sevmiyorum seni servet. o egonu, gazmanlığını, verdiğin röportajları, oyun stilini... hiçbir şeyini sevmiyorum.
kendi etrafında dönene kadar yarım dakika geçiyor, gaza gelip gol aramaya çıkıyorsun, dikine top sürme merakındasın, yanında neill gibi senin gibi 10 adamı cebinden çıkaracak bir adam varken her topu kendin kullanmak istiyorsun, 70 metrelik isabetsiz diyagonal pasları deniyorsun, 29 yaşına gelip de nası kafa vurlacağını öğrenemiyorsun
*, pozisyon almayı bilmiyorsun, gaza gelip alanını boşaltıp adam kovalayıp takım arkadaşlarını zor durumda bırakıyorsun, "bir servet de kolay olunmuyor yani." diyorsun, "rijkaard'ın da son şansı" deme hakkını kendinde görüyorsun, takımdaki yabancı arkadaşlarına karaktersizce küfür ediyorsun
*, ulan sevmiyorum seni...
galatasaray'da görmek istediğim stoper sen değilsin.
kimsin sen servet ya?
edit: anlatım bozukluğunun dibine bandırmışım.