mırmırmır bişeyler diyor, pek enteresan şeyler de değil, maç yorumluyor güya ama olmasa daha faydalı dedirtenlerden.
4
sözlük sayesinde lig tv de yorumculuk yaptigini ögrendigim eski futbolcu.
5
milli takımda attığı golü benden başka kimse atamaz diyen sahsiyet. karısı intihar ettikten sonra kendisi de futbol hayatında intihar etmistir..
6
belçika maçında 8 oyuncuyu geçtikten sonra eğer kale çizgisine gelmesydi masör, bekçi, güvenlik falan devam edeceğini düşündüğüm bir zamanların golcü futbolcusu.
bu adamı ekranda gördüğümde tv nin ya sesini kısar maçı beklerim yada kanalı değiştirirm.fenerbahçe adına çok güzel polyanacılık oynar.en berbat maç olsada o akşam kaliteli futbolcular bunlar laflarını araya sıvıştırır geçiştirmeye çalışır.lig tv nin parasına yazık.
15
siyah beyaz döneminde büyük bir çöküşe girmiş olduğu yıllara muteakıben zamanında herkes kendisi için elini açıp destek olmaya başlamışken o bunu kötü kullanarak resmen bütün her şeye ihanet edercesine karagümrükspor'dan takım arkadaşı olan, karagümrükspor'u bir kenara bıraktım lakin aynı zamanda beşiktas yıllarında da yine birlikte forma terlettiği yakın arkadaşı serdar topraktepe'nin, bunlardan da beter olanı, vahim olanı, çocukluk arkadaşı serdar topraktepe'nin nişanlısı ile ilişkiye girmiş ve büyük bir terbiyesizlik örneği göstermiştir.
bu yaşanılanlardan sonra birbirlerini mahkeyeme vermiştir bu iki isim.
bunun sonucunda dönemin başkanı süleyman seba; ''arkadaşlık dışı davranışlar sergileyenlere ve beşiktaş camiası içerisinde huzursuzluk çıkaran oyunculara yer yok!'' diyerek takımdan uzaklaştırmıştır bu iki oyuncuyu.
oktay için yeni bir dönem başlıyordu. araya jet fadıl girdi. siirt jet pa falan derken hiçbir yerde tutunamayan oktay'ın dönemi başlıyordu.
16
beşiktaştan siirt jetpaspor'a, fenerbahçe'den trabzonspor'a, las palmas'tan diyarbakırspor'a kadar uzanan gayet geniş bir yelpazede forma şansı bulmuştur. forma giydiği takım sayısı kayıtlara göre 15'tir. 1997 yılında eşi intihar etmişti. o zamanlar televole'nin hala televole olduğu, ana haberlerde çiftleşen kutup ayılarının yer almadığı yıllardı. beşiktaş'ın o dönem yerleşmeye başladığı fulya'daki idmandan dönerken otobüs durdurulup haber verilmişti oktay'a. haberi aldıktan sonra feryat figan ağladığı, ertuğrul sağlam başta olmak üzere diğer futbolcuların onu teselli etmeye çalıştığı sahneler hep aklımın bir köşesinde durur. hayatının en önemli şanssızlığı muhtemelen o olaydır. bir de onunla ilgili hatırladığım bazı insanların "biz oktay'ın asıl ailesiyiz" iddiası ile ortaya çıkmasıydı. bütün bunlardan sonra bir de serdar'ın nişanlısıyla birlikte olunca beşiktaş'tan dışlanmış, zaten dibe doğru inen oktay bu olaydan sonra toparlanamayacak şekilde dağılmıştı.
17
besiktas kulubü'nün avrupa kupalarındaki en golcü ismidir. oktay rakip filelelere 14 gol göndermistir.
1998 dünya kupası elemelerinde belçikaya 7 kişiyi çalımlayarak o müthiş golü atan eski futbolcu.
20
"nasıl ki her futbolcudan teknik direktör olmaz, keza her fubolcudan futbol yorumcusu da olmaz" ifadesinin numelerinden biridir. oktay'ın futbol yaşamı bir insanın kendisine gülen talihi siktir etmesinin, kovmasının da tarihsel bir dilimidir.
21
nou camp'da maç izlerken arkadaşının, "abi bu eto'o bitmiş yea" lafını yanlış anlayan fenerbahce medyası çalışanı.
bir zamanlar serdar topraktepe ile yediği içtiği ayrı gitmediğinden, "hacı madem ki benim olan senin, senin olan da benim" diyerekten serdar ın nişanlısı ile birlikte olmuştur. *
an itibarıyla ntvspor'da saçmalamaktadır. ilk önce "galatasaray musa'yı neden aldı? musa 18 yaşında bir oyuncu, galatasaray'a ne verebilir?" dedikten sonra "belki de bu adam ilerde çok önemli yerlere gelecek" dedi.
kendisi ile ilgili aklımda kalan hadiseler kısaca şöyledir.
1- belçika defansının belini kırıp attığı gol
2- takım arkadaşının nişanlısı ile birlikte olmasıdır.
3- başka yok lan.