• 531
    (bkz: #1761399)

    yazdığı entry'e tam olarak katılmasam da görüşünü ve ifade ediş şeklini son derece takdir ettiğim yazar arkadaşım.

    görüş ayrılığına düştüğümüz nokta melo'nun kendisiyle alakalı olan kısım. yoksa yönetimin saçma sapan icraatlarından, teknik ekibin hemşerici yaklaşımından, hak etmeyenin hak etmiş gibi ödüllendirilişinden ben de fazlasıyla rahatsızım.

    sıkıntılı olan kısım melo'nun kendisini ifade ediş şekli. melo'nun şuan sergilediği tavır bu seneye has değil, transfer ve kontrat ile ilintili her dönemde, brezilyalıların alışkanlık haline getirdiği tavrın upgrade edilmiş halini sergiliyor. evet belki kontrat uzatılmasını hakediyor, hatta belki daha fazla para da hakediyor sabri'yi falan göz önüne alınca...

    ancak tavrının muhatabı konusunda çok düşünmüyor gibi görünüyor... zira galatasaraylılık kavramı sadece sahada mücadele etmekle sınırlandırılabilecek kadar basit değil.

    biz türk insanı ve akdeniz toplulukları olarak dışarıdan gelen insanların bizleri ve camiamızı sahiplendiğini ve yüreğine kazıdığını düşünmeye ve bundan mutluluk duymaya çok meraklı bir topluluğuz. melo'nun galatasaraylılığında kutsanacak birşeyler aramak bana romantizm gibi geliyor.

    yarın melo'ya "sen galatasaraylısın, bu sene herkesin kazancını 3'te 1'e düşürmezsek iflas edeceğiz, yine de oynar mısın?" diye sorsak oynayacak mı? hiç sanmıyorum.
  • 294
    (bkz: #1157123)

    aklımdan geçenleri dile getirmiş yazar.
    fenerbahçe'ye japon bayrağı ile kızlık bozmayı hatırlatanlar değil miydi bunlar?
    şişme bebekle! ahlaksızca şeyler yapan bunlar değil miydi?
    ırkçlığın kitabını yazmadılar mı?
    melo'nun ve eboue'nın canına kastetmediler mi? (gerçi bunun da üstü çok güzel kapatıldı.)

    sikerim böyle ahlakın amını.
    eğer ahlaklı olmak bunlar gibi olmaksa, kasımpaşaya bile stat dilenenler için komidinin üstüne paramı koyar giderim.
  • 295
    bu entry (bkz: #1157123) uzerinden elestirilen yazar/moderatör.

    ulan su sozlukte ne kadar elit yazarsan o kadar seviliyorsun,

    ya taraftar zaten kufur etmiyor sahaya birşey atmıyor ceza almıyoruz (tuh tuh nazar değmesin) yani yeterince kibar ve saygılıyız demek ki

    feda meda komik işler saçma sapan yöneticileri yıllarca başkan olarak seç sonra da feda, bu kadar taraftarın varken bu kadar gelirin varken bu mali tablolara sahip olmak aptallıktır.

    yani ortada duygusal saygı duyulacak bir durum yok resmen bir camianın ortak aklının zeka seviyesinin düşük olması sebebiyle batmış bir kulup var.

    bir de bu camianın yıllarca başkan seçtikleri adam, turk futboluna musallat oldu simdi de. ne fedası lan. (hadi kibar kibar off layın)
  • 475
    (bkz: #1642951)

    al işte. tipik olimpik lyon zihniyeti, olimpik marsilya zihniyeti. bir de utanmadan haftanın en beğenilen 3. entry'si yapmışlar bunu. sevgili mod bey; böyle şeyler düşüneceğine, neden bir şeylerin orijinal adlarını değiştirmeye niyetliyiz diye düşün. adam koymuş işte ismini, değiştirmek hoşuna mı gidiyor. sözlükte roma rakamı bilmeyen varsa ingilizce bilmeyen de var. sana asladüşme deseler daha mı iyi olacak?

    bir şey daha var.

    neden olympique lyonnais değil?
    neden olympique de marseille değil?

    peki,

    neden paris sen jermen değil?
    neden sent etiyen değil?
    neden bordo değil?
    neden monpölye değil?
    neden gengan değil?
    neden kan değil?

    ya da boşver, sen git xlix sakızı çiğne...
  • 518
    (bkz: galatasaray sözlük/#1738164)

    herkes bir okusun düşünsün bence de, ne güzel yazmış kardeşim.

    sonra da yiğit şardan'ın bir programda söylediği şu sözü aklınıza getirin,

    " hayatında bir kez bile ali sami yen'e gitmemiş ama galatasaray mağlup olduğunda bu salondaki herkesten çok daha fazla üzülen taraftar, emin olun hepimizden çok daha fazla galatasaraylıdır."

    yani çabamızın adı galatasaray.

    fatih terim'ler de gider, ünal aysal'lar da, gün gelir hamza'lar da... geriye sadece galatasaray ve galatasaraylılar kalır...
  • 558
    kurallara gore degil kafasina gore entry silen moderator.

    hamza'ya yazdigim entry budur:

    sozluk kuralari elverse agiz dolu kufredecegim adam. onizleye bastim okudum. hala ayni seyi dusunuyorum. acilen defolmasi gereken vasifsiz.

    silme nedeni budur:

    silen: neverfall | sebep: belalı entry | açıklama: acilen defolması gereken vasıfsız yazmış kurallar elverse anabacı kayacağını da beyan etmiş. hamza hocanın kazandırdığı 2 kupa itibariyle mancini ve prandelliden daha fazla saygı görmesi gerektiğini düşünüyorum. hataları olsa bile...

    bir moderator, dusuncesine gore hareket edemez, bir moderator, belirlenen kurallar icinde sozluge yazilan entryleri adi ustune modere eder ve gerekirse siler. ben sozlugun kurallari icinde bir entry yaziyorsam, bunu kafasina gore silme hakki yoktur. bir kisiye vasifsiz demek, belali entry sebebi degildir, olamaz da. entry de dedigim gibi kurallar dahilinde kufur de edebilirdim ama olmadigi icin etmiyorum.

    kisaca, 6 yildir yazdigim su sozlukte ilk defa bu kadar sinirlendim, bu da bu arkadas sayesinde.
  • 455
    (bkz: #1536137)

    doğru söylemiştir ancak ben bu kadar tepkinin efsane meselesinden kaynaklandığını düşünmüyorum.

    bir adam düşünün, " bu renklere aşığım, bu kulüp benim evim " diyor.

    kabus gibi geçen 2010-2011 sezonundan sonraki sezon galatasaray'ın tarihinin en önemli sezonlarından biriydi. florya yenilendi, kulüp küllerinden doğmak için yeni bir yola çıktı. yönetim, teknik ekip ve kadro baştan aşağı değişti. zira galatasaray galatasaray ise o sezon dosta düşmana ne olduğunu göstermeliydi.

    bir adam düşünün ; tarihimizin en önemli kamplarından biri boyunca her röportajında " kaptan arda " sıfatıyla " galatasaray benim yuvam, bu sene aslanlar gibi dönüyoruz, fatih terimi öz babamdan ayırmıyorum " diyor.

    bir adam düşünün ; bunları söyledikten sonra kampın son günü ona en çok ihtiyaç olduğu zaman arkasına bakmadan gidiyor. babası gibi gördüğü adam bile çıkıp " arda'nın gideceğini bilmiyordum. bilsem culio'yu yollar mıydım ? " diyor. babası gibi gördüğü adamı, yuvası gibi gördüğü takımını son saniyede paketliyor.

    bir adam düşünün ; gittikten sonra çehresi değişiyor. katillerle, ırkçılarla, hak yiyen ama en çokta galatasarayımızın hakkını yiyen adamların yanında gülümsüyor, poz veriyor. fırsatı olsa bu kulübün yeryüzünden silinmesi için götündeki dona kadar feda edebilecek adamlarla aynı masada oturuyor. zamanında kendi emeğide dahil olmak üzere arkadaşlarının emeğini çalmış insanlarla sırf artık profesyonel hayatında sarı kırmızı formayla maça çıkmıyor diye dostluklar kuruyor.

    sonra bu adam çıkıp hiçbir şey olmamış gibi, sanki bütün galatasaray taraftarıyla taşak geçermiş gibi " yuvama dönüyorum " diyor. ilk avrupa teklifinde takla atarak kaçtığı takımın formasını paylaşıyor, " özledim " diyor.

    bunlar bilmediğiniz şeyler değil, belki de 1000 defa, 5000 defa yazılmış şeyler, ancak " gerçek " şeyler. bunlar çıplak gerçekler. arda'nın efsaneliği, sevgisi, saygısı meçhul ama kutsal saydığı formaya " orospu rengi " demesi meçhul değil.

    galatasaray taraftarı şerefli, onurlu, haysiyetli olmalı. galatasaray'ı tutmak, bu kulübün geleneklerine inanmaktır. bu kulübün geleneklerine inanan adam bu kadar boku yiyip sırf avrupada oynuyor diye sahiplenmez.

    özetle mesele arda'nın efsane olduğunu iddia edip etmemesi değildir. mesele bu kadar rahat ve profesyonel olup bu kadar duygusalmış gibi görünmeye çalışan, rol yapan, hala galatasaray taraftarının duyguları üzerine oynamaya çalışmaktır.

    naçizhane görüşümdür. kırdıysam affola.
  • 196
    (bkz: #17888)

    bu entrysinde hata yapmıştır, ve muhtemelen bu hatayı yaptığı için çok mutludur. kendisini eleştiren sözlük yazarlarının şu başlığı 1. entryden itibaren okumalarını rica ediyorum, ben de dahil birçok sözlük yazarını hani afedersiniz popoya benzetmiş bir fatih terim var karşımızda:

    (bkz: üçüncü fatih terim dönemi)

    o yüzden, neverfall'un da üstüne gitmemek gerek.
  • 578
    (bkz: hamza hamzaoğlu/#1849538)

    hamza'yı bilal 'e anlatır gibi anlatmış yazar.

    hamza'yı savunan arkadaşlar, illa her maç öncesi kadro seçimlerini, maç sonu yorumları derleyip şurada külliyat halinde koymak mı lazım? ki buna kazandıgımız maçlar da dahil. kendinize gelin bu adam hoca falan değil, galatasaray 1 gol atıp catenaccio savunması oynayamaz. hamza hayatının piyangosunu buldu, gitti. bir daha geri gelmemesi dileğiyle...

    ayrıca "adamlık"tan dem vuranlar , başkalarının hakkını yemenin, adaleti sağlamadan kıyakçılık yapmanın, birilerine şirin görünmek için bazılarını harcamanın, nereden geldiğini unutup kendini "imparator", "padişah" sanmanın günümüzde popüler olduğunu ve takdir edildiğini biliyorum. ama en azından ülkeden daha şeffaf takip ettiğiniz kulübünüz için "adamlık" değerlerinizi yeniden gözden geçirin.

    bir adam tane tane konuşuyor diye , biz miz diyerek aklı sıra mütevazilik yapıyormuş gibi görünüyor diye şu adama efendi denmesini anlamıyorum. trabzon maçından sonra gördük işte mütevaziliğini. 3 kupayı sanki kendisi almış gibi bir de bize, taraftara afra tafra (ilginç oldu) yapıyor.
  • 495
    (bkz: #1729058)

    müthiş espri yeteneğine sahip olan mod. nerden buluyor böyle esprileri gerçekten merak ediyorum. boş zamanlarında pepee'yi izlediğini zaten biliyordum fakat kendisinin zeka seviyesi bundan çok daha fazla.

    aklı sıra şu şahane entry'imi (bkz: #1729051) tiye almış. buradan kendisine sesleniyorum: "eeeyy nevırfol, bu entry'deki inceyi, mizahı senin anlamana imkan yok!"

    madem bana diss attın başına büyük bela aldın dostum. kendisinin 30 mayıs'taki zirveye 2 saat geç gelmesinin sebebi işi çıkması değil evde fm2015 oynamasıdır.

    *
  • 516
    sevgili yazar dostum,

    açıklamalarınızı ve yorumlarınızı okudum. (bkz: #1733572)

    ben çocukken tatil günleri babamın marangoz dükkanında çalışır, çalışırken de galatasaray ile hayaller kurardım. en büyük hayalim galatasaray başkanı olmak almanya'dan 4 sağlam topçu transfer edip o dönemin fırtınası liverpool'u darmadağın ederek en büyük kupayı berlin olimpiyat stadında kaldırmaktı. maalesef bu hayalim kötü yönetimler sebebiyle henüz gerçekleşmedi. bugün ise galatasaray takımının iyi yönetilmesi halinde barcelona'dan çok daha büyük bir takım olacağını hayal etmekteyim.

    3 kasım 1999 galatasaray milan maçında fatih terim hagi'yi ikinci yarının başlarında oyundan alırken (belki de ilk kez fatih hoca hagi'yi saha kenarına alıyordu tam emin değilim) hagi'nin ben mi şeklindeki hareketlerini, oyundan ağır ağır, aheste çıkışını, yüreğimdeki acıyı, taraftarın fatih terim'e sahip çıkıp hagi'ye yüklenmesini unutamam. o taraftarın hocaya sahip çıkması bize mucizevi bir şekilde en önemli maçı ve ardından uefa kupasını da aldırdı. burada dikkatle taraftarın hocasına sahip çıkmasını önemle vurgulamak isterim.

    sizin gibi değerli bir galatasaraylıya bir başka değerli galatasaraylı hamza hocamız için çapsız kelimesini kullanmanızı yakıştıramıyorum. açıklamalarınızdaki dayanak noktalarınıza da cevap vermek isterim.

    1. ufku dar, perspektifi geniş olmayan, mantalitesi zayıf vb. ifadeleri kullanmanız için hamza hocanın öğrencilerinden, yakın dostlarından iş arkadaşlarından biri olmanız gerekli. ailecek görüşüyoruz diye sallayan bir yazar olmadığnızı da biliyorum. hoca belki 5 defa ana amacının şampiyonlar ligi kupasını almak olduğunu, belki 3 kez takımın kuruluş felsefesini ne olduğunu açıkladı. yani ufku dar iddiası gerçek dışı bir iddia. hocanın ufku ile benim yukarıda açıkladığım hayalim aynen örtüşmekte. hocanın ufku geniş ama transfer listesi (yani uygulaması) böyle değil iddiasını ise aşağıda açıklamaya çalışacağım. şimdilik transfer dedikoduları üzerinden hocaya çapsız denmesindeki dayanağınızın dedikodu kaynaklı olduğunu ve bunun size ve bize hiç bir galatasaraylıya yakışmadığını açıklamak isterim.

    2. hocanın 'takımı ben kurmadım, takım böyle kötü durumdaydı, takımla kamp yapmadım' gibi bir milyon tane mazeretle işin içinden sıyrılanabileceğini düşünüyor olmanız hocayı başka hocalarla karıştırdığınızı göstermekte. hoca prandelli'ye de daha önceki hocalara da defalarca teşekkür etti. inanılmaz bir rol model bir hocaya bu konuda haksızlık yapıp kupa alamayınca mazeret üretebileceğini düşünmenizin de bir dayanağı bulunmamakta. hamza hoca şampiyon olmasaydı kendisini eleştirebileceğini defalarca ispatladı.

    3. çapsız kelimesine yanlış anlam yüklediğimi düşünmektesiniz. hocanın ufkunun dar olmadığını yukarıda ve ayrıca çapsız ifadesinin sosyal medyada nasıl kullanıldığını da ilk mektubumda açıklamıştım.

    4. hocanın 1-2 ekleme ve istikrar laflarını cımbızla seçtiğiniz kadar ana hedefe yönelik söylemlerini de cımbızla seçin ve adaletli olun.

    5. kadroyu yeterli bulan, şampiyonlar liginde başarılı olunabileceğini sanan adam çapsızdır ifadesi de dayanaksız ve gerçek dışı. hocanın kadroyu yeterli bulduğunu söylemektesiniz. dünkü açıklamaları yok saymanızı anlamam mümkün değil.

    --- alıntı ---

    4 ya da 5 transfer yapmamız gerekiyor. transfer yapmış olmak için yapmayacağız. mevcut kadromuzu biraz daha güçlendirmeye çalışacağız. sadece umut ve burak ile bir sezonu geçiremeyiz mümkün değil. 3 kulvarda hedefe gitmek için biraz daha kadro derinliği lazım.

    --- alıntı ---

    6. takım şampiyon olmasa eldeki çürük oyuncuların tasfiye edileceğini önermektesiniz. bu önerme doğru olabilir de hamza hoca takımı şampiyon mu yapmasaydı daha mı iyi olacaktı? büyük operasyon sonucuna engel olmak günah mı? galatasaray futbol takımının 3 ay önceden tek bir farkı nedir sorusunun cevabı yukarıda açıklandı. hocanın talep ettiği 5 transfer.

    7. bana söyleyebilir misiniz? oyuncular aynı, kafa yapısı aynı. hamza hoca geldi şampiyon olduk, neden, çünkü yerli futbolcular hamza hoca için oynadılar. en büyük argüman bu değil mi şampiyonluğu getiren? yani nasıl bir futbolcu topluluğuyla muhatap olduğumuzu düşünün. şampiyon olduk diye, bütün bu olumsuz tablonun hasır altı edilmesinden büyük kötülük mü vardır galatasaray'a yapılacak?

    yukarıdaki sorunun içinde yerli ve yabancı ayrımcılığı gizli. hollandalı en iyi dönemini prandelli döneminde mi geçirdi yoksa hamza hocanın mı. yasin'i yoktan var edip, hamit altıntop'u forma sokan adam saygıyı hak etmiyor mu? lütfen önce yukarda hollandalı ve muslera ile şampiyon olduk dayanaklarını kullandıktan sonra yerli oyuncularla şampiyon olduk dayanağını kullanmayın. ve lütfen bu yerli ve yabancı ayrımcılığı kolaylığının arkasına saklanmayın.

    8. hal böyleyken, hamza hamzaoğlu mevcut kadroya 1-2 transfer harici eklemede bulunmayacağını belirtmiş, anladığım kadarıyla son röportajında 4-5 transfere çıkarmış bunu, bilal kısa gibi maliyeti düşük 4 tane daha vasat adam alıp geçiştirecek. fenerbahçe'nin ve aziz yıldırım'ın geçen sene düştüğü hataya göz göre göre düşecek.

    bilal kısa söylediğiniz gibi vasat mı bilmiyorum. hamza hoca 5 oyuncudan biri olarak bilal kısa isimli oyuncuyu tercih etmişse ve bu söylediğiniz gibi hata ise zeki olduğunu düşündüğüm bu adam önce kendi ipini çekecektir. ayrıca 5 transfer hakkında ise bilginiz oldu. neden hala 1-2 transfer üzerinden hocaya vurmakta ve bunu dayanak yapmaktasınız?

    9. şl'de geçen yıl yaşanan hüsranın aynısının yaşanacağını düşünmektesiniz. haklısınız maddi imkansızlıklar filan demeden açıklamak isterim. hocanın listesi gizli olmalı mı değil mi? bilal kısa dışında kimleri istediğini biliyor muyuz? dedikodular üzerinden hocanın ufkunun darlığı amacıyla kullandığınız çapsız ifadesi doğru mu? dedikodularla hareket etmek bize yakışmakta mı? lütfen biraz daha bekleyin.

    10. fatih terim olsun, hasan şaş olsun, hamza hoca olsun, bu adamlardaki türk oyuncu takıntısı ifadeniz ile benim en zayıf noktamdan vurdunuz. fatih terim yabancı kuralını değiştirdi devrim yaptı, fenerbahçe bile durumu anlayamadı. sizce yerli oyuncu takıntısı olan bir adam 14 yabancı kuralını getirir miydi? fenerbahçe için yaptı söylemi de boş beleş bir dayanak 8 yapardı, 9 yapardı adam 14 yaptı. tük oyuncu takıntısı olan adam 14 yapar mı?

    11. yerli oyuncuların kendilerini geliştirememesi sorununda size katılırım. ancak yerli ve yabancı ayrımına katılmam. bir sınıf var o sınıfın bazı öğrencileri tembel bazıları çalışkan. sınıf öğretmenisiniz ve müdürsünüz. o sınıf sizin olsa ne yaparsınız? 3 çocuğum var 3 ü de okumakta. 3 ünün de karakterleri farklı, en zayıf gözükenin öğretmeni sebebiyle diğerlerinden daha başarılı olduğunu söyleyebilirim. (bkz: çare florya) florya 7 gün 24 saat bir üniversite olmalı, 20 yaşındaki bir adam bireysel koçlarla her yönden eğitilmeli.

    12. hamza hocaya güvenmek zorunda değilsiniz. şahsen taç dahi atamayan oyuncularımızın olduğunu bunun tüm taraftarlarca takip edildiğini de bilmenizi isterim. ancak yukarıda açıkladığım fatih terim-hagi olayında hocasına sahip çıkan taraftarların kazandığını ve bindiğimiz dalı kesmememiz gerektiğini, hamza hocanın efsane bir hoca olabileceğini, önemle bir kez daha açıklamak isterim.

    saygılarımla, başarılar,
App Store'dan indirin Google Play'den alın