• 1601
    2011 seçimlerinde doğru karar verseydik eğer ülke ertesi gün kendine gelirdi. cemaat yapılanmaları, suriyeli göçü, çözüm sürecinde pkklıların şehire taşınması gibi ülkeyi dinamitleyen hiçbir şey yaşanmazdı.

    2015 seçimlerinde doğru karar verseydik eğer 1-2 senede devlet fabrika ayarlarına dönebilirdi. darbe girişimi, şehirlerin göbeğinde patlayan bombalar hiçbiri yaşanmazdı.

    2018 seçimlerinde doğru karar verseydik eğer 5 senede olmak istediğimiz yere gelebilirdik. ülke mülteci çöplüğü olmazdı, ekonomik kriz yaşamazdı.

    2023 seçimlerinde doğru karar verseydik eğer uzun sürecekti ama doğru politikalarla 10 senede ekonomi ve sığınmacı problemleri-20 senede eğitim ve ahlak problemi çözülür; bu ülkenin beli doğrulur diye düşünüyordum.

    gel gelelim şimdi 2023-2028 döneminde yaşanacakların telafisi nasıl olacak benim aklım almıyor. bu dönemde yaşanacak tahribat asla artık bildiğimiz türkiye'ye döndüremeyecek boyutta olacak. türkiye geri kalan ömrünü her daim orta doğu zihniyeti ile yönetilen, ekonomik krizlerle boğuşan, çocukları yeterli beslenemediği için hem fiziki hem zihinsel olarak gelişemeyen, dünyanın mülteci karakolu olarak yaşayan bir ülke olarak geçirecek. bundan sonra yapılacak hiçbir seçimin önemi yok.

    adı değişmeyecek, herkes olmamış gibi yaşamaya devam edecek ama bugün atatürk'ün muasır medeniyet seviyesine çıkarma hedefi doğrultusunda kurduğu türkiye cumhuriyeti'nin cenazesi kaldırılmıştır. sevenlerinin başı sağolsun.
  • 1603
    ben savunma sanayinde müdürlük yapan bir kişiyim. türkiye şartlarında maaşım gayet iyi. ama derdim, ülke seçimlere giderken asgari ücretliler rahat geçinebilsin, kadının isminin cisminin silinmemesi, evlere gıda rahat girsin, bu insanlar çocuklarını rahat besleyebilsin, rahat giydirebilsin ve iyi şartlarda onları yetiştirebilsin. kendimi düşündüğüm hiçbir konu yok oy kullanırken. ama baktığımız zaman da malum parti oyu en çok asgari ücretle geçinen işçi sınıfından, kırsaldan ve kadınlardan alıyor. ben bu zümreyi bu kadar düşünürken kendilerinin sürekli buna da şükür diyip yola devam etmesi artık bana ağır gelmiyor ama beni duygusuzlaştırıyor. kendini düşünmeyen adamı ben hiç düşünmem bundan sonra.
  • 1604
    28 mayısta yeniden rte'nin cumhurbaşkanı seçileceği ülke.

    acı olsa da bunu söylemek gerek.

    sosyokültürel olarak çok alt tabaka bir mahalledr yaşıyorum. 2018'de burada rte %80 oy almış; dün ise %60'a düştü oyu ama her sandıkta da 30-35 tane sinan oğan oyu vardı.

    bu sinan oğan oyları kk'ye gitmez, tamamen rte seçmeninden almış. demem o ki sinan oğan dese ki tamam ben kk'yi destekleyeceğim, oğan'ın 5 oyu kk'ye gitmez.

    meclisi de cumhur aldı zaten.

    5 sene daha sürünmeye devam.
  • 1607
    hak edilen ülkedir. herkes hak ettiği gibi yaşar.
    her tarafında yanlışlar yığını olan bir topluluk iyi yönetilmeyi hak etmez ve iyi yönetilemez.
    bazen bu tarz toplumlara bir kişi gelir ulus aydınlanma yaşasın diye. buna ilahi takdir, adalet, şans, döngü, karma ne diye adlandırırsanız adlandırın.
    kimi zaman bu peygamber, kimi zaman bu düşünür(filozof), kimi zaman devlet adamı, kahraman vs... fakat genelde bu toplumlar veya halklar, bunun farkında olur değişir ya da ufak bir azınlık bunun farkında olur.
    bu tamamen toplumun vicdanı, sağduyusu, akli selimliği ve elbette hafızasına bağlı...
    atatürk gelmiş ve biz farkına varamamışız... bir daha ne zaman gelir nasıl fark edilir bilemem fakat geçmişler olsun.
  • 1611
    aklı selim düşünme yetisine sahip olan, yaşananların ve gerçekleşen olayların muhakemesini yapabilme yeteneğine sahip, asgari zeka seviyesinin üzerinde insanlar olarak ülkede azınlık olduğumuzu kabullenmediğimiz sürece yaşanmayacak ülke. kabullense de çok yaşanacak bir yanı yok ama en azından her seçimde sonuçlardan dolayı acı çekmemek için önemli.

