selçuk inan 10 şubat 1985'te
hatay'ın
iskenderun ilçesinde dünyaya gelmiştir. boyu 1.82 m, kilosu ise 74 kg'dir.
http://turkiyeharitasi1.com/harita/HATAY.jpg kendisi bir merkezi orta saha oyuncusu olmakla birlikte daha defansif veya ofansif pozisyonlarda da başarıyla oynayabilmektedir lakin kariyerinin başlarında daha çok forvet arkası mevkisinde oynamıştır. sağ ayaklı olmasına rağmen iki ayağını da etkili bir şekilde kullanabilmektedir.
yaygın olarak kullanılan bir lakabı olmasa da "
sniper", "
yerli xavi" veya "
en iyi türk orta saha oyuncusu" gibi sıfatlarla anılmaktadır.
futbola 1999'da iskenderun beldelerinden karaağaç'ın futbol takımı olan
karaağaç belediyespor'un altyapısında amatör olarak başlamıştır. burada bir sezon oynadıktan sonra da 2000'de seçmelerine katılıp başarılı olduğu
çanakkale dardanelspor altyapısına geçmiştir.
2000-2002 arasında
çanakkale dardanelspor'un alt kategorilerinde mücadele ettikten sonra 2002 yazında profesyonel sözleşme imzalayarak b takımdan a takıma yükselmiştir.
2002-2003 sezonunda 2. lig a kategorisinde
çanakkale dardanelspor ile 15'i ilk on bir olmak üzere 20 maçta forma giymiştir. 8 maçta 90 dakikayı tamamlarken 7 maçta ortalama olarak son 15-20 dakikada kenara alınmıştır. sezonu ligde toplam 1307 dakika ve 2 golle tamamlamıştır. bu sezonda
gökhan zan* ve
hasan kabze* ile takım arkadaşlığı yapmıştır. sezon başında düzenli olarak şans bulurken ortalara doğru gözden düşmüş, sonlara doğru ise tekrardan formayı kapmıştır.
türkiye kupasında ise maçta 90 dakika oynamıştır.
2003-2004 sezonunda 2. lig a kategorisinde
çanakkale dardanelspor ile 8'i ilk on bir olmak üzere 14 maçta oynamıştır. yalnızca iki maçta 90 dakika sahada kalırken genel olarak istikrarsız bir performans ortaya koymuştur. sezon başından itibaren kadroya girmekte zorlanırken ancak sonlara doğru maçlarda arka arkaya oynama şansı bulmuştur. oynamış olduğu 676 dakikada gol atma başarısı gösteremezken 1 sarı kart görmüştür.
hasan kabze* ile bu sezon da birlikte görev yapmışlardır.
2004-2005 sezonunda 2. lig a kategorisinde
çanakkale dardanelspor ile 19'u ilk on bir olmak üzere 27 maçta forma şansı bulmuştur. 14 maçta 90 dakikayı tamamlarken 5 maçta kenara alınmıştır. 1766 dakika ve 2 golle tamamladığı sezonun ilk haftalarında bir önceki sezonda olduğu gibi istikrarsız bir tablo çizerken ikinci devreyle beraber takımın değişilmezlerinden biri olmuş ve sezon sonuna kadar düzenli olarak formasını terletmiştir. 2 sarı kart ile tamamladığı bu sezonda
hasan kabze'ye
* ek olarak
mehmet topal da
* kendisine eşlik eden oyunculara eklenmiştir.
türkiye kupasında 1 maçta 90 dakika görev alırken bu maçta da sarı kart ile cezalandırılmıştır.
2005-2006 sezonunun ilk devresinde 2. lig a kategorisinde
çanakkale dardanelspor ile tümü ilk on bir olmak üzere 15 maça çıkmıştır. 11 maçta 90 dakikayı tamamlarken diğerlerinde kenara alınmış, toplamda da 2 gol atıp 3 kez de sarı kart görmüştür. çanakkale ekibiyle son sezonunda 1241 dakika forma giymiştir. ayrıca
mehmet topal* ile orta sahada birlikte görev yapmışlardır.
ocak 2006'da
manisaspor'a transfer olmuştur.
http://www.tff.org/...b3fbc4ec26decb0f.jpg http://www.dagistan.net/...r-a-pahali-geldi.jpg http://www.dagistan.net/...on-soz-vestel-in.jpg 2005-2006 sezonunun ikinci devresinde
manisaspor ile süper ligde 12'si ilk on bir olmak üzere 13 maça çıkmıştır. 9 maçta 90 dakikayı tamamlarken toplam 1045 dakika sahada kalmış ve 3 gol atmıştır. yarım sezonda
arda turan*,
caner erkin* ve
hakan balta* ile görev yapmıştır.
2006-2007 sezonunda
manisaspor ile ligde 31'i ilk on bir olmak üzere 32 maçta oynamıştır. 25 maçta 90 dakikayı tamamlarken toplamda ise 2751 dakika sahada kalmıştır. oyundan çıktığı maçlarda genelde son bölümlerde kenara gelirken sonradan dahil olduğu tek maçta ise son yarım saatte görev almıştır. bu sezonda 3 gol atıp 1 asist yaparken 8 kez de sarı kart ile cezalandırılmıştır. bu sezonda da
caner erkin* ve
hakan balta'yla
* birlikte ege temsilcisinde görev yapmıştır.
türkiye kupasında altısı ilk on bir olmak üzere 7 maçta oynamış, dördünde 90 dakikayı tamamlarken toplam 509 dakika oynamış ve iki sarı kart görmüştür.
2007-2008 sezonunda
manisaspor ile ligde tümü ilk on bir olmak üzere 30 maçta oynamış, 22 maçta 90 dakikayı tamamlarken diğerlerinde oyundan çıkmış ve toplamda 2557 dakika formasını terletmiştir. 5 gol atıp 4 asist yaparken 10 kez sarı, 1 kez de ikinci sarıdan olmak üzere kırmızı kart ile cezalandırılmıştır. bu sezonda
burak yılmaz* ve
hakan balta* ile birlikte oynamıştır.
kupada ise 4 maçta 320 dakika görev alıp 1 gol atmış, 1 de sarı kart görmüştür.
temmuz 2008'de
2.000.000 euro bonservis bedeliyle
trabzonspor'a transfer olmuştur.
http://www.kuzeyekspres.com.tr/...mages/news/22772.jpg http://www.ilgazetesi.com.tr/...3%A7uk-%C4%B0nan.jpg http://www.bestspor.com/haber/maxi_88492318316.JPG2008-2009 sezonunda
trabzonspor ile ligde 31'i ilk on bir olmak üzere 32 maçta oynamıştır. 20 maçta 90 dakikayı tamamlarken toplam 2653 dakika sahada kalmış, kenara alındığı maçlarda ise genelde son bölümlerde oyundan çıkmıştır. 3 gol atıp 10 asist yaparken 3 de sarı kart görmüştür. bu sezonda orta sahada
ceyhun gülselam* ile birlikte oynamışlardır.
kupada üçü ilk on bir olmak üzere 4 maçta görev yapmış ve ikisinde 90 dakikayı tamamlarken 1 kez sarı kart görmüştür.
2009-2010 sezonunda
trabzonspor ile ligde 26'sı ilk on bir olmak üzere 28 maçta forma giymiştir. 19 maçta 90 dakikayı tamamlarken toplam 2282 dakika sahada kalmıştır. bu sezonda 2 gol, 6 asist ve 3 sarı kart istatistiklerine ulaşmıştır.
burak yılmaz*,
engin baytar* ve
ceyhun gülselam'la
* birlikte oynarken başarılı bir ekip oluşturmuşlardır.
uefa avrupa ligi play-off aşamasında
toulouse'a karşı iki maçta 174 dakika oynamıştır.
türkiye kupasında ise tümü ilk on bir olmak üzere 9 maça çıkmış, 6 maçta 90 dakikayı tamamlarken 703 dakika sahada kalmıştır. 3 asist yapıp 1 de sarı kart gördüğü turnuvada bordo-mavili ekip ile finalde
fenerbahçe'yi yenip ilk kupa sevincini yaşamıştır.
http://2.bp.blogspot.com/...yonu-trabzonspor.jpg süper kupa finalinde ise 90 dakika forma giydiği maçta
bursaspor'u 3-0'la geçen
trabzonspor ile birlikte ikinci kupasını kazanma başarısını göstermiştir.
http://i.sabah.com.tr/...rabzonsporun/1_d.jpg 2010-2011 sezonunda
trabzonspor ile ligde tümü ilk on bir olmak üzere 33 maça çıkmıştır. bu maçların da tümünde 90 dakikayı tamamlarken sahada kaldığı 2970 dakikaya 2 gol, 13 asist ve 3 de sarı kart sığdırmıştır. bu sezonda
burak yılmaz*,
engin baytar* ve
ceyhun gülselam* ile birlikte son yılların en güçlü ve uyumlu
trabzonspor'unun önemli bir parçası olmuştur.
uefa avrupa ligi play-off aşamasında
liverpool'a karşı iki maçta toplam 180 dakika mücadele etmiştir.
kupada 3 maçta 180 dakika görev alıp 1 asist yapmış, 1 de sarı kart görmüştür.
http://www.youtube.com/watch?v=hyLtgchKkVk http://www.youtube.com/watch?v=2G63jc_BSNA 2011 yazında bedelsiz olarak
galatasaray'a transfer olmuş fakat kendisine bir miktar imza bedeli ödenmiştir. sarı-kırmızı ekip ile 5 yıllık sözleşme imzalamıştır.
http://www.galatasaray.org/...459e6b8f27688545.jpg http://www.galatasaray.org/...1/Selcuk%20-%20B.jpg http://www.since1905.net/...s/2011/07/selcuk.jpg http://www.webaslan.com/...uk_inan_mersin44.jpg http://i.milliyet.com.tr/...n-sirri-1901874.Jpeghttp://www.webaslan.com/...2/selcuk_inan_66.jpg http://www.haber50.com/images/news/173393.jpg yaz hazırlık kampında kalitesini gösteren ve
fatih terim'in değişilmez isimlerinden olan
selçuk inan özellikle
24 ağustos 2011 real madrid galatasaray maçında attığı golle daha sezon başlamadan olumlu sinyaller vermiştir.
http://www.youtube.com/watch?v=pHmVN0CuyQM 2011-2012 sezonunda
galatasaray forması ile ligde şimdilik tümü ilk on bir ve 90 dakika olmak üzere 19 maçta oynayıp toplam 1710 dakika sahada kalmıştır. 7 gol atıp 8 asist yaparken 2 sarı kart görmüş ve önceki istatistiklerinden çok daha başarılı bir performansa bu sezonun daha yarısında ulaşmıştır.
http://www.youtube.com/watch?v=rsg1DcPHSnU türkiye milli futbol takımı formasını alt düzeylerde uzun yıllar giymiştir. ilk kez 2007'de a milli olmuş ve o yıl başka maçta oynamamıştır. 1-1 biten
10 ekim 2007 moldova türkiye maçının 2. yarısında oyuna dahil olmuştur. 2008'de de 1 hazırlık maçında oynamış, 2009 yılında ise ay-yıldızlı formadan uzak kalmıştır. ancak 2010'da
türkiye a milli futbol takımının düzenli bir oyuncusu haline gelmiştir. o tarihten beri de 6 hazırlık, 10
euro 2012 elemeleri maçında oynamış, 3 asist yaparken 2 sarı, 1 de kırmızı kart görmüştür. yapılan başvuru sonrası görmüş olduğu bu tek kırmızı kartın cezası da uefa tarafından indirilmiştir. 2007'den beri toplam 18 maçta a milli takım formasını giymiştir.
bunun dışında u21 milli takımı ile 7 maç, u20 milli takımı ile 8 maç 1 gol, u19 milli takımı ile 34 maç 5 gol, u18 milli takımı ile 12 maç 5 gol, u17 milli takımı ile 8 maç 2 gol ve son olarak da u16 milli takımı ile 2 maç istatistiklerine sahiptir.
http://www.altmisbir.com/...oads/selcukinan1.jpg http://spor.bugun.com.tr/.../1/1/file/171198.jpg http://www.yenieksen.com/...s/images/20922_1.jpg http://a2.twimg.com/...369164404/selcuk.jpg http://www.365spor.com/resimler/2/33487.jpg yorum kısmına gelecek olursak, öncelikle söylemek isterim ki hepimiz şu son birkaç senede bir yıldızın doğuşuna canlı canlı tanıklık ettik. selçuk inan'ın isimsiz bir yerli oyuncuyken ülkenin en iyi merkezi orta sahası olması arasında geçen süreyi çok net bir şekilde hatırlıyorum. elbette selçuk inan her zaman yetenekli ve teknik bir isimdi fakat hep lafını ettiğim futboldaki sistem değişikliği en çok ona yaradı. çünkü bu ülkede ancak forvet, forvet arkası veya kanat oyuncusu isen "bangır bangır" geliyorsun, diğerleri sessiz ve derinden ilerliyorlar eğer başarabilirlerse tabi...
barcelona'nın başını çektiği bu sistem değişikliği o kadar yaradı ki selçuk'a, 2007'de forvet arkasından ziyade en çok ön libero olarak oynamaktan keyif aldığını ve mücadeleci yapısını beğendiğini dile getirirken şu an ciddi ciddi ülkenin en iyi orta saha oyuncusu konumunda. 2007'de "box-to-box" bu kadar revaçta değildi tabi... artık orta saha oyuncuları defansif olan ön libero veya ofansif olan forvet arkası olarak net bir şekilde ayrılmıyorlar, hatta o günden bugüne oyunu çift yönlü oynayabilen çok yönlü isimler yükselişe geçti ve talep edilir hale geldiler. selçuk da bu yönde hocalarının da katkısı ile kendisini gerçekten çok geliştirdi ve her sezon üzerine koyarak ilerledi...
selçuk inan şu an komple bir orta saha futbolcusu görünümünde, merkezde çift yönlü olarak oynayabildiği gibi kendisine ön libero veya "10 numara" görevi verildiğinde dahi çizgisini koruyor. topu saklama becerisi, her türlü pasları, asistleri, uzaktan şutları ve duran topları en öne çıkan artıları. bunlara ek olarak özellikle bu sezon golcü bir kimliğe de büründü ve hakkında kötü bir eleştiride bulunmak isteyenler artık gerçekten çok fazla düşünmek zorunda... geçmiş sezonlara kıyasla geliştirmiş olduğu bir başka özelliği de top kapma becerisi ve istikrarlı oyunu.
eksileri ise her oyuncuda olabileceği gibi bazen durgun oynaması ki genel olarak durgun bir oyun tarzı var. bu da iyi selçuk ile kötü selçuk'u ayırt etmemizi zorlaştırıyor. moralsiz veya konsantre olamamış gibi gözüktüğü halleri aslında en işine odaklandığı anları, çünkü selçuk oyun stili olarak üst üste çalımlar atıp dripling yapacak bir oyuncu değil. bu yüzden de "mustafa sarp" kılığına bürünmüş gibi gözükürken birden bire maçı koparan isim oluyor. nadiren de kendisini gösteremeden 90 dakikayı tamamlıyor ama koşmadığı veya mücadeleden kaçtığı maç hemen hemen yok gibi. yani skora doğrudan etki etsin veya etmesin-ki bu aralar kesinlikle ediyor-selçuk inan gösterişsiz ama bir takımın bütünü için çok çok faydalı bir oyun oynuyor.
soğukkanlı duruşu hem kendisi, hem de takım için bir avantaj ama şunu da not etmek gerek ki selçuk inan'ın son yıllardaki yükselen performansı iyi ve takım olma meziyetine nail olabilmiş ekiplerin üzerine denk gelmiş durumda, yani iyi bir selçuk iyi bir takımda kötü giden maçları defalarca çevirir ama iyi bir selçuk iyi bir takımda kötü giden bir sezonda neler yapabilir henüz bilmiyoruz... bilmesek de olur zaten sadece iyi ki selçuk inan galatasaray'a bu sezon başında transfer olmuş deyip konuyu kapatıyorum.
bu sezonu ele alırsak
felipe melo ile uyumlu bir ikili oldular. her iki ismin de 4-4-2'ye daha uygun futbol yapıları var. melo rakibi ısıran, agresif ve top taşıyan rolde iken selçuk beyin, araya top atan ve pas dağıtımını sağlayan bir görev dağılımına sahip ki bu sayede selçuk daha az agresif bir rolde ve en iyi yaptığı işine, sanatına çok daha iyi yoğunlaşmış durumda. çünkü geçmiş sezonlarda her ne kadar iyi bir partner olsa da
gustavo colman da selçuk'a benzer bir isim olduğundan ikili aynı başarı pastasını paylaşmak durumunda kalıyorlardı. şu an ise melo ve selçuk aynı bölgede farklı beklentiler ve görevler ile oynuyorlar ve dolayısıyla her ikisinin de farklı değerlendirme kıstasları var. bu selçuk inan için çok iyi bir gelişme, kariyerindeki belki de en büyük adım, bu sayede kendisini tamamen ortaya koyabiliyor.
milli takımdaki üç büyükler furyası yüzünden ancak 25 yaşında düzenli olarak forma şansı bulmasında elbette kendisinin bir suçu yok ama tam bir kepazelik olduğunda hemen hemen tüm spor kamuoyu hemfikir olacaktır. bu adamı daha erken monte edebilmiş olsaydık kırmızı-beyazlara, şu an çok daha farklı yerlerde olabilirdik...
selçuk şahin ile hemen hemen aynı sayıda maçta forma giymişlerdir diyeyim siz anlayın nasıl bir yıldızdan ne biçim mahrum kalmışız yıllarca... zaten bizim ülkemizde orta saha oyuncusu olmak zordur, zira ya "allah allah" diye saldırır, ya da "çanakkale geçilmez" savunması yaparız. nedense takımın beyni olan orta saha pek önemsenmez. bu da
selçuk inan,
nuri şahin ve
hamit altıntop gibi dünya yıldızı olabilecek kapasitedeki oyuncular üzerine plan yapmamamıza ve onlardan yeterince faydalanamamıza neden olur. ancak
emre belözoğlu misali kemik kadrodan yer bulunur. yetenek ve zeka çok da önemli değildir. bu gerçekten ciddi ve bir o kadar da tatsız bir konu...
bir de belirtmekte fayda var,
galatasaray ve türk futbolu olarak
manisaspor ve
trabzonspor'un iyi ekmeğini yiyoruz ha, fark edilmiştir, hem ülkemize, hem de
selçuk inan'ın bireysel gelişimine olan katkılarından ötürü
ersun yanal ve
şenol güneş'in kulaklarını çınlatmakta sakınca görmüyorum.
fatih terim gibi bu ülkenin en iyi, kariyerli ve başarılı usta hocasının elinde selçuk inan çok daha iyi yerlere gelecektir. iyi bir selçuk iyi bir takımla şampiyonluk yolunda kritik bir rol üstleneceği gibi-buraya dikkat-muhtemel kazaları da önleyecektir. ne mutlu bize ki artık kendisi gibi bir oyuncumuz var, ve öğrendik ki
galatasaray taraftarıymış...
yazıyı kötü bitiriyormuş gibi olmayalım ama suç bizim değil basiretsiz yönetimlerin zaten.
gheorghe hagi'nin futbolu bırakması ve
fenerbahçe'ye
alex de souza gibi istatistiksel açıdan başarılı bir oyuncunun gelmesi niyeyse bizde bir komplekse sebep oldu ve "10 numara" arayışına itti. yönetim de bu zokayı yuttu, nice
cassio lincoln'lere,
zvjezdan misimovic'lere, forvet arkasına devşirilmiş
arda turan'lara dilendik durduk, yok yere medet umduk... oysa bizim ilacımız
selçuk inan'mış, ki zaten bunu görmek için alim olmaya gerek yok, sezona 4-3-3 ile başladık bir kez daha, fakat artık son kez olmak üzere avcumuzu yaladık ve sonsuza dek vazgeçtik bu anlamsız "10 numara" sevdamızdan. geçtik değil mi? geçmemizle beraber zaten futbol mentalitemiz çağ atlayıp gerçek anlamda 2000'lerden 2010'lara geçti... geç olsun da güç olmasın canım...
childofbodom tarzı sonlandırmak gerekirse;
binlerce kez hoş geldin sefa getirdin
hayye! hep birlikte kupalarının senin ellerinde yükseleceği nice başarılara...
http://fc01.deviantart.net/...shastasi-d4jv3e6.jpg