• 343
    “terim, futbolla ilgili kendisine hocam şunu şöyle mi yapsak, acaba bu böyle olsa daha mı iyi olur diyen kim varsa çevresinden uzaklaştırdı. bu da duyum falan değil net bilgidir.”

    demiş kendisi.

    lan bari atacaksınız, sallayacaksınız doğru düzgün şeylerle yapın!?

    bu adamın etrafında zaten 3. ve 4. gelişinde aynı kişiler vardı. 3. gelişinde de 2 şampiyonluk kazanmıştı, 4. gelişinde de 2 şampiyonluk kazandı 3.'yü kovalıyor.

    hiçbir döneminde etrafında baskın bir futbol aklı ve yardımcısı yoktu ki hocanın.

    biz de aslında bundan şikayet ediyoruz uzun süredir, o ayrı, hocaya eksiklerini, yanlışlarını söyleyebilecek birisi olsun yanında diye ama zaten yıllardır böyle kendisi, hiç değişmedi ki?

    yorumcular için de fatih terim'e sallamak moda oldu anasını satayım.

    son 2 yılın şampiyonu, 9 yılda 8 şampiyonluğun mimarı kendileri sanki?

    eleştiri başka bir şey de, abdullah avcı'ya, şenol güneş'e yapılmayan eleştiri hocaya yapılıyor ve arkası olmayan, mesnetsiz şekilde şeyler oluyor, o zaman can sıkıyor.

    yoksa oynattığı futbol, oyuncu tercihleri(son dönemde aslında boş olduğunu da gördük, mariano-linnes, taylan antalyalı vb) her şey eleştirilebilir. zaten çok hatası oldu, eleştirmemek güç ve saçma.

    sadece mehmet bey'in yaptığı gibi yapınca niyet çok belli oluyor.
  • 193
    efendim biliyorsunuz artık her program kayıt altına alınıp youtube'da çeşitli kanallarda yayınlanıyor. programın içeriğine göre de binlerce tık alıyor. özellikle spor programları bu anlamda ciddi rating aracı. izlenme sayıları son derce yüksek oluyor.

    biliyorsunuz ntvspor'da da "kırrmızı çizgi" adlı bir program var. kanalın biri de bu programı kaydedip youtube'a yüklemiş. ama izlenme sayısını artırmak için de mehmet ayan'ın konuştuğu bölümleri silmiş. hatta bunu videonun başlığına da yazmış;
    "mehmet ayan'sız kırmızı çizgi". hahahahahaa. ulan ne güldüm ya.

    şimdi bu bilgi ışığında tanıma geçeyim; katıldığı programların tekrarlarının youtube'daki izlenme sayısını artırmak için konuştuğu bölümlerin traşlandığı kişi.
  • 334
    lig radyoda 5 eylül 2019 tarihinde yaptığı yayını itibariyle falcao üzerinden algı kasmak ile meşguldü. sürekli olarak "kılçıksız şu kadar alıyor, kemiksiz bu kadar alacak" gibi sivri tabirler kullandı o da yetmedi yayınına bağlanan ve vedat muriqi transferinde kapalı kapılar arasında neler olduğunu kendince yorumlamaya çalışan dinleyicisine de " nerden biliyorsunuz, kimden duydunuz vs" gibi tabirlerle bozmaya çalıştı sanki dünyadaki tek doğru kendisinin söyledikleri ve bildikleriymiş gibi.

    dinlemesi ve tahamül edilmesi gerçekten zor bir şahıs rüzgar nerden eserse oraya gidiyor.
  • 379
    konuşma tarzı gerçekten çok rahatsız edici. adamın cümlelerinde nokta yok resmen. bir cümleyi bitirmesi 5 dakika sürüyor. aynı cümleyi süslemek için kitaplardan karıştırdığı alıntıları yerleştiriyor, uzattıkça uzatıyor.
    son zamalarda kullandığı kelime ise habitat.
    bir yerden duymuş herhalde a ne güzel kelime çoğu insan da bilmiyordur kullanayım beni gazeteci sansınlar falan diyor herhalde.
    son 3 programında galatasaray habitatı cümlesini kullanıyor.
    aslında habitat bitki veya hayvanın doğada yaşadığı doğal ortama denir veya yaşam alanı anlamında kullanılır.
    insan içinde yaşam alanı anlamına gelebilir ama galatasaray habitatı zorlama ile çıkartılan saçma bir ifade bana kalırsa.
  • 399
    fenerbahçe'nin aldığı 72 bin tl cezanın suçlusunun pfdk değil hukuk kurulu olduğunu söyleyen yorumcu. çünkü binlerce taraftarın içeri girmesinden değil de sadece abdürrahim albayrak'a akredite alanda saldırı olmasından dolayı pfdk'ya sevkin yapıldığını ve pfdk'nın bu konuda suçsuz olduğunu savunuyor. çünkü pfdk bu sevkle ilgili karar vermiş, 72 bin tl! evet, bir tane ruh hastası gelip abdürrahim albayrak'ı orada öldürebilirdi ve bunun cezası sadece 72 bin tl! sizin adalet anlayışınız batsın.
  • 341
    kendisi, ''arda'nın galatasaray'a bir kere bile saygısızlık ettiğini görmedim'' demiş ki bu sözlerinde samimi olduğuna inanıyorum ben. çünkü mehmet ayan'ın ahlak anlayışına göre arda gerçekten de galatasaray'a saygısızlık etmememiştir. zaten mehmet ayan'ın ahlak anlayışına göre de mehmet ayan'ın kendisi dürüst, ilkeli, dik duruşlu ve hayadan nasibini almış bir insandır.
  • 404
    türkiye'de son yıllarda örneklerini gittikçe daha çok gördüğümüz, hangi vasıf, tecrübe veya bilgiye dayandığı belli olmadan aşırı bir öz güvenle ve yüksek sesle konuşarak bulunduğu ortamda baskın çıkmaya çalışan biri izlenimi uyandırıyor.

    dün veya önceki gün katıldığı bir futbol-yorum programında bir ara söz kıraathane geyiklerinin vazgeçilmez klişesine geldi. bir yorumcu "hangi eğitim bakanı demiş unuttum, 'şu mektepler olmasa maarifi ne güzel yönetirdim' " diyince, aşırı öz güvenli ve kasıntılı bir tavırla "hasan ali yücel!" dedi.
    bunu o kadar kendinden emin söyledi ki, ne kadar saçma bir laf olduğunu bilmeme rağmen kendimden şüphe ettim. diğer yorumcular da bu dunning–kruger etkisinin sonucu "ha evet hasan ali yücel" dediler...

    kimse bu sözün 2. abdülhamit döneminin maarif nazırı emrullah efendi'ye veya haşim paşa'ya atfedildiğini ismen bilmek zorunda değil, ama erken cumhuriyet dönemimizin değerli milli eğitim bakanı hasan ali yücel'in böyle bir söz söylemeyeceği çıkarımını yapabilecek kadar basit bir yakın tarih bilgisi olmadan insan nasıl bu kadar kendinden emin bir tavırla üste çıkmaya çalışabilir?

    her gün her gün başkaları adına utanmaktan yorulduk, ama asıl utanması gerekenlerin gürültüsü arttıkça artıyor.

    aynı ekolün bir diğer temsilcisi için bakınız: serdar ali "draxler değil drexler" çelikler.
  • 358
    sesi bile insanda tiksinti uyandıran yorumcu. madem ki belgelere bu kadar rahat ulaşabiliyor, o zamansosa, gustavo, vedat, garry rodriguez'in ve daha diğer oyuncuların, yani fenerbahçesinin oyuncularının sözleşmelerini de açıklasın mertliğini, objektifliğini görelim.

    mustafa cengiz yönetimi'nin yaptığı çoğu şeyi tasvip etmesem de, biz taraftarız, eleştiririz ama sizler bir gazeteci olarak objektif olmak durumundasınız, zayıf gördüğünüze bir tekme atmak kolay, maçan yiyorsa açıklasana fener'in transfer detaylarını?ali koç barındırır mı peki o zaman seni? sanmıyorum.
  • 469
    https://twitter.com/...3Ftarih%3D2023-07-05

    yıllardır denizlerdeyim ve tekne kaptanıyım. lüfer, mırmır, levrek, palamut, kalkan, çupra, kofana balıklarının her boyunu tutmuşumdur.

    senin de dediğin gibi avrupanın dev kulüplerinin scoutları denizde fink atıyor. haliç, adalar, şile hattı scout dolu. fransa lig 2 takımının yetkilileri yanımdaki kayığın sahibi ile teknik direktörlük pazarlıkları yaparken, benim tekneye dev bir tekne yanaştı geçenlerde. city yetkilileriymiş kendileri, beni istiyorlar takımın başına.

    "ben teknik ve taktik olarak yeterli değilim." dedim.

    olsun sen denize düz bakıyorsun, ayrıca bakışların çok güzel dediler bana. iltifat beni tırsıttı biraz.

    "neden ben?" diye sordum.

    teknen yalpa yaparken güçlenmişsindir diye pazularımı sıktı bir tanesi sinsi sinsi gülümseyerek.

    fuck off dostum deyip, motoru çalıştırıp kaçtım. kaçmasam cityceklerdi.

    sayın ayan; denizde güçlü olması gereken şey kaptan değil, teknedir. onu güçlü kılabilecek şey de kaptanının tecrübesi ve aklıdır. ayrıca pusulalar, radarlar, reflektörlör, yıldızlar, kıyı ışıkları, deniz fenerleri, haritalar olmadan kayboluruz biz. ulan toyluk zamanlarımda kaç kere sarıyer diye beykoz'a yanaştım ben. biri avrupa diğeri asya kıtası amk. yani biz dümdüz bakınca bir bok görmüyoruz, bil istedim.

    ayrıca sen güçlü insan arıyorsan iş çıkışı zincirlikuyu metrobüs durağına uğra. en arkadaki kişi, önündeki 120 kişiyi kucağına alıp metrobüse sokuyor.
  • 414
    durup durup burnunu çektikten sonra tarih ve saat vermesiyle ünlü kişi.

    mesela;

    1- elinizde kalem boş boş bakıyorsunuz
    2- biraz sonra lafa gireceksiniz, hazırlık babında dudaklar ve burnunuzu da devreye sokarak koltuktan doğruluyorsunuz,
    3- şimdi tam zamanı, patlatın bir tarih. misal; 15 mart 2009 saat 15:46.

    evet işte size mehmet ayan. bir kaç farsça kelime ile de
    başını sonunu süslüyorsunuz oldu bitti.
  • 377
    galatasaray'ı fenerbahçe üzerinden eleştirme bağımlısı. eleştirdiği durum gerçekten "doğru" olsa bir şey demeyeceğim. ancak az önce aspor'daki örneği korkunç şekilde yanlış olmasına rağmen mantıklı bir argümanmış gibi savunuyor.

    "fenerbahçe mart-nisan'dan beri vedat'ın gideceğini biliyormuş ve ona göre bir çalışma yapmıştır."
    "galatasaray orta saha oyuncularının gideceğini bildiği halde çalışma yapmamış." dedi.

    16 eylül 2020 tarihi itibariyle fenerbahçe forvet transfer yapmadı. aylardır vedat'ın gideceği de kesinken frey dışında kadroda forvet yok. üstelik çıkan haberlere de baktığınızda onlarca forvet ismi geçiyor. "çalışma yapan" fenerbahçe lig başladıktan sonra kadrosuna 2 tane forvet katacak, hala da katacak yani. baya çalışma yapmışlar memetayan.
  • 324
    http://gss.gs/2711906

