• 1652
    sabahtan beri serdar konusunda yönetimi eleştiriyorum fakat anlaşılan tarihi bir hatadan döndüler. belki tepkilerimiz bunda etkili olmuştur. belki de en başından beri bonservissiz göndermek gibi bir durum yoktu bilemiyoruz. fakat böyle skandal bir karar alınmamasına sevindim. serdar'ı almak isteyen bizimle pazarlık yapmak zorunda. gelecekler, bonservisini ödeyecekler. sonra nereye gidiyorsa gitsin.

    bir tane de iyi bir forvet transferi açıklarlarsa moralimi düzeltecek olan yönetimdir.
  • 1653
    serdar aziz konusunda gerekli olan açıklamayı biraz gecikmeli de olsa yapmışlardır. mali ve ekonomik açıdan bu denli başarılı bir yönetimin, transferde yaşadığı sıkıntılardan sonra taraftarın diline düşmüşken bir de serdar aziz gibi bir milli takım stoperini bedavaya rakip takıma kaptırması yönetimi taraftar ve muhalif kesim nezdinde hayli zor durumda bırakabilirdi.
  • 1654
    sağda solda her çıkan her habere keriz gibi atlayan, yalan beyanları ve art niyeti sevgili hocamız tarafından ve zaman içerisinde verdikleri yanlış bilgiler neticesinde anlaşılmış olan duyumcuların, gazetecilerin oyununa gelen taraftar tarafından istifaya davet edilmiş yönetimdir. yahu serdar aziz'in en başından beri bonservis bedeli ödenmeden gönderilip gönderilmeyeceğine nereden emin oluyorsunuz. belki yönetim kadro dışı kaldığından beri bonservis görüşmeleri yaptı birçok takımla ? aksini ispatlama ihtimaliniz var mı ? evet forvet gerekiyor sağır sultan bile biliyor bu durumu. evet geç kalması bir başarısızlıktır. ama durun bir bekleyelim biraz sağduyu.
  • 1656
    artık dursun aydın özbek döneminde verilmiş bir kapitülasyon mudur, yoksa göreve geldikleri günden beri ellerini kollarını bağlayan "bir dolu bela var başımızda kimseyle kötü olmayalım" acizliği midir bilinmez; türkiye piyasasında tekel olarak hükmeden birkaç menejerin kucağına çok fena halde oturmuş olan yönetim. 2018-2019 sezonu gerek yaz döneminde, gerek ara transferde kendi insiyatifleriyle herhangi bir transfer görüşmesini geçtim futbolcu fikri bile edinmedikleri acı bir şekilde görülüyor. gomis'in gönderilmesi, serdar aziz olayları, bir türlü forvet transferinin yapılamaması gibi bir kamyon dolusu beceriksizliğin altında bu aciziyet yatıyor sanırım. türkiye'de menejeri,piyasası, bağlantıları; açık konuşayım "gelebilitesi" olan yegane forvetleri de başakşehir topladı zaten. demba ba'yı transfer etme sebepleri biraz da buydu, yoksa aman aman olmazsa olmaz bir ilave değildi o kadro için.

    2018 - 2019 sezonu ara transfer döneminin kalan 6 gününde herhangi bir transfer çok çok büyük mucize olacaktır. alan douglas borges de carvalho'nun transfer sürecinde ortaya çıktığı üzere, menejerlere ciddi bir komisyon yedirilmediği sürece bu kulübün herhangi bir futbolcunun bu takıma katılması imkansız. asıl merak konusu olan bunun sebebinin dursun aydın özbek döneminde yapılmış ve yönetimin elini kolunu bağlayan bir anlaşma ya da alacak-verecek davası mı, yoksa mustafa cengiz yönetminin karakteristiği haline gelmiş "çok açığımız var aman kimseyle kötü olmayalım" acizliği mi olduğu...
  • 1657
    geceleri ruyalarima girmeye baslayan yonetimdir.
    tranfer beklemekten telefonumun sarjini bitiren yonetimdir.
    hayal kirikligi yasamamiza neden olmus yonetimdir.
    usenmedim, sarki bile yaptim kendilerine sabah sabah.

    yorgun gorunuyorsun, biraz uzan istersen.
    tranfer eder gibi yapma, daha henuz vakit varken.
    birkac evlat, birkac rotasyon oyuncusu.
    elimizde bunlar var, sampiyon olmaya yetmez ki.

    yalanlariniz guzel inanmasi zevkli.
    2 forvet derken iyi de,
    rezil olmaya da deger mi?
    birkac brezilyali birkac kuzey afrikali.
    elimizde bunlar var, sampiyon olmaya yetmez ki.

    bazi forvetler guzel, bazi forvetler pahaliymis.
    bazi yoneticiler iyi, butun yonetimler cikarciymis.

    grey weekend'ler yellow friday'ler.
    birbirimize cok guvenir olmustuk.
    birkac kalp agrisi, birkac transfer cagrisi.
    elimizde bunlar var, sampiyon olmaya yetmez ki.
  • 1658
    taraftarlara mevcut durumumuzu anlatabilecek, insanları sakinleştirebilecek bir kişi bile barındırmayan yönetim. toplulukları idare etmenin, yönlendirmenin bu kadar kolay olduğu bir çağda taraftarları ile bu kadar iletişim kuramayan bir yönetim olamaz, olmamalı.

    defalarca yazıldı, söylendi ne yapalım ayağınıza mı kapanalım? allah aşkın bir tane iletişim uzamanı ile anlaşın ve kulüp açıklamalarında, yöneticilerin ve başkanın konuşmanlarında bu uzmandan yararlanın. kendinize yandaş bildiğiniz ve sürekli haber uçurduğunuz gazeteciler ile olmuyor bu iş. daha ne kadar taraftarın üzerinize gelmesi, sosyal medyada infial yaşanması gerekiyor bunu anlamanız için.
  • 1659
    varlık sebebini tamamen öncelinden alan ve artık niyeti de tartışmalı hale gelen yönetim.

    yavaş yavaş dillendirilmeye başlanan ''akbilsporun şampiyon olması için yukarıdan gelen talimatlar gereği galatasaray'ı sabote ediyorlar'' tezi nasıl da korkunç. korkunç olan bunun doğru olma olasılığı değil, yanlış anlaşılmasın. korkunç olan böyle bir şeyin olabilirliğini düşünebiliyor olmamız, böyle bir düşüncenin bünyelerimize ''normal'' gelmesi.
  • 1664
    dursun özbek'ten kurtulmanın verdiği ferahlama hissiyle dört kolla sarıldığımız yönetim. lakin gerçekten artık serbest düşüşe geçtiler taraftarın gözünde.

    baştan söyleyeyim, bu söyleyeceklerim bir art niyet iması değildir. yönetim büyük çapta yetersizlik gösteriyor. bir kadro planlaması günden güne bu kadar değişmez. fatih hoca'yı sürekli ters köşede bırakıyorlar. n'diaye konusu, gomis konusu, şimdi de santrafor konusu. neredeyse 1 yıldır takımın eksiği, gediği belli. bunu bir zahmet son dakikayı beklemeden çözebilin. atla deve değil. anadolu takımları kadar da mı olamıyorsunuz? şampiyonlar ligi'ni sayelerinde çöpe attık, şimdi de eğer son 1 haftada bizleri şaşırtmazlarsa maalesef ligi de sayelerinde çöpe atacağız. büyük bir takımda böyle bir rezalet olmaz.

    hiç lafı uzatmayacağım. önce göztepe, sonra alanya, çok sert iki deplasman bizi bekliyor. ikisi de puan kaybı için en ideal deplasmanlardan. siz transfer yapmayın ve bu maçlardan yiyeceğimiz darbelerle zirveden uzaklaşalım. sonra içerideki ilk maçımızda kulaklarınızı dört açın. hayal gücünüzün çok dışında şeyler duyacaksınız. bu rezilliği bu kulübe yaşatırsanız, bu taraftar sizi daha beter hale sokar.
  • 1667
    dursun özbek yönetimi tarihin en kötü yönetimi olabilir. tabi bunda başkan dursun özbek'in futbol aklı olarak cüneyt tanman, levent nazifoğlu, mehmet özbek gibi isimleri seçmesi etkendi. ama tam doğruyu buldu, takımın başına fatih terim'i getirdi genel kurul biletini kesti.

    mustafa cengiz yönetimi'nin en büyük şansı fatih terim gibi bir futbol aklının varlığı. daha önce kazanılmamış başarıları kazanmış, ilkleri yaşatmış bir futbol adamı. şuanda camia ve taraftarları en çok üzen ve kızdıran mevzuda bu bence. takımının şampiyon olduğu gece şampiyonlar ligi resmi hesabına twit atan, şampiyonluk kutlamalarına şampiyonlar ligi müziği ile çıkan vizyonda birisi. hedefleri büyük.

    ama maalesef mustafa cengiz yönetimi bu vizyondan fersah, fersah uzakta. 7 ayda bir santrfor transferi yapamayacak kadar beceriksiz.

    mali açıdan başarılılar. ancaaak şampiyonluk, cl gelirleri kasamıza girdi. kombine, bilet satışları iyi gitti. bu yönetim geldiğinden beri 46,15 milyon euro'luk transfer geliri elde ettik. aynı dönem transfer giderimiz sadece 12,53 milyon euro. bu başarıda aslan payı bence fatih terim'in. iddia ediyorum başka bir teknik direktör başımızda olsaydı geçen yılı şampiyon bitiremezdik. ha keza ozan kabak, garry rodrigues gibi oyuncuları çok iyi fiyatlara satabilmiş isek hocanın bu oyuncuları parlatmasının payı büyük.

    fatih terim'in yaptığı fedakarlıklar yetmedi mi sayın pek sevgili yöneticiler. koskoca galatasaray takımının kadrosunda sıfır santrfor olması sizi hiç mi rahatsız etmiyor?
  • 1668
    financial fair play, avrupa'ya yapılan savunma derken övdük kendisini hep. halktan samimi açık sözlü oluşunu sevdik hele hele sıfatsız dursun özbek'ten sonra geldiği için dört elle sarıldık kendisine. gomis'in gidişinden bugune yapılmayan bir forvet transferi var. kendisi yavaş yavaş gözümde güvenirliğini ve ona olan umutlarımı yitirtme noktasına geliyor ve forvet konusunda cok aciz ve beceriksiz oldukları belli. yarın oynanacak göztepe maçında olası bir puan kaybı da mustafa cengiz için bu sene sonuna doğru büyük sıkıntı demek. zaten arkasında dursun özbek ve avareleri avuclarını okşayarak bir sonraki seçimi beklemekteler. yani göztepe maçında olası bir puan kaybı zaten karışık olan galatasaray lisesi ve kongresini tetikleyecektir, şampiyonluğun kaybına yol açabilir ve bu da mustafa cengiz'in yerini dursun özbek'e bırakması anlamına gelebilir.

    sanırım dünyanın en iğrenç senaryosunu yazdım ama ihtimaller dahilinde.
  • 1669
    herhangi bir kurum/kuruluşta çalıştığımızı düşünelim. patron bize mutlaka yapılması gereken bir iş veriyor ve biz o işi 7 ay içinde sonuçsuz bırakıyoruz. bu şartlar altında hepimizin işine son verilirdi di mi? eğer galatasaray adına çalışıyorsanız ve şu süslü cümleyi kurabilirseniz ‘profosyonel dünyanın bariyerlerine takıldım’ görevinize devam ediyorsunuz.
  • 1670
    en çok da fatih hocanın ısrarla transfer istediği mevkileri söylemesine rağmen hala ve hala kimseyi almamalarına kızıyorum. ekonomik açıdan ince eleyip sık dokuduklarına eminim, mali yönden kulübü artıya geçirdikleri için de minnettarım.
    ama fatih hoca istiyorsa* ve ekonomik durumun müsaitse* alacaksın arkadaş.

    ha sakin olmamızı mı istiyorsunuz?
    fatih hoca ile sosyal medyada bir video yayınlayın, transferler için uğraşılıyor herkes sakin olsun deyin, canımızı yiyin.

    bu dönem* kabak(u: yok yok ozan değil :() tadı vermeye başladı cidden.
  • 1674
    harbi ateşle oynamaya başladılar. forvet alamazlarsa 1 saniye bu görevde kalamazlar. kendilerini çok savundum, savunmaya devam etmekte istiyorum. hadi beyler iki forvet alın, şampiyon olalım. üst üste şampiyonluklarını ikincisi olsun. bu işin sonunda lig dışında da kupalar var. onu kazanırlarsa o zaman efsane yönetim olurlar, ama şu 5 gün kritik lütfen güzel atların bizi de bir daha liseliler ile uğraştırmayın.
  • 1675
    son dönemde yaşananlar adeta dallas dizisi gibi , bizim gibi onlarda seyirci sanırım. başımızda öyle bir yönetim var ki ağzında bakla ıslanmıyor , yemiyor içmiyor basın yayın organlarına yetiştiriyor.

    arkadaş hangi şirketin davul zurna ile satınalma yaptığı görülmüş. bizimkiler son dönemde utanmasalar twittera, gazetelere reklam verecekler.

    hani bu takım haber kaynaklarını kesmişti. nereden geliyor bu bilgi akışı ?

    yazık ediyordunuz sevgili yönetim en azından bize saygınız yok anladık ama şu davul zurnayi kenara bırakıp ağzınıza bakla koyunda bir şeyleri sessiz sedasız halledin artık
App Store'dan indirin Google Play'den alın