bilmiyorum ben antalyaspor maçı diye everton maçı falan izleyip eto'o ile lukaku'yu mu karıştırıyorum acaba.
dinamik denmiş kendisi hakkında. d i n a m i k! eto'o ve dinamik, şaka değil bakın tekrarlıyorum, eto'o dinamikmiş. vay vay vay vay vay be.
hadi geçen sene azıcık daha diriydi, hiç yoktan bonservissiz oluru vardı ama bu seneki eto'o performansı evlere şenlik. yani şöyle özetleyebilirim:
1) inanılmaz bencilleşti oyun içinde. taa barca döneminde de bazen çocuklaşıp kasten pas atmadığı bireysel takıldığı dönemler oluyordu ancak bilhassa sampdoria döneminden itibaren hepten bireyselleşti, ben takımımın her şeyiyim en iyi ben oynarım en iyi tercihi ben yaparım havasına büründü. keza antalyaspor maçlarını izleyenler bilir, bazen tam hücumdayken ve boşta bir sürü takım arkadaşı varken topla beraber duruyor ve saçmasapan çalımlar deniyor, milimetrik paslar deniyor, tabiri caizse bu yaştan sonra beckham olmaya çalışıyor. yemezler, sen 36 yaşında adamsın birazcık mütevazi ol be eto'o.
2) dinamik falan değil, tam tersi aşırı hareketsiz ve durağan bir oyuncu. bazen eli belinde beklediği oluyor. çoğu zaman da rakip orta sahanın ileri yarısının gerisine dahi gelmiyor. tabii antalya için bir süperstar müsamaha gösterebiliyorlar da beyim burası galatasaray, drogba görmüş hagi görmüş insanlarız. podolski bile bu takıma hantal kalırken onun yarısı kadar koşup mücadele etmeyen eto'o'yu bu takım kaldırmaz.
3) son vuruşları iyi deniyor yine. şöyle söyleyeyim, eskidendi o iş. çok iyi bilirsiniz ki fizik gücünüz olduğu sürece bitirebilirsiniz pozisyonları. değil eto'o, bergkamp olsan da fiziğin bitikse bitiriciliğinin iyi olması beklenemez. örneğin elmander çok çok iyi olmasa da iyi bir bitiriciydi. ne zaman ki fiziken geriledi attığı pozisyonları atamaz oldu. ve bizden ayrılışının etkenlerinden biri de bitiriciliğinin zayıflamasıdır. ha umut'tan falan bin kat iyiydi orası konu dışı şuan. demem o ki eto'o nun bitiriciliği şuan yasin öztekin'den hallice. çok pozisyonu hiç etti sene başından beri. geçen seneki haliyle şimdiki hali arasında dağlar var. geçen sene ben de hadi olur falan havasındaydım maliyeti düşük olacaksa ama bedava verseler şuan istemem.
4) bedava verseler istemem dedim. neden? sen 36 yaşındaki adamı bir sene 2 sene oynatacaksın. eee sonra bu adamı kurtlar kuşlar kapacak yok olup gidecek, ne para kazanabileceksin üzerinden ne bir şey. üstüne 2 seneni böyle yaşlı bir oyuncuya harcayacaksın. al genç bir forvet(20-26) 2 sene onu oynat. parlarsa uçuk bonservislere satarsın, parlamazsa da en kötü maliyetini karşılar bir şekilde. veyahut seneler boyu tutarsın takımda hizmet eder, fayda sağlar.
5) takımında eren derdiyok ve poldi olan bir taraftarın eto'o diye dilenmesini manasız buluyorum. hadi bjk'liler dilensin, adamlarda aboubakar takozu ile çıtkırıldım cenk tosun var onlar dilenmeyecek de babam mı dilenecek. keza fenerbahçe'de de fernandao, emenike gibi kazma oğlu kazmalar var. trabzon da öyle.
6) son derece gevşek bir oyuncudur, teknik direktörüne küser, takım arkadaşına küser, antrenman kaçırır, iyi çalışmaz vesaire. böyle bir futbolcuyu neden isteyeyim ki takımıma?
velhasıl
asla ama asla transfer edilmemelidir. çöp almaktan bıkmadık yahu.
