• 2
    ne ultraslanım ne de başka bir şey.. maça bir iki arkadaşımla giderim, tezahüratımı yaparım ve güzel şeyler görmek isterim..

    şahsen ben de ali turan ve aykut ve ayhan'ı deli gibi yuhaladım ve zerre pişman değilim.

    iki tane aynı golü yiyen tırt bir kalecin, iki tane aynı golü yedirten tırt bir defansın, iki kez aynı pası veremeyen tırt bir orta sahan varsa ve bunu neredeyse her maçta yapıyorlarsa, ıslıklarım, kimse de bana tırt falan diyemez.

    ulan sen koskoca galatasaray'ın profesyonel oyuncususun, hala her maçta altı pastan gol yiyorsun! yuh!!

    ulan sen koskoca galatasaray'ın profesyonel oyuncususun, adamın kaçıyor sağdan, pişkin pişkin bakıyor, kaplumbağa gibi koşuyor ve iki aynı golü yedirtiyorsun! yuh!

    uzar gider bu.. taraftar dediğin takımdaki hataları görünce tepkisini gösterecek.

    ben çok sabrettim tepki vermemek için ama her maç ben bu gerzekler yüzünden galatasaray'ımın rezil oluşunu görmek zorunda değilim.

    tırtmış.. hadi canım sen de..
  • 4
    yeni yetme tiplerde gozlemlenen durumdur. ozellikle belirli bir yas grubunu hedef gostermedim cunku biliyorum ki 20li yaslarina daha gelmemis ancak kocaman yureginde her halukarda destekledigi bir arma'nin askini tasiyor bir cok aslan yurekli. yeni yetmeler nasil olur bilirsiniz iste.. sirf bir kac saati guzel gecsin diye maca gelen, tuketim toplumunun; tukettigi ve tuketirken canavarlastiginin simgesi tiplerdir bunlar. kaybedilen macin kendisini tek uzen tarafi, facebook sayfasindan kendisine takilacak olan diger takimlilardir aslinda. basin one egilmesin aldirma cim bom aldirma tezahuratindan bi'haber olanlar. onlar icin kaybedilmis mac, eglencelerini bozan siradan bir durumdur ve bu siradanliga isliklarla siradan ve basit tepkiler verirler. oysa tribunculuk, takim aski baskadir. yerinde tepinmektir sinirden bazen yada bireysel olarak kufretmektir hatta kotu oynayani ancak toplu halde kufur etmemektir yada isliklamamaktir hic bir sartta futbolun mabedi olan statlarda takimini yada futbolcunu. o yuzden degerliydi florya kapisinda takimi protesto etmek. kendi evimizde, aramizda cozmekti her seyi. cunku herkezin gozu onunde kizmazdi annesi cocuguna "eve gidelim gosteririm sana" derdi! cunku tribunculugun tribunculuk oldugu zaman, ana gibi severdi taraftar takimini. ceker bir kosede kizardi ama rakibinin karsisinda, televizyondan milyonlara acik etmezdi hic birsey. simdi isliklar girla gidiyor ve ben irkiliyorum. ne oluyor diyorum. aslinda tam olarak dedigim sey " neydik ve ne olduk biz boyle! ". biz diyorum cunku ben hala tribunun tek bir butun olduguna inananlardanim. isliklayanlara yapmayin diyorum tribunde ve demek ki engel olamiyoruz kendi icimizde bu yersiz isliklamalara. o halde hep beraber sucluyuz aslinda!
  • 7
    olmaması gerekendir. takımda bazı futbolcular kötü oynadığında, bazı futbolcuların takımı kendine getirmesi gerekir ya. onikinci adam, oyunu tezahüratlarıyla davranışlarıyla etkileyen taraftar da bu görevi üstlenmelidir. takım böyle oynasa, futbolculardan biri de protesto için koşmasa hiç hoş olur mu? "onların işi futbol oynamak" diyeceksin, taraftarın işi de destek vermek. "ben iyi futbol görmek istiyorum, böyle oynarlarsa böyle yaparız" diyorsan sen galatasaray için değil, futbol için gelmişsin. o zaman her sezon hangi takım iyi durumdaysa onu tut. git beşiktaş kombinesi al, quaresma ve guti'yi izle. bak onlar iyi oynuyor, onları destekle o zaman.

    protestonu başka zaman yap, devam etmekte olan bir maç var. 2-0 yenik olduğumuz bir maç var. kötü oynamaya devam etsinler, "5-0 olsun da, istifalar gelsin, amacımıza ulaşalım" mı diyorsun? ne sebepten olursa olsun takımının fark yemesini isteyenleri de anlamıyorum. yenilsinler de istifa etsinlermiş. böyle kötü, yakaladığı pozisyonları tarlaya atan takımdan evinde 5 yemenin; yankısı, etkisi yok mu? bir galatasaraylı, galatasaray'ın yenilmesini ister mi? galatasaray bak, dikkatini çekiyorum, galatasaray.

    takımdakilerin hepsi gitse işler düzelecekmiş havası var bir de. arda turan'ımızın döktürdüğü maçları hiç mi hatırlamıyorsun? barış özbek'in sahanın her yerinde havadan yerden tüm topları kesip, akıllı işler yaptığını hatırlamıyor musun? * ayhan akman'ın çok değil, birkaç yıl önceki halini unuttun mu? yaşına rağmen ne kadar mücadele ettiğini ve uzun paslardaki başarısını görmüyor musun? hakan balta ve servet çetin'in aslan kesildiği maçları hiç mi hatırlamıyorsun?

    bu oyuncular tamamen bitmiş mi? ne yapsak yaramaz mı? hakan balta önünden geçen topu ayakla uzaklaştıramayacak kadar yetenek yoksunu, futbol cahili, veya galatasaray düşmanı biri mi? barış özbek'i saha içindeki tercihleri için; sahadan birilerinin uyarması, kendine getirmesi lazım da. ya diğerleri? onların performansları maksimuma çekebilme ihtimalini neden düşünmüyorsun, neden desteğini çekiyorsun? sahada bu oyuncuların yanında lucas neill, arda turan, harry kewell ve milan baros var. onları niye göz ardı ediyorsun? durum 2-2'ye geldiğinde harry harry kewell diye bağırıyorsun, durum 2-0'ken harry kewell'ın takımı kendine getirme çabasına neden destek vermiyorsun?

    takımda çok şeyin kötü durumda olduğu doğrudur. ancak sahada galatasaray oynamaktadır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın