mustafa sarp'a yapıldığı gibi bu çocuğa büyük haksızlık yapılıyor. tribündeki kitleyi anlarım da, sözlük gibi bir yerde haksızlık yapılması kötü. temelinde
rijkaard'dan kalma öfke var. aslında
rijkaard'ın gönderilmesine karşı rövanşı almaya çalışanlar kelle almaya çalışıyor.
geçmişte
rijkaard'ın hatalarını, şimdi ise
14 kasım 2010 galatasaray manisaspor maçında geçen senenin gol kralı
makakula gerçeğini ve manisa'nın yaptığı
alan savunmasını dikkate almayan teknik direktörümüz
hagi ile ileride oynayan futbolcularımızın form durumundaki düşüşü görmeden yenen golü baz alıp bu adamı eleştirmek büyük haksızlık.
başaramayacaklar, onu söyleyeyim. nasıl zamanında
mehmet topal ve
sabri sarıoğlu konusunda başarılı olunamadıysa
mustafa sarp ve
servet çetin konusunda da başarılı olunamayacak.
zamanında
mehmet topal hakkında yürütüldü böyle bir kampanya. (gerçi adam transfer olunca bir kısmı silindi entrylerin ama hala duranlar vardır) sonra
sabri sarıoğlu şimdi de
mustafa sarp ve
servet çetin hakkında yürütülmeye çalışılıyor. nafile çaba. (zaman zaman barış özbek, hakan balta ve ayhan için de yapılıyor)
bu tür kesicilerden ve dağıtıcılardan hiç bir hoca vazgeçemez. son zamanlarda form grafiğinde düşüş gördüğümüz
mustafa sarp ve
servet çetin hangi takıma giderse gitsin her zaman ilk onbirde oynar.
manisa maçında yenen golün videosu dikkatle incelenirse takımın o anda nasıl zınk diye durduğu rahatça görülür sanıyorum. kaleci dahil takım yedi o golü.
ayrıca, yediğimiz değil atamadığımız goller nedeni ile bu haldeyiz. neden salt yenenlerin hesabı sorulur, atılamayanın hesabı sorulmaz onu da anlamak güç.