sözleşme uzatmaya yanaşmayan altyapı oyuncuları

• 7

  gittiğinde "gitti kurtardı kendini, kıymet bilmeyen bir kulübüz" falan filan diye yangınlar yapılan mustafa kapı adana'da oynayamıyor, öteki desen formayı unuttu.
  
  benim tavrım net.
  
  florya'nın 4 kapısı var, nasıl girdilerse öyle çıkarlar.
• 1

  alt yapımızdan çıkan yeni dönem genç futbolcularda rastladığımız durum. içimden siz kimsiniz de böyle büyük bir camiaya henüz daha olmamışken sözleşme uzatmaya yanaşmıyorsunuz diye sorasım geliyor. belki olayın iç yüzü farklı da olabilir. bence çok ciddi çözülmesi ve üzerinde durulması gereken bir konu. bu olayın sebebi nedir? neden sözleşme uzatılmıyor? kulübün sunduğu şartlarda mı problem var? kadromuzda parlamak üzere olan futbolculara bir bakıyoruz aralık’ta serbestler. böyle birşey asla kabul edilebilir değil.
• 8

  bartuğ hariç menajer oyununa gelmiş oyuncular. bartuğ’un halen bir şansı var marsilya’da süre almak için. kullanamazsa şansını 2 sezon sonra ankaragücü’ne gelir.
• 4

  ülkenin durumu ortadayken suçlayamayacağımız genç çocuklar. kendi adıma konuşuyorum; benim önüme 18 yaşında yurtdışına çıkıp orada bir hayat kurma ihtimali sunulsaydı, muhtemelen ben de o ihtimalin peşinden koşardım. ihtimalin gerçeğe dönüşüp dönüşmeme riski tartışılabilir. ama bu yaştaki çocuklardan o ihtimali hayal etmek yerine riski analiz edip ona göre davranmasını beklemek büyük haksızlık. keşke menajerler çocukların kariyerini en azından kendi cepleri kadar düşünse de daha sağlıklı bir yol çizebilseler kendilerine.
  
  bu sorun, çocukların kulübe duyduğu aidiyet hissi üzerinden çözülebilecek bir sorun değil. kulüplerin altyapı yatırımlarına devam edebilmesi için buradan gelir kazanması gerekiyor. bu geliri kazanmak için de futbolcuyu ne yüksek maaşlar vererek ne suçluluk hissettirerek ne de mobbing yaparak elinde tutmaya çalışmak zorunda kalmamalı.
  
  benim aklıma gelen fazlasıyla basit bir çözüm var aslında: belli bir yaşa kadar bu futbolcu alınıp satılırken ödenen yetiştirme bedeli oranını yükseltmek, hatta eğer oyuncu bir takımla bonservissiz olarak anlaşıyorsa oyuncunun maaşının belli bir yüzdesini yine yetiştirme bedeli olarak kulübe ödemesi. ancak bu şekilde hem altyapıya rahat rahat yatırım yapar, hem de gidenin arkasından ağlamayız.
• 3

  beni baya geren bir olaydır.
  
  tamam zorunda değil belki ama seni yetişirmiş emek vermiş takıma hiç mi ahde vefa olmaz insanda.
  menajerler zehirliyor diyoruz da abdülkadir, yusuf ve daha niceleri çat diye uzattı yönetim isteyince.
  
  (bkz: sizi buraya getiren yeteneğiniz burada tutacak olan ise karakterinizdir.)
• 2

  yunus, atalay gibi en on plandaki isimlerle sözleşme bu yıl bitiyor. bu çocuklarla neden şimdiye kadar sözleşme imzalanmadi anlamıyorum ben de. sebebi bu çocuklar mi, yoksa yönetim mi bilemem. belki de sözleşme imzalandı açıklanmıyor.
  ama eğer durum yönetim kaynaklı ise büyük yanlış yapılıyor. yok eğer çocuklar yanaşmıyorsa büyük vefasızlık.
• 6

  hepsine teker teker teşekkür ettiğim oyuncular. büyük ihtimalle baran, emin, metehan’la bunlar hala konuşuyorlardır veya haberleri geliyordur. düştükleri durumu gördükten sonra hepsi patır patır imza atmaya başladı.
  
  ayrıca bunları savunan taraftarlar vardı ''kendilerini kurtarıyorlar, sen sana iş teklifi gelse gitmez misin'' diye. adamlar futbolcularla beyaz ve mavi yaka çalışanları kıyaslıyor. bana göre şu bile sözlükte yazarlığını dondurma sebebi ama neyse...
• 9

  menajerleri tarafından akılları bulandırılmış topçulardır.
  eskiden kaçan topçular için "bu çocuğu nasıl elde tutamadık kesin yıldız olur" diye düşünüyordum çünkü akademiden yetişen topçuların çok yetenekli olduklarını düşünüyordum. ama sakince düşününce akademimizin aslında vasat bile olmayan, yetersiz topçularla donatıldığına inanmış durumdayım.
  akademi topçuları akıllarını başlarına alsınlar ve hiçbir şey düşünmeden kendilerini geliştirsinler. eğer gelişim gösterirlerse galatasaray muhakkak onlara şans verecektir. buna rağmen gitmek isteyen de hiç umrumuzda değil. furbolcu bulunmaz bir nimet değil.