    ben de toplumun her kesimine hitap eden bir iş yapıyorum ve çok fazla insanla iletişim kurmak durumunda kalıyorum gün içinde. tüm lisans eğitimimi, mesleki alanda yaptığım tüm çalışmayı sırf insanlarla iletişim kurmak zorunda olduğum için yakmayı düşünüyorum çoğu zaman. çocukluğumun hayali tır şoförlüğü mesleği çok daha cazip geliyor. ne de olsa en azından yollarımız güzel. :)
  • 1612
    tamamen siyasi isimlerden bağımsız söylüyorum: yarısı yüzünü ileriye diğer yarısı da yüzünü doğrudan veya çeşitli kılıflarla gericiliğe dönmüş olan ülkedir. yaşayanlar için acı ama tarih için önemli örneklerden biri olacaktır. böyle bir toplumsal ve siyasi kırılma az görülür. çocuklar, hayvanlar ve doğa için çok üzgünüm.
  • 1613
    vedalaşma bakanlığı kurması gereken ülke. ülkeden artık bıkan, iktidarla da anlaşamayan insanları dünya’da bir çok ülke ile temasa geçip oralara postalama işlemlerini yürütmesi gerekiyor. bu kadar vergi veriyoruz bari bu kadarını yapın. zaten siz de bizden memnun değilsiniz. biz sizden hiç değiliz. bari gönderme işlemlerini kolaylaştırın. cahil cühela kitle ile mutlu mesut yaşayın. bu vedalaşmayı kendi başımıza yapmamız çok zor. kurun bir bakanlık. 10 bin tane de teşkilat memuru alın. yazışsınlar abi şu kadar yetişmiş elemanım var postalamak istiyorum. şu şu ülkeler için başvurmuş. şu şu meziyetleri var. ne diyorsunuz? gelen cevaba göre bizi postalama işlemlerine başlasınlar.
  • 1614
    seçimi kaybetmenin verdiği hayal kırıklığıyla kendisiyle alakalı bazı analizlerin yanlış yapıldığı güzide ülkem. en başta ülkenin kaderini belirleyen çok kritik %5-6 ülkeye bir şekilde sokulan kaçak göçmenlerin oyuyla geldi. herkes bas bas bağırıyorken bu insanların ülkeye sokulmasının bir sebebi vardı. deprem bölgesindeki oy oranlarıyla bile alakalı onlara müstehak gibi çok üzücü twitler okuyorum şu anda, sanki bu oyları verenler gerçek depremzedelermiş gibi.

    aylarca kazanacak aday kılıçdaroğlu değildir dedik, herkes dedi ama kemal kılıçdaroğlu bunları hiç dinlemedi. diğer yandan yok ümit özdağ haklıydı, yok o demişti bu demişti demenin de bir lüzumu yok çünkü bu sonuç herkesin eseri, bu başarısızlıktan pay çıkarmaya çalışacakları da tarihin affedeceğini sanmam. artık son umudumuz 28 mayıs ama bu moral motivasyonla kazanma ihtimalimiz yok demek istemesem de bir mucizeye ihtiyacımız olduğu kesin.
  • 1618
    deprem, mülteci sorunu, hayat pahalılığı, ötekileştirme, hukuktan uzaklaşma,konut krizi vs vs. bunlardan rahatsız olan birisiyim ve bunlardan rahatsız olan her kesimden bir sürü insan var. ama olmayan insanlarda var. ben burada onlara da bir şey söylemiyorum. biz bunu yaşadığımıza inanıyoruz. o insanlar bunu yaşamıyorlarsa bize yazık, o insanlar bunları yaşadığına rağmen bu kararı veriyorsa hepimize yazık. ama dediğim gibi ben onlara bir şey demiyorum. ben sadece muhalif kesime özellikle sol, ortanın solu, yenilikçi kesime bir şeyi hatırlatmak istiyorum. bu seçimlerde çıkan aritmetiğe göre 3 siyasal islam merkezli parti (akp,bbp,yrp) yüzde 39.3 oy, 3 milliyetçi parti (mhp,iyip,zafer) yüzde 22.06 oy oranına sahip. chp'nin içindeki saadet, deva, gelecek filan onları da hadi içinizde tutun yüzde 25'siniz. türkiye'nin 62 si türk-islam sentezi ile yaşayan, kendini böyle tanımlayan insanlar. öyle özgürlük getireceğim, ferah ortam olacak, liyakat olacak, insan hakları filan boşuna kafa şişirmeyin. seçmen profili bunları kendi partileri yaparsa hoş bulur, destekler ve hatta bunları yapmaları ile övünür ama bu partiler bunları yapmazsa da çok umurunda olmaz. türk siyaseti demografisi 1992 yılında da böyleydi şimdi de böyle. kendinizi kandırmayın.
  • 1619
    aday falan fark etmiyor. kim aday olursa olsun bu sonuç üç aşağı beş yukarı alınırdı diye düşünüyorum. devletin sınırsız imkanlarıyla propaganda yağdı yıllarca, seçim döneminde de bunun yoğun halini gördük zaten yine. hayat pahalılığı, barınma ihtiyacı, güvenlik, sağlık, hukuk bir kesimin gözünde bunların hiç değeri yok. en azından sandığımız gibi yok. en basit örnek “eskiden azarlıyorlardı, şimdi doktor dövüyoruz. bundan öte özgürlük mü var?!” diyen vatandaş. ne olursa olsun fikri değişmeyecek kemik bir kitle var.

    biz yine sandığa küsmeyelim, elimizden geleni yapalım. 5 yıl kahır çekeceğime 2 hafta daha kahır çekerim.
  • 1622
    ben pazarlamacıyım. marka yönetirken hedef kitle belirlerken "acceptor" ve "rejector" tabirleri kullanırız. mesela kola kategorisinin rejectorları, yani reddedenleri vardır. bu insanlara kola içirmek istiyorsanız, ciddi bir değişikliğe ihtiyacınız vardır. şekersiz kola nitekim böyle bir inovasyondur.

    muhalefet bu seçimde reddedenlerini yeterince yakından dinlemedi, bariyerlerini anlamadı veya anlamak istemedi. bir insan, bir kategoriyi veya insan profilini baştan reddediyorsa ikna etmek imkansıza yakındır. "sünepe", "liderlik vasfı yok", "teröristlerle aynı masaya oturuyor" gibi kalıplar bir kere oturdu mu zor değişiyor; bunu çok pahalı şekilde tekrar öğrendik ama hepimize yazık oldu.

    ben dahil hepimiz bir yanılgıya katılıp ortak olduk ama bu bizim suçumuz değil. elinin altında araştırma şirketleri var, saha örgütleri var. gidip objektif şekilde en geniş kitlelere adayları sordunuz mu? taşrayı, göçmenleri vs eklediniz mi? 2023 yılında çok mu zor bunları yapmak?

    yazık, çok yazık. büyük işbilmezlik.
  • 1623
    14 mayıs 2023 seçimleri'nin sonuçlarını hala aday üzerinden yorumluyorsanız çok yanılıyorsunuz, kemal kılıçdaroğlu yerine ekrem imamoğlu veya mansur yavaş gelseydi de bundan fazlasını alamazdı, hatta bu kadarını bile alacağı meçhuldü. sorun ülkenin cehaleti ve ben dahil birçoğumuz bu cehaleti maalesef küçümsüyoruz. mevcut iktidar yıllardır cahil, sorgulamayan bir kesime hitap etmekte ve her geçen gün bu kesimi arttırmak üzere plan yapmakta. açlıktan ağzın kokarken, sığınacak bir ev bulamazken bunların sebebini sorgulayamıyorsan her şey müstahaktır.

    hep diyoruz ya güzel ülkemiz bunları hak etmiyor diye evet haklısınız bu cehalet ile çok daha fazlasını hak ediyoruz.
  • 1625
    sandık görevlisi idim. hiçbir soru işareti bırakmayacak şekilde yürüttük. sonuçlar bende hayal kırlıklığı yaratsa da beklediğimden iyi geldi. ben açıkçası ilk turda biter diye düşünüyordum. neyse artık 2 hafta daha umutlarınız sonra yine aynı finali izleriz gibi. sağcı muhafazakar kesimin önüne kimi getirirsen getir sonuç değişmez. x olsaydı, y olmasaydı, z ile itiifak yapılsaydı, recspzxvd ile arasına mesafe koysaydı, filanca kesim ile ortak olsaydı. vs. hepsi teferruat. sonuç değişmezdi. çünkü daha önce mevcut iktidar ortağı, iktidara karşı mahalefetle ortaklık kurmuş ve sonuç benzer olmuştu. ülkem adına daha güzel yarınları yaşamak dileğiyle...
App Store'dan indirin Google Play'den alın