“a takıma çıktığım gün geri düşmem diyordum. öyle de oldu. yıldız oyuncu olduğumu düşünmüyorum. daha çok çalışmam lazım. bir gün de yıldız olacağım.
ilk yılımda bu kadar iyi olacağımı düşünmemiştim. abdullah hoca şans verdi, formayı giydim. sonra çıkarmadım. oradan a milli takım’a kadar gittim. bu kadarını düşünmemiştim. elbette hayallerim vardı ama bu kadar kısa sürede bu kadar gelişeceğimi ve başarılı olacağımı düşünmedim.”
“başkan sosyal hayatım olsun diye beni tesislerden kovdu. şu an abdullah hoca’nın kiracısıyım ama başkan ‘kiraya karışma’ dedi. 20 yaşındayım, ehliyetim de arabam da yok. irfan tesislere getirip götürüyor. ehliyet için ilk sınava girdim. direksiyon sınavı kaldı. lüks bir araç almayı düşünmüyorum!”
"en çok baskıyı beşiktaş’a karşı vodafone park’ta hissettim. tribünlerde boş yer yoktu. bence en iyi taraftar oradaydı. beşiktaş taraftarının karşısında sevinirken bile rahat rahat sevinemiyorsun. sonuçta çok güçlü bir taraftar. seyircimiz olsa durumumuz farklı olabilirdi. ama aynı zamanda baskı da yok.”
“eleştirilerden ders çıkarmak lazım. ikinci yarının başında kötü oynadım. bunun ben de farkındaydım. sonrasında toparladım.”
"ikinci devreden itibaren “neden şampiyon olmayalım” diye düşündük. maç maç baktık, şampiyonluk hedefiyle başlamadık.”
"beşiktaş evinde iyi futbol oynadı. neredeyse maç kaybetmedi. iyi oynayarak kazandılar, tebrik etmek lazım.”
"ispanya’nın futboluma uygun olduğunu düşünüyorum. oynamak da isterim. ama diğer liglerde oynayamama korkum yok.”
"emre belözoğlu’yla futbol oynadığım için çok şanslıyım. ondan her maç bir şeyler öğreniyorum. bazen sinirleniyor ama alıştık.”
cengiz ünder