resim
Tolga Ciğerci
Takım:Ankaragücü
Mevki:Ön Libero
Yaş:32
Boy:1.85
Uyruk:Türkiye
  • 2633
    gidişiyle birlikte arkasında kırık koltuklar, sandalyeler, masalar, televizyonlar, iphonelar, avizeler bırakmıştır. kadıköyde kaçırdığı efsane golden sonra edilen küfürler yüzünden birçok evlilik sona ermiş, o gece planlanan çocuk yapma çalışmaları askıya alınmıştır. birçok genç insanın kahrından ölmesine, cinsel iktidarsızlığa, karaciğer rahatsızlıklarına, akciğer sönmelerine neden olmuştur. gelişi jet fadıldan hisse almak kadar enayiliktir, gidişi en büyük transferdir.

    bize uzak, andromeda galaksisine yakın olsun.
  • 2460
    kendisi mutlak puana ihtiyacımız olan bir maçta çektiği aptalca bir şuttan sonra tribünlerden gelen uğultulara ağzını yüzünü tipsiz tipsiz yamultarak he he minvalinde çok da umrumdaydı maç, çok da umrumdasınız sanki tarzında hareketler yapmıştı.

    arda'nın milli maçta oyundan çıkarken tip tip gülmesine benzer tavırlardı.

    kupa maçı da olabilir. kaçıranlar olmuştur diye hatırlatayım dedim.*

    bundan gelecek fayda aziz yıldırım'dan gelsin yani.

    tarık ile birlikte defolup gitmesi gereken oyuncumsu.

    edit: yusuf84 hatırlattı, söz konusu maç 18 nisan 2018 galatasaray akhisarspor maçı'dır.
  • 1943
    her sahaya çıkıp bizi şaşırtışında, aklıma kara günlerimden birini getiren futbolcu.

    üniversitede bir kız arkadaşım vardı. okula çok az uğrardı, thy'de hosteslik yapardı kendisi. neyse bir gün beni yemeğe davet etti. istanbul'da, çok lüks bir otelin restoranına çağrıldım. " gelsene yemek yer bişeyler içeriz, kafamız dağılsın " falan dedi. ben de tamam o zaman diyip gittim otele. belediye otobüsüyle tabii.

    kapısından girer girmez otelin delikanlı bir mekan olduğu belli oluyordu. geçmiş zaman tabi yalan olmasın ama altın süslemeli kapılar, solda açık büfede tadımlık fransız peynirleri gözümü almıştı. hatta zamanını da vereyim, yanlış hatırlamıyorsam kewell'ın ne 89'a ne 91'e'sinden 1 hafta sonra oldu bu olay. neyse ben girdim otele, 2016-2017 golden state warriors kadrosundaki zaza pachulia gibiyim. nasıl sırıtıyorum o mekanda anlatamam. bir süre sonra arkadaşım geldi, " hadi restoran kısmına geçelim " dedi. içeri geçtik. havuz kenarında bir masa ayırtmış arkadaşım, sağolsun.

    oturur oturmaz menüye göz attım, fiyatlar süphan dağı dolaylarında. o öğrenci halimle imkanı yok çıkamam oradan. yaklaşık 15 dakika aradım taradım en ucuz ana yemeği buldum. o zamanın parasıyla 23 liraya bir porsiyon menemen istedim, yanına da soda. arkadaşım bu seçimime şaşırdı tabi, ben de " ne zamandır yemiyodum ya ehehe " diye geçiştiriyorum. halbuki öğrenci evimizde haftada 3 gün menemen yerdik, kuyruklu yalan yani.

    kız arkadaşım bu arada şaraplar tadıyor, isviçre gouda peynirleri falan havada uçuşuyor. mekanın müdavimi gibi davranıyor baya baya. onun ismini bile söylemediğim yemeği geldi, benim menemeni de yolladılar hemen arkasından. şimdi allah var adamlar güzel yapmıştı ama o ortamda yenecek en son şeydi menemen. nasıl bir keyifle yemiştim o menemeni, yıllar geçti tadı hala damağımda.

    işte tolga da aynı böyle geliyor bana. fernando, belhanda, feghouli, gomis, mariano gibi usta ayaklarında yanında çok garip duruyor. ama oynadığı zaman da mükemmel oynuyor kerata. haz veriyor izleyenlere. o yıllar önceki menemenim gibisin tolga. ha sevgili sözlük kullanıcısı, ne alaka şimdi diyebilirsin ama, ne bileyim işte seviyorum :(

    hikaye bu kadar geldi bari sonunu da vereyim. yemekler yendi sohbet muhabbet edildi, sıra hesap istemeye geldi. arkadaşım garsona bir hareket çaktı, hoop hesap masada. ben de erkeklik iç güdülerimle " dur yav sen ! " diye kalkındım. arkadaşım " ben seni davet ettim hiç olur mu öyle, hem zaten yemeğin %50'sini uçuş firması ödüyor " dedi. topu direkten dönen appiah edasıyla usulca başımı öne eğdim, içimden etmediğim küfür kalmadı. cebimden 1 kuruş çıkmayacağı halde ben en ucuz yemeği sipariş etmiş, o lüks mekanda menemen yemiş oldum, eh allah da cezamı vermesin benim.

    sen sen ol menemenlikle yetinme, hep dana carpaccio olmaya bak güzel tolga kardeşim.
  • 395
    son röportajında, bundesliga'da stsl'ye göre çok daha hızlı futbol oynandığını söylemiş.

    türk futbolunun bütün sorunlarını tek cümlede özetlemiş tolga ciğerci.

    türk futbolunun gerçekten en belirgin özelliği oldukça yavaş oynanmasıdır. hele beş büyük lige göre adeta ağır çekim futbol oynanıyor.

    bu yetmiyormuş gibi maç başına avrupada 18 faul yapılırken, bizde ortalama otuz faul yapılıyor, topun oyunda kalma süresi de onlara göre 13 dk daha az.

    bu üç sorunu çözerseniz futbolunuz bir şeye benzer aksi halde kısır döngü içinde debelenir durursunuz.

    bunun çözümü de altyapı eğitiminden geçiyor. futbolun hızlı tek pas oyunu olduğunu, diğer hareketlerin ancak gerektiğinde, zamanında ve zemininde yapılması gerektiğini bütün körpe beyinlere nakış gibi işlemeliyiz.

    her genç futbolcuya, öncelikle ve istisnasız olarak hızlı tek pas oyunu öğ-re-til-me-li. diğer bütün varyasyonlar bunun üzerine bina edilmeli.
  • 2844
    sözlük'te kendisi hakkında ilginç bir negatif hava olan futbolcu.

    ben mi yanlış hatırlıyorum yoksa bu adam hem riekerink dönemi başında hem de tudor döneminde bize katkı vermiş bir oyuncu değil mi?

    özellikle tudor kendisini çok iyi kullandı. başkaları bir oyuncudan verim alınca göklere çıkarılıyor. bu adamın hakkı verilmedi.

    terim muhtemelen sakatlık problemi yüzünden gönderilmesini istedi. fernando ile de yolları ayırma sebebi biraz buydu malum. yoksa gayet kullanılabilir bir oyuncuydu tolga. tam terim'in istediği türde tempolu görev adamı işte. basar, ceza sahası koşusu yapar, şut atar. fernando'nun son düzlükteki maçlarda iki senedir ceza sahası çevresinde etkin şekilde nasıl kullanıldığına bakın. onu böyle kullanan terim tolga'yı mı kullanmayacaktı?

    bir garipsiniz gerçekten. adamın başka defoları olabilir ama oynadığı dönemlerde sanki hiç katkı vermemiş gibi davranmanız garip. aslında garip de değil, taraftarlık tam olarak böyle bir şey.

    edit: sakatlık konusu yüzünden gönderildi diyorum ama sakatlanıyordu diyorsunuz. yahu cidden tez konususunuz.*
  • 733
    her mevkii oyuncusundan gol atmasını bekleyenler tarafından beğenilmeyen orta saha oyuncumuz.

    sıradan çünkü dk 90 da olsa uzun mesafe depar atıyor, top kapıyor, top dağıtıyor, ikili mücadelerde diri kalıyor, top saklıyor, adam eksiltiyor, kilit paslar da atıyor ama gol atamıyor eşşoğlu eşşek.

    gattuso da efsane falan değil mesela ozan tufanın italyan pasaportlusu. çünkü seri a'da 400e yakın maç oynamıştır ama attığı gol sayısı 10u geçmez.
  • 1978
    2017-2018 sezonunun ilk haftasında sahaya çıkınca hemen hemen herkes, en hafif tabiriyle kendisi ve tudor'u eleştirdi. hem tolga'nın "kazma"lığı, hem de bir önceki sezonki futbolu nedeniyle bu eleştiriler anlaşılırdı. üstüne solda oynaması, aralarında benim de bulunduğum sıradan kitlede "futbol cahilliği" olarak yaftalandı. attığı golleri "şans"a bağladım, bağladı bu kitle. fakat bugün artık kabul etmek lazım ki solda başlayan tolga ile tudor sezonun ilk çeyreğinde fark yarattı. tolga da galatasaray adına sadece attığı gollerle değil, oyundaki varlığıyla çok önemli hale geldi. hayattaki her göt oluşumuz böyle olsa keşke.
  • 2275
    15 nisan 2018 galatasaray başakşehir maçında sol tarafta kaptırdığı bir toptan sonra bütün takım geri koşarken kendisi rakibi rahatsız etmeyecek ams kadrajın dışında da kalmayacak şekilde hızlıca yürüdü. evet yürüdü. oyuna en son sen girmişsin, rakibi bozmak rakibe mücadele fizik üstünlük kurmak için girmişsin ve topu kaptırdıktan sonra yürüyorsun. 85 dkdır tam konsantre oynayan koşmaktan bi hal olan arkadaşların koşarken taze kan olarak giren sen yürüyorsun. neden 4. tercih olduğunu anlamıştır umarım.
  • 624
    su ana kadar galatasaray formasiyla oynadigi resmi maclarda mac basina 8.2 top kapma, 12 km civari kosu mesafesi, mac basina 92 pas, %72 pas isabeti istatistikleri ile oynayan aslan parcasi. mac basina pas, kosu mesafesi ve top kapmada takim icinde lider durumda. arada sirada kotu oynar, lutfen saniyesinde basligina ususup ac kurt gibi saldirmayin. bu sezon belimizi dogrultmamizda en cok pay ona ve bruma'ya ait. bu cocuk 24 yasinda, boyle oynamaya devam etsin, en az 6 sezon parseller orta sahayi. sakin olun, elimizdeki degerlerin kiymetini bilin sevgili galatasaraylilar.
  • 1289
    bir futbolcu formsuz olunca balonu patlıyormuş, onu gösterdi bu vatandaş.

    emre çolak ispanya'da şov yapıp bonservis bedeli 20 milyon eu'ya çıkınca ve atletico madrid'in radarına girince bu sözlükte kimsenin balonu patlamıyor "kendi etrafında dönmekten başka bişey yapmıyo yeaaa"cılar arasından. ilginç.

    tabi ki bruma'ya 12 milyon eu'luk kazık diyenlerden de kimsenin balonu patlamadı.

    eleştiri yapmak iyidir ama bizim eleştirilerin neredeyse hepsi yıkıcı. eleştiri adabımız toplum olarak yok. ya eleştirilemeyenler var ya da işte böyle düşmanca eleştirenler.

    özeleştiri yapabilmeye ve deneyimlerden ders çıkarmaya ne zaman başlıcaz merak ediyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın