• 3026
    başta mustafa cengiz olmak üzere yönetimdeki her ismin gerçekten iyi niyetli olduğuna canı gönülden inanmaktayım. lakin 2010'lardan sonra türkiye'de futbol kulübü yönetmek doğrudan doğruya en az türkiye'yi yönetmek kadar zorlu bir durumdur.

    özellikle 2010 ve sonrasını işaret etmemdeki sebep borç yüklerinin kur farkından dolayı önüne geçilemez bir hal almasıdır. yönetim tarzı ne olursa olsun, mali bir darboğazda iseniz hamle imkanınız o kadar kısıtlanıyor ki verdiğiniz en önemsi kararın dahi aşırı olumsuz getirileri olabiliyor.

    peki neden böyle bir giriş yaptım? artık galatasaray'da vaktinde ünal aysal'ın başarısız olduğu ve mali anlamda ciddi olumsuz etkilerini halen bugün bile hissettiğimiz kurumsallaşmanın, akıllıca ve profesyonel bir biçimde teşkil edilmesi gerekmektedir. geleneksel yönetim tavrı ile bulunduğumuz durumdan çıkabilmemiz ve sürdürülebilir başarı sağlayabilmemiz mümkün değildir.

    başkan adaylığında ismi geçen burak elmas'ın 115 yıllık eski tavrın tamamiyle terkedilmesi için temelleri atabileceğini düşünüyorum. artık ingiltere'den bağlantılı olduğu organizasyon şirketleriyle anlaşıp bir şema mı hazırlar yoksa mali yönden bir devrim yapıp halka arz noktasında ciddi farklılıklar mı yaratır bilemiyorum ancak bir gerçek var ki, galatasaray artık eskisi gibi yönetilemez. ya biz bu tarzı değiştirip diğer kulüplere örnek olacağız ya da başakşehir fk önümüzdeki yıllarda yapacağı hamleler ile ülke futbolunun kaderini değiştiren oluşum olarak tarihe ismini kazıyacak.

    bu ülkenin futbolu kurtulacaksa yine galatasaray aklı sayesinde kurtulmalıdır. temiz, onurlu ve şerefli bir duruşu ancak ve ancak biz gösterebiliriz yine yalnızca ancak biz lokomotif olabiliriz.
  • 3028
    dursun özbek bana göre en kötü galatasaray başkanı fakat şu yönetim bu zamana kadar dursun özbek'in aldığı futbolcular, kurduğu saçma sapan maaşlı takım ve takımın başına getirdiği fatih terimle geldi.

    bu yönetimin alıp da satabildiği kimse yok, satılan futbolcuların hepsi özbek'in aldıkları. marcao ve luyindama dışında tüm transferler neredeyse karavana, hepsi zarar. transfer konusunda dursun özbek bile bu yönetimden iyidir.
  • 3029
    bazı renkdaşlarımızın yanlış bir sonuca, fikre yönelmesine neden olan yönetimdir. nedir bu?
    "başkan kalsın ama etrafındakiler değişsin" veya "daha iş bitirici veya bilenleri gelsin" fikri.
    mevcut yöneticilerin değişip yerine yenilerinin veya daha basit tabirle daha aktif olanlarının gelmesi için seçim yapılması- seçime gidilmesi gerekmektedir. dolayısı ile bu niyet ve talebin gerçekleşmesi için seçim olması gerekmektedir.

    ayrıca bu yönetimi oluşturan, yöneticileri seçen de sayın başkandır. dolayısı ile ekibinin nasıl ve kimlerden oluştuğunu kendi isteyerek ve bilerek belirlemiştir. yani hediye paketinden veya süpriz yumurtadan çıkmamıştır yöneticiler. başkanın tasarrufudur günahı ile sevabı ile.
    başkan yönetimden, yönetim başkandan bağımsız değildir sözün özü.
  • 3030
    duyduğumuz, okuduğumuz ve artık öğrendiklerimize göre fatih terim ile yeni bir savaşa kalkışan yönetimdir.

    göreve geldiklerinde ve takip eden süreçte arkalarında durdum, ki burada da yazdıklarımdan bunu görebilirsiniz. mustafa cengiz o sıkıntılı süreçte elini taşın altına koymasaydı asla başkan olamazdı. çok zayıf bir listeyle, ki listesini değerli kılan abdurrahim albayrak ve kaan kançal'dır, dursun özbek ve yönetiminin enkazını devralmış, süreci hakkıyla da yönetmiştirler. ta ki adnan polat'la birlikte hareket etmeye başlayana kadar.

    genel kurul'da kendilerine karşı oluşan muhalefet karşısında yanlarına alabilecek tek opsiyonun adnan polat oluşu sürpriz değildir. hatta adnan polat ile bir kazan kazan ilişkisi geliştirilmesi de yanlış değil... ama gelinen noktada geçtiğimiz 2 mucizevi şampiyonluk olmasa ne mustafa cengiz ne de yönetimi o koltuklarda oturamazlardı. bana bu konuda katılır ya da katılmazsınız ancak bu, geçtiğimiz 2 şampiyonluğun fatih terim sayesinde kazanıldığı gerçeğini asla değiştiremez.

    varlıklarını bir anlamda fatih terim'e borçlu olan sevgili yönetimimiz hocayı geldiğinden bu yana 3. kere taraftarın ve medyanın önüne atmaya çalışıyor.

    her açıklamasına kılıf aranan, her hareketine ceza yazılan hocanın önüne set olabilecek tek kişi olan başkanın, ki bunu çoğu zaman yapma gereği duymadı, geçirdiği rahatsızlık zaten güçlükle tuttuğumuz gardımızı iyice düşürdü. öyle ki ittire kaktıra gösterdiğimiz performansımız da çekilen operasyonlarla akamete uğradı ve dağıldık. buraya takılarak kaybedecek bir vaktimiz maalesef yok. hızlı hareket etmeli, hızlı aksiyon almalı derken karşımıza bambaşka durumlar çıkmaya başladı.

    zaten geleceği çok belli olan yabancı sınırına maalesef hazırlıksız yakalandık gibi görünüyor. 1 ay evvel transferleri için görüşülen, belli mesafelerin kat edildiği oyuncularımız bedelsiz şekilde ayrılmayı dile getirebiliyorlar. artık yeni bir planlamanın konuşulması gereken bir dönemde olmamıza rağmen bu durum karşımıza çözümden çok plansızlık koyuyor.

    oyuncular medya ve taraftarın önüne atılarak, hocanın kimi istekleri (doğru ya da değil) basına sızdırılarak, net bir yönetimsizlik durumu ortadayken seçim söylentilerine 3. ağızlardan cevaplar yetiştirilerek bir bilinmeze sürükleniyoruz.

    sayın başkan'a sağlığından olmak pahasına verdiği hizmetler için teşekkür ederim, etmeliyiz. fakat galatasaray başkanlık makamı camia ve teknik ekiple verilecek bir savaşın makamı değildir.

    galatasaray'ın her şeyden önce, tam da bugün güçlü, dirayetli ve sağlıklı bir yönetime ihtiyacı vardır!

    öyle ki camiası ve teknik ekibiyle bütünleşen, takım kaptanlarına sahip çıkan (!), gelen telefonlarla transferlerden vazgeçmeyen, ikircikli olmayan, alçaklara plaket dağıtmayan ve her şeyden önce galatasaray'ı siyasetin üstünde tutan bir yönetime...

    edit : cimbombom renktaşın uyarısıyla ekleme yapma ihtiyacı hasıl oldu. mustafa cengiz başkan'ın ilk seçimdeki listesinde okan böke, adil araboğlu vb. gibi başkaca etkili isimler varken ikinci seçimde listesine kaan kançal ve abdurrahim albayrak gibi isimler dahil olmuştu.
  • 3031
    yılmaz savunucularının nasıl bir adalet terazisi varsa, futboldaki başarısız sezonu hocaya, tamamen cl gelirleri ile artıda olmamızı ise ekonomi çok iyi diyerek yönetime yazıyor.

    bu takımı iki sene de şampiyon yapan terim'dir hem de tüm aksiliklere rağmen.

    2017/2018 ikinci yarısı: ndiaye satıldı, yeri doldurulmadı. fernando da sakatlanınca donk-selçuk orta sahası ile oynadık.

    2018/2019 ilk yarı: gomis taraftara karşı doldurularak satıldı. eren derdiyok ile oynadık. gittik ikinci yarı nerden dönüp şampiyon olduk.

    2018/2019 sezonu sonu: türkiye liginin rekorlar kıran forveti satılamadı.

    linnes'e verilen uç maaşa, bizi isteyen tüm türk oyuncuların bir şekilde kaptırılmasına, hocanın sürekli yalnı kalıp ceza almasına hiç değinmiyorum bile. ya hocanın son 4 ay basın toplantısı, " ben şimdi bir şey diyeceğim ama ceza yazacaklar galatasaray taraftarı anlar benim demek istediğimi" ile geçti. bir yönetim bunu nasıl sindirir içine?

    terim sevmeyenler, güç ikiliği yaratmak için başkanın sahsında yönetime daö'den sonra gelmelerinin ve lisecilerin saçma sapan kalkışmasının da etkisi ile 'tarihin en iyi yönetimi' vs gibi yakıstırmalarla guç zehirlenmesi yaşattılar. şahsen albayrak'ı çok severim, eski entrylerimden okuyabilirsiniz ama en başta ona sasırdim. galibiyet sonrası her fotografta oyunculardan çok cengiz albayrak fotoğrafı, 1 aydır kulubun altı üstüne geldi, beyefendiler ortada yok.

    bizim taraftar bazen nefretten bazı şeyleri geç keşfediyor bence. kimin kim sayesinde iyi gözüktüğünü, aysal-terim kavgasından sonraki halimize bakıp iyi tahlil etmek gerek.
  • 3033
    burak elmas ve şurekasının olası tüm yönetim ekiplerinden iyi yönetimdir.
    yaşınız genç olduğu için burak elmas cazip gözükebilir, tweeterda takip ederken falsolarına dayanamayip mesaj atip bırakmıştım takibini...
    burak elmas malesef olacakken direkten dönmüş bir yönetici adayidir.

    eleştirilebilirler ama yapıcı öneriler de eleştirilerle sunulmalidir.

    selahattin beyazittan sonra gs ye ciddi kazanım kazandıran başkan ve yönetimidir.

    ek2: renktaş malkavian alp yalman'ı anımsattı. alp yalpman sağolsun kasada parayla klüp devretmiş iyi bir başkandı.
  • 3036
    kendileri fatih terim için çok büyük bir şanstır ve hocanın açık ara en rahat çalıştığı yönetimdir. liseliler ve fatihterimsporlular bu yönetimi devirdiği anda fatih terim'in başarısızlıklarını üzerine atacağı herhangi bir merci kalmayacaktır ve maleaef fatih hoca da hala yaptığı hatalardan ders çıkarmadığı takdirde şimdiki "kendisini o çok seven tayfa" ile başbaşa kaldığında görülecektir ki iş işten geçecek ve olan mustafa cengiz başkana, fatih hocaya ve en önemlisi galatasaray'a olacaktır.
  • 3037
    en büyük şansları fatih terim'in taraftara verdiği söz ve dursun özbek'ten hemen sonra gelmeleri olan yönetimdir. bu beceriksizlikle bu zamana kadar yalnızca 1 hoca ile gelmelerinin sırrı hocanın taraftara verdiği sözdedir.

    maaşları ödemek için ndiaye'nin zamansız satılması,
    gomis'in satılıp aaa biz yanlış hesaplamışız bütçe aslında 0'mış denilerek yerine forvet alınmaması,
    takım 6 ay forvetsiz kalmasına rağmen forvet transferinin ocak ayının son günlerine kalması,
    ocak ayında serbest kalıyor zannedilerek kulübüyle 1 yıllık daha sözleşmesi olan futbolcuya teklif yapılması,
    hocaya satmayacağız diye söz verilen ozan kabak'ın söz verildikten yalnız 4 gün sonra forvet transferi yapabilmek için satılması.
    hoca'nın istediği oyuncular için rakiplerimiz devreye girince 1 telefonla transferden çekilirken, hocanın veto ettiği yıldız oyuncunun isminin basın aracılığıyla gündemden düşürülmeyip taraftarda müthiş bir beklenti yaratmak suretiyle hocanın transfere zorla ikna edilmesi.

    daha çok şey eklenir bu listeye. takdir edilecek yönü kadar yerin dibine sokulacak yönü de vardır bu yönetimin. bugün koltuktalarsa bunu tamamen fatih terim'in taraftara verdiği söze borçlular. ki hoca da dedi ozan satıldığında farklı şeyler düşündüm ama aklıma taraftara verdiğim söz geldi diye.

