hem her maç 13 km’den fazla koştular hem de fiziksel mücadeleden kaçmadılar.
    geri 5’li için; martinez, molina, romero, otamendi, tagliafico (acuna) ile uğurcan, mert müldür, çağlar, merih ve ferdi aşağı yukarı denk oyuncular. arjantin gibi zor gol yiyen bir takım olmamız mümkün.
    messi’ye sahip değiliz. ama bizi de kendi çapımızda taşıyabilecek, fark yaratacak hakan veya cengiz gibi oyuncularımız var. forvet rotasyonumuz ise kötü olan arjantin’den de berbat. ama en önemli fark orta sahada yüksek tempo yapacak ve fiziksel mücadeleden kaçmayacak böylece hakan veya cengiz’e tüm gücünü hücumda kullandıracak oyuncular yok. bizim takımda özellikle orta saha oyuncuları ya “wonderkid” ya “süper star” olduğu için pek koşmayan, etliye sütlüye karışmayan isimler oluyor genelde.
    orta sahada dinamoları bulur, forvette de bir kıpırdanma yaşarsak hırslı, fizik kapasitesi iyi, yüksek tempolu ve yüksek temaslı bir oyun anlayışıyla kendi çapımızda küçük hikayeler yazabiliriz.

    unutmadan, bir de taktik esnekliğe uygun bir hoca rica edeceğim.*
  • 2440
    euro 2024 eleme grubu bayağı bahtsız. her anlamda makine hırvatistan, son avrupa şampiyonasında bıraksak beş atacak galler, dünyanın türkiye'ye en ters gelen takımı letonya (ki raimonds krollis diye ciddi bir futbolcu çıkarıyorlar ilk defa). son olarak da ilk maçı deplasmanda oynayacağımız, ölümüne bilenecek ermenistan.

    aslında fena takım değiliz ve birçok oyuncumuz (cengiz ünder, enes ünal, salih özcan) çok formda. kadromuz bugün yarın açıklanır. eğer bu iki maçta patlarsak (ki ermenistan deplasmanı ve hırvatistan, her şey olur) kuntz kovulur, sıfırdan başlarız.

    kadro tahminim (üçlü stopere devam edeceğimizi varsayıyorum):

    kaleci: uğurcan çakır, altay bayındır, mert günok

    bek: zeki çelik, ferdi kadıoğlu, onur bulut, eren elmalı

    stoper: merih demiral, çağlar söyüncü, ozan kabak, abdülkerim bardakçı, cenk özkaçar (valencia'da 11 başlıyor + sol stoper)

    merkez orta saha: hakan çalhanoğlu, orkun kökçü, salih özcan, berkay özcan, ismail yüksek (haberi çıktı. ben berkan'ı tercih ederim)

    kanat: cengiz ünder, kerem aktürkoğlu, (kalan iki/üç adam kim olur hiçbir fikrim yok -- barış alper'in olması lazım. deniz türüç, arda güler, yunus akgün, irfan can bile seçilebilir. sürpriz olarak cihan çanak bekliyordum ama hala ismi çıkmadı.)

    forvet: enes ünal, cenk tosun, umut nayır (haberi çıktı)
  • 2444
    milli takımda bir üst akıl olması gerektiğini düşünenlerdenim. sadece bir seçici olmamalı. menajerlerin kucağına düşmüş milli takımı havuzundan başarı beklemek saçmalıktan öteye gitmez. mesela ismail yüksek ne kadar katkı veriyor kendi takımına? samet akaydın hangi vasıfları gereği alındı? son zamanlarda kalecilerde en yüksek yerli performans ertaç özbir neden alınmadı? daha önce alman milli takımlarında boy gösterdi mi bilmiyorum ancak alanyaspor oyuncusu efkan bekiroğlu bence yüksek performans gösteren bir diğer oyunculardan biri. irfancan kahveci bu kadar formsuz durumdayken kendisinin yerine neden tercih edilmedi? bertuğ yıldırım genç yaşında milli takıma neden layık görülmedi? u20 falan seçildi mi onu da bilmiyorum da bir adam eğer milli takımı hak ediyorsa u millileri oynamadan da direkt olarak as takıma alınabilir.
    sözün özü liyakat olmayan kurumlara desteğim sıfır. milli takım bu yönetim kafasıyla destekçi de bulamaz başarı da.
  • 2447
    ıdeal kadrosu an itibari ile su sekilde olmalidir
    4-3-3

    mert gunok

    ferdi kadioglu (sol bek)
    abdulkerim bardakci
    merih demiral
    zeki celik

    salih ozcan
    hakan calhanoglu
    orkun kokcu

    kerem
    arda guler
    enes

    kalecilerde ugurcan form tutarsa formayi alir. altay’in daha oyununun oturmasi 3-4 seneyi bulur.
    ozan da benzer sekilde bunca kariyerine ragmen.
    caglar’in mac ritmi yok.
    sag bekte mert muldur baska bir aday olabilir form durumuna gore. onur bulut 3. tercih olmali.
    cengiz ırfan ve cenk’in ilk 11 oynamasi bu takima zarar verir.
  • 2449
    özellikle hakan çalhanoğlu ve cengiz ünder özelinde bir türlü anlamlandıramadığım takımımız. bu iki oyuncunun kendi kulüp takımlarındaki maçları ve rollerini izleyip aynı oyuncuları milli maçlarda izleyince derin düşüncelere dalıyorum. her iki futbolcu adeta bütün milli maçlarda kaybolmakta. özellikle hakan çalhanoğlu özelinde eninde sonunda bu topraklara yolu düşeceğini ve bizim formamızı giyeceğini düşünüyorum. kadro kağıt üzerinde çok güçlü hatta bence yaşlı hırvat takımına göre grubu lider bitirmesi gerekiyor. nitekim hırvatlar ilk maçında galler’i bile yenemediler kendi evinde. umarım avrupa şampiyonasına katılmayı bu kez rahat bir şekilde elde ederiz. ayrıca milli takımın fbjk ve avrupa doğumlu türk oyuncular etkisinden bir an önce kurtulması gerekiyor.
  • 2450
    üçlü stoperde bir an önce kurtularak 4-3-3 taktigine dönmesi gereken milli takımımız. zaman zaman kaan ayhan ve abdülkerim bardakçı ile 3 stoperi bir sistem denenebilir ama ana plan dörtlü savunma olmalı.
    uğurcan
    zeki - merih - abdülkerim - ferdi
    salih
    orkun - hakan
    ? - enes - kerem
    sağ taraf soru işareti zira orasına koyulacak adam aklıma gelmiyor. ama hem defansif hem de ofansif katkı verecek isim olmalı. ben olsam barış alper'i koyarım zira dinanizmi ile oraya enerji koyabilir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın