• 27
    ronnie final maçının sonunda rakibine neler dedi çok merak ediyorum.
    vücut dili şöyleydi; carter, kardeşim kusura bakma, sana değil kastım, cahil ile sohbeti kestim.
    tartışmasız en iyi oyuncu. şampiyon olsa da olmasa da. sokak bilardosu tadında bir teknikle, kraliyet vuruşları yapıyor.
    bırakacakmış diyorlar, bilmem ki doğru mu? çok tatlı bir oğlu var, belki onu yetiştirir.
    bunca yıl sonra bana üç bantı bıraktıracak neredeyse.
  • 30
    2014 birleşik krallık turnuvası finalinde ki geri dönüş hikayesi son framede roket abimiz ronnie o'sullivan tarafından sikertilmese, judd trump bebesi fena bir final kazanacaktı.

    şöyle ki; önceki yıllarda agresif tavırlar sergileyen, klasik dahi memnuniyetsizliği yüzünden okunan roket abi, turnuva boyunca bir avuç anti depresan içmiş kadar sakin, olgun, kendinden eminken, o dünya skimde ahiret bilmem neremde davranışlı apaçi kardeşimiz judd trump ise resmen stres deposu gibi oynamış, finalin sonlarına ronnie'o sullivan 9-4 önde girmiş, yine de bazen şansla, bazen roket abi'nin basit hatalarıyla final skoru 9-9'a gelmiştir.

    son framede ise yine ronnie o'sullivan sanki son frame değilmişçesine sakin davranışlarıyla ve akıllıca bir yeşil arkası snookerla maçı kazanmış, hayranlarını sevindirmiştir.

    karar framei için; http://www.youtube.com/watch?v=K2EaFy1p_Go
  • 32
    ronnie o'sullivan, barry hawkings karşısında 10-1 kazanarak, dafabet masters turnuvası'nı 6. defa evine götürdü. 1988 yılındaki steve davis-mike hallet (9-0) maçından beri ilk defa bu kadar tek taraflı bir final yaşandı. o'sullivan bu şampiyonlukla stephen hendry ile masters sayılarını eşitledi, toplamda 18-16 stephen hendry önde.
  • 33
    bana çok zor gibi gelmeyen bilardo sporunun yan dalı :( bilardo konusunda yüksek bilgiye sahip biri bana anlatabilir mi? neden bu dal bilardonun en popüler, en özel dalı olarak görülüyor :( benim izlediğim maçlarda sanki 3 bant bilardoda falan daha çok ince hesaplamalar falan dönüyor :( :( yüksek soğukkanlılık, el mekaniği falan daha çok gerekiyor gibi. snooker işte bizim normal oynadığımız, 3-bant oynayamayanların özellikle rağbet ettiği amerikan bilardonun daha gelişmişi yav :( :( bunu biri bana anlatsın kafayı yicem :(

    (bkz: derdimi s...)
  • 34
    masasının delikleri normalden çok daha ufak olan zor bir oyundur efendim.
    topları normal bilardo toplarından yarı yarıya daha hafif, delikleri 8 top ve 9 top masalarının deliklerinden çok çok daha küçüktür.
    küçük deliklere pıtır pıtır sokmaya alışan snooker'cılar, görece büyük delikli ve daha küçük olan masalarda 8 top ve 9 top oynadıklarında rakiplerine karşı oldukça avantajlı olurlar.

    semih saygıner tarafından 3 bant 3 toptan en az 3 kat daha zor şeklinde tanımlanan bilardonun en aşmış türüdür kanımca.
    zor olmasından dolayıdır ki, hayatları bu oyun olan snooker oyuncularının çoğunun psikolojik destek aldıkları bilinmektedir, sinirlerine hakim olamayan ne kadar yetenekli olursa olsun net kaybeder.

    bir oyuncunun şansa top soktuğunda rakibinden özür dilediği, dilemezse kınandığı manyak bir oyundur.
    oyunculardan biri snooker yaptığında, rakibi vuruşunu yapmadan önce masanın kenarına birkaç kere vurarak kendisini tebrik eder, buna ağır abi alkışı da denebilir.

    ingiliz publarının vazgeçilmezlerindendir, yancısı dart tahtasıdır.

    tıkanık bir açılış yapıldığında seyircinin sıkılmaması için hakemin teklifi üzerine yeniden açılış yapılabilir. topu sokmaktan çok karşı tarafın sokamaması hesaplanır.

    kısacası bilardoyu sanata dönüştürmüş spordur, yetenekli ve akıllı olmayana yer yoktur.
    taktiğin yetenekler kadar önemli olduğu bir bilardo türüdür ve snooker için ayakta oynanan satranç yorumu yapılır.

    (bkz: follow the white ball)
  • 35
    bu oyunu ronnie o sullivan izleyerek oynamaya kalkarsanız, masa başında ağlarsınız. 13 yaşında bu hataya ben düşmüştüm çünkü.

    lan sanırım şurasına vurunca şöyle gidiyordu diyerek oturduğum masanın başından onlarca kick, onlarca faul ile kalktım.
    dünya sıralamasındaki ilk 50, hatta ilk 100 sporcunun maçlarını izler ve oynamaya karar verirseniz, birden iyi atışlar yapacağınızı sanarsanız çuvallarsınız.
    klasik amerikanda, 3-4 aydır düzenli oyun oynuyorum. genelde yenerim, ancak yaptığım vuruşlarda beyaz kontrolüm sadece üste vurursam ileri, dibe vurursam geri gelir seviyesindeydi. daha 4. ayda istediklerimin yarısını yapabilmeye başladım beyaz top kontrolünde.

    snooker'da bu olay neden daha zor?
    vurmanız gereken kırmızılara berbat bir açıda kalırsanız, faul yapabilirsiniz ve o faulden rakibiniz seri inşa edebilir.
    mesela bir amerikan oyuncusu ve bir snooker oyuncusu karşı karşıya gelirse, amerikan oynayanın en istemeyeceği şey azıcık açık masa bırakmaktır.
    ömrü seri yapmak üzerine kurulu snooker oyuncusu, orayı işler.

    ek olarak bir amerikan bilardo üstadı 10 olanın kazanacağı bir snooker maçında 3-4-5 oyun kazanabilir tepe bir oyuncuysa.
    ancak snooker'ın sinir sağlamlığı olarak en iyi 3 isminden biri olan selby, gider pool şampiyonası kazanır. ki selby'yi sevmem. ronnie o sullivan daimi favorimdir. ancak mükemmel sinirleri vardır.

    delikli ve deliksiz bilardo türlerini karşılaştırmak, futbol maçı ile futsal maçı karşılaştırmak gibi zannımca.
    bir de ronnie gibi, higgins gibi oyuncular 3 bant oynar. higgins'te çok görmesem de ronnie'de acayip banttan gelen vuruşlar görmüşümdür.

    semih saygıner gibi iyi bir pool ve mükemmel bir 3 bant oyuncusunun ülkemizden çıkması güzel bir şey.
    saf yetenek açısından snooker'daki izdüşümü ronnie o sullivan'dır hatta.

    ek olarak, ronnie o sullivan bu sporda en örnek alınmaması gereken insandır.
    çünkü onun yeteneklerine sahip olmayıp, snooker'a 1 sene ara verirseniz onun gibi tekrar dünyanın en büyük snooker turnuvası olan dünya şampiyonasını kazanamazsınız.
    büyük ihtimalle ancak publarda oynamaya devam edebilirsiniz.

    standart bir sporcu stuart bingham'ı örnek alabilir snooker adına. veya peter ebdon. ebdon'u örnek alırsanız söyleyin, maçlarınızı izlemeyelim ama. :(
  • 37
    2016 dünya şampiyonasında, trump-liang ikilisinin oynadığı ilk tur maçında bildiğiniz türk hakemi hatası yapılmıştır.

    şöyle izah edeyim, uzun bir çizgi düşünün dümdüz. tüm topların ortası bu çizgiden geçmeli. hakem allem etti kallem etti, geçirmemeyi başardı. neredeyse trump'ın 7-3'ten 8-8 e maçı taşımasını yiyordu hakem.

    trump önce hakeme, sonra içimizdeki lianglara koydu!!! :(

    abi şöyle güzel bir sporda bile böyle bir hakem hatası... vallahi michaela tabb'ı özledik.
  • 40
    yaklaşık 1 aydır benim de dartla beraber takip etmeye başladığım spor. izlemesi keyifli gerçekten, malum sitede yayınını da bulabiliyorsunuz. tek kötü yanı maç kafa kafaya gidince çok uzun bir zamanda bitiyor. 2 gün önce stuart bingham 9 framelik oyunda 4-0 öne geçti, neredeyse maçı kazanmıştı ama rakip bırakmadı maç 4-3'e geldi. maçı en son 5-3 bingham kazandı ama oyun 3 saat 6 dakika sürdü. 3 saat bir spor karşılaşmasını takip etmek için çok uzun bir süre, elbette her snooker karşılaşması 3 saat sürmüyor ama kafa kafaya gidince takip edilmesi güçleşiyor. dart şimdilik yeni favorim ama snooker da gayet keyifliymiş.

    ben de yeni izlemeye başladığımdan tüm kurallara hakim değilim ama özet geçersek, 15 kırmızı, 6 tane de colors dedikleri renkli toplar var. önce kırmızı topu hemen ardından colors topu ceplere sokmaya çalışıyorlar. 15 kırmızı topun hepsi 1 puan değerinde, 6 farklı renkteki colorsların da kendine göre puanları var. puanlama bu şekilde yapılıyor.
  • 41
    izlemesi keyifli de oynaması diğer bilardo türlerine hakimseniz bile zor bir oyun/spor.

    bir kere isteka uçları çok daha ince. toplar çok daha küçük. delik çok daha küçük ve masa çok daha büyük. bu da oyunun taktiksel tarafının da genişlemesine neden oluyor haliyle. masa etrafında seri yapacak seviyeye gelirseniz, 50-60 sayılık bir seri sonrası terlemiş bulabilirsiniz kendinizi. zordur oynaması. ama çok da keyiflidir.
  • 43
    türkiye'de turnuva düzenlenmemesinin en büyük nedeni, sponsorluk.

    bildiğim kadarıyla 188bet, betfred v.s. gibi bahis şirketlerinin sponsorlukları, ülkemizde sorun yaratıyor. daha bunun dafabet'i, bet bilmemnesi, bir sürü şirketi var. snooker oyuncularına ve turnuvalara da genellikle bu bahis şirketleri sponsor oluyor. ülkemizde yeteri kadar ilgi çeken bir spor. crucible bildiğim kadarıyla 1000 kişilik bir salon. istanbul, ankara, izmir gibi şehirlerde 1000 kişi snooker izlemeye gelir, bu konuda bana göre de, türkiye'de bu spora benden çok daha hakim kişilere göre de bir sorun yok. ancak sponsorluklar problem çıkartıyor işte.

    bu meseleyi çözersek, çin'deki atılım kadar olmasa da snooker'da atılım yapabiliriz. yapmamız gerekenler öncelikle semih saygıner'i türkiye bilardo federasyonu'nun başına getirmek. ikincisi, bu sponsorluk meselelerine bir çözüm getirmek. başta iki/üç turnuva almamız mümkün olmaz, ancak istanbul open ile olaya giriş yapabiliriz. iyi promotörlerle çalışır, semih saygıner'e güvenirsek istanbul open'ı bir bakmışsınız ankara open izliyor.

    dahası, ülkemizdeki turnuva sayesinde belki kendi snooker oyuncularımızı da yetiştirmeye başlarız. evet, çin kadar çok oyuncu yetiştiremeyebiliriz. ada ülkelerinden çıkan oyuncular kadar kaliteli oyuncu yetiştiremeyebiliriz. ama bu sonsuza kadar da sürmez. bugünün oyuncuları, yarının eğitmenleri olacak ve yarının eğitmenleri tecrübeleri sayesinde yarının oyuncularını daha iyi hale getirebilecek.

    soner sarı var bildiğim kadarıyla snooker'da türk. bir de ali kırım vardı, hatta ronnie'ye karşı maça da çıkmıştı sanırım, sonra ne yaptı bilmiyorum ama. bu isimler çoğalabilir, imkansız değil.
  • 44
    emekleme dönemlerini ardında bırakmış, artık gelişme dönemindedir. ancak ne nba'in ülkesinde şu an olduğu konumdadır, ne de futbolun avrupa veya dünyada olduğu konumdadır.

    snooker'da eskiden ptc'ler vardı, sıralama turnuvaları görece azdı, para ödülleri azdı-ki bu yüzden ronnie o'sullivan'ın 147 yapmayı reddettiği olmuştur-. haklarını verelim, yayıncılık konusunda genellikle problem yaşamadılar. eurosport sağolsun, yıllardır izliyoruz. snooker camiası genel olarak streaming işlerine de çok telif haklarından dolayı sorun çıkartmayan, bazı organizasyonları kendi resmi adreslerinden yayınlayan bir camia. 2017 champion of champions mesela, eurosport'ta yayınlanmamıştı. ancak champion of champions resmi facebook hesabı sağolsun, canlı yayından izletmişti bize.

    snooker'ın bugününde güzel olan şeyler neler?
    1- sıralama turnuvaları.
    baba-oğul hearn'leri bu konuda tebrik ediyorum. promotörler olarak gerçekten snooker organizasyonunu güzelleştirdiler. hele hele ilk dönemlerde karşılarında snooker'da patrondan çok söz sahibi olabilecek, kitleleri harekete geçirebilecek bir o'sullivan vardı. sıralama turnuvalarının sayısı arttığında, ilk karşı çıkanlardan biri ronnie idi. bu turnuvalar sağolsun bingham, hamilton gibi adamlar isimlerini duyurdu. ama ronnie gibi eski kuşak yaşlanan bazı oyuncular bu olaya karşıydı. bu daha fazla seyahat, daha çok yorgunluk demekti ki, onların açısından bakınca bu itiraz haklıydı. ama zamanla oyunun en büyük oyuncuları da bu yeni formata ayak uydurdular ve yeni formatta yine bir sürü sıralama turnuvası kazandılar. bu bize de yaradı. artık ayda, iki ayda bir ronnie o'sullivan, mark selby, john higgins görmüyoruz. bu adamlar ayda iki turnuvada bile bulunabiliyor. en basitinden, 12 kasım 2017'de maça çıkan ronnie o'sullivan, 14 kasım 2017'de de çin'de maça çıkacak. yıllar önce biri bundan bahsetseydi hadi oradan derdik. hearn'leri ağır sıklet boksta yedikleri halttan dolayı sevmesem de, snooker konusunda haklarını vermeliyim.

    2-yayıncılık.
    cep kameraları, reji kalitesi, eurosport türkiye'nin muazzam maç anlatıcıları, kamera kaliteleri, turnuva/maç sonrası röportajları, maç dışı programlar derken, snooker'ın yayıncılık anlamında da çok iyi konumda olduğunu söylemek gerek. çok merak etmiştim, acaba yatay kamerayla maç nasıl olur diye. bir süredir yatay kameradan maç içi görüntüleri daha sık veriyorlar, belki ara ara ekranı ikiye bölüp bir kısımda yatay, bir kısımda dikey masayı bize izletebilirler. yayıncılık konusunda kendimce verebileceğim tek tavsiye bu olabilir.

    3-yeni oyuncular.
    snooker'ın britanya'dan çıkıp avrupa'ya yayılmasının izini sürersek, biraz gerilere gidebiliriz. ancak çin, malezya, tayland gibi ülkere yayılmasının izini sürmek istersek, fazla yorulmayız, çünkü henüz kısa bir zaman geçti. ding, fu, wenbo gibi daha eski oyuncular, zaten piyasaya kendini yedirmiş oyuncular. ama bunlar başlarda büyük sorunlar çekmişti. ding zamanında ronnie'nin desteği, arkadaşlığı olmasa çok daha zor zamanlar geçirebilirdi. günümüzde çin'li genç oyuncular devlet desteğinde, sponsorlukta bildiğim kadarıyla sıkıntı yaşamıyorlar. zaten ülkede de snooker popüler bir spor haline geldi. birkaç turnuvaya da ev sahipliği yapıyorlar.
    yeni oyuncularda kalite de var. zaten artık yeni oyuncuların çoğu, gayet iyi pot yapabiliyor. ursenbacher, bingtao, brecel, kyren*, yuelong gibi adamlar zaten yetenek sorunu olmayan, güzel pot yapabilen, seri inşası fena olmayan adamlar. bakalım yenilerden de higgins gibi çok yönlü, murphy gibi uzun pot uzmanı, ronnie gibi saf yeteneğiyle bile gününde rakipsiz olan adamlar çıkacak mı, bunu bekliyoruz. yeni oyuncular için de kafayı bir sağa bir sola, yani britanya ve çin tarafına çevirmek gerek.

    peki eksik olan ne?
    snooker henüz amerika kıtasına yayılamadı. amerika birleşik devletleri için snooker zaten zor. orada çok popüler olan bir pool var, zaten bir sürü ana sporları var. gerçekten zor. güney amerika genelde futbol/futsal ile, kuzey amerika ise hokey, basketbol, futbol ile haşır neşir. ama eminim avlayabilecekleri birkaç ülke çıkartıp, sonra o kıtalarda da en azından türkiye'de voleybol kadar bir pazar edinebilirler. ben kuzey amerika, güney amerika, afrika gibi ülkelerden de snooker'a oyuncular gelebileceğini düşünüyorum.
    bir de ülkemiz... semih saygıner'i üç top bilardoya hediye eden ülkemiz, soner sarı gibi, ali gibi birkaç oyuncu daha çıkartıp, onları daha iyi yerlere getirebilir, buna inanıyorum.
  • 45
    2017/2018 sezonu, son birleşik krallık turnuvası'ndan * sonra ronnie o sullivan 2 basamak birden yükselerek güncel dünya sıralamasında 2.sıraya çıktı. lider mark selby'nin en yakın rakibi ile * arasında ise açık ara puan farkı mevcut. dafabet scottish open dahil önümüzde 9 sıralama turnuvası var, aradaki puan farkının suni olup olmadığını sezon sonunda göreceğiz *.

    snooker dünya sıralaması
    1. mark selby
    2. ronnie o'sullivan
    3. judd trump
    4. ding junhui
    5. john higgins
    6. shaun murphy
    7. barry hawkins
    8. mark allen
    9. marco fu
    10.mark j williams

    11-17 aralık 2017 dafabet scottish open
    31 ocak - 4 şubat 2018 d88 german masters
    8-11 şubat 2018 coral shoot-out
    19-25 şubat 2018 ladbrokes world grand prix
    26 şubat - 4 mart 2018 welsh open
    7-11 mart 2018 gibraltar open
    19-25 mart 2018 ladbrokes players championship
    2-8 nisan 2018 china open
    21 nisan - 7 mayıs 2018 betfred world championship
  • 49
    son dönemde asyalı sporcuların büyük sıçrama yaptığı spor. şu an devam eden world grand prix 2019 turnuvasının daha ilk gününde;
    hong kong'lu marco fu ronnie o'sullivan'ı,
    çin'li yuan sijun mark williams'ı,
    çin'li xiao guodong da neil robertson'ı mağlup etmiştir.

    tabi bu jenerasyonun doğmasında ve bölgede popüler olmasında 2003 yılında daha henüz 15 yaşındayken profesyonel olmuş ve 18. yaşındayken büyük turnuvalar kazanmış junhui ding'in büyük etkisi var.
App Store'dan indirin Google Play'den alın