    fatih terim'in en büyük şansı olan yönetimdir falan yazan arkadaşlar şu yukarıda yazdığım transfer skandallarıyla herhangi bir hocanın şevkini kırmadan mücadeleyi bırakmadan bu takımı 2 sene çalıştıracağını cidden düşünüyorsa buna sadece gülerim. elin oğlu 50 kişiye çıkardığı kadroya ek 60 milyon euro bütçe vermedik diye bıraktı gitti. çabuk unutuyoruz.

    tamam biz de seviyoruz, destekliyoruz az çok ama ne olduklarının da farkındayız yani.
  • 3038
    diğer yönetimlerde de olduğu gibi sadece 1 senelik başarısızlık sonucu "her yönüyle" kötü ilan edilen ekip.

    haklarında söylenenler için eleştiri diyemeyeceğim çünkü herhangi bir konu hakkında kötü eylemleri değil, birden fazla ama çok olmayan hataları nedeniyle baştan aşağı kötü ilan ediliyorlar. kulüpteki tüm başarızlıkların sorumlusu yönetim ama başarıların sahibi fatih terim! yanlış anlaşılmasın fatih terim benim için bu kulübün gelmiş geçmiş en önemli 3. figürüdür ve isterse 5 yıl şampiyon olmasın yine de hoca olarak kalsın isterim. ancak idarecisi, teknik ekibi ve futbolcusu ile birbirinden sert bir şekilde ayrılması mümkün olmayan bir spor dalında "sportif" başarı ya da başarısızlık ortaktır. bunu finansal/ mali yönetim, idarecilik vasıfları ve karizma anlamında değil sadece sportif anlamda söylemek istedim.

    hoca tarafından istenilen transferlerin çoğunun yapılmasının da belli bir seviyede katkısı olmasına rağmen saha içi başarıların tek kahramanı fatih terim demek, verimsiz transferlerin suçlusunun yönetim olduğunu iddia etmek, resmi belgelerde ve uefa dosyalarında kayıtlı finansal başarıların aslında hiç olmadığını ya da varsa bile bunların şampiyonlar ligi gelirleriyle elde edildiğini söylemek kusura bakılmasın ama biraz haksızlık. hiçbir uefa kriterine uyulmamış ve avrupa kupalarından men cezası almış hatta 2. bir ceza kapıda olacak şekilde ve günü kurtarmak amaçlı sonu düşünülmeden ederinin 2- 3 katı paralara 4'er yıllık transferlerin yük olduğu bir futbol takımını, paha biçilmez arazileri bu dar boğazda belki de 3'te 1 fiyatına peşkeş çekilmiş bir camiayı emanet almak ve bataklığı kurutmak görülmeyecek bir şey değil.

    mustafa cengiz, galatasaray'ı sevr masalarından alıp lozan'a götürmüştür. kaybedilen arazilerden kim bilir ne uğraşlar ne mesailer sonucu yeniden gelir kapısı yaratmış, maliyeti hiç dişe dokunmayan ama kiralık ama satılık bir sürü çok iyi futbolcuyu kazandırmış, uefa'dan ceza almamak için çok güzel savunma yapmış ve finansal başarısının şampiyonlar ligi geliri olduğu söylenen kapıyı açmıştır. çok yüksek ihtimal ceza alacağımız uefa'dan nasıl kurtulduğumuz unutmamak lazım. daha geçen 2019 ağustos'unda uefa ile yapılan antlaşma yine uefa'nın ilgili biriminde yeniden incelenmişti. sanırım bu olay bile nasıl zor bir şeyi başardığını ispatlar.

    insanın olduğu yerde pek tabi hata olur. mustafa cengiz yönetimi de 3 yıl içerisinde çok hata yaptı. önemli olan bir hatayı 2. kez tekrarlamamaktır ve ben bu yönetimde aynı hatayı 2. kez görmedim. zaten başkanın sağlığı artık makamı kaldıracak gibi değil seçime gidilecek. üzüldüğüm nokta bir başarızlık sonucu tüm iyiliklerinin unutulması ve hatta elde edilmesi çok zor başarılarının küçümsenmesi. bu adamlar her başarılarını fatih terim sayesinde elde etmedi. misal fatih terim uefa binasında yoktu, florya'nın iadesinde yoktu, bugün konuşulan riva projesinden ek gelir elde edilme ihtimalinde yoktu, bedava n'zonzi ya da gayet makul lemina, seri transferlerinde masada yoktu. çünkü bunlar fatih hocanın görev alanında değildi.

    bunlar giderse başımıza dursun özbek ya da benzerleri gelir, size onlar müstehak lafını hiç sevmiyorum ve demeyeceğim ama sezar'ın hakkını da sezar'a verelim. şahsen çok iyi niyetli olduklarını ve bu güzel niyetlerini de bürokratik becerileriyle süslediklerini rahatça söyleyebilirim.
  • 3039
    fatih terim arda'yı istiyorsa artık veto etmemesi gereken yönetim.

    tamam ben de arda'yı istemiyorum ama takımda kimin oynayayıp oynamayacağına takımın teknik direktörü karar verir. ocak'ta takım tam toparlanırken kimse istemedi arda'yı, şampiyonluğa balta vurur falan diye ama takım zaten dibi gördü. bu saatten sonra kaybedecek bir şeyimiz yok. gelsin oynasın bakalım 1 sezon ne olacak görelim. zaten doğru dürüst oynamazsa ve en önemlisi davranmazsa bu taraftar onu direkt gönderir.
  • 3040
    arda transferi için hocayla inatlaşmayı artık bırakması gereken, kendilerinden günden günde hızla soğutan yönetim. bırakın da sizin edemediğiniz isyanı arda sahada etsin, yedek kulübesinde etsin.

    göreve geldiğiniz günden bu yana koskoca çınar dört yandan baltalanırken, hakkımız dolu dolu yenilirken, takımımız sahada lime lime doğranırken, her başarıda kamera arayan sizler, bizlerin hakkını savunmak için çıkıp konuşmanız gereken zamanların hiçbirinde ortalarda yoktunuz.
    hiç kusura bakmayın ticari ve siyasi ilişkilerinizi galatasaray’ın önüne koydunuz.

    biz falcao’yu aldık, onu getirdik, bunu kiraladık, bunca transfer yaptık diyip geri kalan bütün konularda hocayı yalnız bırakmanızı bu taraftar hiç unutmayacak haberiniz olsun.

    badou’yu sattınız yerine transfer yapmadınız. sonuç? adam şampiyon oldu, çıktınız kameralara şov yaptınız. gomis gitti yerine transfer yapmadınız. koskoca galatasaray şampiyonlar ligi macerasını forvetinde sinan gümüş’le yaşadı. ozan takır takır oynarken sözleşme yenilemeyi beceremediniz. çocuk vefalı çıktı da fazladan kasamıza 3.5 milyon euro daha bırakıp gitti, taraftar çok fazla ses etmedi. ozan gibi potansiyel bir gencimizi 11 milyona satmışken, transferin son günü dünyada başka forvet kalmamış olacak ki, üstüne 2 milyon daha ekleyip kasımpaşa’nın mental arızalı golcüsünü aldınız. ozan 18, diagne ise 27 yaşındaydı ! sezon sonu sonuç? adam yine şampiyon oldu. şampiyonluk kutlamalarında bile çıkıp şovunuzu yapmayı ihmal etmediniz.

    herkes biliyor ki bu sezonun 19/20 ilk yarısını lider olarak tamamlamış olsaydık arda veto falan edilmeyecek, öz evladımız denip karşılanacaktı. bu olayın bu kadar arap saçına dönmesinin tek sebebi hocanın bu sene iyi neticeler alamamasıdır. cl gelirleri gelmeyeceği için kendilerinin de sularının ısındığının farkındalar. çünkü tek dayanakları olan maddi durum da pek iç açıcı bir yere doğru gitmiyor.

    uefa’dan men cezası almamamız ve florya’yı geri aldığımız için kendilerine sonsuz teşekkür ederim. bu iki olay tamamiyle yönetimin başarısıdır. o günlerde bizleri gerçekten sevince boğdular, sağolsunlar.

    ama bir başarısız sezonda, hem de kendisini yapayalnız bıraktığınız bir sezonda hocaya alttan alttan aklınızca mobbing uygulamaya kalkarsanız bu etkinin tepkisi çok ağır olur bilginiz olsun.

    madem basiretsizsiniz, haksızlığa direnecek cesaretiniz yok, en azından gölge etmeyin. bırakın saha içinde arda baş kaldırsın en azından bize karşı yapılan haksızlıklara, hocamız ceza almayacak şekilde gene konuşsun basın toplantısında.

    arda’nın gelmesine katiyen karşı çıkan biri olarak, ikinci yarıdaki üzerimize oynanan oyunları, rezillikleri gördükten sonra gene hocanın lafına geldim. kaptan gelsin, medyayla muhattap olmasın, gerek sahada, gerek kenarda galatasaraylı gibi dursun, geçirsin 66’yı sırtına yeniden sahadaki biz olsun.

    galatasarayı düşünüyorsanız, arda kadar galatasaraylıysanız lütfen bu konuyu budaklandırmayı artık bırakın, bir transfer sezonu daha başımızı ağrıtmayın.

    not: uzun bir entry oldu, kusuruma bakmayın.
  • 3041
    fatih terim’in kendileri için büyük bir şans olduğu yönetimdir. hatta halen daha orada oturuyor olmalarının tek sebebidir.

    önümüzdeki sene kalırlarsa, geçmiş sezonlarda ne gibi kazanımlar elde etmişler, ne gibi sorunlara yapısal kalıcı çözümler getirmişler ya da en azından nasıl adımlar atmışlar göreceğiz.

    buradan defalarca yazmaya çalıştık, tekrar yazalım; tek yaptıkları günü kurtarmak. ne yeni bir proje üretebildiler, ne var olanı bitirebildiler. herkesin yaka silktiği, tarihin en kötü başkanı dursun özbek ‘in kurduğu takımın ekmeğini bir güzel yediler, 0’ı tükettiler. bu sene cl geliri de olmayacağı için şu an ne yapacaklar merak içinde bekliyorum.

    üstüne üstlük bir de pandemi var. yani gelirler neredeyse yok oldu. şimdi yöneticilik burada başlar işte. para varken herkes yönetir. oyuncuları nasıl ikna edeceksin, iletişimin nasıl görelim. mesela abdürrahim bey falcao’nun bu seneki maaşına okçular vakfından bir sponsor ayarlayabilir mi acaba?

    açıkçası bir an evvel gitmelerini çok istiyordum ancak bu şartlarda mayısa kadar kalsınlar diyorum. yeni gelecek yönetime yazık. tabii başkan -allah şifa versin-sağlık sorunları nedeniyle bırakmak isterse başka.
  • 3044
    arda turan, emre çolak, semih kaya ve hatta sabri sarıoğlu’na florya kapılarını kapatan muhteşem yönetim dir mustafa cengiz yönetimi. kendilerini yürekten alkışlıyorum.

    fatih terim’in bunlar yüzünden istifa edeceğini sanmıyorum. terim’e en büyük desteği vermiş galatasaraylılardan biri olarak bunlar yüzünden istifa edecekse kendisini bir çiçekle uğurlamak düşer bize diyorum.
  • 3045
    tarihimizin en kötü transfer hamlesine (m.diagne) imza atmış olmalarına rağmen ne hikmetse bu konuda eleştirilmeyen yönetimdir. sosyal medyada oldukça güçlü olduklarını düşünüyorum yoksa bu kadar hata yapan bir yönetim bunları hiç yapmamış muamelesi görüyor. iyi yaptıkları işleri hep beraber takdir ediyoruz ama hataları da hep beraber eleştirsek kendilerini çok yukarıda görmezler.
  • 3047
    kulüp içindeki liseciler gibi galatasaray taraftarının da ne kadar acımasız ve hain olduğunu öğrenmesi gereken yönetim. daha düne kadar ahımız var diyen taraftar şimdi fatih hoca için mustafa başkanın istifasını istiyor.

    yönetim içerisinde mustafa başkanı ayrı ekibini ayrı kefeye koymak istiyorum. başkan her ne kadar yol yordam bilen, kulüp menfaatlerini düşünen birisi ise yönetim ekibi özellikle 2. başkanlar tam aksi yönde. bu yüzden başkanı çıkardığımızda tamamen etkisiz, sadece kendi çıkarları doğrultusunda hareket eden bir yönetim görüyoruz. mustafa cengiz'in sağlık problemlerini de düşünerek başkanlığı bırakması gerektiğini düşünüyorum, eğer yürütebilecek durumda ise yönetim ekibinin değişikliği için seçime gitmesi de olabilir.
  • 3048
    yatıp kalkıp dursun ozbek'e dua etmesi gereken yönetim. onun yönetimi sayesinde, yakın tarihin en iyi yönetimi bile diyenler çıkıyor kendine. en iyiyi bırak iyi olarak bile addedilemeyecek hataları oldu. ama her zamanki gibi terim sevmeyenlerin limanına dönüştü.

    ünal aysal'ı günahım kadar sevmem. ama bu yönetimden çok daha fazla saygım var. her şeyi yaptı takım için, 0dan takım kurdu, takımi ezdirmedi vs.
    mustafa cengiz ve yönetimi, kendini terim'e karşı bir kutup olabilecek akıl tutulmasını nasıl yaşıyor acaba? terim ilk iki sene kendilerine rağmen şampiyom olmuştur.

    sırf seçim için arda konusunda hocayı basın ve taraftae önüne atmaya devam ediyorlar ama o hata bir kere yaşanır. bu sefer giden terim değil yönetim olur.

    galatasaraya 45 senesini vermiş insana, galatasaray parasinı nasıl kullanacağını öğretecek kişi mustafa cengiz değildir.
  • 3049
    alın size falcao açıklaması fatih hocanın; https://www.youtube.com/watch?v=GzqmNTAJdDs
    neler söylemiş o günlerde. falcao'dan önce bir ton problem varken aylarca falcao etrafında döndü bu yönetim. diagne transferinin nasıl gerçekleştiğini düşünün yapılmayan transferler sonrasında koca bir kaos ile geldi. gerçekleşmeyen cornelius transferleri. tüm bunlarda bile bir kere bile yönetimi hedefe koyarak konuşmadı hoca.

    şimdi arda turan transferindeki duruşu övülüyor. sen her istediğini yaptın da mı ardayı bu kadar karşı çıkıyorsun. ozan kabak transferi hoca karşı çıkmasına rağmen gece 1 de sattınız adamın haberi sabah ki antrenmanda oldu. şimdi bu kadar şeye rağmen bu adam bunlarla alakalı bir isyan etmemişse sizinde öyle yönetilicilik taslayacak haliniz yok.

    iş kendilerine dokunduğunda televizyona fırlayanlar, açıklama yayınlayanlar konu galatasaray, konu fatih terim olunca buldukları ilk deliğe kaçıyorlar. yusuf günay yine twitter fenomeni gibi açıklama yapmış bu kadar zamandır bir kere bile televizyona çıkıp konuştuğunu görmedim adamın.

    tüm bunların içerisinde mustafa cengiz de tarafsız değildir. o da böyle düşünüyor ki bunlar yaşanıyor başkansız bir hiç olan yönetim tek başına böyle davranamaz.

    koltuğunuzda sizi tutan kişi fatih terimdir. bunu böyle bilerek hareket edin.
  • 3050
    fatih hoca'yı çok seviyorum. ama galatasaray'ı ondan çok çok daha fazla seviyorum.
    fatih terim'i galatasaray gerçeğinden daha cok seven terimperverler fırkası tarafından mobbing'e uğrayan yönetim. yönetim keşke gitse de bu terimperver tayfanın emre çolak, arda, babel ile sınanmasını görsek.
    ve evet terim'e bütçe doğrultusunda hareket etmeyi hatırlatacak olan birim, yönetimdir. olmayan parayla transfer yaptırtmayacak olan da, yine bu yönetimdir. fatih hoca kasada para olmadığını inatla kabul etmiyor olabilir. inatla eski çer çöpü takıma doldurmak istiyor olabilir. bu hatalarını ona gösterecek olan da, evet bildiniz: bu yönetimdir. bu kadar basit.
    galatasaray'dan çok sadece fatih terim seven belli bir kesim taraftarın aynı yönetim içindeki içindeki liseciler gibi ne kadar acımasız ve gelecek hakkında düşüncesiz olduğunu öğrenmesi gereken yönetim. taraftar ne zaman ki hem yönetim hem terim der, o zaman bu (bkz: galatasaray) marka alır başını gider, kimse de yanına yaklaşamaz.
    bu arada mustafa bey'in kadrosunu güncellemesi elzem bence de onu belirtmiş olayım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın