• 1876
    ızledigim bir şovdan aklimda kaldigi kadariyla, orwell ve 1984 eseri bir distopya degil, utopyadir bizim icin. gectik biz seni uzgunum orwell.
    ve suan bu distopyanin en en kotu yerindeyiz: hala umudun oldugu, acaba duzelir mi diye icimizden gecen evre.
    yakinda hic umudun kalmadigi gunleri de gorecektir canim ulkem. bence artik o kadar cok kopru gectik ki, kopruden once son cikis falan hicbir anlam ifade etmiyor.
    teroristbasinin serbest birakilmasi konusunda, abimle 2017'de kavga etmistim, cikartacaklar dedim. bu referandumda evet demek tamamen aptallik, gel etme dedim. hain ilan edildim. :)

    ben umudumu kaybedeli cok oldu dostlar. ozellikle genclere baktikca gorebiliyorum bunu.
  • 1877
    22 ekim’den itibaren iç savaş sürecine girmiş olan ülkedir. mustafa kemal’in gençliğe hitabe’sinde bahsettiği ‘bir gün’ bugündür.

    --- alıntı ---
    ey türk istikbalinin evladı!

    işte bu ahval ve şerait içerisinde dahi vazifen, türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

    gazi mustafa kemal atatürk
    20 ekim 1927
    --- alıntı ---
  • 1878
    22.10.2024 tarihinde meclisinde bulunan ve ezici bir azınlıkta kalan (meclis mevcudunun %10'undan az) ve adında milliyetçi ifadesi bulunan bir partinin uzatmalı lideri tarafından ülkenin en büyük teröristinin affedilmesine yönelik çağrı yapılan ülke.

    bu çağrıyı ana muhalefet lideri yapsa; milyonlarca insanı terörist olarak yaftalamaktan utanmayacak insan görünümlü olan bir çok biyolojik oluşum, şimdiden güzellemeye, bu çağrıyı normalleştirmeye çalışıyor. onların bundan sonrasını okumasınlar zira gerek yok, bir durum olursa ben onların sahipleriyle konuşurum. muhatabım ya da dengim onlar değil sahipleri.

    gel gelelim bu çağrının sebeplerine, aslında tek sebep var. anayasa değişikliği. iktidarda bulunan anlayış ve parti, gün ve gün erimekte. eskiden anayasa değişikliğini referanduma götürmek için gerekli olan sayıyı kendileri sağlayabilirken. 2015-2016 yılları sonrası az önce bahsettiğimiz siyasi partiyi iktidarına ortak etmek zorunda kaldı. ancak 2023 yılında yapılan seçimlerden yeterli çoğunluğu gene sağlayamadı ve yeni ortaklar edinmek zorunda kaldılar. ve bu çağrı bunun sonucu.

    burada değerlendirme yapmak gerekirse, son cb seçimlerinin ilk turunda %49 oy alarak toplumsal oranda azınlığa düştüğü iyice belirgin bir hale gelen iktidar cenahı, ülkenin tüm yürütme işlerini kendisinden yaklaşık 4 kat daha az oy alan küçük iktidar ortağına yaptırmakta. bu bile bu iktidarın ne kadar basiretsiz bir yönetim anlayışı olduğunun bir yansıması.

    birde çağrının muhattabı olan siyasi partiye gelecek olursak. tüm seçmenlerinin iradesini ve çektikleri sıkıntıları bir terör örgütü liderinin içerde ya da dışarda olmasına indirgememeleri gerek. tüm bir bölgenin ya da insan topluluğun terörle anılmasının önüne geçmeleri gerekirken, bu hususu daha da derinleştirmeleri kendi toplumlarına ve seçmenlerine zarar veriyor.

    son olarak, ab, almanya, iran vs. gene analizler kasılmış. pek analiz kasılacak durum yok. iktidar bu işi beceremiyor. daha geçenlerde geberip giden fettoş itine ülkeyi teslim ettikleri gibi, açılım süreci gibi pek çok rezalette olduğu gibi kendi çıkarlarına uygun düşen bir hususu, ülke menfaatlerinden ileride tuttuklarına defalarca şahidiz. bu durumda bundan farklı değil. anayasayı değiştirmek için terörist affı yapacaklar. aynı şekilde, sokaklarda gezen 20- 30 adet suç kaydı bulunan katil, gaspçı, tecavüzcü, hırsız, namussuz bir ton yaratığı, uyuşturucu ticaretine eleman lazım diyerek saldıkları ve hatta hiç içeriye almadıkları gibi.

    son olarak ülkenin yeni sloganı çok güzel olmuş; hem kandil dağı, hem domuz bağı. sonumuz hayrolsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın