resim
Milan Baroš
Takım:Vigantice
Mevki:Santrfor
Yaş:43
Boy:1.83
Uyruk:Çek Cumhuriyeti
  • 1508
    takımda kendisi dahil ne kadar oyuncu varsa siktirsin gitsin... biz çıkar oynarız aq... kulüp hiç kimseyi takımda tutmak için çaba göstermesin. gitmek istediğinden şüphe duyulan tüm oyuncular takımdan siktir edilsin. nasılsa yerlerine oynayacak binlerce adam var. kulübün parası da çok. bok gibi para varsa zaten kalmasının anlamı yok. alayı siktirsin gitsin yönetim, futbolcu, taraftar...

    aha bak ben de siktirdim gittim...
  • 1512
    bugün galatasaray sözlük'te yazmaya başlayalı tam 2 sene oldu, bir senedir falan da blogda yazıyorum. aslında fark yok, çünkü blogda ne yazarsam sözlüğe de koyuyorum.
    bu gece bir şey dikkatimi çekti ki çok utandım. milan baros hakkında, o başlıkta hiç bir şey yazmamışım. maç yazılarında veya bir çok başka konunun içinde uzun uzun değinmiştim ama milan baros’a özel hiçbir yazmamışım. sırası gelmiş de geçmiş bile.

    koskoca avrupa’da futbolla ilgilenip de ismini bilmeyen yoktur herhalde. çek milli takımı, liverpool, lyon, galatasaray’da oynamış bir futbolcudan bahsediyoruz. ama ben asla işin bu kısmına takılmam. eski kariyeri beni zerre ilgilendirmez, bize ne verdi ona bakarım. çok sağlam bir örnek vereceğim kimse itiraz edemeyecek : mateja kezman.

    baros’un boyu sanırım 1.85m. gibi. hani bir santrafora göre kısa sayılabilir. kilosu da çok değil. bir santrafor açısından bakıldığında fiziği zayıf bile sayılabilir. kezman’a bu açıdan da benziyor, allah benzetmesin.
    geldiği sezon galatasaray’da gol kralı oldu baros. 20 gol atmıştı sanırım. az mı, değil ama çok da değil. eskiden gol kralları daha çok atarlardı, artık türkiye’de o devir kapandı. batistuta bir söyleşide italya’da 10 gol atana kral muamelesi yapıyorlar, ben zaten 20’nin altına düşmüyordum diye anlatmıştı. kendisinin değerini vurgulamak için, ukalaca olmayan bir tavırla, hemen kızmayın adama.

    peki baros nasıl oluyorda bu kadar büyük bir golcü olabiliyor. kezman kötü örnek ama pippo inzaghi iyi örnek. en çok pippo’ya benzetiyorum. umarım pippo sadece arkadaşları tarafından söylenen bir söz değildir, yoksa hiç tanımam inzaghi’yi.

    bu tiplerin en önemli özelliği oyunu hiç bırakmamalarıdır. katil golcü ekolünden değillerdir. ille de son vuruş golcüsü de değillerdir. ama tekmeye kafa uzatmaktan, kendilerinden büyük cüsseli stoperle boğuşmaktan asla kaçınmazlar. baros şu anda öyle bir ligde oynuyor ki, onun futbolculuğunun yakıtı olan hırsını en üste çıkarabiliyor. liverpool’da oynadığı ilk zamanlarda da aynısını yaşamıştı. sürekli stoperlerle didişip, sinirlerinin kendisine yardımcı olmasını sağlamıştı. galatasaray’da da aynı şeyi yaşıyor. takoz stoperlerden tekme, kafa yiyor. ama her seferinde rocky baloboa gibi ayağa kalkıp devam ediyor, maç içinde. maç içinde diye belirtelim ki bazı münafıklar “ama hep sakatlanıyor” diyemesinler.

    baros, top taşıyabilen, acayip çalımlar atabilen, müthiş paslar atabilen bir santrafor değil. gerek de yok zaten. ama baros, her iki ayağıyla da birbirinin aynı kalitede şut atabilen bir adam. futbol jargonunda “çift ayaklı” tabir ettiğimiz futbolculardan. ben “tek sol ayaklı” olduğum ve topa vurmadan önce araba yanaştırır gibi kendimi ayarladığım için bu “çift ayak” mevzusunu hiç anlayamadım. büyük ihtimalle kıskançlığımdan böyle diyorum. tamam, biraz içtim ama çok şükür baros’la kendimi kıyaslayacak kadar da içmedim, hiçbir zaman o kadar içemem zaten.
    her halükarda topu kaleye vurabilecek bir esnekliği var. sezgileri muhteşem. kaleciden dönen toplarla attığı gol sayısı hiç de az değildir sanırım. bazı futbolu ve kendini bilmezler bunu şansa bağlar ama baros’un pozisyonu tilki gibi takip ettiğini unuturlar. captano hatırlatır yeri gelince, sorun değil.

    baros orta sahaya kadar gelip top alan santrafor modellerinden de değil. ne işin var abicim orta sahada pas yapmakta. sen bana onsekiz yayı üzerinde lazımsın. nonda’nın gitmesinin en önemli sebeplerinden bir de budur. baros orta sahaya yaklaşır, duvar olur, topu kanada atar, depar halinde onsekiz üstüne hareketlenir. hele bir de yanında futbolun basit ve temel işleyişini bilen adamlarla oynarsa, o topun kendisine geleceğini bilir. deparını atar, top ona gelirse gereğini yapar. ideale yakın bir santrafor.
    hırslıdır. hem de çok. oyun konsantrasyonu mükemmeldir. bilir ki bunlar olmazsa azman stoperler arasında ezilir gider. çok da seridir. ağır stoperleri alt etmesini sağlayan özelliklerinden biri de kısa mesafede süratinin çok iyi olmasıdır.

    baros’un hiç bugüne kadar üç kişiyi çalımlayıp gol attığını gördünüz mü? onun işi bu değil, baros estetiğin, varyetenin peşinde değil. çeker, vurur.

    aydın yılmaz için de baros modelini öneriyorum ısrarla, başka türlü beklenen patlamayı yapamayacak.

    baros’un yediğimiz ya da attığımız gollerden sonraki hırsını örnek gösterip diğer futbolcularımıza çakanlara söylüyorum, baros’un başka şansı yok. çünkü baros ne jardel ne de tanju çolak. hakan şükür de değil. konusu gelmişken, hakan şükür’ün çok gol atmasına rağmen “golcü” doğru değil. golcü denen adam saç-baş yolduran o kadar gol kaçırmaz. hakan, müthiş bir santrafordu. takımın oyununu direkt etkileyen, çok büyük katkı sağlayan büyük bir santrafor. golcü denen adamlar tanju ile jardel’dir. çok nadir gol kaçırırlardı.
    bu sebeplerden, baros’un hırslı oynamaktan başka seçeneği yok.

    sakatlığına da değinmek lazım. ulan ben kimim ki şunun şurasında biraz top oynamışım, maçlara gitmişim biraz. sergen, rıdvan, sinan engin gibi adamlar yıllarca üst düzey futbol oynamışlar, milli olmuşlar, takımlarda sorumluluk almışlar ama ya kafaları basmıyor ya da kasıtlı olarak “ama baros da hep sakat” diyorlar. ayıp kere ayıp. be kardeşim bu çocuğun geçen sene tarak kemiği kırılmadı mı, iyileşir iyileşmez takımda oynamaya başlamadı mı? bu sene de sakatlandı ama bunlar olmaz mı? bu adam ne yapıyor ki. hani sorunlu mu? hiç duydunuz mu, baros memleketine gitti geç döndü, idmanlarda çalışmadı, doktorları dinlemedi diye? ben duymadım. ulan, dikkat ettim de bu lafları edenler içinde galatasaraylı yok, enteresan.
    sakatlığının nüksetmesinin sebebi nedir bilir misiniz? rıdvan dilmen bu ülkedeki herkesten iyi bilir aslında. adam oynamak istiyor abicim. adam futbolu seviyor, sahada olamamak onu delirtiyor.

    bazı lavuklar arda için de “kendini göstermek için milli maçta oynamak istiyor” demişlerdi. abicim, bu adamlar futbolu seviyor. birazcık iyi hissetse kendini, oynamak istiyor. buna katılmayanlar dikkatlerini verirlerse sevinirim; sakatlık numarası yapıyor, oynamadan para alıyor denen adamlarla aynı kefeye konmayı hak etmiyor bu çocuklar. baros da, arda da.

    baros’un galatasaray’da olması büyük nimet. mümkün olduğunca elimizde tutmamız ve sakatlıktan çıkar çıkmaz “benim oynamam lazım” fikrine kapılmaması için yokluğunda idare edecek bir santrafora ihtiyacımız var. yokluğunu aratmayacak değil, idare edecek biri lazım. yokluğunu aratmayacak adam ile baros’u bu takım kaldırmaz. devir ekonomi devri.
  • 1520
    --- alıntı ---

    galatasaraylı futbolcu milan baros'un menajeri pavel paska, çek futbolcu hakkında basında yer alan haberlere galatasaray televizyonu aracılığıyla tepki gösterdi.

    paska, baros'un galatasaray'da çok mutlu olduğunu ve futbolu sarı kırmızılı forma altında bırakmak istediğini belirterek şöyle konuştu:

    "bazı medya organlarında milan baros için ağzımdan yazılmış haberler doğru değil. ben hiç kimseyle böyle bir şey konuşmadım. türkiye veya başka bir ülkede böyle bir açıklamada bulunmadım. şu an şoktayım. inanın bu benim için kesinlikle bir saçmalık.

    bu bir manipülasyon. bu bilinçli yapılan bir haber. ben galatasaray gibi başka büyük kulüplerle de çalışıyorum. 20 yıldır bu işi profesyonel düzeyde yapıyorum. bugüne kadar böyle bir şeyle hiç karşılaşmadım. bana göre böyle bir durumda bunu yazanlara büyük bir ceza vermek gerekiyor. sizin hakkınızda böyle bir haber yapılsa, benim yerimde olsanız ne yaparsınız, nasıl bir tepki verirsiniz?

    iki gün önce milan baros'la görüştüm. kendisi bana 'galatasaray'da çok mutluyum. galatasaray benim için son duraktır. futbol kariyerimi burada bitirmek istiyorum. başka bir kulüpte oynamayacağım. bu ülkede yaşamayı seviyorum. ailem de benimle aynı görüşte ki bu benim için çok önemlidir' dedi.

    20 yıldır üst seviyede profesyonel menajerlik yapıyorum ama böyle bir iftira ve yalanla hiç karşılaşmadım. yine de böylesi haberler benim ve milan baros için inanın önemli değil. çünkü baros galatasaray'ı çok seviyor ve galatasaray camiası da onu çok seviyor. bu durumu bu tür haberler değiştirmeyecektir.

    galatasaray'ın şu andaki durumundan bir an önce kurtulmasını, takımın türk telekom arena'da iyi bir başlangıç yakalamasını diliyorum. umarım galatasaray'a ileride başka süperstarlar getirebilirim."

    --- alıntı ---

    *
App Store'dan indirin Google Play'den alın