"takımı sen mi şampiyon yaptın lan ...." lafları eşliğinde kovulduğu fenerbahçe'ye rizespor'u yüzüstü bırakıp koşacak kadar kadar karakterli mi yakında anlayacağımız hoca.
bir ara atv spor haberlerini sunuyordu adam. evet bildiğin galatasaray'la şampiyon kulüpler kupasında yarı final, kupa galipleri kupasında çeyrek final gördükten sonra atv'de "şimdi sırada dünyadan derlediğimiz haber turu var" deyip kafasını hafif sola çevirerek vtr'nin girmesini bekliyordu. kocaelispor'la anlaştığını da yine kendi sunduğu haberde söylemişti.
330
rizespor'da başarılı olacağını düşündüğüm, türkiye'nin en iyi üç teknik adamından biri. mustafa denizli böyle acayip işleri sever. bir bakmışsınız rizespor seneye süper lig'de ilk beşe oynuyor, şaşırmayın.
kendine has buluşları olan, bir zamanların "çeşmeli mustafa"sı. semih kaya için tomas ujfalusi neyse, kendisi için de jupp derwall o anlama gelmektedir ki rahmetli derwall'in kendi cebinden almanyalara kursa gönderdiği bir insandır. kritik maçlar öncesi kazanma ihtimalini yüzde elli bir olarak vermesiyle olsun, maçları daha önceden zihin gücüyle projeksiyon etmeye imkan sağlayan ve literatüre "maçı kafada oynamak" adıyla geçen özel tekniğiyle olsun pek nev-i şahsına münhasır bir insandır.
335
fatih terim* ve şenol güneş ile birlikte türk futbolunun yetiştirdiği, yaşayan en büyük 3 hocadan biridir.
336
televizyon programlarında yorum yaparken "yüzde yüz" kalıbını gerçekten çok sık kullanırdı. "hakemin kararına yüzde yüz katılıyorum" veya "pozisyon yüzde yüz faul" gibi...
337
fatih terim ve şenol güneş'le beraber türk futbol teknik direktörlük tarihinin dev üçlüsünün ayaklarından biridir. fatih terim'in aksine daha soğukkanlı olmakla beraber hem şenol güneş, hem de fatih terim bir camianın efsaneleriyken mustafa denizlinin böyle bir özelliği yoktur. beşiktaş taraftarıdır, hem de iyi bir beşiktaş taraftarıdır ancak yönettiği gemen gemen tüm takımların taraftarları kendisini sevmiştir ve o da yönettiği bütün takımları benimsemiştir.
velhasıl, iyi hocadır. ayrıca falcıların işlerini ellerinden alacak kadar da iyi tahmin yapar. beş atarız der mesela, beş atarız.
fikret orman'ın "terim'den korktuğu için beşiktaş'ın başına gelmedi" sözleri kendisine yapılmış büyük bir ayıptır ayrıca. mustafa denizli fatih terim'den korkmaz, fatih terim de mustafa denizli gibi bir insanın üzerine oynamak için edilmiş laflara meze olmayacak kadar büyük bir isimdir.
rizespor'a geldiğinde 'son iki hafta durum netleşir' dedi; sezonun bitimine iki hafta kala rizespor süper lig'e yükseldi. mustafa denizli kendisine neden nostradamustafa dendiğini bir daha gösterdi. inşallah çeşme'de mangal yakmayı özlemez de süper lig'de izleriz hocayı.
341
türk futbol tarihinin en büyük 3 antrenöründen biridir benim için. yalnız 20 yıl formasını giydiği altay'ı neden hiç çalıştırmadığını hiç anlayamıyorum. özellikle şu günlerde izmir'in bu güzide takımının onun gibi bir öndere ihtiyacı var.
342
geldi rize'ye, lige çıkarttı. lig tv günlerinde, yorumcu olarak, maç yorumcusu olarak galatasaray'a olan kıskançlığından dolayı nefretimi kazansa da en azından varlığıyla takıma seviye atlatabiliyor.
teknik direktörlük için en önemli mesele teknik-taktikten önce takımı saha dışı sevk ve idaredir. 4-4-2, 3-5-2 den önce oyuncuyu yönetmen, takımı idare, hedefe kanalize etmen gerekir. çünkü futbol en nihayetinde taktik deha diye yere göğe sığdırılamayan van gaal'in, geride girilen 80. dakikada, stoper van buyten'i rakip altı pasa gönderip, ona top şişirdiği bir oyun. işte mustafa denizli bu önemli kısmı çok iyi yapar; sevk ve idare eder. yardımcılarını seçerken ptt 1. ligi bilen yusuf şimşek'i seçer; telefon kulübesinde adam çalımlayacak kadar yetenekli iken yeteneklerini heba eden ama bunun farkına varmış yusuf şimşek'i. onun yanına diğer yardımcı ibrahim üzülmez'i koyar; çalışkanlığıyla top oynamayı başarmış ibrahim üzülmez'i. çünkü bilir ki oyuncu grubunu yönetirken önemli faktör olacak bu yardımcı seçimleri. takım yönetir mustafa denizli, yönetir çünkü oyuncu psikolojisinden anlar. anlar çünkü 34 yaşında galatasaray'da top oynarken ilk defa yedek kaldığı gece sabaha kadar ağlayan adamdır.
fatih terim galatasaray'a 3 gelişinde ilk iş olarak hazırlık maçı ayarlayıp takımı real madrid'e götürdü, liverpool ile hazırlık maçı ayarladı; oraları unuttuk, hatırlamamız lazım dedi. ne 4-4-2 si ne 3-5-2 si, mevzu buradan başlıyor. işte mustafa denizli de işin burasını çok iyi yapıyor.
344
avrupa kupası yarı finalinde elenen ilk türk teknik direktördür. lan yanlış mı hatırlıyorum bunadım mı töbe töbe. sağda solda aykut'un bu ünvana sahip olduğunu söylüyorlar ama değil sanki.
edit: unvan uefa kupası ise muhtemelen o ünvanda zamanında göztepe'yi çalıştıran hocanındır. illa bir unvan verilecekse bu konuda belki uefa avrupa ligi denilerek verilebilir 5-a sınıfından aykut adlı arkadaşımıza.
345
avrupa kupası yarı finalinde elenen ilk türk teknik direktör değildir. kendisi şampiyon kulüpler kupası yani şampiyonlar ligi yarı finalinde elenmiştir.
ha avrupa kupası yarı finalinde elenen ilk türk teknik direktör göztepe teknik direktörüdür muhtemelen. adam yabancıysa fena göt olurum yalnız. kimdi lan göztepe'nin teknik direktörü. *
edit: smguy1905 uyardı o zaman ki hocaları adnan süvari'ymiş.
çaykur rizeyi süper lige çıkartan kurt hoca. ama hocanın klasik çeşme'ye dönme muhabbetini ne zaman yapacağını da merak etmiyor değil bu bünye
347
çaykur rizespor ile olan sözleşmesini feshetmiştir.
fırsat bu fırsat adamı milli takımın başına geçirsinler. tam milli takım hocası kriterleri var.
bir kere bu adam kulüp takımlarından sıkılmış, bu nedenle hafif tembel ve tempoyu sevmiyor, yani bir nevi guus hiddink karakterinde. ikinci olarak o gün için kendisini başarıya götürecek oyuncuları çok iyi tespit edebiliyor ve kullanabiliyor. beşiktaş'ta yaşadığı şampiyonlukta 35 yaşındaki yusuf şimşek'ten nasıl faydalandığını hepimiz biliyoruz.
348
rizespor'dan istifa ettigi haberleri dogruysa, federasyon 2 dakika beklemesin hemen abdullah avci'nin yerine getirsinler.
onder ozen futbol direktoru olduktan sonra denizli'nin besiktas'in basina gecme ihtimalini dusunmek istemiyorum bile.
altay taraftari degilim ama mustafa denizli'yi bir sezon dahi olsa efsanesi oldugu altay'da teknik direktor olarak gormeyi cidden arzuluyorum. altay'i 2. ligden ptt 1. lige cikarmasi ve o camiaya buyuk bir hediye vermesi sahiden harika olur.