    "galatasaray, diagne için kasımpaşa'ya 15 milyon 340 bin euro ödedi." diye beyanat vermiş ise galatasaray spor kulübü kendisi hakkında işlem başlatmalı. kaynak göstermeden sallamaya o kadar alışmışlar ki bunları cezalandırmak lazım. kap açıklamasında bu kadar para verilmediği ortada. böyle bir demeç, galatasaray ödediği parayı doğru bir şekilde açıklamadı demektir ki elinde kanıt olmadan böyle bir şey söyleyemez. eğer elinde kanıt varsa da bunu açıklayarak borsaya kote olan şirketimizin bundan ceza almasını sağlamalıdır. yok öyle sallamasyon karalama. kendisinden asla hazzetmiyorum. hayatımda gördüğüm en itici insanlardan biridir. erbatur muydu neydi özenti bir tiple program yapıyorlardı. yanlarında ekşisözlük yazarlarının silkelediği bir tip vardı. uydurma,üfürme haberleri gerçek gibi anlatıp duruyorlar. kimse de önünü almaya çalışmıyor. galatasaray spor kulübü öz kaynaklarıyla bunların hepsinin aklını almalıdır. galatasaray hukuk fakültesi ve galatasaraylı hukukçular sadece türkiye'de değil avrupa'da da oldukça prestijlidirler. böyle haksız suçlamaları ve saldırıları engellemek adına çok sıkı takip yapılmalıdır. alınacak tazminatlarla altyapıya 10 tane worldclass eğitmen getirirsin.
  • 392
    mehmet ayan, a spor’da katıldığı son sayfa programında, “yönetim içinde fatih terim’i kovalımcılar varmış ama kaan kançal ve başkan bunlara prim vermemiş. kaan kançal’ın arabuluculuğunda çekişme şimdilik ertelenmiş” mealinde şeyler söyledi. kim söylemiş bunu mehmet ayan’a diye sorsan söylemem der. peki senin bunu uydurmadığını nereden bileceğiz desen olur mu öyle şey der.

    galatasaray kontenjanından tv yorumculuğu yapanlara hayret ediyorum. galatasaray’ı karıştırmak için mikserlik yapmakta beis görmüyorlar. bunu neden yapıyorlar diye soran olursa benim kanaatim şu. orada galatasaray’ı temsilen yorum yapıyor ve olay nasıl oldu ya da neler oldu diye o’na soruyorlar. o da aslında hiçbir gerçek bilgiye sahip olmadığı halde bir şeyler yumurtluyor. yumurtlamasa sen nasıl galatasaray yorumluyorsun diye sorularla karşılaşacak. sırf galatasaray’dan haber alan biriyim intibaı yaratmak için bir şeyler yumurtluyor ama yumurtlarken de sınırları aşarak mikserlik yapıyor.

    diğer takım yorumcuları da böyle sorularla karşılaşıyor ama onlar yönetimi ya da teknik heyeti birbirine düşürecek tek kelime etmiyorlar. aksine gerçekleri bilseler dahi takımları için en pozitif yalanı uydurup işin içinden sıyrılıyorlar.

    bu güne kadar hiçbir fenerbahçeli ya da bjkli yorumcudan, yönetim ile teknik heyeti birbirine kırdıracak bir yorum duymadım. bizimkiler ise çok garip bir şekilde galatasaray’ın içini karıştırmaktan zevk alıyorlar. bence bunun nedeni şu; fenerbahçeli ya da bjkli bir yorumcu takımları aleyhinde bir yorumda bulunduklarında, kendi camialarından çok sert tepki görüyorlar. görünce de ikincisini yapmaktan kaçınıyorlar ya da korkuyorlar.

    bir örnek vereyim: feyyaz uçar, beşiktaş’ın ilk haftalarda aldığı yenilgiler sonrasında sergen yalçın’ı eleştirirken “sergen” diye hitap etti. başta erol kaynar olmak üzere tinerciler öyle sert tepki gösterdiler ki feyyaz yılların getirdiği ağız alışkanlığını terk edip sergen yalçın ya da ali rıza sergen yalçın demeye başladı. üstelik beşiktaş ve sergen yalçın’ı bir daha eleştirmedi. kanaatimce feyyaz uçar’ı hem sert şekilde uyardılar hem de bir daha böyle konuşursan orada beşiktaş’ı temsil edemezsin diye tehdit ettiler.

    şimdi birileri diyebilir ki, feyyaz beşiktaş’ı, mehmet ayan galatasaray’ı mı temsil ediyor? evet aynen öyle oluyor. bjk ve fenerbahçe’nin yorumcular üzerinde tasarruf sahibi olduklarına defalarca şahit olduk ve zaten tv kanalları da bu dengeye dikkat ederek yorumcu kadrosu oluşturuyorlar. yani kimse bana o yorumcular kendi bilgi ve becerileriyle orada bulunuyorlar demesin ve zaten diyemez.

    ben bu gece mehmet ayan’ın yorumlarından çok rahatsız oldum. üstelik dediğim gibi söyledikleri kanaatimce doğru değildi ve yumurtladı. çünkü yönetim içinde fatih terim’i kovalım diye düşünenler olduğunu nereden duymuş olabilir? bunu düşünenler olsa bile açıkça söyleme cesaretini bence gösteremezler. gösterseler de kim onu yiyip içmeden hemen aynı gün mehmet ayan’a yetiştirir ki? bence olmayacak iş ama dediğim gibi galatasaray yorumcuları o kadar pervasız ki galatasaray’ı karıştırmak için her türlü yalanı söyleyebiliyorlar. zaten fenerbahçeli ve bjkli yorumcular galatasaray hakkında yeterince saldırgan konuşuyorlar onların üstüne bir de galatasaraylılar konuşunca iş çığırından çıkıyor.

    ben yönetimin yerinde olsam, bu kişilere bjkli yöneticilerin feyyaz uçar’a yaptıklarının aynısını yaparım. hem de bir dakika bile tereddüt etmeden. ya orada adam gibi yorum yaparlar, galatasaray’ı karıştıracak, küçük düşürecek cümlelerden kaçınırlar ya da oraya bir daha galatasaray’ı temsilen çıkamazlar. çünkü bu tür kişilerde insaf yok, ahlak yok, ilke yok, yok oğlu yok. pervasızca yalan söylüyorlar, çarpıtıyorlar ve hiçbir şey bulamazlarsa da yumurtluyorlar. hatta bazen o kadar ileri gidiyorlar ki rakip takım yorumcuları bu kadar da olmaz deyip bu densizleri susturuyorlar.

    galatasaray yönetimi ve camiası ve de taraftarları bence nazik ve medeni olmaya çalışıyor ama hata ediyorlar. fikri hür vicdanı hür insan ilkelerine göre hareket ediyorlar ama bunlarınki fikir değil tamamen zırva. zırva ise tevil götürmez.

    buradan yönetime ve de camiaya sesleniyorum: galatasaray’a saldıran rakip takım amigosu yorumcuların sesini kesemiyorsunuz, bari galatasaray adına oraya çıkıp galatasaray’ı karıştırmak isteyenlere, mikserlik yapanlara, yönetim, futbolcu ve teknik heyet arasına fitne tohumu ekenlere, galatasaray futbolcularını değersizleştirenlere engel olun. başkanın deyimiyle inan edin bunlar başka dilden anlamaz.
  • 336
    az önce youtube da dolanırken 2 eylül tarihinde yayınlanan kırmızı çizgi programına denk geldim.

    arkadaş falcao için toplam maliyeti 25 milyon euro gustavo için 20 milyon euro olarak açıklıyor ve kendinden o kadar emin ki izleyenlerin onun adına utanacağı kadar emin.

    6 milyon euro bonservis verilen ve 4 yıllık sözleşme imzalanan gustavonun toplam maliyeti 5 milyon euro daha ucuz evet.

    en büyük sıkıntımız ; bildiğimizi zannedip hiç bir halt bilmemek. yarı cahil kitle.
  • 359
    vedat muriç transferinde devreye kim girdi kendisi biliyor. eğer maçası yerse açıklasın görelim. elbette ki hukuksuzluk karşısında hesabını yönetimimiz verecektir. ancak bu arkadaşların, kuralları delik deşik eden ali koç hakkında tek kelime edememeleri, finanse edildikleri kurumla alakalı. o yüzden ahlak bekçiliği yapmasınlar. 6,5 milyon euro nakit, ve 2.8 milyon yıllık ücret alan muriç'in transferinde kimlerin cebine ne girdi açıklasın. hemde ''belgeleriyle''.
App Store'dan indirin Google Play'den alın