"bu kupada şampiyon olacağız" dediğim günü ben size söyleyeyim, yayını yoktur ama
* benim atmış olduğum sosyal medyadaki ve o günkü basının sorularına karşı temmuz ayının ilk haftasında euroleague'e katılacak takımlar açıklandı. biz orda son 3 yıl el'de oynamış, bu atmosferi 3 yıl boyunca el'e taşımış, 3 yıl boyunca euroleague top 16'da mücadele etmiş hatta 2. yılında carlos arroyo'lu takımla beraber euroleague'de çeyrek final oynamış, 25 milyon taraftarı olan çok büyük bir kulüp olarak wild card'ın bize verilmesini bekliyorduk. bu ümidimiz vardı fakat bizimle görüşmedi bile euroleague çünkü çoktan bizi euroleague'e almayıp eurocup'a atma kararını vermişlerdi. bu açıklandığı gün ben çok üzüldüm, bizim de galatasaray kulübü olarak çok gururumuz kırıldı. o gün ben şunu söyledim, "bizi eurocup'a attınız. bizi kapıdan attınız ama biz bacadan gireceğiz." ve evet biz bacadan, tepeden girdik. aslında bi taşla iki kuş vurmuş olduk, hem bu avrupa'nın en büyük 2. kupasını kazandık hem de yeniden galatasaray'ın euroleague'de oynaması için tek şansı buydu; çünkü türkiye şampiyonu da olsanız yeni sisteme göre, euroleague'de oynayamayacaksınız. ben o gün bunu söylemiştim. bunu söylerken de hem kendime, bilgime, tecrübeme çok güveniyordum hem de sinan zaten takımda kalmıştı, micov takımda kalmıştı ve yönetimi de 6 milyon dolarlık bir transfer bütçesine ikna etmiştim. biraz daha küçülmeyi düşünüyordu başkanımız fakat oturduk, konuştuk sayın dursun özbek'le ve bu 6 milyon dolarlık bütçeyle bizim bu kupayı kazanacağımızı, kazanabileceğimizi söyledim. ondan sonra da çocuklar da hatırlar, daha sezon başında ilk hedefimizin önce eurocup şampiyonluğu, ondan sonra türkiye ligi şampiyonluğu olduğunu özellikle belirtmiştim. o günden beri de her maçtan sonra, her turdan sonra soyunma odasına girdiğimde hep bunu söyledim, "bizim tek bir hedefimiz var, bu kupayı kazanmak." çünkü biz bu kupada çeyrek final yarı final, hatta final bile oynasak tarih bizi hatırlamayacaktı. şimdi tarih hem bizi hatırlayacak, hem de euroleague galatasaray'ı yeniden hatırlamış olacak önümüzdeki sene bu atmosferle birlikte.
bir kere şu çok önemli. başarılar birlikte, paylaşarak gerçekleşiyor. biz bu sene başkanımızla, yönetimimizle ve sponsorumuz odeabank'la geçen seneden farklı bir sezon geçirdiysek bunda sponsorumuzun çok ciddi bir katkısı oldu. transfer bütçesinin %60'ı sponsorluk bedeliyle oyunculara direk olarak ödendiği için ciddi anlamda kulübün yaşamış olduğu genel mali tablo içerisinde biz %40 etkilendik, ama onu da yönetim kurulumuzun, özellikle de can topsakal'ın yoğun çabalarıyla aldığımız bir yan destekle küçük bir aksama ile atlatmayı başardık. bu çok önemli. bununla beraber taraftarla bütünleşme ve yapı da çok önemli. çünkü sonuçta siz istediğiniz kadar iyi bir takım kurun organizasyon işlemediği sürece hiçbir şey yapamazsınız. biz biliyorsunuz geçen yıl sallantıdayken bile top 16 yaptık. hatta 6 kişiyle burada olympiakos'u yenerek yaptık bunu. yine 6 kişiyle bir lig'de bir play-off'ta 2 kez fenerbahçe'yi yendik ama bir noktadan sonra o sallantının şiddeti arttıkça devrildik, gidemedik. geçen seneki takımda da sinan güler takım kaptanıydı, ergin ataman antrenördü ancak organizasyon bir yerde çatlayınca onu tamir etmek mümkün olmuyor. biz bu sene bunu yaşamadık, bu konuda ben başkanımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. tabi ki bir diğer önemli teşekkür de bu desteği bize sağlayan odeabank'a olacak.
başkanımızın da biraz önce söylediği gibi önümüzde bir euroleague var, değişen formatlı bir euroleague. bu nedir? avrupa'nın en iyi 16 takımı 30 hafta boyunca maç yapacak. yani normal sezon 30 hafta, bir de play-off'a kaldığımızı düşünürsek demek ki 35-40 tane euroleague maçımız var. bu maçlar kimle? real madrid barcelona panathinaikos olympiakos cska moskova... burayı geçtin, avrupa'nın en kuvvetli ligi; spor toto türkiye basketbol ligi. orda da bu sezon da özellikle gördüğümüz üzere her maç çekişmeli. mesela lig'de maalesef küme düşmeye en yakın takım olan türk telekom, son saniye basketiyle lig 1.'si ve 2.'sine yeniliyor son 3-4 haftada. e şimdi el'de 30 tane normal sezon, 10-15 tane de play off koyun toplamda 80 maçlık bir periyot var. bu 80 maçın 70'i derbi maçı niteliğinde maçlar. böyle olunca iddialı bir kadro kurmak şart oluyor ve bunun için de çok ciddi bir organizasyon ve maddi kaynak gerekiyor. galatasaray ciddi anlamda bir problem yaşadı bunu hepimiz biliyoruz futbolda yaşanan krizlerden dolayı ve bunu atlatmaya çalışıyor. bunun için ben, tüm galatasaraylıların, nasıl ki bu finalde bu başarıda herkes çok mutlu oldu yüz binler bilet talebinde bulundu, bugünden bu sinyali vermelerini bekliyorum. sadece başkanımızın veya yönetimimizin değil tüm galatasaray camiasının. basketbolu madem seviyorsunuz, e galatasaray da avrupa'nın en büyük arenasında oynayacak, o zaman yönetime yardımcı olmaları lazım ki galatasaray takımı istenen şekilde güçlü, kuvvetli ve derin bir kadro kursun. bu sezon biz 8-9 tane ana oyuncuyla buraya kadar gelebildik ama euroleague'de ve türkiye ligi'nde 75-80 tane derbi maçını biz 8-9 kişiyle oynayamayız. evet ben gene maçın içerisinde dar rotasyon yapar 9 kişiyle oynarım ama sonuçta bana 12 kişilik iyi bir kadro lazım. bazı haftalar euroleague'de 2 maç oynanırken bazı haftalarda da euroleague ve türkiye ligi olarak iki maç oynayacağız. tablo ortada, en az 70 tane maç türkiye ligi + euroleague ve bu 70 maçın 60 tanesi derbi maçı olacak ama sen yine geçen seneki gibi organizasyonu gerçekleştiremezsen euroleague yine ızdırap haline gelir. taraftar başarıya alıştı, taraftar başarı görmek istiyor, taraftar kaybeden takım değil kazanan takım görmek istiyor. galatasaray'ın euroleague'de taraftara heyecan veren, türkiye'yi en iyi şekilde temsil eden bir takım olması gerekiyor. bunun için de bütün camianın bu takıma sahip çıkması gerekiyor. ümit ediyorum ki bu gerçekleşir, çünkü biz bu sezon bütçe konusunda geri adım atmış olmamıza rağmen eurocup şampiyonluğuyla birlikte euroleague'de oynamaya hak kazanınca diğer sezon için yeniden bir ileri adım atmak zorundayız. gerçekler bunu gösteriyor. ben başkanımızın da yönetimimizin de bunun farkında olduğunu görüyorum, başkanımızın demeçlerinde de bunu görüyoruz zaten.
mayıs ayı play-off ayı. biz takım olarak play-off'lara konsantre olacağız. herhalde yönetimimiz de basketbol takımının el'deki yapılandırılmasıyla ilgili mayıs ayında ona konsantre olacaktır. benim de beklentim mayıs'ta bu yapılandırılmanın yapılması ve camiamızın, yönetimimizin, taraftarımızın bu takıma sahip çıkacağını göstermesi. nasıl gösterirsin? önümüzdeki yılın kombineleri çıkacakmış, on bin kişilik bir salon. gider herkes kombinesini alır. 60 tane derbi maçı izleyeceksin. nasıl katkı sağlarsın? basketbol formaları, bu kupanın şampiyonluk tişörtleri çıkacakmış onları alarak katkı sağlarsın. nasıl katkı sağlarsın? sen galatasaraylısındır, galatasaraylı çok büyük bir holdingin veyahut da çok büyük bir şirketin ceo'susundur ya da sahibisindir, o zaman gelir elini taşın altına koyarsın. yani sadece bir ana sponsor değil yan sponsorlarla da bu takım finanse edilebilir. ben demiyorum ki 15-20 milyon dolar bütçemiz olsun, ama euroleague'de oynayacak bir galatasaray'ın da minimum 9-10 milyon dolar bütçesinin olmasının gerektiğini düşünüyorum.
ergin ataman**
