resim
Sabri Sarıoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:Türkiye U18
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 4805
    kadromuzda bulunmaması gereken yeteneksiz futbolcu. nedir abi bu adamı galatasaray a takımında tutan? nedir bu adamı türkiyenin en büyük futbol takımının kaptanı yapan? niye bu adamı gönderip yerine daha yetenekli ve genç isimler almıyoruz/alamıyoruz? (bkz: veysel sarı) (bkz: şener özbayraklı) (bkz: alpaslan öztürk)

    şimdi bu adam orta saha ve sağ iç olarak başladı kariyerine. hatırlıyorum o günleri, iyi de oynuyordu gelecek vaadediyordu. sonra sağ bekte daha iyi oynayacağını düşünüp bek yaptılar. bir bek oyuncusunda olması gereken özellikler nelerdir? orta açma, markaj, top kapma, çalım atma, hız, zeka, pozisyon bilgisi, iletişim ve belki bir iki özellik daha. peki bu sabri denen zatta bu özelliklerden hangileri var? sadece hız ancak o da tek başına hiç bir işe yaramaz, ahanda böyle pimi çekilmiş bomba gibi koşturur adamı. yani sabri orta saha oyuncusu zaten değil ama iyi bir bek hiç değil.

    peki bir kaptanda, hele ki galatasaray gibi bir takımın anlı şanlı kaptanında olması gereken özellikler nelerdir? söz geçirme, takımı ateşleme, motivasyon, liderlik, zeka ve bunların yanında da iyi bir oyuncu olması gerekiyor ki iyi oynayamayanlara "hop hemşerim" diyebilsin. peki bu sabri denen zatta bu özelliklerden hangileri var? hiçbiri. yani sabri değil kaptan, ikinci yahut üçüncü kaptan dahi olamaz.

    bu adam niye bizim takımımızda? niye bu kadar değer veriliyor? kimse bana galatasaraylı falan demesin. sabri benden daha galatasaraylı değil. galatasaraylı olmak bu takımda oynamak için, kaptan olmak için yeterli değil. duygusallığa gerek yok. inşallah en kısa zamanda güzellikle takımımızdan ayrılır, emekleri için teşekkür edilir. o yoluna, biz yolumuza..
  • 4806
    okan koc transferi yatinca fatih terim projesi olarak a takima kazandirilan ve terim'in hakkinda "oyle bir sabri yapacagiz ki okan koc'u unutturacagiz" dedigi futbolcu. okan koc futboldan hakkaten silindi, mafya sildi kendisini, emri veren kimdi, kimlere borcluydu da bitirdiler hayatini hic bilmiyorum. hepiniz hatirlarsiniz ara transfer donemi bedavaya galatasaray on imza attirmisti, forma giyip resim bile cektirmisti transferin son gunuydu ve besiktas birden araya girip vermiyoruz demisti. ertesi gun transfer donemi kapaninca servest birakmislardi ve adam takimsiz kalmisti butun sezon. boyle bir kahpelik yapan takimdir besiktas. neyse konuyu dagitmayalim, sabri projesi.
    sabri ilk sezonundan sonraki 3 sezon baya iyi performans gostermistir aslinda. bir cok mac ribery yerine oyuna girmistir maci kurtarmak icin(!) evet evet sabri ribery yerine ve ribery'nin ezildigi kasap defanslara karsi iyi de is cikarmistir. o 3-4 sezon ortalama 5-6 gol gibi istatistik de yakalamisti sabri. tabi o zamanlar genelde sag acik oynardi simdiki gibi surekli sag bek degildi. terim onu bir cok maca on libero olarak da cikarmisti. terim batista'yi da cok severdi, kac paraya aldigimizi hatirlayanlar vardir belki batistayi. batista da kazma ama hizli ve mucadeleci bir oyuncuydu, tam terim tarzi, o tugay'i takimdan keser yerine batista gibileri koyardi. sabri de tam aradigi futbolcu.
    peki zamanla ne oldu? sabri iyi yaptigi seyleri unuttu. mesela sabri ceza sahasina girmeden yayin hizasiyla orta saha yuvarlagi arasindaki mesafeden, sag kanattan cok sert ve duzgun ortalar yaparken bunu birakip cizgiye inmeye basladi ve ortalari minare dikmeye basladi. bunun sebebi cok basit, sabri sadce ayak ici sert falsolu orta yapmayi biliyor ama bunu yaparken topun ortasina ve ayaginin tam iciyle yapiyor. yani geriden ileri dogru kavisli orta kestiginde etkili orta yapabiliyordu ancak ayni seyi cizgiden yaparsaniz ya cok havaya atarsiniz tum gucunuzle vurdugunuz icin ya da aldigi gereksiz falsoyla dahlara tasara gider. burada hata sabri'den ote ona bunu anlatmaya hocalarinda. bunu belki farkedip sabriyi geriden orta yaptirmaa calisan tek kisi rijkaard'di. onu da takimdakiler pek sallamadilar sagolsunlar. cunku biz ulke olarak yatay matrix yonetimleti sevmeyiz, dikey olmali, otoriter olmali ve bizi ezmeli, kufretmeli. rijkaard yolda yurumeyi beceremeyen br stoper yuzunden itibarsizlastirildi ve basarisiz olup gitti. sabri yine ayni vurusa devam.
    sabri baska neyi unuttu? cizgide asla iyi bir oyuncu olmadi sabri ancak kalcasi ve ust adeleleti guclu bir oyuncu sabri. yani sirti donuk rakip sahada topu aldiginda bir sekilde topu saklayabiliyordu oyle ya da boyle bir de gecerse etkili oluyordu. sabri bunu birakip rakibini karsisina alip hakan balta gibi oynamaya basladi. pas etkinligi olmadigi ve kafasi da oyun acmaya pek calismadigi icin her tercihi hatali olmaya basladi.
    sabri cizgide kosmayi da birakti. o kadar hizli kosan adamin kontralarda hicbir etkinliginin olmamasinin sebebi de bu. bekliyor cunku. orta saha cizgisinin bizim yari alanin yakininda durup bekliyor.en kotusu top almak icin israr ediyor bir de. alinca da durup etrafina bakiyor cunku topu almadan once sahayi kontrol etmemis oluyor sagolsun.
    eger topa falso vermeyle ilgili bir istatistik olsa takimda bunu en iyi yapan sabri cikardi ama sabri bunu yapabildiginin bile farkinda degil. bunun gelistirse cok iyi uzak mesafe frikikleri kullanabilirdi.
    son olarak sabri eskiden iyi sut cekeri cunku teknik vurmaya calismaz burun ustuyle asilirsi topa. kaleyi buldugunda da gol olurdu. simdi ise kendini ispatlamak ister gibi her topa kesme atmaya calisiyor. plase enginin sol ayagiyla gaziantep bsb'ye 3 kasimda attigi gibi atilir. plaseyle asilmaya kalkarsan simdiki gibi rezil olursun. sende oyle bir yetenek yok cunku.

    sabri'ya bir antrenoru "yavrum sen cozgiye indiysen ve beckham degilsen ayak iciyle duz orta yapabilen, ayaginin ic kosesinin ustuyle keseceksin ki baktigin noktaya atabilesin" deseydi sabri suan bu kadar dalga konusu olmayabilirdi. belki de soylemislerdir ve sabri anlamiyordur bilmiyorum. tek bildigim sabri'nin en fazla terim'le calistigi ve fatih terim'in futbolcunun mental gelisimiyle ilgilendigi ancak yetenek gelisimiyle ilgili calisma yaptirmadigi. o, bunu futbolcunun kendisine birakir, birinde yetenek varsa vardir, yoksa yoktur gibi yaklasir konuya. gelistirilebilir yetenekle pek ilgilenmez.

    sabri'yle dalga gecilmesinden cok rahatsiz oluyorum cunku adam yetenekli olmasa da boyle de degildi. onu bu hale sokan hocalarinda, takimda, yonetimde hatta yaptigi her hatada adami rezil etmeye calisan biz taraftarlarda da cok buyuk suc var.

    benzer bir yaziyi aydin icin de yazabilirim, onun unuttuklari, unutturulduklari vs vs. son 30 yilda turk futbolunda kendini gelistirdigini gordugumuz 3 oyuncu var: tugay, suat ve arda. tugay turkiye'nin gelmis gecmis en teknik oyuncusuydu, gitmese asla istedigi yere gelemezdi. suat bambaska bir adamdi. onun dunya tarihinde kiyaslanacagi adamlar deschamps ve conte gibi adamlardir ve onlardan da asagi degildi. arda ise sokak futbolunun ustune buyuk sahada 90 dakika oynamayi ogrendigimde kendini gelistirmeye basladi. bunun disindaki butun oyuncularin gelisimi fiziksel olarak guclenmesiyle ilgiliydi. bunun nedenini de anlamak zor degil cunku ne zaman alt yapidan be oynuncu ciksa ilk elestirimiz fizigini guclendirsin oluyor sanki messi, xavi, lahm cok iri adamlarmis gibi. vucudun hangi yerinin gclenmesi gerektigini bile bilmeden ekmek yesin diye elestiri yapiyoruz. sirt kaslarini calisan turkiyede top oynayan bir turk oyuncu bulamazsiniz mesela. ancak yurtdisinda en cok calistirdiklari yerlerden biridir.

    toparlamak gerekirse, turkiyede futbolcunun hangi ozelliginin gelistirilmesi gerektigini bilseydik, vucudunda hangi kaslar calismali bilseydik suan avrupada daha soz sahibi bir ulke olurduk, daha fazla oyuncuyu ihtac ederdik, sabri ve aydin gibi oyuncular dogustan gelen yeteneklerini (onlara cok yetenekli demiyorum, herhangi bir birim olarak yetenek) kafalari cok basamasa da sahada kullanabilmeyi ogrenebilirlerdi. soncta beckham da tahtadan biraz daha zeki, ama sahada her zaman ne yapacagini bilerek oyandi. thanks to sir alex
  • 4808
    ligtv'de bir yıldız on gol programında az evvel attığı goller gösterildi, en çok golü 2003'te atmış ki 3-4 sırada sadece bu sezondan golleri vardı, tabi 14 mayıs 2006'da en uzun şampiyonluk bekleyişinin olduğu gün kayseri'ye atılan üçüncü golde de var kendisi, bordeaux'a attığı son dakika golünde de.

    fakat dikkatimi çeken 2003'te kendisi için "galatasaray'ın genç yıldızı" deniliyor, üç yıl sonra attığı bir golde yine "genç yıldız" deniyor. 2006'da, bir kupa maçında attığı gol sonrası hakan ünsal,"bir sakatlık çıkmazsa kendisini daha güzel gollerde izleyeceğiz" diyor. bence sakatlık üç sene geçmesine rağmen halen aynı oyuncuya "genç" demekten kaynaklanıyor, aynı dönemdeki "genç"lerimiz nedense bir türlü gelişemedi gitti, yurt dışındaki yaşıtları aldı başını gitti dünya yıldızı oldu, bizim aynı dönemden verebileceğimiz tek örnek türk futbolu adına arda turan. o dönemki çıkış beklediğimiz gençlerimizden bir kaçı için (bkz: aydın yılmaz), (bkz: mehmet güven), (bkz: cafercan aksu)..vs.

    bence bir an önce türkiye'deki genç tanımını en azından futbol dünyası içinde yurt dışındaki gibi 15-17 yaş arası için kullanmayı öğrenmeli ve sonrası için genç demeyi bırakmalıyız. oyuncuya "genç" dedikçe gerek hocaları gerekse oyuncu daha ağırdan alıyor çalışma işini, disiplin zaten yok denecek kadar az durumdayken tamamen yok oluyor, sosyal hayata daha fazla önem veriyor oyuncu ve sonra da yetenekleri pozitif yönde gideceğine, gün geçtikçe köreliyor...
  • 4815
    galatasaray futbol takımının istikrarsızlığın dibine vurmuş halini yansıtan oyuncumuz. *nda oyuna girdi, cidden ateşledi takımı ve tribünleri, pozisyonlar da hazırladı. şimdi maç sonu bakıyoruz, eboue yerine sabri oynasaydı, yabancıyı riera'dan yana kullansaydık deniyor. ama yüzde yüz eminim ki, sabri-riera ile başlansa, ''balta başlasaydı da katlanmak zorunda kalmasaydık sabri'ye'' olacaktı. bunu eleştirmek için demiyorum, normal olan bu, çünkü şu oyunu oynayamıyor hiç bir zaman. yani neyi yapmasak lehimize sonuç verecekmiş gibi oluyor, bir türlü doğru zamanda doğru adamı oynatamıyoruz. misal o balta, bugün leş gibi başladı maça, başka zaman olsa taş gibi bek, yine üstüne düşeni yaptı dedirtir.
  • 4817
    kendisi ve kendisi gibi tüm yıl takımda bulunup hasbelkader 2-3 defa 15 er dakikalık iyi performanslar sergileyen futbolcularımıza karşı fazlasıyla müsamahakar davrandığımızı düşünüyorum.
    galatasaray futbol takımı arada sırada hatta nadiren iyi oynayacak futbolculardan ismine bakılmaksızın kurtulmalıdır.
    şimdi kendisi yerli, yerine kimi bulucaz falan demeyin. bu nasıl bir düşünce yapısı ise neredeyse 10 yıldır kendisi yerine türkiyede bir sağ bek yetişmemiştir gözümüzde. önce gönderelim bence yerine biri nasıl olsa bulunur.
    ve işin acısı böyle o kadar çok furbolcumuz var ki.
  • 4823
    sözlukte iyi oynadigi mac göklere cikartilan, kötu oynadiginda itin götune sokulan futbolcu. lan bunun bi ayari yok mu? bunu yapin gidelim.

    sabri bizim sabri. esince iyi oynuyor, karsisinda az kafasi calisan biri olunca da madara oluyor. adamin olayi bu. her mac sonu gelip sabri'yi elestirenler hakli cikmanin heyecaniyla basligina dolusuyor, diger tarafta sabriseverler de iyi oynayinca dolduruyor. oysa sabri ayni sabri...
App Store'dan indirin Google Play'den alın