resim
Tugay Kerimoğlu
Görev:Sportif Direktör
Takım:-
Yaş:54
Uyruk:Türkiye
  • 301
    çok saygı duyduğum, çok beyendiğim bir futbolcuydu tugay, yardımcı antrenör olarak a takımımızı da çalıştırması bizi çok mutlu ediyor. ilk önce bunları belirtmek isterim. tugayın galatasaraya katacağı çok şey var buna eminim, inanıyorum buna. gece gece antreman resimlere bi bakayım dedim siteden. tugaya çarptı gözüm.

    iç ses: ya sanki sen bu yüzü bir yerde daha gördün ama bu futbol sahası değildi! (ve birden aklıma takıldı, siması çok benziyor ama bizim tugay tabiki daha sempatik bakıyor o ayrı)

    küçüklüğümde televizyonda ghostbusters diye bir film oynardı, o filimde kötü bir hayalet resim tablosunun içinde yaşardı. şimdi diğceksiniz ne alakası var ama hakikaten çok benzetiyorum ben tugayı o tablodaki resime. bu kesinlikle dalga geçmek için yazılmamıştır. tugayla dalga geçmek ne haddime, gözümü oyarım daha iyi ama çok fena benziyor.

    http://www.ajansspor.com/...tugayKerimoglu09.jpg *

    aha bu da vigo bahsettiğim resim tablosu

    http://stevemccutchen.files.wordpress.com/.../2009/03/vigo.jpg
  • 304
    tugay benim için tam bir galatasaray efsanesidir. "yarım sezon daha kalsaydı da uefa kupasını görseydi de efsaneler arasına adını yazdırsaydı" diyenlere kıçımla güldüm hep. bu adam benim gözümde gerçektir.

    ancaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaakkk..

    ah bu "ama"lar yok mu. hep içimde bir sıkıntı. keşke alt yapıda kalsaydı. her futbolu bilen iyi akademisyen olacak diye bir şey yok. bu konuda başarılı mı onu da bilmiyorum. ama futbol akademisi'nin başında kalmasını isterdim. çünkü bu adamın karakteri düzgün. kimsenin kafasında soru işareti kalmaz. hakan şükür'ün alt yapı başına geçtiğini düşünsenize. hiç katılmasam da "mahalle baskısı" eleştirileri çocukların aklını başından alacaktı. tugay öyle değil. tugay o çocuklara hayatı, adamlığı "duruş" u galatsaraylılığı öğretebilecek en yetenekli adam. 4-3-3 ü bir şekilde öğrenir bu çocuklar. ya da 4-4-2 yi.
    tugay bu çocuklara 90 dakika nasıl mücadele edilir bunu öğretebilirdi. işler kötü giderken hocasını satmamayı saha içinde değil saha dışında da galatasaray için çabalamayı anlatırdı.
    tugay bu ağaçları yaşken eğerdi istediği gibi. "kalite adam"dır tugay. kaliteli yaşamayı öğretirdi.

    hakan şükür'ün hagi'nin yardımcılığı için daha doğru olacağını düşünüyordum. tugay'ı bin defa tercih ederim hakan şükür'e. ama buraya dikkat tugay yardımcı antrenörlük için "bizim futbolculara" çok fazla "elit" kaçıyor. aşağılamak için söylemiyorum. futbolcu (hepsi için değil) sosyo-ekonomik seviyesi düşük seviyeden çıkar. genç yaşta kazanılan büyük paralar kendisini eğitmesini sağlayamaz. eğitimsiz kültürsüz kalır futbolcu. metin tekin, tugay kerimoğlu gibi kendini futbolcuyken eğitebilenlerin yanında (bence eş seçimleri çok büyük etken) fatih terim, şenol güneş, mustafa denizli gibi futbolculuk sonrası kendini eğitenler de var.

    bahsettiğim gibi tugay elit insandır. aile yaşantısı takıldığı mekanlar yaşam tarzı futbolcu gibi değildir. tugay olacaksa 1.adam olmalıdır takımda. bakın ilerde göreceksiniz tugay asla yardımcı olarak kalmayacaktır. çünkü bu adam lider. bu adamın bir duruşu var. futbolcuları bardan toplayacak onların giyimine aldıkları arabalara kadar karışacak bir adam değil tugay. bizim futbolcumuz kaybedilen maç sonrası soyunma odasında bağırıp çağıracak adam ister durum değerlendirmesi yapan sessiz sakin teknik direktörü "iş bilmemekle" suçlar. çünkü varoluşu "gaz" üzerine zaten. kapasitesi hayat tarzı o.

    tugay, fatih terim gibi araba alan genç oyuncusunun anahtarını elinden almaz belki ya da hakan şükür gibi takım için abiliği yapamaz. çünkü futbolcu mantığı futbolcu düşünce yapısı bu elitliği kaldıramaz. kaldırmadı da bundan önce. tugay soyunma odasında " allah yardımcınız olsun" diye bağırmaz. abdürrahim albayrak olamaz. karakteri duruşu 2. adamlık için uygun değil geliyor bana.

    bekleyelim görelim.
  • 305
    öncelikle çok seviyorum. takımın başında olmasından da hoşnutum. ama;

    '' yenemiyorsan yenilme mantalitesini oyuncularımıza yerleştirmeye çalışıyoruz.'' mantığından hoşnut değilim. bizzat kendisi söyledi bunları. kimle ne maçı oynarsak oynayalım bu takım yenmeye çıkmalı. yensin diye taraftarı olmadık ki zaten. ayrıca sen bu takımın her maça yenecek havasıyla çıkan adamlarından biriydin, ne oldu da yenemiyorsan yenilme oldu. beraberlik, mağlubiyetle aynı şeydir gözümde. hiçbir beraberliğe sevinmedim, sevinemem. ister hayalperest, ister mantıksız, ister biraz gerçekçi düşün deyin. yapamam.
  • 307
    her ne kadar galatasarayımızın bayrak adamlarından olsa da galatasaray da forma giydiği dönemde bizleri çileden çıkardığı zamanlar da olmuştur. ağır hareket etmesi, 360 derece topun etrafında dönmesi, sürekli al-ver yapması, trafikte karşıdan karşıya geçecekmiş gibi bir sağa, bir sola bakıp durması, babamın tabiriyle "topun sibobunu araması" gibi hastalıkları vardı. ne zaman kontra bir atak yakalasak top tugayın ayağındaysa beşe bir pozisyon birden beşe beş oluyor ve pozisyon piç oluyordu. şimdilerde ayhan akman, mustafa sarp gibi isimlere kızıyoruz ama tugay da bir zamanlar böyleydi. topa iyi vururdu, hatta önünüde iyi boşaltırdı ama çoğu zaman şut çekmezdi. ne zaman ki adaya gitti o zaman şut çekmeye başladı.

    bu benimkisi sadece hatıraların canlanmasıdır.

    (bkz: topun sibobunu aramak)
    (bkz: topun sibobunu arayan futbolcu)
  • 311
    efendiliği duruşu konuşması her türlü tavrıyla o meşhur "avrupalı" galatasaray tanımına en çok uyan efsanelerimizdendir. aynı zamanda eski futbolcularımızdan futbol bilgisiyle ve profesyonelliği ile teknik direktörlük potansiyeli en yüksek olandır.umarım her daim floryanın çatısı altında olur ve sindire sindire floryanın liderliğine doğru ilerler.
  • 315
    galatasaray'a uzun yıllar hizmet vermiş büyük maçlar oynamış büyük kaptanı..

    sir alex ferguson'da o'nu ve galatasaray'ını unutmadığını 2 kasım 2010 bursaspor manchester united maçı antramanında yaptığı bir röportajda sorulan bir soruya karşılık 1993-1994 sezonu o ilk şampiyonlar ligi ön eleme maçına gönderme yapıp anmıştır kendisini..

    bence şu an hagi bir yana onun kadar heyecan verici olmalıdır çoğu galatasaraylı için klübede olması, çünkü bir çoğumuz için tek efsanedir..
    çok güzel maçlar çok güzel bir 12 yıl galatasaray'da..
  • 316
    o zamanlar internet yoktu, öyle kolay kolay bulunmuyordu fotoları, ne zaman gazetelerde bir tugay fotosu görsem hemen keserdim, sonra bütün kestiklerimi duvara yapıştırırdım, hatta bir kere ali samiyen' e bir maça geldiydim * o maçtan önce ufak bir cep dergisi gibi bir şey vermişlerdi bütün seyircilere ve benim gittiğim günkü derginin kapağında tugay resmi vardı, tabii herkes okuyup yere atıyordu, dururmuyum, hemen ne kadar toplayabildiysem topladım hepsinin kapağından tugay olan bölümleri kestim, millet fazla s.klememişti, dergiyi okuyup atmıştı ama benim için bir madendi o dergi. en az 150- 200 resim edindiydim, sonra odamın her yerine eklediydim.

    idolüm.
    öğrenciyken odamın duvarlarını süsleyene adam,
    uefa kupasında kendisinin olmamasını kabullenemediğim adam,
    bir hareketiyle kalbimizi fetheden adam,
    tribün sevgilisi adam,
    düşünsenize, altyapıdasınız ve sizin öğretmeniniz tugay...
  • 318
    hala üzülürüm uefa zaferinde olmadığı için.. belkide kopenhag'da parken stadında kupayla birlikte berlin maçında golü attıktan sonraki gol sevincini yaşayacaktı. glasgow'da ilk maçına çıkacağı gün babamla tartışmıştım, genede babamı kırmamış onun isteğini yerine getirmiş, daha sonrada maça yetişmiştim. ve tugay sonradan oyuna girmişti. tugay kitabı yazılması gereken, belgeseli çekilmesi gereken bir türk futbol üstadı..tugay, yıllarca futbolun beşiğinde türkiye'yi temsil eden adam gibi adam.. sarı saçlarıyla kıpkırmızı yüreğiyle galatasaray tarihinin efsanesi.. galatasaray'la ilgili sonsuz, onunla ilgili tek hayalim : ''tugay kerimoğlu teknik direktör'lüğünde galatasaray avrupa ligi şampiyonu..'' bir frank de boer ajax'ta ise bir guardiola barçadaysa ilerleyen yıllarda neden tugay kulübenin başında olmasın..
  • 319
    çocukluk dönemim ilk kahramanlarından; sarışın, burnu büyük, 5 numaralı formasıyla orta sahanın dinamosu kaptan. galatasaray'da oynadığı süre boyunca inişli çıkışlı günleri olmuştu. alt yapıdan* çok küçük yaşta a takıma çıkmış, jenerasyonunun en iyilerinden biriydi. gitmeden hemen önce ise yapılan eleştirileri duysanız inanamazdınız. takımı frenlediği, hep yana oynadığı, dikine gidemediği söyleniyordu. haklılardı. tcoskun güzelce bahsetmiş . (bkz: #528512). belki o dönem çok formda olan emre - suat - okan üçlüsünün arasında kaybolmuştu. bilemeyiz.

    tugay kerimoğlu gittikten sonra futbol oynamayı sanki tekrardan öğrendi. çok güzel bir kariyer inşaa etti kendine yeni baştan. bunları tekrardan anlatmaya gerek yok. şimdi ayhan akman ile ilgili benzer yorumlar görüyorum. haklılar. bu apayrı bir konu.

    benim asıl söylemek istediklerim yeni nesil galatasaray taraftarı ile ilgili. arkadaşlar, tugay bizim çocuğumuz, tugay bizim kaptanımız, tugay bizim parçalımız. lütfen değerlerimize sahip çıkarken, onlar hakkında methiyeler düzerken ilahlaştırmayın. herkesi hak ettiği yere koyun. tugay'a yüklediğiniz başka anlamlar yüzünden, bir gün o yere ulaşamazsak tugay'ı da yerin dibine sokacaksınız. yapmayın! anıl dilaver'i oynatmak için ısrar eden tugay, ama zaten bu onun görevi. tugay hem teknik direktör yardımcısı hem de alt yapı sorumlusu. tabii ki anıl dilaver'i oynatmak için ısrar edecek eğer anıl iyi ise. bu takım düzlüğe çıkacaksa hagi'den çok onun sayesinde değil. neden biliyor musunuz? çünkü bu takımın teknik direktörü hagi.

    konu tugay ya da hagi değil. ikisi de birbirinden önemli değerler tarihimizde. ama arkadaşlar lütfen, herkes hak ettiği kadar takdir edilmeli, hak ettiği kadar yükseklere koyulmalı. değerlerimizin içini boşaltmayın! sonra arda turan, 66 iken daha iyiydi dersiniz. sonra aydın yılmaz'a küfürler edersiniz. etmeyin!
  • 320
    küçüktüm o zamanlar daha... oynuyor kaptan sahada biz tabii hayran hayran seyrediyoruz... işte he-man, batman neyse o da bizim için öyle bir kahraman o zamanlar... babam bir gün akşam eve geldi... dedi ki 'bak sana bir sürprizim var' tabi ben heyecanla bişey bekliyorum... elime bir ajanda uzattı, aldım... tam diyordum içimden 'deftermiş yaa' o an dedi ki babam 'aç bakalım içinde ne var?'... açtım.. ne göreyim!! ' imza* tugay kerimoğlu sevgilerle' yazmış kaptan bana... *
  • 323
    çocukluğumdan beri futbolunu örnek aldığım yüce şahsiyet. kendine has oyun stili, o bilindik feyk çalımı ve bir kahramanın terini silmesi gibi sümkürmesiyle çocukluğumun idolü oldu kendisi. ama en çok hasta olduğum yanı, bir kramponun ucunu yere sürterek koşmasıydı. şimdi antremanlarda izliyorum, yine aynısını yapıyor. ve aklıma sparta prag maçında ayağının dışıyla attığı golden sonraki o sevimli sevinci geliyor. ne güzel topçuydun sen be tugay. iyi futbolcu blackburn'de bile efsane olabiliyor. aynı takımda yerin dibine batan hakan ünsal'ın iyi kadro arasında sırıtmayan bir yeteneksiz olduğu gerçeğine buradan bile varabiliriz. ve o hiç eleştirmedi galatasaray'ı. haksızlıkları hep sineye çekti 'babadan ne gelirse amenna' edasıyla. ve jübilesinden sonra ali sami yen'e gelip üçlü çektirdiğini canlı canlı gördü ya bu gözler; ölsek te gam yemeyiz.

    (bkz: çok özledik çooooooook)
  • 325
    1999-2000 sezonunun ortasinda, artik fatih terim ile anlasamayacaklarini anlayinca, ingiltere'ye dogru yol almis bir futbolcudur.

    gozden dusmesi, ne kadar bizi yaralasa da, kendisi icin en iyisini istedik. o da oldu. ingiltere'den ayrilisi, butun futbolculara ozel ders seklinde verilmeli. neler katti, neler yapti, tek tek gosterilmeli.

    her agzini acisinda, "ben avrupa'da oynamak istiyorum." diyenlere ozellikle, futbolcu nasil olur, kendisinden orneklerle verilmeli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın