kopenhag tribününun pek takılmadigi mekandır. 2013 teki maç öncesi oradan stada yürünmustu bilmem kaç km, stada gidene kadar ev sahibi tribünden kimse ile rastgelinmemisti.
6
bir küçüğünün bizim üniversitede arsenal forması giyen fenerbahçelilerle çıktığı savaştır. ben maçtan sonra kendilerine ''büyük kapak oldu sizde kalsın ileride kullanırsınız'' dedim. dinlemediler. (sene 2000)
ileri görüşlü taraftar notu : fenerbahçe-arsenal : 2-5 (sene 2008)
2
anlatılanlara göre tivoli meydanı'nın bir köşesinden "allahh.. allahh.." nidalarıyla hücuma geçen sebo reis ve birkaç yüz gurbetci genc, allah ne verdiyse girişmişlerdir rakip takımın taraftarlarına.
1
kopenhag'da 17 mayis 2000 günü çarpıştığımız ilk saha.
ingiliz taraftarlarını ( ya da holiganlarının) yıllardır avrupanın her yerinde aradıkları belayı buldukları meydana verilen isim.
3
nesilden nesile aktarılabilecek, galatasaraylıların gögsünü kabartan ,bir kavgadan çıkıp stratejik bir savaşa dönen olayın geçtigi meydan.
26
'.. maç için kopenhaga avrupanın dört bir yanından türkler akıyodu bizde gazeteci olarak orda yerimizi almıştık maça daha 2 gün vardı hatta futbolcular bile gelmemişti ama finalin bir ismi ingiliz diğeri ise türk olunca olayçıkmaması imkansızdı bizde bu olayları takip edebilmek için kopenhaga erken gitmiştik 15 mayıs : sabah erkenden çıkıp şehrin en büyük meydanı olan tivoli meydanına gitmiştik her tarafta dostça görüntüler vardı ingilizler ve bizimkiler beraber foto çektiriyodu ama bunlar maça aileleriyle gelmiş olanlardı holiganları biraz araştırdığımızda gündüzleri dinlendiklerini geceleri ise içip olay çıkardıklarını öğrenmiştik bizimkiler ise leeds maçından dolayı galatasaray tribünün kalbi olarak adlandırılan tayfanın çok büyük bir kısmı gelememişti maça sadece sebahattin ve bi kaç arkadaşı gözümüze çarpıyodu istanbuldan ama ortalıkta almanya hollanda gibi ülkelerden gelen ülkücü gençler vardı gördüğümüz kadarıylada sabahattin bu gençleri organize etmeye çalışıyodu ... gece olduğunda bize gelen haberde meydana yakın bi barda olay çıktığı bildirildi hemen oraya koştuk biz gittiğimizde polis olayları yatıştırmıştı ingilizler barın içindeydi türkler ise kapıda polis kapıyı kapatımış bizimkileri içeri sokmuyodu bir genç o sırada kapıya yaklaştı polise bir şeyler söyledi tam dönerken koşarak kapıya bir tekme attıtam o anda kapı açıldı ve ingilizler çekerek bizimkini içeriye aldı barın dış kısmı full camdı dışardaki türkler bu görüntünün ardında taşlarla camları kırıp içeri girdiler ve burdaki ingilizleri kötü benzettiler bizimkiler çıktığında içerde bıçaklanmış bi nigiliz vardı 16 mayıs : gece yaşanan olaylardan dolayı iki tarafta grup şekline dolaşıyodu ve nerdeyse her tarfta küçü olaylar oluyodu ama bunlar 3-5 kişinin yaptığı kavgalardı akşama doğru yine bir kavga haberi geldi bara gittiğimizde bir ingiliz hastaneye kaldırılıyodu yine geç kalmıştık olay çıkmış ve bizimkiler yine üstün gelmişti 17 mayıs : olayın kokusu burnumuza geliyodu bu gün kötü şeyler olacaktı meydanda kameralarımızla bekliyoduk meydan tamamıyla türklerle doluydu 6-7 bin türk meydandaydı her taraf sarı kırmızıydı arada ingilizde görüyoduk ama bunlar yaşı baya büyük ailelerdi öğlene doğru bi haber geldi '' 500 civarı ingiliz meydana doğru geliyodu ve bu sırada onları görmüştük evet 500 kadarlardı ama yüzlerinden intikam okunuyodu caddenin karşısına gelice durmuşlardı meydanın o tarafına bakan kısmına bizim gençler toplanmaya başlamıştı ellerinde kemer şişe hatta bıçak olanları vardı tam bu sırada meydanın diğer tarafında bi ses yükseldi yaklaşık 500 kişilik bi ingiliz grup arkadan saldırmıştı :''yeeeeeee... '' tam bu sırada cadde tarafındaki ingilizlerde saldırıya geçti bu saldırı karşısında bizimkiler tamamen şok olmuştu çok iyi planlı bi saldırıydı organize saldırıyolardı bizimkilerde direniş vardı ama kişiseldi bunlar org. bi hareket yoktu bu arada gözlerimiz sebahattini vede ülkücü gençleri arıyodu ama hiç biri yoktu ortada yanımdaki arkadaşımın :''nerdesin sebahattin''ediğini duyduğuma eminim ingilizler meydanın ortasında birleşmişti bizimkiler ise kaçıcak yer arıyodu direnenler çok azdı dediğim gibi kişisel direnişti ve bi işe yaramıyodu ve tam bu sırada meydana çıkan bir caddeden bir ses geldi sanki gök yarılıyodu :'' ya allah bi̇smi̇llahallahu ekber'' bir an binler yürüyo sanmıştık ve işte bizimkiler geliyodu en önde sebahattin arkasında inanmış yürekli 300-400 civarı bir grup meydanın başına gelince durdular ingilizlerin dikkati oraya yönelmişti sebahattin elini kaldırdı ve bir kez daha bağırdı '' yaallah bi̇smi̇llah allahu ekber'' ve arkasındakilerle birlikte meydana giriş yaptı ingilizlerin üstüne acmısız bir şekilde saldırıyodu az önce ortalığı yakıpyıkan ingilizler şimdi kaçıyodu yere düşenlere defalarca vuruluyodu sebahattinin geldiğini gören diğer türkler(kaçanlar) geri dönüyodu onlarda kaptığı sandalye fırça kemervs. ingilizlere saldırmaya bşalamışlardı elindeki büyük türk bayrağını bırakmayan bir türke saldırıyodu ingilizer diğer tarafta sebahattin ordusu oraya yöneldi o aslan parçası gençte kurtarılmıştı bu savaşta kazanılmıştı meydanın ortasında toplanıldı en önde o türk bayrağı herkes sustu sebahattin ağzını bir kez daha açtı :'' dağğ başınıı duman almıışşşş.
8
kavganın tam orta yerindeydik. iyiki o an ordaydık.