• 151
    türk insanının fıtratına uygun olmayan bir işi yapanlar. türk insanı kural koymak, kuralı uygulamak, ceza vermek ve cezaya razı olmak konusunda çok geride. bu sebeple türk hakemleri çok kötü. bu sebeple türkiyede hakemler beğenilmiyor.
    şimdi galatasaray camiası çok fazla hakemle uğraşmaz. bir başarısızlığı hakeme yıkmaya çalışmaz. uluslararası başarının da sebebi budur. ama bu sene galatasaray aleyhine verilen penaltı ve kırmızı kartları iyi anlamak lazım.
    ben orada değildim. temmuz ayında hakem seminerinde yoktum ama adım gib eminim, o seminerde melonun ayağa basmaları ve yasinin düşmeleri gösterilmiş. şimdi bizim hakemlerimiz bunu formaların rengine bakmadan göremiyor. melonun faullerine bakıp, sarı kırmızı formalı adamlara en küçük faulünde kart ver diye algılıyor. aslında hakeme söylenen bunlara dikkat et. ama o bu sene galatasaray maçında ortadaki kararları galatasarayın aleyhine verin diye algılıyor.
    melo kalsaydı galatasarayda oynayamayacaktı. ya kart görecekti. ya da gördünmü bak kuzu gibi oldu diye melonun üzerine oynanacaktı.
  • 152
    bence, türk futbolunun önündeki en büyük engel -tabii ki kontrolünü kaybetmiş zattan sonra- kendileridir. statlar yenileniyor, zeminler eskisine göre daha düzgün hale geliyor. her takımda avrupa seviyesinde oyuncular oynuyor, bir çok anadolu kulübü yönetim anlamında eskiye göre daha akıllı hamleler yapıyor vs.

    değişmeyen tek şey bu asalaklar. önümüzdeki süreçtede düzlecek gibi durmuyor. maçları çok yavaş oynatıyorlar. futbolcular dünden razı. oyun her hdurduğunda iyi takımla kötü takım arasındaki fark ortadan kalkıyor. top ne kadar oyunda kalırsa, takımlar arasındaki kalite farkı o kadar ortaya çıkar. oynanan oyunun hiç bir şeye benzememesinin en büyük sebebi duran toplardan sonra oyunun bir merasimle tekrar başlıyor oluşu.

    maçın skoruna göre kararlarını düzenlemeleri ise seyirciyi aptal yerine koymaktan başka bir şey değil. bunu da yıllarca yapmaya devam ediyorlar. o an için iyi oynamayan oyuncuya yapılan faulleri es geçmelerini artık kanıksadım. tabii bu şartlar fenerbahçe aleyhine asla işlemiyor. eğer olur da birisi kendini kaybedip fbye de diğerleri gibi davranırsa, hemen faturası kesiliyor. uslu bir çocuk olup ilk fb maçında diyetini ödüyor.

    yerli-yabancı ayrımı yapmaları işin çok daha garabet bir boyutu. medya da bu konuda kendilerine taraf olduğu için pek üzerine konuşulmuyor. mesela, mancini döneminde bir maçta selçuk ve melo, birer tane sert faul yapmışlardı ama medyada sadece melo eleştirilmişti. bu konuda olay takım boyutunu aşıyor, kalsik hamza hamzaoğluculuk(u: hiç bir kelime ne demek istediğimi bu kadar güzel ifade edemedi (:) devreye giriyor.

    eskiden haksızlıkları para karşılığı yaptıklarını düşünürdüm. durumları çok daha kötü. bu yaptıklarından dolayı para almıyorlar. sadece kapının eşiğini korumya devam ediyorlar. maaşa bğlanmaları musluğun başındaki adama daha çok itaat etmeleri demek.

    daha yazılacak çokşey var ama yazmayı pek sevmediğimden bu kadarla kestim.

    hem çok kötüler hem de art niyetliler. tek çözüm hakem transferi. bu da şu anki konjöktürde imkansız ötesi.
  • 157
    o bu şu diyerek isim vermeyeceğim. en iyi puan alanından en kötüsüne hepsinin teker teker problemi futbolu bilmeyişleri. kuralları bilmek ile oyunu bilmek aynı şeyler değil hatta alakaları bile yok.

    bir kere hakem futbolun ana aktörü değil gölge aktörüdür. gölge olmak öyle seni önemsiz de yapmaz hakem efendi. takımların dizilişleri yazılırken mesela kalecileri saymaz kimse 1-4-3-3 yazmaz. bu onun sorumluluğunu, görevini yok saymaz. orada gölgedir kaleci tıpkı senin gibi. sen olmadan futbol oynanmaz ama final bile yönetsen akılda kalman çok zordur.

    bu sezon ligimiz başlayalı 4 hafta oldu ve diğer ligleri izleyenler neden bahsedeceğimi çok güzel gözlemlemişlerdir. bir kere o düdüğün üzerine acil durumlar dışında çalmayınız yazılması lazım. direk bunu yönergeye yazın, toplayın tüm düdükleri 2 punto yazın bunu. acil durumlar haricinde çalmayınız. ayda yılda bi herif avantaj verince alkışlar olduk bu ayıptır ya. ayıptır gerçekten. oyunu oynatmaya yönelik bir tane hakemimiz yok. adam yere mi düştü affı yok düdük ötecek. hakem oraya gelecek faulü yapanla tartışacak, pozisyonu açıklayacak, lafını dinletmeye çalışacak, futbolcu trip atarsa bi de fırça çekecek, ayağına çağıracak, böyle olmaz yoksa kart veririm diyecek ve evet fark ettiyseniz top hala oyunda değil.

    talimat ile maç yönetmek gerçekten olan yeteneği de köreltiyor. çoğu hakem kart vermekten imtina ediyor ama faul çalma konusunda sınırları yok. ben bunun tamamen 180 derece zıttını talep ediyorum. ben bu işin ana unsuruyum. ben taraftarım, izleyiciyim. hakem az faul çalsın ve çaldığında da kart vermek için 3. 4. faulün yapılmasını beklemesin. bitti.

    alışmış kudurmuştan beterdir evet. futbolcular da buna alışmış. savunmadan çıkan takım pres ile karşılaşınca hakemin düdüğü öttürmesi çok kolay. ya da yakın temasta bir oyuncu yere düştüyse kesinlikle diğeri faül yapmıştır algısı. evet fizik bilin, mukavemet, momentum, kütle dengesi bunları bileceksin. teorik olmasa da pratikte bileceksin abi. 90 kilogramlık adam saatte 25 km hızla koşarken 65 kilogramlık adam aynı hızla ona çarparsa kendisi savrulur, düşer ve evet faul çalındı bile. derdini anlatmak imkansız. bu faul çalındıktan sonra geri dönüşü de yok. oyun oynanırken kural da buna göre evrimleniyor. geçerli düdüklere göre futbolcular da evrimleşiyor. buna faul çalınır mı abi? çalınır. düşeriz o zaman. sistem bu. basit.

    hakemin ilk görevi oyunu hızlandırmak, odağı topa çekmektir ya da bence öyle olmalı. düştün faul var evet haklısın ama top sende mi? sende. devam o zaman aq demek bu kadar mı zor. evet gördüm sana faul yapıldı doğru ama top oyunda sende top daha bak yarı sahanızdan çıkmamışsınız bile evladım tehlikeli yerden frikik de kullanmıyorsunuz devam edelim diyeceksin. sen öğreteceksin. ülke de, futbolcu da öğrenecek. bakın öyle olduktan sonra çürük elmalar da azalacak. voleybol değil bu oynadığımız oyun, aramızda file yok dokunmak serbest, temas mecburi. eğer güçsüzsen sahadaki 22 adamdan biri olmayacaksın. yedekte bekle güçlen öyle gel abicim. buna göre gelişen bi futbol dünyasında kendini yere atan futbolcu kendi taraftarı dahil olmak üzere sempatik gözükür mü? gözükmez.

    azıcık akıllı olun. birazcık.
  • 159
    ne zaman bir pozisyon olsa papağan gibi car car car konuşan hakem bozuntularının büyük bir kısmını oluşturduğu insan grubu.

    misal pierluigi collina tüm bu saçma salak konuşmaları 3 saniyelik bir bakışı işe şak diye anlatırdı. ilgili futbolcu kuyruğunu kıstırıp uzaklaşır, maç da kaldığı yerden hızlıca devam ederdi...

    http://www3.varesenews.it/...b4011_1125376418.jpg

    bizim hakemler tam bir şeyh amk, meydanı boş buldu mu salla gitsin başlıyorlar atıp tutmaya...
  • 160
    diğer maçları izlemediğim için o maçtaki hatalar hakkında yorum yapmayacağım. ama bizim maçlarla ilgili iki kelam etmek isterim.

    17 eylül 2016 galatasaray ç.rize maçı'nda yasin'in ayağına basılmasını nasıl görmedin? eren'in ceza alanı içerisinde gözünün önünde çekilmesini de mi görmedin be adam? bruma'nın pozisyonunda faulu verip kart vermemesi komedi zaten. bruma'nın bir penaltı pozisyonu daha varmış onu hatırlayamadım. yani bir maç içinde bu kadar yanlı kararlar verdiğini uzun süredir görmemiştim.

    10 eylül 2016 kayseri galatasaray maçı aklıma geldiğinde deliriyorum zaten. bir maçın içine bu kadar sı*ılır yani. maç sürekli durdu, rakip sürekli yattı, sürekli soğudu oyuncular, hakemin bi zahmet oyun oynattığı dakikalarda da rakip sürekli ayağa, bacağa çalıştı hakem de buna izin verdi. yalandan 2 sarı kart verdi maçın sonlarına doğru. neler oluyor? diyene kadar baktık, maç bitmiş.

    öyle görünüyor ki tff, mhk bu sene bize bilenmiş, ayık olalım.
  • 161
    avrupa liglerinden izlediğim kadarıyla türk futboluna nazaran daha iyi sayılabilecek hakemlerdir. hatta avrupa'da da 5 büyük liglerdeki bir çok hakemden kaliteli maç yöneten hakemlerimiz var. hatalı kararları yok muydu? elbetteki var. hata futbolun gizli öznesi bir kere olmazsa olmazı. ama ben yaptıkları hatalarda bir kasıt aramıyorum çoğu zaman. eğer arıyorsam da bu hakem çok büyük ihtimalle mete kalkavan oluyor. sanırım sebebi de maç yönetirken takındığı olumsuz hava. bunun dışında hakemlerimiz ciddi anlamda kaliteli ve tutarlı maç yönetmeye çalışıyorlar. cüneyt çakır ile başlayan türk hakemlerinin yükselmesi süreci devamında daha da iyi noktalara gelecektir. maçlarda hakemlere suç atmak yerine her pozisyonda hakemin üzerine oynayan, her pozisyonda takımına avantaj sağlamak için hakemi aldatmaya uğraşan, futbolu değil alacakları primi düşünen futbol etiğinden yoksun futbolcuları suçlamalıyız. şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki hakemlerimiz ciddi anlamda kaliteliler ve de gelişim gösteriyorlar. buna geçen sene bizim belalımız mete kalkavan, barış şimşek ve trabzon maçında örselenen deniz ateş bitnel de dahil.
  • 162
    yabancı sınırının dünya standartlarına çekilmesinden sonra geriye bunlar kaldı. ülke futbolunun önündeki en büyük engeldir bu arkadaşlar. maçları yönetim şekilleri türk futbolcusunun oyunu oynama şeklini değiştirmiştir.

    sürekli duran bir oyun temposuz bir futbol ve futbolcular yaratır. bu futbolcular temponun yoğun olduğu avrupa arenasında nal toplarlar. bu yüzden uluslararası müsabakalarda en sık rastladığımız görüntü hakeme itiraz eden futbolcularımızdır. kendi hakemlerinden alıştıkları tavrı diğer hakemlerden göremezler. kendilerini yere bırakıp ağlak gözlerle hakeme bakarlar.

    eğer bir maçta oyun 150 defa durdurulmuş ve 2-3 sarı kart çıkmışsa o hakem net bir şekilde maçın kaderini değiştirmiştir. oyunu durduracak hamleler gelmeye başladığında kartların kolay çıktığı bir ligde futbolcular sürekli oyunun içinde kalmak ve tempolarını arttırmak zorunda kalırlar. bu da seyir zevki yüksek maçlar yaratır. ingiliz hakemler maçı kolay durdurmazlar. durdurmak zorunda kaldıklarında da kartlarına başvururlar. zevkli futbol diyince akla gelen premier lig'in altın şifresi işte budur.
  • 163
    kendileri için en iyi sonuç beraberliktir. ulan anlamıyorum, neden her fırsatta gerideki takıma yardıma başlıyor bunlar ? maç berabere bitince tff fazladan prim mi veriyor ? bunu yapmayan hakem de yok. senin vereceğin karar skordan, oyuncunun oynadığı takımdan, oyuncunun kartının olup olmadığından tamamen bağımsız olmalı. bu sadece bizim maçlarda değil, tüm maçlarda oluyor. hani diyemiyorsun ki, gs düşmanı olduğu için yapıyor. gerçekten garipler, hiçbirini de ayırmıyorum, hepsi böyle.
  • 164
    büyük takımların aleyhine çalamadıkları düdükler yabancı takımlarla oynadıkları maçlarda türk takımlarının aleyhine basit penaltı, gereksiz penaltı olarak geri dönüyor.

    20 ekim 2016 manchester united fenerbahçe maçında şener özbayraklı ve simon kjaer'in penaltısı.

    19 ekim 2016 napoli beşiktaş maçında caner erkin ve fabricio'nun penaltısı.

    4 ü de birbirinden gereksiz ve birbirinden basit bir o kadar da net penaltı. ama şu 4 penaltının en az 3 tanesini beşiktaşa yada fenerbahçe'ye karşı verebilecek bir hakem türkiye'de yok.
  • 172
    bazen futbolu ve umutlarımızı öldürüyorlar ama bu sefer hayat kurtarmışlar.

    --- alıntı ---
    kurtköy stadı’ndaki mücadelede bir pozisyonda rakibiyle çarpışan yenibosnaspor kalecisi hüseyin karagedik’in dili boğazına kaçtı. müsabakanın hakemi doğan suphi turan, hemen müdahale ederek futbolcunun içeri kaçan dilini çıkararak hayatını kurtardı.
    yenibosnaspor kulübü yönetim kurulu bir mesaj yayımlayarak, hakem turan’a ve hakem camiasına teşekkür etti. bu olayla birlikte, bu sezon istanbul’da hakemlerin futbolcu hayatı kurtardığı olay sayısı üç oldu. daha önce selimiye ve ayazağa statlarında benzer olaylar yaşanmış ve hakemler dili boğazına kaçan futbolculara müdahale etmişti.

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın